Toplantılar, iş dünyasının vazgeçilmez bir parçasıdır. Profesyonel bir ortamda, özellikle farklı dillerin konuşulduğu uluslararası toplantılarda, dil bariyeri önemli bir engel olabilmektedir. Korece, son yıllarda iş dünyasında giderek daha fazla önem kazanan bir dil haline gelmiştir. Bu yazıda, Korece iş toplantılarında kullanabileceğiniz profesyonel cümleleri ve ifadeleri ele alacağız. İster yeni başlayan, ister ileri düzeyde bir Korece bilgisi olan birisi olun, bu makaledeki bilgiler toplantı sırasında profesyonel bir izlenim bırakmanıza yardımcı olacaktır.
Toplantıya Başlarken Kullanılan Selamlaşma ve Giriş Cümleleri
Her iş toplantısının temeli, nezaketli bir selamlaşma ile atılır. Kore'de iş ilişkilerinde ayrı bir öneme sahip olan saygılı selamlama kurallarına uymak, toplantının başarısına katkıda bulunabilir.
- 안녕하세요? Annyeonghaseyo?) - Merhaba!
- 만나서 반가워요. Mannaseo bangawoyo.) - Sizi gördüğüme sevindim.
- 시작해도 될까요? Sijakhaedo doelkkayo?) - Başlayabilir miyiz?
Bu ifadelerle toplantı atmosferi daha sıcak ve dostane bir hale getirilebilir. Korece, özellikle hitap edilen kişinin statüsüne göre çeşitli saygı düzeyleri içerir ve bu nedenle kullanılan ifadelerde kibarlığı korumak önemlidir.
Toplantıda Fikirlerinizi Paylaşırken Kullanabileceğiniz Yapıcı Cümleler
Toplantı esnasında fikirlerinizi ve düşüncelerinizi aktarmak, her profesyonelin olmazsa olmaz becerilerindendir. Korece fikirlerinizi saygılı ve ikna edici bir tarzda sunmak, iş ortaklarıyla olan ilişkilerinizi geliştirebilir.
- 제 생각에는... Je saenggageneun...) - Benim düşünceme göre...
- 아마도 우리는...을해야 할 것 같습니다. Amado urineun...eul haeya hal geot gatseumnida.) - Belki de biz... yapmalıyız.
- 이에 대해 어떻게 생각하십니까? Ie daehae eotteoke saenggakhasimnikka?) - Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Karşı Tarafla Anlaşma Sağlarken Kullanılabilecek Diplomatik İfadeler
Karşı tarafın fikirlerini anladığınızı ve saygı duyduğunuzu göstermek, sağlam bir iş ilişkisi kurmanın temel taşlarındandır. Bir anlaşma noktasına varabilmek için kullanabileceğiniz diplomatik ifadeler, her iki tarafa da kazanç sağlayacak bir ortam oluşturmaya büyük katkı sağlayabilir.
- 귀하의 의견을 존중합니다. Gwihaui uigeoneul jonjunghamnida.) - Görüşlerinize saygı duyuyorum.
- 함께 일하게 되어 기쁩니다. Hamkke ilhage doeeo gippeumnida.) - Birlikte çalışacak olmaktan mutluluk duyuyorum.
- 우리의 공동의 목표를 위해 노력합시다. Uriui gongdongui mokpyoreul wihae noryeokhapsida.) - Ortak amaçlarımız için birlikte çaba gösterelim.
Toplantıyı Bitirirken Kullanılacak Nezaket İfadeleri
Toplantının sonunda, taraflar arasında bir sonraki adımların net bir şekilde belirlenmesi önemlidir. Bu aşamada nezaket ifadeleri kullanmak, iş toplantısını olumlu bir izlenimle tamamlayacaktır.
- 귀중한 시간을 내주셔서 감사합니다. Gwijunghan siganeul naejusyeoseo gamsahamnida.) - Kıymetli zamanınızı ayırdığınız için teşekkür ederim.
- 다음 회의에서 뵙겠습니다. Daeum hoeui에서 boepgetseumnida.) - Bir sonraki toplantıda görüşmek üzere.
Her cümle, Kore'de iş yapma kültüründe önemli bir parça olarak yerini alır. İş toplantılarında kullanılan bu ifadeler, karşılıklı anlayış ve saygının gelişmesine büyük katkı sağlayarak iş ilişkilerinizi güçlendirecektir.
안녕하세요.
Merhaba.
Örnek Diyalog: 안녕하세요, 저는 새로운 학생입니다. 이름은 지훈이에요.
Türkçe: Merhaba, ben yeni bir öğrenciyim. Adım Jihoon.
반갑습니다.
Memnun oldum.
Örnek Diyalog: 처음 뵙겠습니다, 이름은 제인이고 여기 새로 왔어요. 반갑습니다!
Türkçe: İlk kez karşılaşıyoruz, adım Jane ve buraya yeni geldim. Memnun oldum!
좋은 아침입니다.
Günaydın.
Örnek Diyalog: 안녀하세요, 박 선생님! 좋은 아침입니다. 오늘 기분 어떠세요?
Türkçe: Merhaba, Bay Park! Günaydın. Bugün keyfiniz nasıl?
회의를 시작하겠습니다.
Toplantıyı başlatıyorum.
Örnek Diyalog: 좋은 아침 여러분, 참석해 주셔서 감사합니다, 그럼 지금부터 회의를 시작하겠습니다.
Türkçe: Günaydın herkese, katıldığınız için teşekkür ederim, o halde şimdi toplantıyı başlatıyoruz.
의제에 따라서 시작하겠습니다.
Gündeme göre başlayacağım.
Örnek Diyalog: 회의를 정식으로 열면서, 참석자 여러분, 오늘은 의제에 따라서 시작하겠습니다.
Türkçe: Toplantıyı resmi olarak açarken, katılımcılar, bugün gündeme göre başlayacağız.
먼저 보고드리겠습니다.
Önce size bildireceğim.
Örnek Diyalog: 회의에서 중요한 발표가 있으니, 먼저 보고드리겠습니다.
Türkçe: Toplantıda önemli bir duyuru olacak, bu yüzden öncelikle size bildirmek istiyorum.
질문이 있으신가요?
Bir sorunuz var mı?
Örnek Diyalog: 선생님은 학생들을 향해 미소 지으며 말했다, 질문이 있으신가요?
Türkçe: Öğretmen, öğrencilere gülümseyerek, Soru olan var mı? dedi.
의견을 나누고 싶으신 분?
Fikrini paylaşmak isteyen var mı?
Örnek Diyalog: 회의를 마치며, 김 대리는 동료들을 둘러보며 조심스럽게 물었다, 의견을 나누고 싶으신 분?
Türkçe: Toplantıyı bitirirken, Kim yardımcı müdür etrafına dikkatle baktı ve temkinli bir şekilde sordu, Görüşlerini paylaşmak isteyen var mı?
앞으로의 계획에 대해서 말씀해 주세요.
Gelecekteki planlarınızdan bahseder misiniz?
Örnek Diyalog: 회의에서 팀장님이 저에게 앞으로의 계퍼에 대해서 말씀해 주세요 하셔서 저는 다음 프로젝트 일정에 대해 발표했습니다.
Türkçe: Toplantıda takım lideri bana gelecek planlar hakkında konuşmamı rica etti, bu yüzden ben de sonraki projenin zaman çizelgesi hakkında bir sunum yaptım.
예산에 대해 논의해 보겠습니다.
Bütçeyi tartışacağız.
Örnek Diyalog: 프로젝트가 시작되기 전에 우리 팀원 모두 모여서 예산에 대해 논의해 보겠습니다.
Türkçe: Projekt başlamadan önce tüm takım arkadaşları olarak bütçe hakkında toplanıp tartışacağız.
이 문제를 어떻게 해결할까요?
Bu sorunu nasıl çözebiliriz?
Örnek Diyalog: 회의에서 지수가 회장에게 조심스럽게 물었다: 이 문제를 어떻게 해결할까요?
Türkçe: Toplantıda Jisoo, başkana dikkatlice sordu: Bu sorunu nasıl çözebiliriz?
좀 더 자세히 설명해 주실 수 있나요?
Biraz daha detaylı açıklar mısınız?
Örnek Diyalog: 선생님, 이 수식이 어떻게 유도되는지 좀 더 자세히 설명해 주실 수 있나요?
Türkçe: Öğretmenim, bu formülün nasıl türetildiğini biraz daha detaylı anlatabilir misiniz?
협력 감사드립니다.
İş birliğiniz için teşekkür ederim.
Örnek Diyalog: 프로젝트를 성공적으로 마칠 수 있게 도와주셔서 진심으로 협력 감사드립니다.
Türkçe: Projeyi başarıyla tamamlayabilmemiz için sağladığınız yardımlar için içtenlikle teşekkür ederim.
결정을 내리기 전에 모두의 의견을 듣고 싶습니다.
Karar vermeden önce herkesin fikrini duymak istiyorum.
Örnek Diyalog: 프로젝트의 다음 단계에 대한 결정을 내리기 전에 모두의 의견을 듣고 싶습니다.
Türkçe: Projektin bir sonraki aşamasına dair karar vermeden önce herkesin fikrini duymak istiyorum.
이견이 있으신가요?
Bir itirazınız var mı?
Örnek Diyalog: 프로젝트 계획에 대해 이견이 있으신가요?
Türkçe: Proje planı hakkında bir itirazınız var mı?
추가할 내용이 있나요?
Eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Örnek Diyalog: 프로젝트 보고서를 마무리하기 전에, 혹시 추가할 내용이 있나요?
Türkçe: Proje raporunu tamamlamadan önce ekleyecek başka bir içerik var mı?
투표를 진행하겠습니다.
Oylamayı gerçekleştireceğiz.
Örnek Diyalog: 회의가 끝나갈 무렵 회장은 차분한 목소리로 모두에게 공지했습니다: 이제 모든 안건에 대한 논의가 끝났으니 투표를 진행하겠습니다.
Türkçe: Toplantının sonlarına doğru başkan sakin bir sesle herkese duyurdu: Artık tüm maddeler üzerindeki tartışma sona erdiğine göre oylamaya geçeceğiz.
이 안건에 대해 결정을 내립시다.
Bu konuda bir karar verelim.
Örnek Diyalog: 회의가 길어지고 있으니, 이 안건에 대해 결정을 내립시다.
Türkçe: Toplantı uzuyor, bu yüzden bu konuda bir karara varalım.
다음 의제로 넘어가겠습니다.
Bir sonraki gündem maddesine geçeceğim.
Örnek Diyalog: 회의 시간이 길어지기 전에 다음 의제로 넘어가겠습니다.
Türkçe: Toplantı süresi uzamadan önce bir sonraki gündem maddesine geçeceğim.
이 부분에 대해서는 다시 생각해 봐야겠습니다.
Bu konu hakkında tekrar düşünmem gerekecek.
Örnek Diyalog: 회의에서 상사가 말씀하셨지만, 이 부분에 대해서는 다시 생각해 봐야겠습니다.
Türkçe: Toplantıda üst yöneticimizin belirttiği gibi, bu konu hakkında tekrar düşünmemiz gerekecek.
합의에 도달했습니까?
Anlaşmaya vardınız mı?
Örnek Diyalog: 회의에서 모든 이해당사자들이 마침내 합의에 도달했습니까?
Türkçe: Toplantıda tüm ilgili taraflar sonunda anlaşmaya vardılar mı?
진행 상황을 공유해 주시겠어요?
İlerleme durumunu paylaşır mısınız?
Örnek Diyalog: 프로젝트 팀 회의에서, 김 부장님, 최근 업데이트된 진행 상황을 공유해 주시겠어요?
Türkçe: Proje takımı toplantısında, Müdür Kim, en son güncellenen durumu bizimle paylaşır mısınız?
우선순위를 정해야겠습니다.
Öncelikleri belirlememiz gerekiyor.
Örnek Diyalog: 팀 회의에서 다가오는 프로젝트에 대한 우선순위를 정해야겠습니다.
Türkçe: Takım toplantısında yaklaşmakta olan projeye ilişkin öncelikleri belirlememiz gerekecek.
오늘 회의의 목표는 무엇인가요?
Bugünkü toplantının amacı nedir?
Örnek Diyalog: 김 대리, 오늘 회의의 목표는 무엇인가요?
Türkçe: Kim Yardımcı, bugünkü toplantının amacı nedir?
시간을 엄수해 주시기 바랍니다.
Lütfen zamanlamaya riayet ediniz.
Örnek Diyalog: 우리 회의는 매우 바쁜 일정을 갖고 있으니 참석하시는 분들께서는 시간을 엄수해 주시기 바랍니다.
Türkçe: Toplantımız çok yoğun bir program içermekte olduğundan, katılımcılardan zamanlamaya sıkı sıkıya uymalarını rica ederiz.
끝으로 할 말씀이 있으신가요?
Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Örnek Diyalog: 회의를 마치기 전에, 끝으로 할 말씀이 있으신가요?
Türkçe: Toplantıyı bitirmeden önce, son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?
회의를 마치겠습니다.
Toplantıyı sonlandırıyorum.
Örnek Diyalog: 회의의 모든 안건을 논의한 것 같으니 이제 회의를 마치겠습니다.
Türkçe: Sanırım toplantının tüm gündem maddelerini görüştük, bu yüzden artık toplantıyı sonlandırabiliriz.
수고 많으셨습니다.
Çok çalıştınız, emeğinize sağlık.
Örnek Diyalog: 회의 마치고 나오면서 상사에게 고개 숙여 인사하며 말했다, 수고 많으셨습니다.
Türkçe: Toplantı bitip çıkarken, başımı eğip üst düzey yöneticiye selam vererek, Çok çalıştınız, teşekkürler. dedim.
다음 회의 때 뵙겠습니다.
Bir sonraki toplantıda görüşmek üzere.
Örnek Diyalog: 안녕하세요, 지금 회의장에 가시는 길이신가요? 네, 저는 다음 회의 준비를 해야 해서 이만 가보겠습니다, 다음 회의 때 뵙겠습니다.
Türkçe: Merhaba, şu anda toplantı salonuna doğru mu gidiyorsunuz? Evet, bir sonraki toplantı için hazırlık yapmam gerekiyor, bu yüzden şimdi gidip başlayacağım, bir sonraki toplantıda görüşmek üzere.
중요한 포인트를 강조해 주세요.
Önemli noktaları vurgulayın lütfen.
Örnek Diyalog: 프레젠테이션을 하실 때 관중들이 기억하기 쉽도록 중요한 포인트를 강조해 주세요.
Türkçe: Sunum yaparken izleyicilerin kolaylıkla hatırlayabilmesi için önemli noktaları vurgulayın lütfen.
이 프로젝트에 대한 일정은 어떻게 되나요?
Bu projenin takvimi nasıl olacak?
Örnek Diyalog: 팀 회의 중에 말씀드리고 싶은 게 있는데, 이 프로젝트에 대한 일정은 어떻게 되나요?
Türkçe: Toplantı sırasında söylemek istediğim bir şey var; bu projenin zamanlaması nasıl olacak?
결과적으로 어떤 결론을 내리셨나요?
Sonuç olarak hangi karara vardınız?
Örnek Diyalog: 회의에서 모든 자료를 검펴본 후, 결과적으로 어떤 결론을 내리셨나요?
Türkçe: Toplantıda tüm materyalleri gözden geçirdikten sonra, sonuç olarak hangi karara vardınız?
이것은 당사에 중요한 문제입니다.
Bu bizim için önemli bir konudur.
Örnek Diyalog: 이사님, 이것은 당사에 중요한 문제입니다, 신속히 대처 방안을 모색해야 합니다.
Türkçe: Sayın Yönetici, bu bizim için önemli bir konudur, hızlı bir şekilde bir çözüm yolu bulmamız gerekmektedir.
피드백을 주실 수 있나요?
Bana geri bildirim verebilir misiniz?
Örnek Diyalog: 선생님, 제가 작성한 에세이를 검토하시고 피드백을 주실 수 있나요?
Türkçe: Öğretmenim, yazmış olduğum kompozisyonu gözden geçirip bana geri bildirimde bulunabilir misiniz?
이견에 대해 논의해 봅시다.
Farklı görüşleri tartışalım.
Örnek Diyalog: 여러분, 프로젝트 방향성에 대한 이견에 대해 논의해 봅시다.
Türkçe: Herkes, projenin yönü hakkındaki farklı görüşleri tartışalım.
가능한 한 빨리 진행해야 합니다.
Mümkün olan en kısa sürede ilerlememiz gerekiyor.
Örnek Diyalog: 우리는 프로젝트의 마감기한을 맞추기 위해 가능한 한 빨리 진행해야 합니다.
Türkçe: Projektin son teslim tarihine yetişebilmek için mümkün olan en kısa sürede ilerlememiz gerekiyor.
그 부분은 제가 담당하겠습니다.
O kısmı ben üstleneceğim.
Örnek Diyalog: 프로젝트의 마케팅 전략 기획? 걱정 마세요, 그 부분은 제가 담당하겠습니다.
Türkçe: Proje için pazarlama stratejisi planlaması mı? Endişelenmeyin, o kısmı ben üstleneceğim.
각자의 역할을 확인합시다.
Herkes kendi rolünü gözden geçirelim.
Örnek Diyalog: 회의 시작하기 전에, 각자의 역할을 확인합시다, 그래서 오늘 회의가 더 효율적으로 진행될 수 있겠습니다.
Türkçe: Toplantıya başlamadan önce, herkes kendi görevini gözden geçirelim ki, böylece bugünkü toplantımız daha verimli bir şekilde ilerleyebilir.
더 효율적인 방안을 찾아야 합니다.
Daha etkili bir çözüm bulmalıyız.
Örnek Diyalog: 회의에서 새로운 프로젝트 진행 방식에 대해 논의하다 보니, 기존의 절차를 개선하고자 더 효율적인 방안을 찾아야 합니다.
Türkçe: Toplantıda yeni projenin nasıl yürütüleceği üzerine tartışırken, mevcut prosedürleri iyileştirmek adına daha verimli çözümler aramamız gerektiğini fark ettik.
논의해야 할 다른 안건이 있습니까?
Tartışılması gereken başka bir gündem maddesi var mı?
Örnek Diyalog: 회의 막바지에 도달하며 의장이 참석자들을 향해 물었다, 논의해야 할 다른 안건이 있습니까?
Türkçe: Toplantının sonlarına doğru ilerlerken başkan katılımcılara dönerek sordu, görüşülmesi gereken başka bir konu var mı?
이 회의의 결론을 정리해 주시겠어요?
Bu toplantının sonuçlarını özetler misiniz?
Örnek Diyalog: 김 대리님, 이 회의의 결론을 정리해 주시겠어요?
Türkçe: Kim Yardımcı, bu toplantının sonucunu özetler misiniz?
모든 문서는 비밀로 유지되어야 합니다.
Tüm belgeler gizli tutulmalıdır.
Örnek Diyalog: 회의를 마치며 지수는 동료들에게 단호하게 말했다: 모든 문서는 비밀로 유지되어야 합니다.
Türkçe: Toplantıyı bitirirken Ji-su meslektaşlarına kesin bir dille söyledi: Tüm belgeler gizli tutulmalıdır.
이것에 대한 진행 상황을 업데이트 해주세요.
Lütfen bu konudaki ilerlemeyi güncelleyin.
Örnek Diyalog: 프로젝트 관리자가 회의 중에 말했습니다: 팀 여러분, 이것에 대한 진행 상황을 업데이트 해주세요.
Türkçe: Proje yöneticisi toplantı sırasında şunları söyledi: Ekip arkadaşlarım, lütfen bu konudaki ilerlemeyi güncelleyin.
회의록을 작성해 주실 분은 누구입니까?
Toplantı tutanağını kim hazırlayacak?
Örnek Diyalog: 회의를 마치기 전에 확인하고 싶은데, 회의록을 작성해 주실 분은 누구입니까?
Türkçe: Toplantıyı bitirmeden önce teyit etmek istiyorum, tutanakları kim hazırlayacak?
잠시 휴식을 가지겠습니다.
Biraz dinlenmeye gideceğim.
Örnek Diyalog: 여러분, 다음 세션 전에 잠시 휴식을 가지겠습니다. 10분 후에 다시 시작하겠습니다.
Türkçe: Herkese duyurulur, bir sonraki oturumdan önce kısa bir mola verilecektir. 10 dakika sonra tekrar başlayacağız.
오늘 논의한 내용을 요약해 주세요.
Lütfen bugün tartıştığımız konuları özetleyin.
Örnek Diyalog: 회의를 마치며 상사는 말했다: 오늘 논의한 내용을 요약해 주세요.
Türkçe: Toplantıyı bitirirken patron şöyle dedi: Lütfen bugün tartıştığımız konuları özetleyin.
일정 조정이 가능한가요?
Programı ayarlamak mümkün mü?
Örnek Diyalog: 내일 회의 일정 조정이 가능한가요?
Türkçe: Yarınki toplantı programını değiştirmek mümkün mü?
아이디어를 자유롭게 제시해 주세요.
Fikirlerinizi serbestçe sunun lütfen.
Örnek Diyalog: 팀 미팅 중에서 팀장이 말했다: 회의 주제에 관한 모든 아이디어를 자유롭게 제시해 주세요.
Türkçe: Toplantı sırasında takım lideri şöyle dedi: Toplantı konusuyla ilgili tüm fikirlerinizi serbestçe sunun lütfen.
그 부분에 대해 좀 더 신중히 검토해야 할 것 같습니다.
O kısım hakkında biraz daha dikkatli bir şekilde gözden geçirmemiz gerekecek gibi görünüyor.
Örnek Diyalog: 회의에서 그 부분에 대해 좀 더 신중히 검토해야 할 것 같습니다, 이번에는 정말 중요한 결정이니까요.
Türkçe: Toplantıda o kısmı daha dikkatlice gözden geçirmemiz gerekecek, çünkü bu sefer gerçekten önemli bir karar söz konusu.