Kültür varlıkları ve tarihî eserler konusunda oldukça zengin topraklara sahibiz. Anadolu’nun her yöresinde, yeraltı ve yer üstünde tarihsel zenginlikler bulunmaktadır. Toprak altında bulunan ve keşfedilmeyi bekleyen daha nice tarihî eser ve nice kültürel mirasımız bulunuyor. Ülkemizin birçok şehrinde antik kent, höyük ve ören yeri gibi alanlarda bu kültür varlıklarını ortaya çıkarmak için çalışan çok sayıda uzman kişi var. Bu uzmanlar; kültür varlıklarımızı, tarihî eserlerimizi günyüzüne çıkarmak, onarmak ve korumak için özenli ve yoğun bir çalışma temposu içindeler.
Geçmişimizdeki tarihsel, kültürel ve sanatsal miraslarımızı gelecek nesillere aktarabilmek için, onları bilimsel yöntemlerle onarmalı ve her türlü olumsuz koşula karşı korumalıyız. Kültür varlıklarımızın, tarihî eserlerimizin ve sanat eserlerinin korunduğu yerlerin başında müzeler gelmektedir. Müzeler hem bir devlet kurumu olarak, hem de özel vakıflara bağlı olarak faaliyet gösterirler. Devletin desteklediği kazılar ve restorasyon çalışmaları, çoğunlukla Kültür Bakanlığı’na bağlı olarak yapılır. Özel müzeler ve kültür-sanat kuruluşları genellikle sanat eserlerinin korunması ve onarılması konusunda faaliyet gösteriyor.
Ülkemiz açısından baktığımızda, Anadolu’da yaşamış olan uygarlıklardan kalma tarihî eserler ve sanat eserleri oldukça fazla olduğunu görebiliriz. O dönemlerde yaşamış olan insanlarının duygularını, düşüncelerini ve yaşam tarzlarını da bu eserler yoluyla anlayıp hissedebiliriz. Tarihimizin en eski uygarlıklarından günümüze kadar gelen her türlü kültür varlığını, yani kültürel miraslarını korumalıyız. Bu varlıkların bilimsel ve teknik yollarla onarımlarını yapmak son derece dikkat isteyen bir iştir. Bilimsel ve çağa uygun tekniklerle yapılmamış olan onarımlar ver koruma teknikleri yeterli, kalıcı ve sağlıklı olmayacaktır.
arkeolojik eserlerin ve sanat eserlerinin onarım ve korunmasıyla bağlantılı olan iki akademik disiplin, arkeoloji ve sanat tarihi bölümleridir. bu nedenle kültür varlıklarının onarılması ve korunması konusunda bu iki bölümdeki akademisyenlere mutlaka bilirkişi veya danışman olarak danışılmalıdır. hatta onarım ve koruma faaliyetlerinde bu akademisyenler mutlaka aktif rol almalıdır. böylece kültürel varlıklarımız bilimsel ve sağlıklı bir şekilde korunabilecektir. ülkemizdeki onarım ve koruma tekniklerinde eksikler olduğunu söyleyebiliriz. yurtdışına kaçırılan tarihî eserlerimizi, yurtiçindeki tahrip edilen veya yanlış onarım yapılan ve hatta korunamayan onca tarihsel mirasımızı ve kültürel varlıklarımızı düşündüğümüzde, ne yazık ki bu konuda yeterli başarıyı gösteremediğimizi kabul etmek gerekir.
Kültürel varlıklarımızı koruma ve onarma konusundaki eksiklerimizin, yanlışlarımızın ve yapamadıklarımızın farkına varıp, bu konuda uzman olan akademisyen ve bilirkişilerle ortak projeler yapmalıyız. Bu konuda yapabileceğimiz diğer bir şey de, üniversitelerdeki Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım bölümlerinin sayısını ve kontenjanlarını arttırmaktır. Böylelikle daha çok sayıda uzman kişi yetiştirme şansımız olacak ve kültürel miraslarımızı koruma konusunda daha başarılı olabileceğiz.
Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü
Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü; Anadolu’da yaşamış olan eski uygarlıklardan bize kalan kültür varlıklarının ve tarihî eserlerin korunması ve onarılmasıyla ilgili eğitim veren dört yıllık bir lisans programıdır. Bu bölüme Eşit Ağırlık puan türüyle ve merkezî yerleştirme sınavlarıyla öğrenci alınmaktadır.
Bölümdeki temel amaç; ülkemizdeki tarihsel ve kültürel varlıkları ortaya çıkarma, ilgili yerlere özenle ulaştırma, bu varlıkların tarihlerini araştırma ve nasıl korunacağını tespit etme konusunda öğrencilerin en iyi ve en donanımlı şekilde eğitilmesidir.
Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü mezunları, bu işi meslek olarak yapmak istedikleri takdirde, lisans düzeyi veya lisansüstü düzeylerinden birinde mutlaka Sanat Tarihi, Arkeoloji, Arkeoloji ve Sanat Tarihi, Klasik Arkeoloji, Müzecilik, Mimarlık, Restorasyon gibi ilgili bölümlerde de lisans veya yüksek lisans eğitimi yapmalıdır. Hatta tercih ettikleri üniversitede çift anadal ve yandal uygulamaları varsa, iki lisans programını aynı anda okuyup çift diplomayla mezun olunabilir. Böylelikle bu bölümlerden mezun olan bir öğrenci, kültürel ve tarihsel miraslara bakış açısı bakımından çok daha uzman bir hale gelecektir.
Bu bölümde; kimya, biyoloji, sanat tarihi, mimarlık, resim ve bilgisayar gibi çok farklı alanlarda bilgi sahibi olunmasını amaçlayan ders programları yapılmıştır. Bu eğitimler sayesinde ilerdeki kariyer hayatlarında kullanılabilecek pratik bilgiler edinilmiş olacaktır.
Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümünün İş İmkânları Nelerdir?
Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü mezunları ülkemizde iş bulma konusunda sıkıntı yaşamazlar. Ülkemizde müzeler ve ören yerleri çok fazla olduğu için, bu mezunları bu alanlarda çalışma imkânı bulabilirler. Bölüm mezunlarının çalışabileceği sektörler; mimarlık, restorasyon, eğitim, kültür-sanat alanlarıdır. Çalışabilecekleri kurumlar ise; arkeoloji ve restoraston üzerine çalışmalar yapan kamu veya özel sektör kurumları, müzeler, sanat galerileri, kültür-sanat vakıfları ve akademik platformlardır.
Bu bölümün iş imkânlarının çeşitliliği, öğrencinin donanımıyla da yakından ilişkilidir. Çift anadal, yandal, Erasmus, lisansüstü eğitim gibi akademik yolları değerlendiren öğrenciler mezun olduklarında, diğer lisans mezunlarından daha çok tercih edilir olacaklardır. Ayrıca yurtdışı çalışmaları yapan, yurtdışında akademik eğitim ve birden fazla dil eğitimi görmüş olan mezunların kariyerlerinin, diğerlerine göre çok daha parlak olacağını rahatlıkla söyleyebiliriz.
Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü Mezunları Ne İş Yapar?
Bu bölüm mezunlarının yapabilecekleri meslekler çok çeşitlidir. Mezunlar, kamu kurumlarına ait ören yerlerinde ve vakıflara ait müzelerin restorasyon projelerinde restoratör olarak; kamu veya özel kurum ve kuruluşlarda sanat danışmanı olarak; akademik çalışmalarda öğretici veya araştırmacı, yükseköğretim kurumlarında ise ilgili alanlarda eğitmen olarak çalışabilmektedirler.
Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü Dersleri Nelerdir?
Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım bölümünde dersler, teorik ve pratik olarak iki şekilde işlenmektedir. Bu bölümde zorunlu derslerden ve çok sayıda seçmeli dersten oluşan ders programları uygulanmaktadır. Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü lisans programında eğitimi verilen başlıca zorunlu dersler şunlardır:
Koruma ve Onarıma Giriş
Teknik Resim
Arkeolojiye Giriş
Bezeme Teknikleri
İş Sağlığı ve Güvenliği
Bilgisayar Destekli Çizim
Koruma Kuramları ve Mevzuatı
Sanat Tarihine Giriş
Bilimsel Araştırma ve Yazma Yöntemleri
Müzecilik ve Önleyici Koruma
Kültür Varlıklarını Belgeleme ve Koruma
Koruma Kimyası
Mimarlık Tarihine Giriş
Alçı Bezeme Koruma ve Onarım
Geleneksel Yapı Teknikleri ve Elemanları
Fotoğrafla Belgeleme
Taş Koruma ve Onarım
Koruma Kimyası
Pişmiş Toprak ve Cam Koruma ve Onarım
Keşif ve Metraj
Malzeme Bilgisi
Duvar Resmi-Mozaik Koruma ve Onarım
Bitirme Çalışması
Koruma Laboratuvarı
Staj
Bu bölüm öğrencileri mezun olana kadar çeşitli müze çalışmalarına katılabilmektedir. Öğrenciler, kültürel miras konusunda gördükleri dersler ve yaptıkları çalışmalar sayesinde, mezun olduktan sonra da bu alanlardaki kurum ve organizasyonlarda çalışma imkânı bulabilmektedirler.
Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü Taban Puanları ve Başarı Sıralamaları
Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümünün en yüksek taban puanı 279,763 puanla Yıldız Teknik Üniversitesi’ne aittir ve başarı sıralaması da 327776’dır. Bu bölümün en düşük taban puanı ise Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nin puanıdır ve 232,803’tür, başarı sıralaması da 691796 olarak açıklanmıştır. Pamukkale Üniversitesi’nin bu bölümündeki 30 kişilik kontenjanı ise dolmamıştır, dolayısıyla taban puanı ve başarı sıralaması yoktur.