Çatışma kavramını kısaca tanımlamamız gerekirse, iki ya da daha fazla kişinin fikir, duygu veya görüş gibi farklı nedenlerden kaynaklanan anlaşmazlıkları. Bu anlaşmazlıklar çatışma yönetimi kavramını ortaya çıkarmaktadır.
Bu kavramların iletişimdeki rolü neler? Çatışmaya yol açacak unsurlar nelerdir? İnceleyelim.
Çatışmanın yol açabileceği unsurların başında kişisel sorunlar gelir. Kişilik farklılıklarının doğurduğu, statü farklılıkları ve amaç farklılıkları insanlar arasında çatışmaya yol açabilen unsurlardır. Öncelikle kişilik farklılığı, kişilerin kendi yapısal ve duygusal özellikleridir. Kişilerin birbirini anlayamama durumu çatışmalara yol açabilir.
Statü farklılıkları, grup içerisinde çalışanların veya kişilerin üstlendiği görevleri anlayamaması hali, çatışmaları doğurabilir. Amaç farklılıklarında ise, kişilerin farklı yapılarda olmasının yanında, kültürel farklara sahip olmaları, farklı zevk ve ilgi alanlarına sahip olmak, gruplar içerisinde çatışmaya yol açmaktadır.
Bu nedenlerin yanında, bir diğer çatışma nedeni ise iletişimin getirdiği sorunlardır. İletişimle gelen sorunlardan biri, anlam güçlüğüdür. Anlam güçlüğü, bireylerin birbirlerine iletişim halindeyken beden dilini yanlış kullanarak kendisini doğru ifade edememesinden kaynaklanabilir yada yine iletişim esnasında kişilerin vermek istediği mesajla, karşı tarafın anladığı mesajın farklı olması da çatışmaya yol açabilmektedir.
İletişimden kaynaklanan çatışma sorunları arasında, yetersiz bilgi alışverişini de söylemek mümkündür. Burada dinleme ve algılama sorunları sıkça karşımıza çıkabilir. İletişim esnasında karşı tarafı dinlemek çok önemlidir. Bireyler diyalog halindeyken, verilen bilginin karşılıklı olarak doğru alınması ve bu bilgiye duyulan saygının çift yönlü olması iletişimi sağlıklı kılacaktır. Bu durumun getirisi olarak da doğru bir biçimde dinleyen bireyler karşı tarafın gerçek mesajını algılar ve çatışma gerçekleşmeyecektir. Doğru dinlememekten kaynaklı, karşılıklı olarak farklı algılama söz konusu olduğunda, gruplar veya bireyler arasında çatışmalar olabilir.
Çatışma kavramına örgütsel nedenleri de ekleyebiliriz. Örgütsel farklılaşmada genellikle rol oynayan unsurlar, karışık örgüt yapısının getirdiği iletişim bozuklukları ve örgütsel düzenin fazlalığı etkenler arasındadır. Örgütler arasındaki amaç farklılıkları, grupların birbirlerini etkileme çabası içerisinde olmaları da çatışma sebebidir. Bunların yanında işlevsel bağımlılık, yetki belirsizliği, yetersiz kaynaklar, rekabetçi ödül sistemi, kontrol biçimi, örgütsel değişim, yönetici görüş ve uygulama farklılıkları gibi konular da yaşanacak aksaklıklar veya anlaşılamama problemleri de çatışma nedenlerindendir.
İlk olarak, çatışmanın ortaya çıkma sebeplerine bağlı olarak, çatışma türleri de değişkenlik göstermektedir. Karşımıza çıkan kavramları tek tek inceleyelim.
Bir sonraki adımda çatışma türlerini taraflara göre ayırabiliriz. Bunlar;
Bu çatışma türlerine başka faktörleri de eklemek gerekirse, niteliğe göre çatışmalar, örgüt içerisindeki konuma bağlı çatışmalar, rol çatışmaları şeklinde tanımlayabiliriz.
Kişiler arasındaki çatışmaların birçok nedenini sıraladık. Burada karşımıza çıkan en önemli sebep, iletişim bozukluklarından kaynaklanan çatışmalardı. Kişiler arasındaki iletişimsel sorunlar, gruplara veya örgütlerin yönetim biçimlerine kadar uzanan sorunlar yaratmaktadır. Gruplar veya örgütler arasında yönetimsel problemlerin dışında, yönetenlerin birbiri arasındaki sorunlar veya kişilikleriyle ilgili sorunların yol açabileceği birçok çatışma sebebi vardır. Bu noktada çatışmaları azaltmak veya tamamen yok etmek mümkün mü?
Çatışmaları tümüyle yok etmek uzun vadede mümkündür. Kısa vadede ise, çatışmaları azaltmanın yolları bizim elimizdedir. Bu konuda bireysel olarak biz, neler yapabiliriz bir bakalım.
Çatışma yönetimi, kişilerin öncelikli olarak kendilerinde eksik gördüğü kişilik veya duygu kontrolünü sağlayabilmesi, sonrasında karşısındaki kişiye bunu doğru bir biçimde aktarabilmesidir. Gruplar veya örgütler için ise bu durum, iletişim becerileri, kişilerin egolarından kaynaklanan sorunlar veya rekabet sonucu ortaya çıkan problemler şeklindedir. Burada yönetimsel problemler, teknik açıdan değerlendirerek çözümlenebilmeli, ardından kişilerin grup içerisinde duygu ve davranış kontrolü sağlamasıyla çatışmalar aza indirilebilmektedir.
Çatışma Nedenleri Nelerdir?
Kişi veya kişilerin, grupların ve örgütlerin aralarında duygu, düşünce veya görüş farklılıklarından ötürü ortaya çıkan çatışma kavramıdır. Ancak bu çatışmalar, bireylerin kişilik farklılıklarından, statü farklılığından, görüş farklılıklarından veya kültür farklılıklarından gibi birçok nedene bağlı olarak gösterilebilecek nedenlerdir.
Çatışma Türleri Nelerdir?
Çatışma türleri arasında, potansiyel çatışma, algılanan çatışma, hissedilen çatışma, kişiler arası çatışma, gruplar arası çatışma, örgütsel çatışma ve aşikar çatışma yer almaktadır. Bu çatışma türleri, bireylerin grup içerisinde kontrol edilmediğinde problemlere yol açabilecek unsurlara sahiptir. Bu nedenle problemleri doğru tespit edebilmek ve doğru bir yaklaşımla bertaraf etmek gerekir.
Çatışma Yönetimi Nedir?
Kişiler, gruplar veya örgütler arasında çatışmaya sebep olan unsurların ilk adımı iletişimden kaynaklanmaktadır. Bu sorunları doğru yönetebilmenin yolu, kişiler arasında empati duygusu, dikkatli dinleme ve duygu kontrolü gibi birçok yöntem sayabilmek mümkündür. Unutulmaması gereken en önemli şey, kişilerin birbirlerine karşı empati duygusu ile yaklaşmaları birçok konuda iletişim sorunlarını da ortadan kaldıracaktır.