Kişisel Gelişim

Bilmiyorum Derken Ne Demek İstiyorsunuz?

Münevver Birol
Güncellendi:
6 dk okuma
Bu, parlak pembe bir gömlek giyen bir kadının yakın plan görüntüsüdür. Kahverengi saçları var ve dudakları kırmızıya boyanmış. Kadrajda göğsü belirgin bir şekilde öne çıkarılmış. Arka plan siyahtır. Çerçevenin sol tarafında beyaz bir el var. Bunun sağında beyaz yazılı yeşil bir kara tahta var. Çerçevenin en altında, yeşil zemin üzerine beyaz yazılar bulunan bir tabelanın yakın çekimi yer alıyor. Kadının yüzünde kendinden emin bir ifade var ve gömleği resimde cesur bir ifade oluşturuyor. Gömleğinin canlı renkleri ile koyu arka plan arasındaki kontrast göz alıcı bir etki yaratıyor.
Bilmiyorum DediklerimizNe Demek İstediğimizNeden Önemli?
Bilmiyorum derkenBilmediğimiz bir konu hakkında bilgi sahibi olmadığımızı ifade ederiz.Dürüstlük ve kendini bilme, güvenilirlik oluşturur.
Bilmiyorum demekten çekinmekBilmediğimiz bir konuda bilgi sahibi gibi görünmek isteriz.Bilgi eksikliği kabul edilemez gibi algılandığında, öğrenme fırsatları kaçırılır.
Bilmiyorum demekÖğrenmeye açık olduğumuzu gösterir.Sürekli gelişim ve kişisel büyüme için önemlidir.
Sık sık 'bilmiyorum' demekSürekli bilgi eksikliği durumu olabilir.Kendimize ve diğerlerine sürekli öğrenme tutumumuzu gösterir.
'Bilmiyorum' demekten sakınmakBilgi eksikliğini kabul etmek yerine, bilgi sahibi olduğumuzu göstermeye çalışırız.Gerçeklik ve dürüstlük eksikliği güven kaybına yol açabilir.
'Bilmiyorum' demek önemlidirKendini bilip öğrenmek için fırsatları kabul etmekBireysel ve profesyonel büyüme için önemlidir.
Bilmiyorum demekten korkmakBilgi eksikliğimizi kabul etmekten korkarız, bu da öğrenmeyi engeller.Kişisel gelişim ve başarı engellenir.
Bilmiyorum demek yetenek göstergesidirBüyümekte ve öğrenmekte olan kişi 'bilmiyorum' demekten çekinmeyecektir.Öğrenme, büyüme ve gelişme kabiliyeti gösterir.
'Bilmiyorum' demeyi bilmekBilgi eksikliği olan alanları keşfetme ve öğrenme kapasitesi olduğunu gösterir.Kişisel ve profesyonel gelişim için önemlidir.
Bilmiyorum demek, başarının anahtarıdırÖğrenme sürecinin bir parçası olarak bilmiyorum diyebilmek, başarıya giden yolun anahtarı olabilir.Bireysel ve profesyonel başarı için önemlidir.
10 satır ve 3 sütunlu tablo
Tüm sütunları görmek için yatay kaydırın →

Bilmediğini bilmek en iyisidir. Bilmeyip de bildiğini sanmak tehlikeli bir hastalıktır.

Lao Zi

Bilmiyorum derken tam olarak ne demek istiyorsun? 

En son ne zaman bilmiyorum dediğinizi hatırlıyor musunuz? 
Şuan buna cevap verirken içinizden bilmiyorum diye geçirdiyseniz az önce demiş oldunuz ben hatırlatayım. 

Eskilerinin söylediği çok güzel bir söz vardır; La edri nısfü'l ilm. Yani "Bilmiyorum demek ilmin yarısıdır." Ne kadar doğru değil mi?

Fakat bilmiyorum dedikten sonra ilmin diğer yarısı için ne yapıyorsunuz? Yoksa bu yarısı size yetiyor mu?

Bilmiyorum demenin birden fazla nedeni var ama şöyle bir etrafa bakındığınızda bilmiyorum kelimesini en sık kullanan 3 ayrı grup çıkar karşınıza.

  1. Gerçekten bilmeyenler - Bilmiyorum ama öğrenebilirim diyen olgun şahıslar

  2. Bilip de bilmiyorum diyenler - üşengeç ya da bilgi saklayıcılar

  3. Bildiğini söylemekten çekinenler. - utangaçlar, ya da bunu kaçış olarak kullananlar

Şimdi başka bir soruyla devam edelim. 

Şu an hayallerinizin peşindeyseniz, tam olarak neredesiniz? Hedefinize ne kadar yakınsınız? Biliyor musunuz?  

Aslında bu sorunun cevabına dair birkaç fikriniz olabilir. Kesin bir cevabınız vardır ama Şöyle bir düşünüp yine “bilmiyorum!” mu demek üzereydiniz? :) 



Peki bilmiyorum derken tam olarak ne demek istiyordunuz? Hangi gruptaydınız? 

Bilmiyorum demek kolay bir yol olsa da özellikle iş hayatında belirli bir süreden sonra çokta işe yaramadığının altını çizelim. Çünkü ilk zamanlar bilmediğinizi söylemeniz karşı tarafa samimi biri gibi gözükmenize neden olsa da bir süre sonra adınız bilmiyorumcuya çıkabilir. Veya bu bir alışkanlığa dönebilir ve bildikleriniz zamanla yetersiz kalmanıza sebep olabilir. 

Bizim yani Enstitü'nün sloganına dikkat ettiniz mi? Yapamam! değil! Öğrenebilirim. Çünkü biz bilmiyorum, yapamam yerine öğrenebilirimi tercih eden bir platformuz. Öğrencilerde bunu çok iyi biliyor ve benimsiyorlar. Sizin de bunu bilerek bir öğrenme ve öğrendiklerinizi hayata geçirme yöntemi belirlemeniz önemli. 

O yüzden şimdi lafı çok uzatmadan işleri nasıl kolaylaştıracağınızdan bahsedelim biraz.

Şimdi size tıpkı bizim gibi yaşam boyu öğrenme konusundaki ünüyle de bilinen ve bir deha olan Nobel Ödüllü Richard Feynman’ın taktiğinden bahsedeceğim. Bu arada Nobel ödüllü bir bilim insanının öğrenme taktiği deyince gözünüz korkmasın. Son derece basit ve uygulanabilir bir yöntem.



Feynman, Üniversite yıllarında sınavlara hazırlanmak için özel bir yöntem geliştirdi. Temiz ve boş bir defterin kapağına “Bilmediğim Şeyler Defteri” başlığını yazdı. Öğrenmek istediği konulara adadığı bir defterdi bu. Fiziğin her dalını parçalara ayırıyor, daha önce görmediği veya bilmediklerini keşfediyor, yapılmamışları gözlemliyor ve tekrar bir araya getiriyordu. 
Bu şekilde fiziğin her dalıyla ilgili yeni şeyler öğreniyordu. 

Feynman’ın bu taktiği  Sizler içinde bilginizin artışını takip edebilmenizi sağlayan bir araç bu arada. Nasıl mı?

Zihninizi doldurduğunuz bilgileri somut bir şekilde göremezsiniz ama defter gibi bir araca aktarınca görebiliyorsunuz. Görebilmenizde anlamanızı sağlıyor. Çünkü bilmekle anlamak aynı şey değil. Bildiklerinizi doğru yer ve zamanda kullanamıyorsanız anlamamışsınız demektir. Çünkü sadece bilmek tekrara mahkum eder.

Neden mi?

Öğrenilen bilgi zamanın bir döneminde üretilmiştir. durumu anladığınızda ise onu her dönemde kullanabilirsiniz. Yani bir şeyi öğrendiğinizde sadece olduğu gibi yaparsınız. Ama öğrendiğiniz şeyi anlamaya başladığınızda ise şartlar değişse de bu sizi zorlamayacaktır. 

Burada defter önemli değil aslında. Herhangi bir defter tutmak zorunda değilsiniz. Ama bilmediklerinizin farkında olup öğrenmeye çaba göstererek kendinizi geliştirme konusunda bir motto oluşturabilirsiniz. Yine Feynman’ın mottosunu aklınızda bulundurabilirsiniz.

İlk prensip kendinizi kandırmamaktır. Çünkü en kolay kendinizi kandırırsınız.

Sadece bilmiyorum diyerek yolunuzu kaybedecek olursanız; bir şeyler öğrenmek için defterinize dönmek iyi bir yöntem olabilir :) 

Madem yazıya bir Çin filozofu ile başladık o zaman son olarak Bir Çin atasözü ile bitirmek istiyorum.

Bilmeyen ve bilmediğini bilmeyen, aptaldır. Ona karşı tetikte ol! 

Bilmeyen ve bilmediğini bilen, basittir. Ona öğret! 

Bilen ve bildiğini bilmeyen, uyuyordur. Onu uyandır! 

Bilen ve bildiğini bilen, bilgedir. Onu takip et!

Sıkça Sorulan Sorular

Sorunun çözümünde kullanılan yöntemler nelerdir?

Çözüm yöntemleri, çözüm yöntemlerinin türlerine ve duruma bağlı olarak değişebilir. Ancak genel olarak kullanılan çözüm yöntemleri şunlardır:

1. Problem Çözme: Problem çözme, bir problemi tanımlamak ve çözmek için kullanılan bir yöntemdir. Problem çözme, problemi tanımlamak, düşünmek ve çözüm bulmak için kullanılan stratejilere dayanır.

2. Karar Verme: Karar verme, bir karar almak için kullanılan bir yöntemdir. Karar verme, bir karar almak için alternatifleri değerlendirmek, değerlendirme kriterlerini belirlemek ve kararın sonuçlarını öngörmek için kullanılan stratejilere dayanır.

3. Çözümleme: Çözümleme, bir problemi parçalara ayırmak ve bunların arasındaki ilişkileri çözmek için kullanılan bir yöntemdir. Çözümleme, problemi parçalara ayırmak ve bu parçalar arasındaki ilişkileri çözmek için kullanılan stratejilere dayanır.

4. Analiz: Analiz, bir problemi incelemek ve çözmek için kullanılan bir yöntemdir. Analiz, problemi incelemek, problemi tanımlamak, problemi kategorilere ayırmak ve çözümleri test etmek için kullanılan stratejilere dayanır.

5. Görüşme: Görüşme, bir problemi çözmek için kullanılan bir yöntemdir. Görüşme, problemi anlamak, farklı görüşleri içeren tartışmalar yapmak ve çözümleri tartışmak için kullanılan stratejilere dayanır.

Sorunun çözümünde kullanılan kaynaklar nelerdir?

Kaynaklar, çözümün önerilmesi ve uygulanması için gerekli olan bilgi ve verileri içerir. Bu kaynaklar arasında, konuyla ilgili mevzuat, akademik makaleler, anketler, karşılaştırmalı analizler, kurumsal raporlar, alanında uzmanların görüşleri, kullanıcı geri bildirimleri ve teknik destek verilen siteler yer alabilir.

Sorunun çözümünde kullanılan teknikler nelerdir?

Teknikler, çözümün başarılı olması için kullanılır. Çözüm teknikleri arasında, problem çözme stratejisi, karar verme, matematiksel modeller, analitik düşünme, öngörüler, hipotez oluşturma, kontrol edilebilirlik ve denetim, istatistiksel analiz, çözümün üretilmesi, problemlerin düzenlenmesi, çözümlerin değerlendirilmesi ve uygulanması sayılabilir.