AnasayfaBlogEdebi Sanatlar Nelerdir?
Nedir?

Edebi Sanatlar Nelerdir?

04 Şubat 2020
Yuvarlak bir tabağın üzerinde duran, içi çay dolu beyaz bir fincanın yakın çekimi. Fincanın etrafı, bir sayfası metinle dolu açık bir kitapla çevrili. Fincanın yan tarafında bir kulp ve yan tarafında dekoratif bir desen var. Tabağın alt kısmında beyaz bir kâğıt üzerine beyaz bir kalemle yapılmış bir bina çizimi bulunmaktadır. Çizim detaylıdır, birkaç penceresi, bir kapısı ve bir çatısı vardır.
Edebi Sanat TürüTanımıÖrnek
TeşbihAralarında benzerlik bulunan iki varlıktan zayıf olanın güçlü olana benzetilme sanatıdır.Kadın güneş gibiydi, her girdiği yeri aydınlatıyordu.
İstiareTeşbih sanatının ana öğelerinden sadece kendine benzeyen ya da kendisine benzetilenle yapılan teşbihe denir.Bilerek daha fazla demiyorum; gözleriniz derya gibi.
MecazBir benzetme sonucu gerçek anlamı dışında kullanılan sözcük ya da kelime öbeğidir.Kapıyı çalan kalbimin atışlarıydı.
Mecaz-ı MürselBir nesnenin ya da varlığın direkt adını söylemek yerine ilgili bir parçasını ya da özelliğini söylemektir.Köyün ışığı söndü, Mehmet öldü.
Tevriyeİki anlamı bulunan bir sözcükte, uzak anlamının kullanılmasıdır.Kalem olsam da yazsam seni.
İntakİnsan dışındaki varlıkları ve cansız varlıkları konuşturma sanatıdır.Rüzgar, ağaçların yapraklarına, isyanını fısıldadı.
İhamBir kelimeye ait iki ya da daha fazla anlamın bir mısra veya beyit içerisinde bütün anlamlarını kastederek kullanmaktır.Kapıyı tıkladı, içerisindeki tüm duygularını.
MübalağaBir olayın ya da varlığın olduğundan daha fazla ya da daha az gösterilmesine denir.Öyle bir sevdiki, dağları delip geçti.
TezatKonu ile ilgili karşıt kavramların ya da özelliklerin bir arada kullanıldığı sanattır.Söz vermiştim gittiği kadar dönmeye.
İltifatAniden konunun veya duygunun değişmesi sanatıdır.Gözlerin bir denizdi, öyle derin. Bir baktım ki, yangınlar içinde.

Kiminin çok sevdiği, kiminin geçmişte dersine bile katılmak istemediği edebiyattan ve edebi sanatlardan bahsedelim mi biraz? Olayları, düşünceleri, hayalleri ve duyguları ifade etmeyi estetik bir şekilde yapmaya edebiyat diyebiliriz. Edebiyat yazılı ürünleri kapsadığı gibi sözlü ürünleri de kapsamaktadır. Edebiyatı edebiyat yapan iki özellik vardır, dil (üslup) ve estetik (güzellik). İkisi bir araya geldiğinde okumaya doyamadığımız eserler ortaya çıkar.

Peki, edebi sanatlar nedir? Bir düşünceyi, bir duyguyu düz bir anlatım ile dile getirmekle, söz sanatlarını kullanarak dile getirmek arasında farklar vardır ve kişilerde bırakacağı hisler aynı olmaz. Edebi sanatlar ince zekanın, estetik duyarlılığın ve hisli duyguların ürünü olarak doğmuştur. Bu anlamda edebi sanatlara kısaca bir anlatım özelliği diyebiliriz. Daha çok şiirlerde kullanılarak anlamı zenginleştirir, renk katar, daha çarpıcı hale getirir ve tesiri artırır. Bir metnin ya da şiirin sanatsal özelliklerine bakmak için kullanılan edebi sanatlara bakmak yeterli olacaktır.

Edebi Sanat Türleri

Genel olarak edebi sanatları 3 grupta inceleyebilir ve mecaza, anlama ve söze dayalı sanatlar olmak üzere ayırabiliriz. Her birinin kullanıldığı durum birbirinden farklıdır ancak amacı aynıdır. Okuyucunun zihninde iz bırakabilmek yani etkileyebilmek.

Mecaza Dayalı Sanatlar

  • Teşbih (Benzetme): Anlamı kuvvetlendirmek için aralarında gerçek ya da mecazi olarak benzerlik bulunan iki varlıktan zayıf olanın güçlü olana benzetilme sanatıdır.

  • İstiare (Eğretileme): Teşbih sanatının ana öğelerinden sadece kendine benzeyen ya da kendisine benzetilenle yapılan teşbihe denir ve kendisine benzetilenle yapılan açık, kendisine benzeyenle yapılan kapalı istiare olarak adlandırılır.

  • Mecaz (Değişmece): Bir benzetme sonucu gerçek anlamı dışında kullanılan sözcük ya da kelime öbeğidir. Metaforda diyebiliriz.

  • Mecaz-ı Mürsel (Ad Aktarması): Bir nesnenin ya da varlığın direkt adını söylemek yerine ilgili bir parçasını ya da özelliğini söylemektir.

  • Kinaye (Değinmece): Bir sözcüğü ya da kelime öbeğini hem gerçek hem mecazi anlama gelecek şekilde kullanma sanatıdır.

  • Tariz (Tersini Söyleme): Bir kavramın mecaz ya da gerçek anlamı dışında tam tersinin söylenmesidir. Genellikle biriyle alay etme, küçük düşürme amacıyla kullanılır.

  • Teşhis (Kişileştirme): İnsan dışı canlılara ya da cansız varlıklara insan özellikleri verilmesidir.

  • İntak (Konuşturma): İnsan dışındaki varlıkları ve cansız varlıkları konuşturma sanatıdır. İntak sanatının olduğu her yerde teşhis sanatı vardır diyebiliriz.

Anlama Dayalı Sanatlar

  • İham; Bir kelimeye ait iki ya da daha fazla anlamın bir mısra veya beyit içerisinde bütün anlamlarını kastederek kullanmaktır.

  • Tevriye (İki Anlamlılık); Nükte yapılmak amacıyla iki anlamı bulunan bir sözcükte, uzak anlamının kullanılmasıdır.

  • İstihdam: Bir sözcüğün ya da deyimin gerçek ve mecaz anlamlarının tümünü kastederek, işaret ettiği anlamları ayrı ayrı kullanmadır.

  • Tenasüp (Uygunluk); Aralarında mana bakımından ilgi bulunan iki veya daha sözcüğün aynı cümlede ve mısrada bir araya gelme sanatıdır.

  • Leff ü Neşr (Sıralı Açıklama); İlk mısrada söylenen kavramların, ikinci mısrada benzerliklerinin ya da karşılıklarının verilmesidir.

  • Tecahül i Arif Bilmezlikten Gelme; Nükte yapılması amacıyla bilinen bir şeyin bilinmezlikten gelmesi ile yapılan sanata denir.

  • Hüsn-i Talil (Güzel Neden Bulma); Bir olgunun gerçek nedeninin bilinmesine rağmen onu başka bir nedenden oluyormuş gibi gösterme, güzel bir nedene bağlama sanatıdır.

  • Sihr-i Helal; Şiirlerde, birinci beytin sonunda yer alan bir sözcüğün, ikinci beytin başına getirildiğinde anlamlı olarak şekilde kullanılmasıdır.

  • Mübalağa (Abartma); Bir olayın, durumun ya da varlığın olduğundan daha fazla ya da daha az gösterilmesine, abartılmasına denir.

  • Tezat (Zıtlık); Konu ile ilgili karşıt kavramların ya da özelliklerin bir arada kullanıldığı sanattır. Güneşin doğması ve batmasının aynı dizede geçmesi gibi.

  • İstidrak; Över gibi görünürken yerme, eleştirir gibi görünürken övme sanatıdır.

  • Tekrir (Tekrar Etme); Etkiyi artırma amacıyla sözcük ya da söz öbeğinin tekrarlanmasıdır.

  • Nida ( Seslenme); Hitap şekli ve seslenme sanatıdır. Şiirlerde duyguları belli etme amacıyla seslenme ünlemlerinin kullanılmasıdır.

  • İstifham (Soru Sorma); Okuyan kişinin dikkatini çekebilme amacıyla, verilmek istenen duygu ve düşüncenin soru şeklinde verilmesidir.

  • Rücu (Geriye Dönme); Söylenilen sözden vazgeçilerek, etkili kılma amacıyla daha güçlü bir kelimenin söylenmesidir.

  • Tefrik; İki unsurdan birinin üstünlüğünü belirtmek amacıyla aralarındaki farkları belirtmeye denir.

  • Kat (Kesme); İfadenin sonunun getirilmemesidir. Sonunu okuyucuya bırakarak etkiyi artırma amaçlanmıştır.

  • Terdit (Geri Çevirme); Okuyucuyu merakta bırakacak biçimde, nasıl devam edeceğini hissettirmeden etkileyici bir son ile noktalandırma sanatıdır.

  • İltifat: Bir düzen içerisinde giden sözün, aniden akla gelmeyen farklı bir yöne doğru kaydırılmasıdır.

  • Telmih (Anımsatma); Herkes tarafından bilinen geçmişte yaşamış bir kişiyi ya da bir olayı şiirde veya yazı da hatırlatma sanatıdır.

  • İrsal-i Mesel (Atasözü Söyleme); Yazılı ya da sözlü anlatımlarda özellikle şiirlerde karşı tarafı ikna etmek, sözü etkili kılmak için meşhur bir söz ya da vecizeyi kullanmadır.

  • İktibas (Alıntı Yapma); Bir şairin dizesinin, ayetin ya da hadisin düşüncelerin pekiştirme amacıyla şiirin içinde kullanılmasıdır.

Söze Dayalı Sanatlar

  • Cinas: Şiirlerde mısra sonlarında sesteş sözcükler ile yapılan uyaklardır.

  • Aliterasyon: Şiirde ahenk oluşturmak amacıyla aynı sesin ya da hecenin tekrarlanmasıdır.

  • Asonans: Ünlü seslerin şiirde bir veya birkaç dizede tekrarlanması ile yaratılan ahenktir.

  • Ulama: Aruz ölçüsünde kalıba uydurmak için kullanılan ulama, bir kelimenin sonunda bulunan sessiz harf ile kendinden sonra gelen kelimenin ilk harfinin sesli olması ve beraber, bitişik okunmalarıdır.

  • Seci: Düz yazıda kullanılan, sözcüklerin kafiyeli olarak sıralanıp yazılmasıdır. Düz yazı uyağı da diyebiliriz.

  • Kalp (Değiştirme): Bir kelimedeki harflerinin yerini değiştirerek mısra içerisinde kullanılmasıdır.

  • İştikak (Türetme): Aynı kökten türeyen birden fazla kelimenin bir arada kullanılmasıdır.

  • Akis (Yansıma): Anlamlı bir ifadenin, bir kelime öbeğinin ters çevrilip, yeniden anlamlı bir ifade oluşturma sanatına denir.

  • İade (Geri Çevirme): Her mısrada yer alan son sözcüğün, kendinden sonra gelen mısrada ilk kelime olarak kullanılmasıdır.

  • Tarsi: Şiirde her iki mısrada yer alan kelimelerin sayısı, harf sayısı ve kafiyeleri birbirine denk getirme sanatıdır.

  • Akrostiş: Mısraların baş harflerin birleşmesi sonucu anlamlı bir isim veya kelime oluşacak şekilde şiir yazılmasıdır.

  • Leb Değmez (Dudak Değmez): Dudakların birbirine değmesi ile çıkarılan harflerin kullanılmama sanatıdır. Genellikle Halk Edebiyatında aşık atışmasında kullanılır.

Teşbih, Aralarında benzerlik bulunan iki varlıktan zayıf olanın güçlü olana benzetilme sanatıdır, Kadın güneş gibiydi, her girdiği yeri aydınlatıyordu, İstiare, Teşbih sanatının ana öğelerinden sadece kendine benzeyen ya da kendisine benzetilenle yapılan teşbihe denir, Bilerek daha fazla demiyorum; gözleriniz derya gibi, Mecaz, Bir benzetme sonucu gerçek anlamı dışında kullanılan sözcük ya da kelime öbeğidir, Kapıyı çalan kalbimin atışlarıydı, Mecaz-ı Mürsel, Bir nesnenin ya da varlığın direkt adını söylemek yerine ilgili bir parçasını ya da özelliğini söylemektir, Köyün ışığı söndü, Mehmet öldü, Tevriye, İki anlamı bulunan bir sözcükte, uzak anlamının kullanılmasıdır, Kalem olsam da yazsam seni, İntak, İnsan dışındaki varlıkları ve cansız varlıkları konuşturma sanatıdır, Rüzgar, ağaçların yapraklarına, isyanını fısıldadı, İham, Bir kelimeye ait iki ya da daha fazla anlamın bir mısra veya beyit içerisinde bütün anlamlarını kastederek kullanmaktır, Kapıyı tıkladı, içerisindeki tüm duygularını, Mübalağa, Bir olayın ya da varlığın olduğundan daha fazla ya da daha az gösterilmesine denir, Öyle bir sevdiki, dağları delip geçti, Tezat, Konu ile ilgili karşıt kavramların ya da özelliklerin bir arada kullanıldığı sanattır, Söz vermiştim gittiği kadar dönmeye, İltifat, Aniden konunun veya duygunun değişmesi sanatıdır, Gözlerin bir denizdi, öyle derin Bir baktım ki, yangınlar içinde
edebiyat edebi sanat edebi sanat türleri şiir dil anlatım mecaz anlam ilgi
Genç bir kadın beyaz dişlerini göstererek kameraya doğru gülümsüyor. Parlak kahverengi gözleri ve yüzünden geriye doğru toplanmış uzun, siyah saçları var. Beyaz yakalı ve manşetli mavi bir gömlek ve beyaz bir etek giyiyor. Kollarını göğsünün önünde kavuşturmuş ve kendinden emin bir duruşu var. Yüzü yandan gelen ışıkla aydınlanmakta, sıcak ve davetkâr bir atmosfer yaratmaktadır. Rahatlamış ve mutlu bir halde görünüyor.
Tuba Kamaşoğlu Çağlar
Blog Yazarı

İnsan kaynakları, mülakat tavsiyeleri ve cv hazırlama konularında içerik üretiyor.

Benzer Yazılar
Doğru ve faydalı bilgiler sağlama konusunda kararlı olan uzman ekibimizle blogumuzu her zaman yeni makaleler ve videolarla güncelliyoruz. Güvenilir tavsiyeler ve bilgilendirici içerikler arıyorsanız, blog sayfamıza mutlaka göz atın.