AnasayfaBlogAlmanca Konuşmak: Restoranda Sipariş Verirken

Almanca Konuşmak: Restoranda Sipariş Verirken

25 Kasım 2023
Almanca Konuşmak: Restoranda Sipariş VerirkenAlmanca Öğreniyorum25 Kasım 2023

Keyifli Bir Alman Restoraninda Almanca Konusmayi Ogrenmek: Siparis Vermenin Incelikleri

Gunumuzde seyahat etmek ve yeni kulturlerle tanismak hic olmadigi kadar kolaylasti. Dunyanin dort bir yanini kesfetmek isteyenler icin yeni bir dil ogrenmek de bu deneyimi zenginlestirmenin en guzel yollarindan biri. Ozellikle Almanca gibi zengin ve koklu bir dili ogrenmek, hem kulturel anlayisinizi derinlestirecek hem de gunluk hayatta karsiniza cikabilecek durumlarla basa cikmanizi saglayacaktir.

Diyelim ki Almanyadasiniz ya da Almanca konusulan bir ulkede keyifli bir restoran deneyimi yasamak istiyorsunuz. Iste tam da bu noktada, Almanca siparis vermek hem eglenceli bir meydan okuma hem de yerel halkla daha yakin bir iletisim kurmanin harika bir yolu olabilir. Peki, bunu nasil yapabilirsiniz?

Restorana Giris: Karsilama ve Yerlesme

Restorana ilk adim attiginizda sicak bir sekilde karsilanmak istersiniz, degil mi? Almanca konusulan ulkelerde "Guten Tag" (Iyi gunler) veya "Guten Abend" (Iyi aksamlar) ifadesiyle sikca karsilasacaksiniz. Bu selamlara "Hallo" veya ayni sekilde "Guten Tag/Guten Abend" diyerek karsilik verebilirsiniz. Bu kucuk ama onemli adim, iletisiminizin samimi bir sekilde baslamasini saglar.

Bir masa talep etmek istediginizde kullanabileceginiz basit bir ifade var:
"Einen Tisch fur [kisi sayisi] bitte." (Lutfen [kisi sayisi] kisilik bir masa.)

  • "Einen Tisch für [kişi sayısı] bitte." (Lütfen [kişi sayısı] kişilik bir masa.)

  • "Einen Tisch für zwei bitte."

Ornegin, iki kisilik bir masa istiyorsaniz:
"Einen Tisch fur zwei bitte."

Bu sayede hem nazik bir sekilde isteginizi belirtmis olursunuz hem de garsonun sizi dogru sekilde yonlendirmesine yardimci olursunuz.

  • "Kann ich bitte die Speisekarte haben?" (Menüyü alabilir miyim lütfen?)

Masaya yerlestikten sonra sira menuyu istemeye geliyor. Menuyu talep etmek icin:
"Kann ich bitte die Speisekarte haben?" (Menuyu alabilir miyim lutfen?)

  • "Vorspeise": Başlangıç

  • "Hauptgericht": Ana yemek

  • "Nachspeise" veya "Dessert": Tatlı

  • "Getränke": İçecekler

Menuyu elinize aldiginizda sayfalar arasinda kaybolabilirsiniz, ancak endiselenmeyin! Almanca temel yemek terimlerini bilmek burada isinize yarayacak.

  • "Ich hätte gerne..." (Şunu alabilir miyim...)

Menude Karsiniza Cikabilecek Bazi Temel Terimler:
- Vorspeise: Baslangic
- Hauptgericht: Ana yemek
- Nachspeise veya Dessert: Tatli
- Getranke: Icecekler

  • "Ich hätte gerne das Wiener Schnitzel, bitte." (Viyana şnitzelini alabilir miyim, lütfen.)

  • "Als Vorspeise hätte ich gerne die Suppe ve als Hauptgericht das Steak, bitte." (Başlangıç olarak çorbayı ve ana yemek olarak steaki alabilir miyim, lütfen.)

Menuden seciminizi yaptiktan sonra, siparis vermek icin kullanabileceginiz birkac ifade var.

  • "Ohne Zwiebeln, bitte." (Soğansız, lütfen.)

  • "Mit extra Käse, bitte." (Ekstra peynirli, lütfen.)

Siparis Vermek: Ne Istersiniz?

Siparisinizi verirken kullanabileceginiz nazik bir ifade:
"Ich hatte gerne..." (Sunu alabilir miyim...)

  • "Haben Sie vegetarische Gerichte?" (Vejetaryen yemekleriniz var mı?)

  • "Was empfehlen Sie?" (Ne önerirsiniz?)

Ornegin:
"Ich hatte gerne das Wiener Schnitzel, bitte." (Viyana snitzelini alabilir miyim, lutfen.)

Eger bir baslangic ve ana yemek istiyorsaniz:
"Als Vorspeise hatte ich gerne die Suppe ve als Hauptgericht das Steak, bitte." (Baslangic olarak corbayi ve ana yemek olarak steaki alabilir miyim, lutfen.)

  • "Ein Wasser, bitte." (Bir su, lütfen.)

  • "Ein stilles Wasser, bitte." (Bir gazsız su, lütfen.)

Ozel Istekler ve Diyaloglar

Yemeginizle ilgili ozel bir isteginiz varsa, bunu belirtmekten cekinmeyin. Ornegin, bir malzemenin cikarilmasini istiyorsaniz:
"Ohne Zwiebeln, bitte." (Sogansiz, lutfen.)

  • "Ein Bier, bitte." (Bir bira, lütfen.)

  • "Ein Weißbier, bitte." (Bir buğday birası, lütfen.)

Veya bir seyi ozellikle istiyorsaniz:
"Mit extra Kase, bitte." (Ekstra peynirli, lutfen.)

  • "Danke schön!" (Çok teşekkürler!)

Eger bir vejetaryen iseniz ve bu konuda secenekler ariyorsaniz:
"Haben Sie vegetarische Gerichte?" (Vejetaryen yemekleriniz var mi?)

Garsonun onerilerini almak isterseniz:
"Was empfehlen Sie?" (Ne onerirsiniz?)

  • "Könnte ich bitte das Salz haben?" (Tuzu alabilir miyim lütfen?)

Bu sayede hem yeni tatlar kesfedebilir hem de garsonla samimi bir diyalog kurabilirsiniz.

Icecekler: Susadiniz mi?

  • "Die Rechnung, bitte." (Hesabı lütfen.)

Icecek siparis ederken dikkat etmeniz gereken bazi noktalar var. Almanyada su genellikle gazli olarak servis edilir. Eger su istiyorsaniz ve gazli su tercih ediyorsaniz:
"Ein Wasser, bitte." (Bir su, lutfen.)

  • "Stimmt so, danke." (Üstü kalsın, teşekkürler.)

Ama eger gazsiz su istiyorsaniz:
"Ein stilles Wasser, bitte." (Bir gazsiz su, lutfen.)

Bira sevenler icin, Almanya bir cennet! Bir bira istiyorsaniz:
"Ein Bier, bitte." (Bir bira, lutfen.)

Eger belirli bir marka veya tur istiyorsaniz, onu da ekleyebilirsiniz:
"Ein Weissbier, bitte." (Bir bugday birasi, lutfen.)

Siparis Sonrasi: Afiyet Olsun!

Yemeginiz geldiginde tesekkur etmek isterseniz:
"Danke schon!" (Cok tesekkurler!)

Yemeginizin tadini cikarirken, belki garson size "Guten Appetit!" (Afiyet olsun!) diyecektir. Siz de karsilik olarak ayni dilekte bulunabilirsiniz.

Yemek sirasinda bir seye ihtiyaciniz olursa, ornegin tuz veya karabiber:
"Konnte ich bitte das Salz haben?" (Tuzu alabilir miyim lutfen?)

Odeme Zamani: Hesabi Istemek ve Bahsis

Yemeginizi keyifle yediniz ve artik odeme zamani geldi. Hesabi istemek icin su ifadeyi kullanabilirsiniz:
"Die Rechnung, bitte." (Hesabi lutfen.)

Almanyada bahsis verme kulturu farkli olabilir. Genellikle toplam tutarin %5-10u arasinda bahsis birakmak uygun kabul edilir. Bahsis verirken kullanabileceginiz bir ifade:
"Stimmt so, danke." (Ustu kalsin, tesekkurler.)

  • Masaya Oturma: Bazı yerlerde, özellikle meşgul dönemlerde, masayı başkalarıyla paylaşmak normaldir. Eğer bir masaya oturmak istiyorsanız ve biri zaten oturuyorsa, "Ist dieser Platz frei?" (Bu yer boş mu?) diye sorabilirsiniz.

  • Su Ücretsiz Değildir: Almanya'da su genellikle şişede gelir ve ücretlidir. Musluk suyu istemek yaygın bir uygulama değildir.

  • Bahşiş Verme: Bahşiş genellikle masada bırakılmaz; ödeme sırasında tutarı yuvarlayarak verilir.

  • "Ich hätte gerne den Apfelstrudel, bitte." (Elmalı strudel alabilir miyim, lütfen.)

  • "Einen Kaffee, bitte." (Bir kahve, lütfen.)

  • "Einen Tee, bitte." (Bir çay, lütfen.)

Bu, garsona para ustunu alabilecegini, yani bahsisin onda kaldigini belirtmenin nazik bir yoludur.

Pratik Oneriler: Kendinizi Gelistirin

Yeni bir dili ogrenirken pratik yapmak en onemli unsurdur. Iste size birkac pratik cumle daha:

1- "Konnte ich bitte noch etwas Brot bekommen?" (Biraz daha ekmek alabilir miyim lutfen?)

2- "Ist dieses Gericht scharf?" (Bu yemek aci mi?)

3- "Ich bin allergisch gegen Nusse." (Findiga alerjim var.)

4- "Konnen Sie mir bitte die Zutaten erklaren?" (Bana icindekileri aciklayabilir misiniz lutfen?)

  • Gülümseyin ve göz teması kurun: İletişimin en evrensel yolu.

  • Yavaş ve anlaşılır konuşun: Telaffuzunuza dikkat edin.

  • Notlar taşıyın: Küçük bir not defterine temel ifadeleri yazabilirsiniz.

  • Dinlemeye özen gösterin: Karşınızdakini dikkatlice dinleyin, bu size çok yardımcı olacaktır.

  • Eğlenin: Bu bir öğrenme deneyimi, tadını çıkarın!

5- "Das hat sehr gut geschmeckt, danke!" (Bu cok lezzetliydi, tesekkurler!)

  • "Reservierung": Rezervasyon

  • "Speisekarte": Menü

  • "Getränkekarte": İçecek menüsü

  • "Specials des Tages": Günün spesiyalleri

  • "Glutenfrei": Glutensiz

  • "Vegan": Vegan

  • "Rechnung": Hesap

  • "Trinkgeld": Bahşiş

  • "Öffnungszeiten": Açılış saatleri

  • "Geschlossen": Kapalı

Evde bu cumleleri yuksek sesle pratik etmek, telaffuzunuzu gelistirmenin harika bir yoludur. Ayrica, arkadaslarinizla veya ailenizle kucuk rol yapma oyunlari oynayabilirsiniz. Ornegin, biri garson rolunde, digeri musteri olabilir.

Alman Restoran Kulturunun Incelikleri

Alman restoranlarinda bazi ozgun gelenekler ve uygulamalar vardir. Bunlari bilmek, deneyiminizi daha da zenginlestirecektir.

Masaya Oturma: Bazi yerlerde, ozellikle mesgul donemlerde, masayi baskalariyla paylasmak normaldir. Eger bir masaya oturmak istiyorsaniz ve biri zaten oturuyorsa, "Ist dieser Platz frei?" (Bu yer bos mu?) diye sorabilirsiniz.

Su Ucretsiz Degildir: Almanyada su genellikle sisede gelir ve ucretlidir. Musluk suyu istemek yaygin bir uygulama degildir.

Bahsis Verme: Bahsis genellikle masada birakilmaz; odeme sirasinda tutari yuvarlayarak verilir.

Tatli Bir Son: Tatli Siparis Etmek

Yemeginizin sonunda tatli bir seyler isterseniz, menuye goz atabilirsiniz. Tatli siparis etmek icin:
"Ich hatte gerne den Apfelstrudel, bitte." (Elmali strudel alabilir miyim, lutfen.)

Eger kahve veya cay isterseniz:
- "Einen Kaffee, bitte." (Bir kahve, lutfen.)
- "Einen Tee, bitte." (Bir cay, lutfen.)

Sonuc: Yeni Bir Dil, Yeni Deneyimler

Restoranda Almanca siparis vermek, sadece karninizi doyurmanin otesinde, kulturel bir deneyimdir. Yerel dilde iletisim kurmak, insanlarin yuzunde bir gulumseme yaratir ve sizin de o kulture daha derin bir sekilde baglanmanizi saglar. Ayrica, bu deneyimleriniz sayesinde Almanca dil becerilerinizi gelistirecek ve daha da ozguvenli hissedeceksiniz.

Unutmayin, yanlis yapmaktan korkmayin! Insanlar genellikle bir yabancinin kendi dillerini konusma cabasina saygi duyarlar ve yardim etmekten mutluluk duyarlar.

Son Birkac Ipucu

1- Gulumseyin ve goz temasi kurun: Iletisimin en evrensel yolu.

2- Yavas ve anlasilir konusun: Telaffuzunuza dikkat edin.

3- Notlar tasiyin: Kucuk bir not defterine temel ifadeleri yazabilirsiniz.

4- Dinlemeye ozen gosterin: Karsinizdakini dikkatlice dinleyin, bu size cok yardimci olacaktir.

5- Eglenin: Bu bir ogrenme deneyimi, tadini cikarin!

Almanca Restoran Terimleri Listesi

Asagida, restoranlarda isinize yarayabilecek bazi temel Almanca terimleri bulabilirsiniz:

Reservierung: Rezervasyon

Speisekarte: Menu

Getrankekarte: Icecek menusu

Specials des Tages: Gunun spesiyalleri

Glutenfrei: Glutensiz

Vegan: Vegan

Rechnung: Hesap

Trinkgeld: Bahsis

Offnungszeiten: Acilis saatleri

Geschlossen: Kapali

Bu terimleri hafizaniza alarak ve gunluk hayatta kullanarak Almancanizi gelistirebilirsiniz.

Kucuk Bir Hikaye: Ilk Almanca Siparisim

Ilk defa Almanyaya gittigimde, bir kafede oturup siparis vermek istemistim. Menuyu aldigimda bircok kelime yabanci gelmisti. Garson geldi ve bana ne istedigimi sordu. Bir an panikledim ama sonra cesaretimi toplayip "Ein Kaffee und ein Stuck Apfelkuchen, bitte." dedim. Garson gulumseyerek basini salladi ve siparisimi getirdi. O an, kucuk bir ifade ile ne kadar cok sey basarabilecegimi anladim.

Bu deneyim bana, dil ogrenmenin sadece kelimeleri degil, ayni zamanda ozguveni ve yeni deneyimleri de beraberinde getirdigini gosterdi.

Sonuc Olarak

Almanca ogrenmek ve ozellikle restoranda siparis vermek, yeni bir kulturu kesfetmenin keyifli bir yoludur. Bu surecte, dil becerilerinizi gelistirirken ayni zamanda leziz Alman mutfaginin tadini cikarabilirsiniz. Unutmayin, her yeni kelime ve ifade, dunyayi biraz daha genis gormenizi saglar.

Afiyet olsun ve iyi eglenceler!

Kaynaklar

1- Ozsoy, M. (2018). Almanca Konusma Kilavuzu. Istanbul: Fono Yayinlari.

2- Schmidt, G. (2016). Deutsche Esskultur: Ein Uberblick. Berlin: Praxis Verlag.

3- Yildiz, A. (2020). Yabancilara Almanca Ogretimi Icin Pratik Yontemler. Ankara: Pegem Akademi.

Almanca Konuşmak Restoranda Sipariş Verirken Almanca öğrenmek pratik kullanım alanları restoran deneyimi Almanca eğitimi Alman Restoran Kültürü ödeme hesap isteği pratik öneriler
Lena Baumgartner
Lena Baumgartner
Almanca Öğretmeni

Öğrencilerine Almanca'nın yanı sıra Alman kültürü ve edebiyatını da öğretmekte olan Lena, interaktif ve yaratıcı ders metotları kullanmaktadır. Öğrencilerinin dil öğreniminde başarılı olmalarını sağlamak için sürekli yeni yöntemler geliştirmektedir.