Dünya üzerinde yaşayan bir çok kişi burcunun ne olduğunu bir magazin dergisinden, bir gazetenin köşe yazısından okuyarak ya da bir arkadaşıyla sohbet sırasında öğrenmiştir. Peki gökyüzünün size bunun ötesinde söylemek istediği bir şeyler olabilir mi? Astrolojinin ilk adımlarının MÖ ikinci bin yılda eski Babil döneminde atılmış olduğu tahmin ediliyor ve günümüz modern toplumlarında bu kadim bilgi hala kullanılmaya devam ediliyor.
Günümüz insanlarının astrolojiyi kullanma tarzı ise genellikle gelecekle ilgili öngörü yapmak üzerine. ''Neden ‘o’ tarihte doğdum, kainat o gün nasıl bir biçimdeydi ve bundan ben nasıl etkilendim? sorusunu soranlar içinse bu dilin anlatmak istediği çok şey var!
Astroloji bir insanın doğum anındakı gökyüzü haritasına bakarak onun yaratıcılığı, birincil motivasyonları, öncelikleri, duygusal programı, hayata yaklaşım tarzı, zayıf yönleri, toplum tarafından ilk izlenimi gibi birçok noktayı bazı gezegensel yerleşimlerle açıklıyor.
Potansiyelimizi açığa çıkarmak için hiç süphesiz kendimizi iyi tanımamıza, zayıflıklarımızı farketmeye ve geliştirmeye, güçlü yanlarımızı ortaya koymaya ihtiyacımız var. Yaşam yolculuğumuzda astrolojik sembollerin dilline kulak verebilir, yolculuğumuza yeni bakış açıları katabiliriz. Atmamız gereken ilk adım doğdumuz anda gezegenlerın hangi burçlarda seyahat ettiğini analiz etmek.
Benliğin Gizlendiği Yer: Güneş
Güneş yılda 12 burç değiştirerek bir turunu tamamlar. Yerleştiği burç ve bulunduğu evin konumu kişi için neyin en önemli olduğunun sorusuna ışık tutar. Kişinin yaşam hedefleri, iradesini kullanış biçimi, yaratıcılığı, kendi ile ilgili benlik algısı, içe mi yoksa dışa mı dönük bir kişi olduğuyla ilgili ipuçları verir.
Kendi hakkındaki fikirleri hangi açıdan olumlu hangi açılardan olumsuz gibi soruları detaylı olarak açıklar. Güneş’in diğer gezegenlerden aldığı açılar ise amaçlarımız için ortaya koyduğumuz iradeyi, motivasyonlarımızı anlatır. Değindiği bir çok tema ile Güneş’in doğum haritalarımızdaki yerleşimi ''Bir insanı ne parlatır, ne karanlıkta bırakır?'' sorusunun cevabını açıkça ortaya koyar!
Sorumluluk ve Zamanın Efendisi: Satürn
Ağır hareket eden bu gezegen ise bizim korkularımızı, tedirginliklerimizi dolayısıyla ifade etmekte zorlandığımız şeyleri, en çok nerede disipline ihtiyaç duyduğumuzu, hangi alanda kendimizi yetersiz hissetiğimizi ve geliştirmek istediğimizi; nerelerde zorlacağımızı ve organize olmamız gerektiğini, gerçekten sistematik bir şekilde çalışırsak en sonunda ne ile ödüllendirileceğimizi, üstlenmemiz gereken sorumluluklarımızı temsil eder.
Satürn’ü analiz etmek bizi hemen kolları sıvayıp o alan için çalışmaya, daha özenli davranmaya yardım etse hiç fena olmazdı!
Savaşçı Yanımız: Mars
Potansiyelimizden bahsederken en çok mücadeleyi hangi alanda verdiğimizden söz etmemek olmaz. Bilim adamları bu gezegende yaşamın mümkün olup olmadığını 2018 yılında gönderdikleri Insight isimli uzay aracıyla gezegenin iç yapısını inceleyerek anlamaya çalışıyor.
Haritalarımızda yerleşen Mars yani bizim doğum anımızda Mars’ın hangi burçta seyahat ettiği, biz ne için mücadeleyi ortaya koyar, hangi konularda agresifleşebiliriz sorularının cevabını verir. Stresle başa çıkma biçimimiz, çatışmalarımız, rekabet etme tarzımız ya da spora olan ilgimizi gösterir. Yine bulunduğu burç ve diğer gezegenlerle yaptığı açıların öneminin yanı sıra kendisinin dokunduğu gezegeni hızlandır, harekete geçirir.
Bahsettiğimiz bu üç gezegene ek olarak diğer gezegenler ve daha birçok farklı tekniklerle doğan her canlı, kurulmuş olan ülkeler, işler, ortaklıklar için doğum haritası gün /ay/ yıl ve saat yardımıyla internetten kolayca çıkarılabilir.
Gökyüzünün güzel sanatları astronomi ve uzay bilimleri konusunda belki bir danışmandan yardım alarak ve kendi araştırmalarımızla zenginleştirerek bu keşfetme sürecinde kendi payımıza düşeni alabiliriz!
Astroloji Nedir?
Astroloji bir insanın doğum anındakı gökyüzü haritasına bakarak onun yaratıcılığı, birincil motivasyonları, öncelikleri, duygusal programı, hayata yaklaşım tarzı, zayıf yönleri, toplum tarafından ilk izlenimi gibi birçok noktayı bazı gezegensel yerleşimlerle açıklıyor.
Astrolojinin Tarihi Nedir?
Astrolojinin ilk adımlarının MÖ ikinci bin yılda eski Babil döneminde atılmış olduğu tahmin ediliyor ve günümüz modern toplumlarında bu kadim bilgi hala kullanılmaya devam ediliyor.
Astrolojiden Nasıl Faydalanabiliriz?
Potansiyelimizi açığa çıkarmak için hiç süphesiz kendimizi iyi tanımamıza, zayıflıklarımızı farketmeye ve geliştirmeye, güçlü yanlarımızı ortaya koymaya ihtiyacımız var. Yaşam yolculuğumuzda astrolojik sembollerin dilline kulak verebilir, yolculuğumuza yeni bakış açıları katabiliriz. Atmamız gereken ilk adım doğdumuz anda gezegenlerın hangi burçlarda seyahat ettiğini analiz etmek.
Yazar: Aydan Yıldırım
