Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Britanyalı yazar Doris Lessing diyor ki; "Üniversitede size kanunların büyük bölümünün aptallara tahammül etmeyi öğrenmek olduğunu söylemiyorlar."
Evet bu sebeple ki şu an üniversitede okuyan, yeni mezun olan veya olmak üzere olan arkadaşlara kişisel gelişim değil ama gelişimlerine kişisellik katmalarını önereceğim. Ve evet şöyle bir gerçek var ki hangi bölümden mezun olursanız olun diploma her zaman tek başına kapı açan bir anahtar değil. Ve bu bilmeniz gereken ilk gerçek.
Okul hayatınız boyunca işle ilgili çok fazla teorik bilgi aldınız. Mezun oldunuz. Bir iş başvurusu yaptınız. Peki o işe girebilmek, girdikten sonra da devam edebilmek, devam ederkende yükselebilmek konusunda neler anlatılıyor?Gelin okullarda bölümünüzle ilgili teorik bilgileri öğrenirken gerçek hayatta da lazım olacak teknik bilgileri bir de benden dinleyin.
Öncelikle iş hayatına atılmadan önce iletişim yönünüzü geliştirin.
Yazışma ve konuşma dilini öğrenin. İletişiminizi bu yönde güçlendirin. Kimse işe alacağı birine mail atmayı veya o işin jargonunu öğretmek istemez.
Hem sözlü hemde yazılı iletişim yönünüzden bahsediyorum. Her ne kadar firmalar yenilikçi ve gençlere fırsat tanıyoruz biz deselerde hangi gençlere fırsat tanıdıklarını söyleyeyim size.
Kendini iyi ifade eden, konuşmasını bilen ve o işle ilgili bildiklerini doğru aktarabilen kişiler ilk seçtikleri adaylar. ki burada hepimiz konuşuyoruz daha ne istiyorlar diyorsan hemen kurtul bu yanılgıdan. Doğru konuşabilmen için sözcük dağarcığını genişletmen lazım. Elbette kitap okuyarak bunu yapabilirsin ama diksiyonunu iyi kullanıp ve bir beyaz yakalı plaza dilini de öğrenmen şart. Henüz iş hayatına belki atılmamış olabilirsin ama her sektörün ve her yakalının kendine ait bir jargonu var.
Yazılı iletişim iş hayatında çok önemli. Şuan kaç firmaya iş hayatında yazışma teknikleri eğitimi verdiğimi söylesem size? Bu iş hayatında büyük bir problem!
Bir İK'cıya attığınız iş başvurusu maili bile sizin hakkınızda karar vermelerine etki ettiğini unutmayın.
İlgili eğitim: Diksiyon Eğitimi
Beden Dili Öğrenin.
eski bir aktrist olan naomi judd’un bir sözü hep aklıma gelir: "bedenin, zihninin söylediği her şeyi duyar!"
i̇k’cılar klişeleşmiş bir cevap verirken bile bunu beden dilinizin destekleyip desteklemediğine bakıyorlar. sıradan bir şekilde mi söylüyorsunuz yoksa mimik ve jestlerinizle destekliyor musunuz?
Oturuş pozisyonunuz nasıl? Kime dönük? Beden diliniz o sırada iletişime açık mı? Pozitif mi yoksa negatif mi gözüküyorsunuz? Bunun için beden dilini bilmeniz gerekiyor. Bu sonrasında çalışma arkadaşlarınız, müşterileriniz ve yöneticiniz arasındaki ilişkilerde de işinize yarayacak bir yöntem.
Yeteneğe sahip olun, yeneklerinizi geliştirin.
Genç olimpiyat şampiyonumuz Mete Gazoz'un "Yetenek mi çalışmak mı başarıya götürür?" sorusuna verdiği cevap:
"Yetenek sizleri ortalama insanların üzerine çıkartır. Çalışmak sizi yetenekli insanların üzerine çıkartır." Ne kadar da doğru.
kendinizi ifade ederken ben çok çalışkan biriyim demeniz tek başına yeterli değil. İş hayatında herhangi bir konuda yeteneği olan ve buna eğilen insanların özellikle işe alan kişilerin daha çok aklında kaldığını söyleyebilirim size. Çünkü kendine verdiğin değer olarak görüyorlar. O yeteneğini fark etmen ve üzerine eğilmen, bunu söylemen kendini tanıdığını ifade eden ilk sinyaller.
Önce bir yetenek edin, sonra çok çalış. Yani önce akılda kalıcı ol, sonrası zaten çalışkanlığınla gelecek.
Stres yönetimini bilin.
İlgili eğitim: Stres Yönetimi Eğitimi
Hayatın acı gerçekleri kampüsten çıktıktan sonra başlıyor. Keşke seni sadece iş zorlasa. Ama Seni daha çok insanlar zorlayacak! Ve senin bu insanlara karşı stresini kontrol altına alabilmen için stres yönetme tekniklerini bilmen gerekiyor. İş görüşmende ikcı seni zorlayacak, işe başladın yöneticin zorlayacak, çalışma arkadaşların rakip olarak görecek zorlayacak, hiçbir şeyden anlamayan biri çıkacak karşına anlattıkların onun anladığı kadarıyla kalacak ve sen yine zorlanacaksın. Stressiz iş yok. Bunu kabullen ve gardını al. Duygularını kontrol edebilen o proaktif insan nasıl olur öğren!
Olayları ve durumları basite almamayı bil.
Stajyersen ve sürekli fotokopi çekip, ofis içerisindeki evrak dosyalama işlerini sana veriyorlarsa bunu nasıl cvme ekleyeceğim deme. Ofis ekipmanlarını kullanmayı bilmeyen, fax çekemeyen veya bir kimlik fotokopisini önlü arkalı tek kağıda alamayan o kadar çok kişi var ki o plazalarda. Ya da alfabetik veya tarih sırasına göre dosya arşivi yapıldığını bilmeyen.
Yaptığın işi doğru şekilde doğru tekniklerle herkese duyur. Evet bu bir gerçek ki yerden aldığın o kağıt parçasını bile senin aldığını herkesin görmesini sağlaman gerekiyor. Nasıl olsa ben çalışıyorum görürler deme, çünkü görmeyecekler. Gözlerine sokmayı öğren.
Gelişime ve öğrenmeye açık ol.
Bilmiyorum demekten çekinme ama bunu da direkt olarak bilmiyorum deme. Daha önce bunu yapmamış olabilirsin ama öğrenemeyeceğin ve yapamayacağın anlamına gelmez! Bugün yöneticinin ya da çalışma arkadaşının yanında vakit geçirip öğrenebileceğini söyle. Ne kadar sürede öğrendiğini test et ve kısa sürede öğrenebilirimi her seferinde kullanmaktansa duruma göre bunu yaklaşık 1 günde öğrenebilirim şeklinde ifadeler kullanabilirsin.
