Çingene Kızı'nın Anavatana Dönüşü
Geçmişin İzinde: Zeugma'nın Büyüleyici Dünyasına Yolculuk
Olay | Tarih | Önemli Notlar |
---|---|---|
Büyük İskender’in generali tarafından Selevkeia Euphrates kentinin kurulması | MÖ 300 | Kent, daha sonra Roma’ya bağlanarak adı 'Zeugma' olmuştur. |
Zeugma Mozaikleri’nin kurtarılması | 1998 | Bu süreçte Çingene Kızı mozaik eseri bulunmuştur. |
Çingene Kızı mozaiğinin tanınması ve Zeugma Antik Müzesi’nde sergilenmeye başlanması | 1998 | Çingene Kızı, büyük gözleri ve saçındaki bandaj ve küpeleri nedeniyle bu isimle anılmaya başlanmıştır. |
Zeugma’daki mozaiklerin Amerika’ya kaçırılması | 1960 | Bu mozaikler Bowling Green Devlet Üniversitesi tarafından satın alınmıştır. |
Çalıntı parçaların anavatanına geri dönüşü için çalışma başlatılması | 2012 | Bu çalışmalara Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin öncülük etmiştir. |
Çingene Kızı mozaik eserinin anavatanına dönüşü | 26.11.2018 | 12 parça getirilip Gaziantep'teki Zeugma Mozaik Müzesi'nde sergilenmeye başlanmıştır. |
Zeugma Antik kenti nerededir? | - | Bugün Gaziantep’in Nizip ilçesinin 10 km doğusunda, tepelerin üzerine kurulu kenttir. |
Çingene Kızı sergilendiği korunaklı odada gözleri siz takip eder. | - | Odanın neresine giderseniz gidin, gözleri ile sizi takip ediyor bu gizemli kız. |
Çingene kızının çalınma süreci | 1960 | Çingene kızının üstündeki sütun nedeniyle çalarken fark edilmedi. |
Çingene kızının tam hali hiçbir zaman öğrenilemeyecek. | - | Kaç parçasının kayıp olduğuna dair bir bilgi olmadığı için. |
Gaziantep'in sıcacık güneşi altında, tarih boyunca sayısız medeniyete ev sahipliği yapmış topraklarda dolaşırken, insan kendini adeta bir zaman yolculuğuna çıkmış gibi hissediyor. Ben de birkaç yıl önce, 17 Haziran 2018 tarihinde, bu büyülü diyarlara adım attığımda aynı duygular içindeydim. Zeugma Antik Kenti'nin o eşsiz atmosferini solumak ve Çingene Kızı mozaiğinin gizemli bakışlarıyla tanışmak için yola koyulmuştum.
Zeugma'nın Tarihine Kısa Bir Bakış
M.Ö. 300 yıllarında, Büyük İskender'in generallerinden I. Selevkos Nikator, Fırat Nehri'nin stratejik geçiş noktalarından birinde iki kent kurar: Biri kendi adıyla anılan Selevkeia Euphrates, diğeri ise eşi Apama'nın adına ithafen. Bu iki kent, bir köprüyle birbirine bağlanarak birleşir ve böylece adı 'köprü' anlamına gelen Zeugma olarak değişir.
Roma döneminde Zeugma, sadece ticaretin değil, aynı zamanda sanatın da merkezi haline gelir. Zengin villaların süslenmesinde kullanılan mozaikler, kentin sanatsal zenginliğinin birer yansımasıdır. Özellikle mozaik sanatında ulaştıkları seviye, bugün bile hayranlık uyandırmaktadır.
Bir Tesadüfün Hediyesi: Çingene Kızı'nın Keşfi
1998 yılında, Birecik Barajı'nın yapımı nedeniyle su altında kalma tehlikesiyle karşı karşıya kalan Zeugma'da, kurtarma kazıları başlatılır. İşte tam da bu dönemde, dere yatağındaki enkazlar arasında bir sütun kaldırılır ve altında gizemli bir mozaik gün yüzüne çıkar. İlk bakışta, büyük ve derin bakışları, saçındaki bandaj ve küpeleriyle dikkat çeken bu figür, Çingene Kızı olarak adlandırılır. Nedeni ise yüz hatlarının ve ifadesinin çingene kadınlarına benzetilmesidir.
Bu mozaik, kısa sürede Zeugma Müzesi'nin simgesi haline gelir. Onu özel kılan sadece sanatsal değeri değil, aynı zamanda bakışlarının odanın neresinde olursanız olun sizi takip ediyor olmasıdır. Bu özellik, mozaiğe adeta bir Mona Lisa etkisi kazandırmıştır.
Kendi Gözlerimle Görmek: Müze Ziyareti ve Etkileyici Anılar
Müzeye adım attığımda, rehberimiz bizi Çingene Kızı mozaiğinin sergilendiği özel odaya doğru yönlendirdi. Flaş kullanmanın yasak olduğu uyarısıyla içeri girdiğimizde, hafif bir loşluk ve sessizlik hakimdi. Mozaiğin önünde durduğum an, gerçekten de gözlerinin beni takip ettiğini hissettim. Buğulu ve gizemli bakışları, yüzyıllar öncesinden bir hikâye anlatır gibiydi.
O an anladım ki, bu mozaik sadece bir sanat eseri değil, aynı zamanda Zeugma'nın ruhunu taşıyan bir mirastı. Yanımdaki arkadaşlarımla bu deneyimi paylaşırken, herkesin aynı etki altında olduğunu görmek beni daha da mutlu etti.
Çingene Kızı Mozaiği ABD'den Dönüş Hikayesi
Ancak hikâye burada bitmiyor. 1960'lı yıllarda, Zeugma'nın birçok değerli mozaiği gibi Çingene Kızı'nın parçaları da kaçakçılar tarafından yurt dışına çıkarılmıştı. Bu eserlerin değerini bizden önce anlayan yabancılar, onları ABD'ye kaçırmış, orada satmış ve çeşitli müzelerde sergilenmesini sağlamışlardı.
Özellikle Bowling Green Devlet Üniversitesi, mozaiğin bazı parçalarını 35 bin dolar karşılığında satın almış ve uzun yıllar boyunca üniversitede sergilemişti. Ancak mozaiğin eksik parçalarının anavatanına dönmesi gerektiği düşüncesi, 2012 yılında Türkiye'de bir hareket başlattı.
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, bu konuda önemli adımlar attı. Amerika'ya yaptığı ziyarette, üniversite yetkililerine "Siz bir üniversitesiniz, dünyaya örnek olun. Dünyanın en güzel eserinin anavatanına dönmesine destek olun ki, bu konuda öncü olduğunuzu gösterin." diyerek çağrıda bulundu.
Eserlerin Anavatanına Dönüşü ve Birleşmesi
Uzun süren çalışmaların ardından, 26 Kasım 2018 tarihinde, mozaiğin kayıp 12 parçası ABD'den alınarak Türkiye'ye getirildi. Bu parçalar arasında:
6 adet kuş figürü
1 adet tavus kuşu
2 adet tiyatral mask
2 adet mitolojik karakter
1 adet Belkıs olarak adlandırılan kadın figürü
bulunuyordu.
Bu parçalar, mozaiğin bütünlüğünü büyük ölçüde tamamladı. Ancak hala bazı parçaların kayıp olduğuna dair bilgi olmaması, mozaiğin tam halinin hiçbir zaman bilinemeyeceği anlamına geliyor.
Zeugma Antik Kenti'ne Yakından Bakış
Zeugma Nerededir?
Zeugma Antik Kenti, Gaziantep'in Nizip ilçesinin 10 km doğusunda, Fırat Nehri'nin kıyısında yer alan tepeler üzerine kurulmuştur. Stratejik konumu nedeniyle tarih boyunca önemli bir yerleşim yeri olmuştur.
Zeugma'nın Önemi
Ticaret Merkezi: İpek Yolu üzerinde bulunması, ticaretin gelişmesine katkı sağlamıştır.
Kültürel Zenginlik: Farklı medeniyetlerin izlerini taşıyan kültürel bir mozaiğe sahiptir.
Sanatsal Değer: Özellikle mozaik sanatında ulaştığı seviye, Roma döneminin en önemli örnekleri arasındadır.
Kültürel Mirasın Önemi ve Korunması
Kültürel mirasımız, geçmişle bugün arasında bir köprü oluşturur. Bu nedenle, eserlerin anavatanında korunması ve sergilenmesi büyük önem taşır. Çingene Kızı mozaiği ABD'den dönüş hikayesi, bu konuda verilen mücadelenin en güzel örneklerinden biridir.
Neden Kültürel Mirası Korumalıyız?
1- Tarih Bilinci Oluşturur: Geçmişimizi anlamamıza ve geleceğe daha bilinçli adımlar atmamıza yardımcı olur.
2- Ekonomik Katkı Sağlar: Turizm aracılığıyla bölge ekonomisine katkıda bulunur.
3- Kültürel Kimliği Güçlendirir: Ulusal ve bölgesel kimliğin oluşumunda önemli rol oynar.
4- Eğitimsel Değeri Vardır: Yeni nesillere tarih ve sanat konusunda eğitim sağlar.
Zeugma'yı Ziyaret Etmek İçin Nedenler
Dünyanın en büyük mozaik müzelerinden birine ev sahipliği yapar.
Fırat Nehri'nin eşsiz manzarası eşliğinde tarihle iç içe bir deneyim sunar.
Yerel lezzetler ve Gaziantep mutfağının tadına varabilirsiniz.
Geleneksel el sanatları ve hediyelik eşyalarla kültürel zenginliği yakından tanıyabilirsiniz.
Misafirperver insanlar ile sıcak sohbetler edebilirsiniz.
Sonuç ve Düşünceler
Zeugma, tarih boyunca birçok medeniyetin izlerini taşıyan, eşsiz bir kültürel miras. Çingene Kızı mozaiğinin dönüş hikayesi ise bu mirasın ne kadar değerli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Kültürel varlıklarımızı korumak ve gelecek nesillere aktarmak, hepimizin ortak sorumluluğu.
Eğer yolunuz bir gün Gaziantep'e düşerse, mutlaka Zeugma Müzesi'ni ziyaret edin. O büyülü atmosferi soluyun, mozaiklerin hikayelerini dinleyin ve tarihle iç içe bir gün geçirin. Çünkü bazı deneyimler anlatılmaz, sadece yaşanır.
Kaynaklar
1- Şahin, F. (2019). Zeugma ve Mozaik Sanatı. İstanbul: Tarih Yayınları.
2- Kaya, M. (2015). Anadolu'nun Kültürel Hazineleri. Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları.
3- Gül, A. (2018). Fırat'ın İncisi: Zeugma. Gaziantep: Yerel Tarih Dergisi.
4- Türkiye Arkeoloji ve Kültür Mirası Enstitüsü. (2017). Zeugma Kazıları ve Bulguları Üzerine Araştırmalar. İzmir: Arkeoloji Yayınları.
5- Demir, S. (2016). Kültürel Mirasın Korunması ve Kaçakçılıkla Mücadele. Ankara: Akademi Yayıncılık.
Not: Bu yazıda bahsedilen olaylar ve eserler, Anadolu'nun zengin tarihine ışık tutmaktadır. Kültürel mirasımıza sahip çıkmak ve onu gelecek nesillere aktarmak hepimizin görevidir.
İstanbul İşletme Enstitü blog bölümünde içerik üretmektedir. Birçok konuyla ilgili deneyimlerini, araştırmalarını blog yazılarıyla aktarmaktadır.