Yaşamın ve sağlığımızın garanti belgesi yok. Hayatın tüm alanları risklerle dolu. Mesela yemek yerken boğulma riskiyle karşılaşabiliriz. Yedikten sonra zehirlenebiliriz. Merdivenden inerken düşüp bir yerimizi kırmamız mümkün. Piknik yaparken elimizi yakma, denizde yüzerken boğulma olasılığımız da var. Böcek sokmasından yosun alerjisine kadar uzanan geniş yelpazede örnekleri çoğaltmak mümkün.
Evde, iş yerinde, seyahat ederken, tatilde vb. alanlarda her an bir kaza geçirebiliriz. Aynı şekilde sağlık problemleri de gelmeden önce davetiye göndermiyor. Kan şekerimizin düşebilir, tansiyonumuz yükselebilir. Alerji olabiliriz ya da ani bir felç tablosu gelişebilir. Sağlığımızla ilgili tüm riskleri kapsayacak bir sigortamız da yok. Olduğunu varsaysak bile sakatlık ya da ölüm üzerine bir etkisinin olması mümkün değil.
Trafik kazası, deprem, ev kazaları, iş kazası faktörleri vb. derken her yıl binlerce kişi hayatını kaybediyor. Yüzbinlerce kişi de yaralanmakta. Ani kalp krizi geçiren ve felç olanların sayısı da hiç az değil. Bu olumsuz durumlarda bilinçli yapılan müdahaleler hayat kurtarır. Bilinçsiz müdahaleler ise sakatlanma ve ölümlere yol açar. Bilgisizlik, tedbirsizlik, ihmal ve sorumsuzluğun telafisi ise mümkün olmaz.
İnsan hayatı önemlidir. Hayatta kalabilmek ve hayat kurtarmak için ilk yardım eğitimi almak yerinde bir karardır. Bu eğitime sahip kişiler hayat kurtarır. Ehil kişilerce uygulanan bilinçli müdahaleler yaralı/ kazazedenin yaşam kalitesini sürdürmesini sağlar.
Son yıllarda özel ve kamu kurumlar da ilk yardım eğitimlerine önem vermeye başlamıştır. Tabi bu hususta yasal yaptırımların da etkisi olmuştur. Gerekli eğitimleri alarak bilinçlenen çalışanlar çevrelerindekilerin de bilinçlenmesini sağlarlar. Kurumlarına olan aidiyet hisleri yükselir. Aynı şekilde kurumun imajı da yükselir.
Her nerede olursak olalım kendi sağlığımızı kendimiz güvence altına almak zorundayız. Bizim sağlığımız güvencede olur ise sevdiklerimizin sağlığı da güvencede olur. Nasıl mı? Yazımızın devamında bu sorunun cevabını bulabilirsiniz.
Kaza ya da farklı nedenlerle yaşamı tehlikeye düşüren durumda, tıbbi yardım sağlanıncaya kadar yapılan müdahalelere ilk yardım denir. Tıbbı araç gereç kullanılmadan yapılan uygulamalar uygulanan kişinin durumunun kötüleşmesini engeller ve hayat kurtarıcıdır. Hasta ya da yaralıya sağlık ekibi gelinceye kadar elindeki imkanlarla müdahale eden kişiye ilk yardımcı denir. Sağlık mensuplarının görev tanımlarında ilk yardım uygulama yetkileri vardır. (Hemşire, paramedik vb.) Her yerde, her durumda bir sağlık mensubuna ulaşamayacağımıza göre neden biz ilk yardım öğrenmeyelim. Üstelik ilk yardım uygulama becerisi CV incelemelerimizde bize avantaj sunabilir.
İlkyardım öğrenmedeki öncelikli amacımız hastaya/ yaralıya zarar vermemektir. Yapacağımız müdahalelerle:
İlk yardım ve acil tedavi kavramlarının birbiriyle karıştırılmaması gerekir. İki kavram arasındaki fark uygulatıcı ve cihaz-malzeme-ekipman ile açıklanabilir. Şöyle ki:
Sağlık Bakanlığı İlk Yardım Yönetmeliği’ne göre ilk yardımcı olmak için üç şart aranır:
Diyelim ki ilk yardım eğitimi almaya karar verdiniz. “Nereden, nasıl alabilirim?” diye de araştırmaya başladınız. Sizi bu konuda da bilgilendirmek isterim:İlk yardım eğitimi veren bir ön lisans ya da lisans programı yoktur. Bu alandaki ihtiyacı eğitim programları veren kurumlar karşılıyor. Eğitimi yüz yüze ya da online platformda almanız mümkün. Bu noktada size tavsiye edebileceğim, İstanbul İşletme Enstitütü bünyesindeki “İlk Yardım Uygulaması Eğitimi” de online yürütülmektedir. Dilerseniz vakit kaybetmeden kaydınızı oluşturarak belirlenen tarihte ders almaya başlayabilirsiniz.
Online İlk Yardım Bilgilendirme Eğitimi için katılımcıların akıllı telefon/tablet/ bilgisayar ve aktif internet bağlantısının olması yeterlidir. Eğitim 5 canlı ders 5 video içeriği 1 ders notu 1 ödev 1 sertifika sınavı 1 deneme sınavından oluşmaktadır. Eğitim aşamalarını tamamlayanlar sertifika sınavına girerler. Başarılı oldukları takdirde ilk yardım sertifikası almaya hak kazanırlar. Bu sertifika uluslar arası özel ve resmî kurumlarda geçerlidir.
İlk yardım eğitimi alan kişiler insan sağlığının korunması adına önemli bir görev üstlenmiş olurlar. İlkyardımcının görev ve sorumlulukları şunlardır:
Eğitim etkinliği sürecinde canlı derslere katılım önemlidir. Katılımcılar canlı dersi kaçırdıkları taktirde eğitim videolarını izleyebilirler. Süreç ödev etkinlikleri ve deneme sınavları ile desteklenir. Eğitim sonrasında kendinizi daha güvende hissedeceksiniz. Zaten eğitim konuları oldukça ilgi çekici. Düşünsenize yardıma ihtiyacı olan biri var ve başında onlarca kişi toplanmış. Ne yapacaklarını bilemiyorlar. “Çekilin lütfen! Ben ilk yardım biliyorum.” diyerek hastaya-kazazedeye müdahale ediyorsunuz. Yani bir hayata bilinçle dokunuyorsunuz. Bundan daha kıymetli bir duygu olabilir mi?
Gelelim ilkyardım bilgilendirme eğitimine katıldığınızda öğreneceğiniz konulara:
Eğitim içeriğindeki ders-konu başlıklarını sizin için sıralıyorum:
İlk Yardım Eğitimi Nedir? Nasıl Alınır?
Kaza ya da farklı nedenlerle yaşamı tehlikeye düşüren durumda, tıbbi yardım sağlanıncaya kadar yapılan müdahalelerin öğretileceği eğitime ilk yardım eğitimi denir. İlk yardım eğitimleri yüz yüze eğitim ya da online eğitim şeklinde uygulanır.
Online İlk Yardım Eğitimi Nedir?
Online İlk Yardım Bilgilendirme Eğitimi avantajlı bir eğitim modelidir. Katılımcıların akıllı telefon/tablet/ bilgisayar ve aktif internet bağlantısının olması yeterlidir. Katılımcılar canlı derslere katılarak, video ve ders notlarından yararlanarak eğitimlerini tamamlarlar. Eğitim sonundaki sertifika sınavına girerek ilk yardım sertifikası almaya hak kazanırlar. Bu sertifika uluslar arası özel ve resmî kurumlarda geçerlidir.
İlkyardım Bilgilendirme Eğitim İçeriği Nasıldır?
İlk yardım eğitimi kazazedenin güvenliğinden başlayarak hayati problemde (solunum, dolaşım, şok, koma vb.) uygulanması gereken temel uygulamaları içerir.