Bilim

Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiği

Tutku Güler
Güncellendi:
14 dk okuma
Bir kişi dizüstü bilgisayarına odaklanmış, iki eliyle bir şeyler yazıyor. Dizüstü bilgisayar mavi ve sarı bir arka planla çevrelenmiş ve sağ üst köşede bazı metinler görülüyor. Kişi beyaz bir gömlek giyiyor ve sağında bir fincan kahve var. Önünde bir kitap ve kalem, yanında da üzerinde yazılar olan bir tabela vardır. Kişinin elleri yakın planda klavyede bir şeyler yazarken görülüyor.
KonuTanımÖnemi
Bilimsel AraştırmaAraştırmacının, nicel ve nitel araştırma yöntemlerini kullanarak, bir olgunun aktarılması veya bir problemin çözümlenmesini, aşamalarıyla birlikte kaleme aldığı, bilimsel amacı olan akademik çalışma.Bilimsel bilgi üretir, etkili çözümler sağlar ve bilimi ilerletir.
Nicel AraştırmaSayısal bulgular ile veri toplama yöntemi.Araştırmaların ölçülebilir ve kesin sonuçlar vermesini sağlar.
Nitel AraştırmaSayısal bulguların araştırmaya kazandırdığı nitelikler ile veri toplama tekniği.Araştırmaların detaylı ve derinlemesine bilgi sağlamasını sağlar.
Veri Toplama TeknikleriAraştırmada kullanılan yöntemlerle elde edilen bilgilerin toplanması süreci.Araştırma sonuçlarının doğruluğuna ve geçerliliğine etki eder.
Bilimsel Araştırma ve Yayın EtiğiBilimsel araştırmaların ve yayınlarının etik kurallara ve prensiplere uygun olarak gerçekleştirilmesi gerekliliği.Bilimsel araştırmaların güvenilirliği, geçerliliği ve dürüstlüğünü sağlar.
Kaynak GöstermeBilimsel araştırmalarda kullanılan bilgilerin hangi kaynaklardan alındığının belirtilmesi süreci.Bilimsel çalışmaların güvenilirliğini, doğruluklarını ve gerçekliğini sağlar.
Yayın EtiğiAraştırmaların kopyalama olmadan, özgün, bilimsel amacı olan şekilde yayınlanması gerekliliği.Bilimsel çalışmaların orijinallik, dürüstlük ve güvenilirliğini sağlar.
Yayın Etik İhlâliBir araştırmacının, kendine ait bir ürün ortaya koymadan, başkalarına ait araştırmaları ve bulguları kaynak göstermeksizin, kendi adıyla yayınlaması durumu.Bilimsel araştırmaların güvenilirliğini ve değerini etkiler, bilim etiğine zarar verir.
Etik SorunVar olan bir sorun karşısında, yaptırım uygulanmaması sebebi ile çözümlenmesi mümkün olmayan durum.Bireyler ve toplumlar arasında güven, adalet ve dürüstlük sorunlarına yol açabilir.
IntihalBaşkalarına ait fikir veya eserleri, izin almadan veya kaynak göstermeden kendi adına kullanma.Bilimsel dürüstlük ve özgünlük ilkelerini ihlal eder ve bilimin güvenilirliğine zarar verir.
10 satır ve 3 sütunlu tablo
Tüm sütunları görmek için yatay kaydırın →

Bilimsel Araştırma; araştırmacının, nicel ve nitel araştırma yöntemlerini kullanarak, bir olgunun aktarılması veya bir problemin çözümlenmesini, aşamalarıyla birlikte kaleme aldığı, bilimsel amacı olan akademik çalışmalardır. Nicel araştırma yönteminde, sayısal bulgular ile veri toplama; nitel araştırma yönteminde ise; sayısal bulguların araştırmaya kazandırdığı nitelikler ile veri toplama tekniği uygulanıyor.

Bilimsel Araştırmalarda Veri Toplama Teknikleri

Bilimsel araştırmalarda her iki yöntemde de ortak olarak kullanılması gereken veri toplama tekniğinin, doğru yöntemin bulunmasındaki etkilerini inceleyelim:

  1. Problemin belirlenmesi, 

  2. Yer, zaman,

  3. Problemin yarattığı etki ve hedef kitle, 

  4. Hangi alana ait olduğu, 

  5. Çözümü için ne tür öneriler getirilebileceği, 

  6. Bu önerilerin hangi teknikler ile test edileceğinin belirlenmesi, 

  7. Yapılan testler sonucunda, sunulan önerilerin çözümde ne kadar işe yaradığının bilinmesi gereklidir.

  8. Bu maddeler dikkate alınarak, yöntemin nicel ya da nitel araştırma olması ile ilgili karara varılıyor. 

Bilimsel araştırma ve yayın etiği tüm çalışmalarda bir bütün olarak ele alınıyor. Çünkü bir araştırmanın tamamlanması kadar, etik ilkelerine uygun şekilde yayınlanması da önemli. Araştırmacının kaleme aldığı bilimsel araştırma çalışmasında yayın etiğine hâkim olması gerekiyor. Kullandığı dilin anlaşılır, objektif özelliklere sahip olması, önceden çalışılmış olan bir araştırmadan kopyalama yapmamış olması ilk dikkat çeken konulardan. Ayrıca bilimsel araştırmalarda dürüstlük ve alıntı yapılan kaynak yazarına saygı duyulması da önemli olan diğer hususlardır. Bu nedenle yazar, kaynak bilgisi muhakkak paylaşılmalı veya alıntılarda kaynak yazarına atıfta bulunmalı.

Bilimsel Araştırmalarda Neden Kaynak Gösterilmeli?

Bilgi, yaşam kalitesinin artması, öğrenim keşfinin sonsuzluğu ve hayatımızın her anında, her alanında var olan bir gereksinim. Bilimsel araştırmalarda yer verilen bilgilerin, kanıtlara dayalı olması, o çalışmaların gerçeklik payını artırmakta etkilidir. Buna bağlı olarak kaynak göstermek; hem gerçekliğe dair kanıtlara ulaşmak, hem bu kaynağın oluşumundaki tüm haklara saygı duymak, hem de ortaya çıkan çalışmanın güvenilirliğini artırmak açısından gerekli. Gerçekliği örneklenmemiş ve kaynağı belli olmayan bir çalışma, bilimsel araştırma olarak adlandırılamaz. Ayrıca; kaynağın temiz ve doğru olması da en az kaynak gösterimi kadar önem arz ediyor.

Günümüzdeki araştırmalar, çok zaman harcanmadan internetten yapılıyor. Maalesef bilimsel araştırmalarda, internetin çok fazla kaynağa ulaşmayı sağlaması bir dezavantaja dönüşüyor. Bu durum da her bulunan kaynağın doğru olmaması ihtimalini içinde barındırıyor. Bilgilerin değiştirilmiş olması (tarih, yer, konu vs.), yanlış bilgi eklenmiş ya da eksiltilmiş olması gibi. Yanıltıcı kaynak ve sınırlı araştırmaların, bilgiye hızlı ulaşma isteğiyle buluşması sonucu kaynak kirliliği oluşuyor. "Ulaşılan kaynakların kirletilip, düşünsel anlamda tahrip edilmiş olması" şeklinde de tanımlanabilir.



Bilimsel Araştırmanın Yayın Etiğine Uygunluğu Nedir?

Etik: Bir amaç için, toplum kadar geniş olmayan sınırlı bir alan içerisinde bulunan bireyin, o alanın gerektirdiği şekilde davranmasını sağlayan ahlâki kurallardır.

Etik ile ahlâk kurallarını ayıran fark: Ahlâk; toplum içinde uyumu sürdürebilmek için bireyin davranışları göz önünde bulundurularak, iyi ile kötü ayrımı yapan ve kişiye göre değişkenlik de gösterebilen yazılı olmayan kurallar bütünüdür. Etik ise; insanın niteliklerini oluşturan yerlerde (iş, okul, dernek, spor vb.) belirlenen uyulması zorunlu ve uyulmadığı durumda yaptırım uygulanan kurallardır. (Uzaklaştırma, para cezası vb.)

Yayın Etiği: Kopyalamadan uzak, özgün, bilimsel amacı olan araştırmalar için bir etkileşim alanı olarak kabul edilebilir. Yakın zamanda yurt dışında bir bakanın, yüksek lisans bitirme projesi araştırmasında yaptığı intihal nedeniyle görevinden alınması ya da istifa etmesi yönündeki haberine şahit olduk. Haberlere yansıyan, istifa ettiğiydi.

Bilimsel araştırmalar her ne kadar akademik hayatın bir üst seviyeye gelmesi için birer köprü görevi görüyor olsa da; yapılan yanlış tercihler nedeniyle sonunda ciddi yaptırımlar uygulanabiliyor. Bazen yaptırım uygulanmasa bile kişinin tepkiler sonucunda, hayatında ciddi bir karar verip, toplumdan soyutlanmasına da sebep olabiliyor. Tıpkı bu örnekte olduğu gibi.

Yayın Etiği Sorunları Nelerdir?

Etik Sorun

Var olan bir sorun karşısında, yaptırım uygulanmaması sebebi ile çözümlenmesi mümkün olmayan durumdur.

Yayın Etik İhlâli

Bir araştırmacının, kendine ait bir ürün ortaya koymadan, başkalarına ait araştırmaları ve bulguları kaynak göstermeksizin, kendi adıyla yayınlaması ve çoğunlukla intihal tekniğini kullanması. Türkiye’nin mevcut durumunda yapılan bilimsel araştırmaların çoğu, uluslararası bültenlerde intihal olarak tanımlanıyor. Bir teselli olarak belirtilebilir ki, intihal Türkiye’ye özgü bir sorun değil. Ancak buna rağmen ülkemizde kurumlaşmış olarak sürdüğünü de ekleyebiliriz.

kendine ait olmayan bir ürünü, kendi adı ile sunmak bilim anlamında birçok güvenilir ismin, aslında gerçekte hayal kırıklığı yaratacak kadar etik ihlâli yaptığını gösteriyor. Bana göre bir profesörün veya bir bilimcinin akademik öyküsü baştan sona; başarılarıyla-başarısızlıklarıyla özgün ve doğru yansıtılmış olmalı. Bu kendine özgü başarı hikayesi de; bu yolda ilerlemek isteyen kişiler için daha çok teşvik edici ve özgüven sağlayıcı olur diye düşünüyorum. Çünkü etik uygunluğu olmayan her şey o kadar kusursuz ve basit bir dille yansıtılıyor ki! Belki de akademik öykülerden çok, intihal mahsulü olan o dünyaca onay görmüş, alkışlanmış, mükemmel araştırmaları okuyunca birçok insan özgüvenini yitiriyor. Hangi konuda katkı sağlayacağını bilemeden yön değiştiriyor.



Kısacası; yayın etik ihlâli, hem bu meslek grubunda olmak isteyenler açısından, hem de güvenilir gördüğümüz kişi ve kaynakları tekrar sorgulamamız açısından büyük bir zaman ve güven kaybı oluşturuyor. 

Bilimsel araştırmada yayın etiği ile ilgili ‘’Kestirmeden Bilimci Olmak’’ başlıklı makalenin okunmasını tavsiye edebilirim. Anlatım o kadar açıklayıcı ki, ülkemizde henüz ciddi bir yaptırım örneği görülmemiş olan ihlâllerin, sosyal yaşantıyı ve kişinin özsaygısını nasıl etkilediğini de gözler önüne seriyor. Makalede anlatılan, Yayın Etik İhlâli ile ilgili tanımlardan bazıları şu şekilde:

Avantacı bilim: Birden fazla araştırmacının eşit sayıda konuyu üstlenerek ortaya çıkardığı bilimsel araştırmada, akademik üstünlüğü olan kişinin kendi adını ilk sıraya yazarak araştırmayı yayınlaması. Ayrıca; avantacı bilimi şöyle örnekleyebiliriz: Genellikle araştırmalara bölüm veya bilim dalı başkanının isminin yazılması şeklinde görülür.

Benim düşünceme göre; kendisinde araştırma ve kaynak oluşturma vasıfları ve bilgisi bulunmayan; ancak görevi nedeniyle bir araştırma sunması gerektiği için bu yola başvuran kişilerin kullandığı sistem anlamını taşıyor. Mesleki etiğe aykırı olan bir durum olduğu fikrindeyim. Ayrıca bu konudaki yetersizliğin, öğrencilere de yanlış bir eğitim verilmesine, eksik bilgilendirilmelerine, mesleki hataların artmasına ve bilimsel çalışmaların yanlış kanıtlar ile açıklanmasına neden olabiliyor. Bunun da o bölüm tamamlandıktan sonra, ilgili akademisyenlerden eğitim alan ve alacak olan yeni adaylara, topluma yansımasına sebep olacağını düşünüyorum.

Taklacı bilim: Önceden hazırlanmış olan bir bilimsel araştırmanın içeriğindeki cümlelerin, kelime yerleri değiştirilerek yeni bir araştırma içeriğine dönüştürülmesi.

Çarpıtan bilim: Tamamen yayın sayısının fazlalığına odaklanan bir araştırma şekli. İstenilen sonuçları elde etmek amacıyla, araştırma çalışmasının içerisinde yer alan, bilimsel kaynaklara dayanan bilgilerin, araştırmacının kendi tercihine göre değişiklikler yaparak, yayına sunması. Aynı konuyu birden fazla ele alarak, farklı cümleler ile işleyerek oluşturulan bilimsel araştırmalar olarak da tanımlayabiliriz.

Bilimsel araştırmalarda çarpıtma eylemini; ulaşılan bilgilerin üçüncü şahıslar tarafından kişisel yorumlanarak manipülasyona maruz kalması ve anlatılmak istenenin dışında bir algı oluşturulmasına sebep olması şeklinde yorumluyorum. Örneğin; bir deprem bilimcinin, eldeki verilere ve analizlerine göre bir turizm bölgesinde 9.0 şiddetinde bir deprem olacağını ön gördüğünü varsayalım. Ancak bölge yönetimi, halkı telâşlandırmamak ve turizm gelirlerini kaybetmemek adına bu bilgiyi gizli tutuyor. Halka 7.0 şiddetinde bir deprem olacakmış gibi bilgi veriyor. Bu durumda yapı stogunun ona göre oluşturulmasına sebep oluyor. Ancak büyük deprem olduğunda çok sayıda zayiat yaşanıyor. Bu örnekte olduğu gibi; çarpıtan bilimin, bilimsel araştırmalarda geri dönüşü olmayan tecrübelere yol açabileceğini görüyoruz. (Hayali bir örneklendirmedir, gerçeği yansıtmamaktadır.)

Aşıran bilim: Bilimsel araştırmanın önceden hazırlanmış olan bir çalışmadan kopyalanarak oluşturulması yani intihal anlamını taşıyor.

Olmayan bilim: İntihalin suç olarak kabul edilip, Türkiye’de şimdiye kadar emsal bir yaptırım görmemesi sebebiyle, ülkemizde bu şekilde birçok araştırma olduğu ve kopyala yapıştır bir düzenden ibaret olduğu için de gerçekliği bulunmayan bilim, olmayan bilim olarak adlandırılıyor.

Yayın Etiği Hangi Kurallara Dayanıyor?

Kısacası; bilimsel araştırma ve yayın etiğinin esasları etik ve ahlaki kurallara dayanıyor. Bu iki tanım da tamamen insani ve basit unsurların bilimle nasıl buluştuğunu gösteriyor. Ülkemizde hızla artış gösteren bilimsel çalışmaların gerçekliği, yayın etik ilkelerine uyumlu olup olmadıklarını görebileceğimiz programlar sayesinde ölçülebilir hale gelmiş durumda.

Gerek yasal yaptırımları, gerekse kişisel haklar temel alınarak, araştırmaların; özgün, bilime dayalı ve yeterli oranda kapsamlı olması okuyucuların ve akademik kariyer hedefleri olan kişilerin beklentilerini karşılamaya yetiyor. Ancak ne yazık ki, bu alanda da etik dışı uygulamalar ile doğruluğu belirsiz, başka kaynaklardan çarpıtılarak oluşturulmuş ve çoğunlukla da yalnızca bilimsel bir ürün ortaya koymuş olmak için yapılan çalışmalar da birçok tartışmaya sebep oluyor.

Bir araştırmacının; unvanını yükseltmekten çok, problemleriyle, çözümleriyle, teknik kavramlarıyla, teorik, pratik tüm yanlarıyla kendine ait bir araştırma sunması gerekiyor. Böyle bir çalışma yanıltıcı tarafları bulunsa bile, etik ilkelerini yok sayarak oluşturulmuş birçok yayından daha değerli ve başarılı olacaktır.

Sıkça Sorulan Sorular

Bilimsel araştırma ve yayın etiği çerçevesinde önemli kabul edilen dürüstlük ve kaynakçaya saygı prensipleri neden bu kadar kritiktir?

bilimsel araştırma Ve Yayın Etiği: Dürüstlük ve Kaynakçaya Saygı

ve yayın etiği çerçevesinde önemli kabul edilen dürüstlük ve kaynakçaya saygı prensipleri, bilimsel amacı olan akademik çalışmaların güvenilir ve etik temelli olması açısından kritik bir değere sahiptir. Bu prensipler doğrultusunda yürütülen lar, nitel ve nicel veri toplama tekniklerini kullanarak bir problemin çözümlenmesini amaçlar.

Doğru Yöntem ve Veri Toplama Tekniği Seçimi

larda doğru veri toplama tekniğinin seçimi, gerçekçi sonuçlara ulaşma potansiyelini artırarak çalışmanın güvenilirliğini sağlamaktadır. Bu bağlamda hem sayısal bulgulara dayalı nicel yöntem, hem de nitelikli bilgiler sunan nitel yöntem kullanılabilir.

Yayın Etiğine Uygunluk ve Bilimsel Dürüstlük

Araştırmacının kaleme aldığı çalışmasında yayın etiğine hâkim olması gerekmektedir. Kullandığı dilin anlaşılır ve özgün özelliklere sahip olması, önceden çalışılmış olan bir araştırmadan kopyalama yapmamış olması dikkat çeken konulardandır. Ayrıca alıntı yapılan kaynak yazarına saygı duyulması da önemli olan diğer hususlardır.

Kanıtlara Dayalı Bilgi ve Gerçeklik İlişkisi

larda yer verilen bilgilerin kanıtlara dayalı olması, çalışmaların gerçeklik payını artırmaktadır. Bu bağlamda, hem gerçekliğe dair kanıtlara ulaşmak, hem bu kaynağın oluşumundaki tüm haklara saygı duymak, hem de ortaya çıkan çalışmanın güvenilirliğini artırmak açısından önemlidir.

İnternet Ortamında Kaynak Kirliliği

Günümüzde internet aracılığıyla yapılan araştırmalar, kaynak kirliliğine yol açabilmektedir. Her bulunan kaynağın doğru olmaması ihtimali, bilgiye hızlı ulaşma isteğiyle buluşarak yanıltıcı ve eksik bilgilere sahip çalışmalara sebep olabilmektedir.

Etik Kurallar ve Ahlâk Farkı

Etik kurallar, sürecine yönlendiren ve iş, okul, dernek gibi insanın niteliklerini oluşturan yerlerde belirlenen zorunlu kurallardır. Ahlâk ise toplum içinde uyumu sürdürebilmek için yazılı olmayan, iyi ile kötü ayrımı yapan ve kişiye göre değişkenlik gösteren kurallar bütünüdür.

Sonuç olarak, ve yayın etiği kapsamında dürüstlük ve kaynakçaya saygı prensiplerinin takip edilmesi, bilimsel çalışmaların güvenilir ve etik bir temelde gerçekleştirilmesini sağlamaktadır. Bu sayede elde edilen sonuçlar, toplumun yaşam kalitesini artırma ve öğrenim süreçlerine katkıda bulunma potansiyeline sahip olacaktır.

Ve Yayın Etiği: Dürüstlük ve Kaynakçaya Saygı   ve yayın etiği çerçevesinde önemli kabul edilen dürüstlük ve kaynakçaya saygı prensipleri, bilimsel amacı olan akademik çalışmaların güvenilir ve etik temelli olması açısından kritik bir değere sahiptir. Bu prensipler doğrultusunda yürütülen lar, nitel ve nicel   ni kullanarak bir problemin çözümlenmesini amaçlar.  Doğru Yöntem ve Veri Toplama Tekniği Seçimi  larda doğru veri toplama tekniğinin seçimi, gerçekçi sonuçlara ulaşma potansiyelini artırarak çalışmanın güvenilirliğini sağlamaktadır. Bu bağlamda hem sayısal bulgulara dayalı nicel yöntem, hem de nitelikli bilgiler sunan    kullanılabilir.  Yayın Etiğine Uygunluk ve Bilimsel Dürüstlük  Araştırmacının kaleme aldığı  çalışmasında yayın etiğine hâkim olması gerekmektedir. Kullandığı dilin anlaşılır ve özgün özelliklere sahip olması, önceden çalışılmış olan bir araştırmadan kopyalama yapmamış olması dikkat çeken konulardandır. Ayrıca alıntı yapılan kaynak yazarına saygı duyulması da önemli olan diğer hususlardır.  Kanıtlara Dayalı Bilgi ve Gerçeklik İlişkisi  larda yer verilen bilgilerin kanıtlara dayalı olması, çalışmaların gerçeklik payını artırmaktadır. Bu bağlamda, hem gerçekliğe dair kanıtlara ulaşmak, hem bu kaynağın oluşumundaki tüm haklara saygı duymak, hem de ortaya çıkan çalışmanın güvenilirliğini artırmak açısından önemlidir.  İnternet Ortamında Kaynak Kirliliği  Günümüzde internet aracılığıyla yapılan araştırmalar, kaynak kirliliğine yol açabilmektedir. Her bulunan kaynağın doğru olmaması ihtimali, bilgiye hızlı ulaşma isteğiyle buluşarak yanıltıcı ve eksik bilgilere sahip çalışmalara sebep olabilmektedir.  Etik Kurallar ve Ahlâk Farkı  Etik kurallar,  sürecine yönlendiren ve iş, okul, dernek gibi insanın niteliklerini oluşturan yerlerde belirlenen zorunlu kurallardır. Ahlâk ise toplum içinde uyumu sürdürebilmek için yazılı olmayan, iyi ile kötü ayrımı yapan ve kişiye göre değişkenlik gösteren kurallar bütünüdür.  Sonuç olarak,  ve yayın etiği kapsamında dürüstlük ve kaynakçaya saygı prensiplerinin takip edilmesi, bilimsel çalışmaların güvenilir ve etik bir temelde gerçekleştirilmesini sağlamaktadır. Bu sayede elde edilen sonuçlar, toplumun yaşam kalitesini artırma ve öğrenim süreçlerine katkıda bulunma potansiyeline sahip olacaktır.

Bilimsel araştırma yöntemleri ve yayın etiği dersi, akademik çalışmaların kalitesi ve güvenilirliği açısından nasıl bir katkı sağlamaktadır?

bilimsel araştırma yöntemleri ve Yayın Etiğinin Önemi

ve yayın etiği dersi, akademik çalışmaların kalitesi ve güvenilirliği açısından önemli katkılar sağlamaktadır. Bu ders, araştırmacının nicel ve nitel araştırma yöntemlerini kullanarak bilimsel amacı olan akademik çalışmaları hazırlamasını öğretir. Aynı zamanda, yayın etiği kavramı da bu dersin temel unsurlarından biridir. Yayın etiğine uygun şekilde hazırlanan çalışmalar, bilimsel camiaya güvenilir ve etkili katkılar sunar.

Doğru Veri Toplama Tekniğinin Önemi

bilimsel araştırmalarda doğru veri toplama yöntemlerinin kullanılması, çalışmanın sonuçlarının güvenilirliği ve geçerliliği açısından büyük önem taşımaktadır. nicel araştırma yönteminde sayısal bulgular ile veri toplama; nitel araştırma yönteminde ise sayısal bulguların araştırmaya kazandırdığı nitelikler ile veri toplama tekniği uygulanır. Doğru yöntem ve tekniklerin kullanılması, çalışmanın bilimsel değerini ve başarı düzeyini artırır.

Yayın Etiğine Uyum İçin Dikkat Edilecek Hususlar

Bilimsel araştırma çalışmalarında yayın etiğine uygun olması, çalışmanın güvenirliği ve geçerliliği açısından büyük önem taşır. Kullanılan dilin anlaşılır, açık ve özgün olması, önceden yapılmış çalışmalardan kopyalama yapılmamış olması ve dürüstlük ve kaynaklara saygı konularında dikkatli olmak, yayın etiğine uygunluğu sağlar.

Yanıltıcı Kaynak ve Sınırlı Araştırmaların Tehlikesi

Günümüzde, internet üzerinde yapılan hızlı araştırmalar, bilgi kirliliği riskini artırabilmektedir. Bu durum, yanıltıcı kaynaklara ve sınırlı araştırmalara karşı dikkatli olunması gerektiğini göstermektedir. Araştırmacının, bilgi kaynaklarını doğrulaması ve güvenilir bilgilere ulaşmak için detaylı araştırma yapması önemlidir.

Etik Kural ve Ahlâk Farkının Anlaşılması

Son olarak, etik kuralların ve ahlak kavramının farklı olduğu unutulmamalıdır. Etik kurallar, belli bir alandaki bireylerin uygun davranışlarını düzenleyen yazılı kurallardır, ahlâk ise toplumun genelinde kabul gören, yazılı olmayan değer ve normlar bütünüdür. ın yürütülmesi ve yayınlanması sırasında etik kuralların ve ahlâk değerlerinin gözetilmesi, çalışmaların güvenilir ve değerli olması için şarttır.

ve Yayın Etiğinin Önemi   ve yayın etiği dersi, akademik çalışmaların kalitesi ve güvenilirliği açısından önemli katkılar sağlamaktadır. Bu ders, araştırmacının nicel ve   ni kullanarak bilimsel amacı olan akademik çalışmaları hazırlamasını öğretir. Aynı zamanda, yayın etiği kavramı da bu dersin temel unsurlarından biridir. Yayın etiğine uygun şekilde hazırlanan çalışmalar, bilimsel camiaya güvenilir ve etkili katkılar sunar.  Doğru Veri Toplama Tekniğinin Önemi    da doğru veri toplama yöntemlerinin kullanılması, çalışmanın sonuçlarının güvenilirliği ve geçerliliği açısından büyük önem taşımaktadır.    yönteminde sayısal bulgular ile veri toplama; nitel araştırma yönteminde ise sayısal bulguların araştırmaya kazandırdığı nitelikler ile veri toplama tekniği uygulanır. Doğru yöntem ve tekniklerin kullanılması, çalışmanın bilimsel değerini ve başarı düzeyini artırır.  Yayın Etiğine Uyum İçin Dikkat Edilecek Hususlar  Bilimsel araştırma çalışmalarında yayın etiğine uygun olması, çalışmanın güvenirliği ve geçerliliği açısından büyük önem taşır. Kullanılan dilin anlaşılır, açık ve özgün olması, önceden yapılmış çalışmalardan kopyalama yapılmamış olması ve dürüstlük ve kaynaklara saygı konularında dikkatli olmak, yayın etiğine uygunluğu sağlar.  Yanıltıcı Kaynak ve Sınırlı Araştırmaların Tehlikesi  Günümüzde, internet üzerinde yapılan hızlı araştırmalar, bilgi kirliliği riskini artırabilmektedir. Bu durum, yanıltıcı kaynaklara ve sınırlı araştırmalara karşı dikkatli olunması gerektiğini göstermektedir. Araştırmacının, bilgi kaynaklarını doğrulaması ve güvenilir bilgilere ulaşmak için detaylı araştırma yapması önemlidir.  Etik Kural ve Ahlâk Farkının Anlaşılması  Son olarak, etik kuralların ve ahlak kavramının farklı olduğu unutulmamalıdır. Etik kurallar, belli bir alandaki bireylerin uygun davranışlarını düzenleyen yazılı kurallardır, ahlâk ise toplumun genelinde kabul gören, yazılı olmayan değer ve normlar bütünüdür. ın yürütülmesi ve yayınlanması sırasında etik kuralların ve ahlâk değerlerinin gözetilmesi, çalışmaların güvenilir ve değerli olması için şarttır.

Bilimsel araştırmaların ve yayınlarının etik kurallara uygun şekilde gerçekleştirilmesi, bilim dünyasındaki güvenilirliği ve bilgiye ulaşmanın değerini nasıl etkilemektedir?

Bilimsel Araştırmalar ve Etik Kuralların Önemi

Bilimsel araştırmalar ve yayınlar, etik kurallara uygun şekilde gerçekleştirildiğinde, bilim dünyasındaki güvenilirliği ve bilgiye ulaşmanın değerini önemli ölçüde etkilemektedir. Nitekim, doğru veri toplama teknikleri ve etik kuralların gözetilmesi, araştırmaların kalitesini ve bilimsel bilgi birikimine katkısını artırır.

Etik İlkelerin Bilimsel Araştırmalara Etkisi

Bir bilimsel araştırma çalışmasında, etik ilkelerine uygun şekilde yayınlanması ve dürüstlük ve alıntı yapılan kaynak yazarına saygı duyulması, araştırmanın güvenirliğini ve kabul görmesini sağlar. Ayrıca, veri toplama sürecinde doğru yöntemi kullanmak ve araştırma sürecinde ortaya çıkan sonuçların kanıtlara dayandırılması, bilimsel çalışmaların gerçeklik payını artırır.

İnternetin Bilimsel Araştırmalara Etkisi ve Kaynak Kirliliği

Günümüzde, araştırmalar çoğunlukla internet üzerinden gerçekleştirilirken; bu durum zaman zaman bilimsel araştırmalarda kaynak kirliliğine yol açabilmektedir. İnternetin sağladığı bilgi erişiminin yanı sıra, yanıltıcı, eksik veya hatalı bilgilerle karşılaşma ihtimalinin de artması, bilgiye ulaşmanın değerini azaltır. Bu nedenle, araştırmaları gerçekleştirirken doğru ve güvenilir kaynaklara başvurmak ve etik kurallara riayet etmek büyük önem taşır.

Etik ve Ahlâk Kurallarının Ayırt Edilmesi

Etik ve ahlâk kuralları, sosyal yaşamda ve bilimsel araştırmalarda önemli yere sahiptir. Ahlâk, toplum içerisinde uyumu sürdürebilmek için bireyin iyi ve kötü ayrımı yaparak davranışlarına yön veren yazılı olmayan kurallardır. Oysa etik; özellikle iş, okul ve bilimsel dünyada uygulanması gereken, uyulması zorunlu ve uyulmadığı durumda yaptırım uygulanan kurallardır.

Sonuç olarak, bilimsel araştırmaların ve yayınların etik kurallara uygun şekilde gerçekleştirilmesi, bilim dünyasındaki güvenirliği ve bilgiye ulaşmanın değerini olumlu yönde etkilemektedir. Üstelik araştırmacılar, etik ilkelere hâkim olmalı ve doğru veri toplama teknikleri kullanarak, bilimsel dünyaya kaliteli ve güvenilir çalışmalar sunmalıdır.

Bilimsel Araştırmalar ve Etik Kuralların Önemi  Bilimsel araştırmalar ve yayınlar, etik kurallara uygun şekilde gerçekleştirildiğinde, bilim dünyasındaki güvenilirliği ve bilgiye ulaşmanın değerini önemli ölçüde etkilemektedir. Nitekim, doğru veri toplama teknikleri ve etik kuralların gözetilmesi, araştırmaların kalitesini ve bilimsel bilgi birikimine katkısını artırır.  Etik İlkelerin Bilimsel Araştırmalara Etkisi  Bir bilimsel araştırma çalışmasında, etik ilkelerine uygun şekilde yayınlanması ve dürüstlük ve alıntı yapılan kaynak yazarına saygı duyulması, araştırmanın güvenirliğini ve kabul görmesini sağlar. Ayrıca, veri toplama sürecinde doğru yöntemi kullanmak ve   nde ortaya çıkan sonuçların kanıtlara dayandırılması, bilimsel çalışmaların gerçeklik payını artırır.  İnternetin Bilimsel Araştırmalara Etkisi ve Kaynak Kirliliği  Günümüzde, araştırmalar çoğunlukla internet üzerinden gerçekleştirilirken; bu durum zaman zaman bilimsel araştırmalarda kaynak kirliliğine yol açabilmektedir. İnternetin sağladığı bilgi erişiminin yanı sıra, yanıltıcı, eksik veya hatalı bilgilerle karşılaşma ihtimalinin de artması, bilgiye ulaşmanın değerini azaltır. Bu nedenle, araştırmaları gerçekleştirirken doğru ve güvenilir kaynaklara başvurmak ve etik kurallara riayet etmek büyük önem taşır.  Etik ve Ahlâk Kurallarının Ayırt Edilmesi  Etik ve ahlâk kuralları, sosyal yaşamda ve bilimsel araştırmalarda önemli yere sahiptir. Ahlâk, toplum içerisinde uyumu sürdürebilmek için bireyin iyi ve kötü ayrımı yaparak davranışlarına yön veren yazılı olmayan kurallardır. Oysa etik; özellikle iş, okul ve bilimsel dünyada uygulanması gereken, uyulması zorunlu ve uyulmadığı durumda yaptırım uygulanan kurallardır.  Sonuç olarak, bilimsel araştırmaların ve yayınların etik kurallara uygun şekilde gerçekleştirilmesi, bilim dünyasındaki güvenirliği ve bilgiye ulaşmanın değerini olumlu yönde etkilemektedir. Üstelik araştırmacılar, etik ilkelere hâkim olmalı ve doğru veri toplama teknikleri kullanarak, bilimsel dünyaya kaliteli ve güvenilir çalışmalar sunmalıdır.