Nedir?

Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) Öncesi ve Sonrası

Nevzat Yüksel
Güncellendi:
18 dk okuma
Karatahtaya karşı tıbbi stetoskop tutan bir kişinin elinin yakın çekimi. Parmaklar açılmış, işaret parmağı ve başparmak içe doğru kıvrılmıştır. Stetoskop, yuvarlak bir kafası ve gümüş bir tüpü olan küçük, siyah bir nesnedir. Arka plandaki karatahta yazılı metin ve çizimlerle doludur. El parlak bir ışıkla aydınlatılmış, tırnak ve deri dokusu vurgulanmıştır. Görüntünün odak noktası, karatahtanın üzerinde tutulan stetoskoptur.
DönemÖzelliklerSonuçlar
1800'lü YıllarSağlık sistemi dostluk dernekleri ve sigortalara dayanmaktaydı.Sistem Lloyd George tarafından geliştirildi.
1930'larSSCB'nin etkisi ve işçi sınıfının güçlenmesiyle sağlık hizmetleri modelleri dikkate alınmaya başlandı.İşçi sınıfının iktidara gelmesi engellendi.
1950'lerNHS mali sorunlar yaşamaya başlamıştır.Reçete ve diş tedavileri için katkı payları artırıldı.
1980'lerMali sıkıntılar arttı ve NHS'de köklü değişikliklere ihtiyaç duyuldu.1987'de İngiliz devleti tarafından büyük bir mali destek sağlandı.
1990'larSağlık hizmetleri için iç pazar oluşturma fikri kabul edildi.Bu dönemde, NHS'den ayrı olarak sağlık hizmeti sunucuları arasındaki rekabet arttı.
GünümüzBirleşik Krallık sağlık sisteminde özel sektörün payı %8'dir.Her ülkede farklı örgütlenme ve finansman yapıları bulunmaktadır.
NHS ÖncesiSağlık sistemi özel ve kamu hizmetleriyle birleşik ve dağınıktı.Sadece belirli gruplara hizmet veriliyordu.
Victorya DönemiSağlık hizmetleri maliyetliydi.Kullanıcılar, sağlık hizmetleri için ödeme yapmak zorunda kaldı.
1951Diş tedavileri ve reçete için ek ücret alındı.NHS'nin mali zorluklar yaşadığı gözlendi.
1987İngiliz devleti, NHS'ye büyük mali destek sağladı.Mali sıkıntılar geçici olarak hafifledi.
10 satır ve 3 sütunlu tablo
Tüm sütunları görmek için yatay kaydırın →

Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Sistemi NHS (National Health Service’nin)1800’lü yıllara kadar dostluk dernekleri ve sigortalarına dayanmaktadır. Bu sistem Lloyd George tarafından geliştirilmiş, askeri olabilecek koşulları belirlenerek tespit edilen gelir düzeyinin altında bulunan çalışanları içeren bir yasa olarak tasarlanmış ve geliştirilmiştir.

Sovyet Sosyalist Cumhuriyet Birliği (SSCB) tarafından sağlanan ekim devrimi ve tüm dünyayı etkisi altına alan komünizm rüzgarı beraberinde işçi sınıfının güçlendirmiştir. Her geçen gün güçlenen işçi sınıfının iktidara gelmesini önlemek amacıyla 1930’larda en başta Doğu Avrupa olmak üzere ve SSCB devletlerinde uygulanan sağlık hizmetleri modelleri dikkate alınmaya başlanmıştır.

SSCB’nin Doğu Avrupa devletleri üzerinden etkisini artırmaya başlaması ve 2. Dünya Savaşı'nın sona ermesi nedeniyle Birleşik Krallığın içinde yer alan işçilerin ayaklanmasının önüne geçilmesi için, o dönem iş başına gelen İşçi Partisi tarafından bir takım reform çalışmaları yapılmaya başlanmıştır.

Kurulduğu ilk yıllardan itibaren yapılacak sağlık harcamalarının temel dayanağı vergiler olan Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS), mali sorunlar yaşayacağı kaçınılmaz bir gerçekti. Durumun bu kadar rahat öngörülebilmesinden dolayı 1950 yılında mali sorunlar göstermeye başlamıştır. Seçimleri muhafazakar partinin kurmasıyla beraber 1951 yılında diş tedavilerinden alınan katkılar 2 penny artış yapılırken reçete başına ise 1 şilin alınması Ulusal Sağlık Sisteminin (NHS) mali açıdan zor durumda olduğunu göstermekteydi.

Mali sıkıntıların şiddeti her geçen yıl artış göstermesi nedeniyle 1980 yılında NHS’de köklü değişiklikler yapılması gerektiği anlaşılmıştır. NHS için bulunamayan finansal çözümler nedeniyle 1987 yılında İngiliz devleti tarafından 101 milyon İngiliz sterlini Ulusal Sağlık Hizmetine aktarılmıştır.

Yapılan bu yüklü ödemeden sonra gene çözüm bulunamamış ve İki Beyaz Kitap Thatcher tarafından açıklanmıştır. Buna göre bir iç Pazar oluşturmaya çalışılacağı bu iç pazara göre ilk on yıl içinde sağlık hizmetlerinin şekillendirileceği tahmin edilmiştir. Başlangıç itibariyle bu iç pazarın yapılamamış 1990 yılında çıkarılan bir yasa (National Health Service & Community Care Act) bu iç pazarın tanımı yapılmıştır. Sağlık hizmeti sağlayıcılarından, sağlık hizmeti yöntemi alınması sunulmuştur.

Bu yöntemle sağlık hizmeti sağlayıcıları tarafından kooperatifler meydana gelmiş, reform çalışmalarının başladığı tarihten itibaren ilk on yıl içinde gerek sevk alınmaksızın sağlık hizmeti alınması gerekse reçete başına ücret alınması Ulusal Sağlık Sisteminin (NHS) kuruluş ilkelerinden uzaklaşmış olduğunu gösteriyordu.

Birleşik Krallık Sağlık Sisteminin Genel Görünümü Nasıldır?

Günümüz Birleşik Krallık sağlık sisteminde özel sektörün payı %8 dolayında iken, ağırlıklı olarak kamu kaynaklarından karşılandığı şüphesiz bir gerçektir. Krallıkta yer alan ülkelerin tamamında finansman ve örgütlenme yapıları aynı iken farklılıkları da olan kısımları da vardır. İngiltere’de ebe, doktor hemşire sayısı Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda’dan daha azdır.

Bunun dışında hastalardan 7.40 pound reçete ücreti alınmaktadır. İngiltere’de sağlık hizmeti konusunda Pazar önemli bir yere sahiptir. İngiltere’de hastaneler ister komuya isterse özel teşebbüse ait olsun, kamu servisleri de dahil olmak üzere birbirleriyle kıyasıya yarışmaktadırlar. Bu da devlet hastanelerinde bekletme sürelerini azaltmaktadır.



Birleşik Krallık ülkelerinden biri olan Kuzey İrlanda, sağlık sisteminin adı NHS yani Ulusal Sağlık Hizmeti değildir. "Sağlık ve Sosyal Bakım (HSC)” olarak isimlendirilmiştir. Sosyal bakım hizmetleri ile Ulusal Sağlık Hizmeti ( NHS) çalışmalarını bir arada verir. Kuzey İrlanda da reçete başına ücret verilmemektedir. Galler ülkesi ise Ulusal Sağlık Hizmeti ile ortaklaşa çalışmaktadır. Daha çok yenilik ve halk sağlığı üzerinde çalıştıkları bilinmektedir.

Ulusal Sağlık Hizmeti Öncesi

Ulusal sağlık hizmeti yapılmadan önce Krallığın sağlık sistemi özel ve kamu sağlık hizmetleri ortaklaşa oluşturulduğu bir dağınık yapı üzerinde yer alıyordu. Bu dönem itibariyle kamuya ait hizmetlerde, başlangıç itibariyle akıl hastalığı olan ya da bulaşıcı bir hastalığın söz konusu olması halinde sağlık hizmeti verilebilmekteydi. Daha sonraları diğer hastalara da hizmet götürülmeye çalışılmış ve bu hizmetler önceleri belediyelere bağlı hastanelerce verilmiştir.

Bu hizmetlerin yanı sıra ana-çocuk sağlığı hizmetleri de ücretsiz bir şekilde sağlanmıştır. Sağlık hizmetlerini kamu dışında kar amacıyla yerine getirmeyen vakıf veya özel hastanelerce de verilmekteydi. Bunun dışında 1828 yılında temelleri atılmış ve hastane olarak nitelendirilmeyen fakat bazı sağlık hizmetlerini parasız veren Kraliyet Ücretsiz Hastanelerinden hastalar faydalanmış, fakat kısmi olarak sağlık harcamalarını kendileri ödemişlerdir.

Sağlık hizmetlerinin pahalı olduğu dönem olan Victorya döneminde ise sağlık sunucularına ulaşmaları için “club practice“ olarak isimlendirilen, çalışan sınıfların yer aldığı bir kulüp oluşturulmuştur. Bu kulüp tarafından pratisyen hekimler aracılığıyla alınan hizmetler için çalışma saatleri kapsamında belirlenen ücretlerde verilmiştir. Bir anlamda satın alma kooperatif özelliği faaliyeti gösterilmiştir.

Tüm kamu sağlık hizmetleri, 1909 yılında yerel makamlarca düzenlenmesi ve yoksulları koruma çalışmaları fikri ortaya koyulmuştur. 1911 yılında göreve gelen Liberal hükümetin yaptığı çalışmalar sonucunda Ulusal Sağlık Kanunu (National Insurance Act) yürürlüğe girmiştir.

Bu kanunun çıkarılmasının temelinde düşük ücretler karşılığında çalışan işçileri ve el işçilerinin pratisyen doktor hizmetlerinden yararlandırma ve ilaçlara ücretsiz ulaşmalarını sağlamak için getirilmiştir. Burada ücretsiz olmayan tarafları ise özel servislerden talep edilen ücretlerle ve hastane masrafları olmuştur. Sistemin yönetimi devlet tarafından belirlenen yerel otoritelere, pratisyen hekimlerden oluşan yerel sigorta kurullarına ve uygun görülen topluluklara bırakılmıştır.

Hizmetlerin devamı için sağlanması gereken finansmanın ise işverenler, işçiler ve devlet tarafından yapılan zorunlu katkılarla karşılanmıştır. Ekonomik sıkıntıların, 1919 yılında kendisini göstermesi nedeniyle giderlerin azaltılması ve sigorta katkılarının artırımı yoluna gidilmiştir.

Ulusal Sağlık Hizmeti Öncesi Hazırlanan Raporlar Nelerdir?



Sağlık hizmetleri hakkında ilk eleştiriler Birinci Dünya Savaşı sonrasında olmuştur. Eleştiriler daha çok çocuklar ve yaşların kapsam dışında bırakılması olurken hastanelerin kamuya ve cemiyet sağlık hizmetleri arasında dağılmış olması gibi nedenlerden oluşuyordu. Bu sorunların ortadan kaldırılması adına 1920-1930 yılları arasında sayısız çalışma yapılarak raporlar hazırlanmıştır. Bu raporlar sırasıyla;

  • The Dawson Report: 1920 yılında önleyici ve iyileştirici sağlık hizmetlerinin tek el altında bir araya getirilmesi, ayırım yapılmaksızın herkese sağlık hizmeti sunulması düşüncesi, sağlık hizmetlerinin kaynağının belirtilmeksizin tartışmaya açmıştır.

  • Bir diğer rapor ise; İngiltere Tıp Derneği tarafından yapılan çalışma olmuştur. Bu rapora göre zengin olan kesimlerin sağlık sigortasına alınmamasını isterken çalışan kişilerin ailelerini kapsaması gerektiği üzerinde durulmuştur.

  • İkinci Dünya Savaşı öncesinde hükümetlerin politikalarında sağlık hizmetlerin bir araya getirilmesi üzerinde durulmuş hatta dönemin Sağlık Bakanlığı tarafından 1936 yılında, daha kapsamlı bir sağlık hizmeti üzerinde durulmuştur.

  • Bu konuda sağlık hizmetleri kurumlarının sorumluluklarını, yerel makamlara verilmesi ve koruyucu sağlık hizmetlerinin kapsamının daha da geliştirilmesi amaçlanmıştır. Bakanlığın sağlık hizmetleri için yapmış olduğu bu çalışma “voluntary hospital" isimlendirilen gönüllü hastane çalışması, ekonomik nedenlerden dolayı hayata geçirilememiştir.

Günümüzde NHS (Ulusal Sağlık Hizmeti) Sistemi Nasıldır?

İngiltere Ulusal Sağlık Sisteminde grup ya da ferdi olarak çalışan pratisyen hekimler yer almaktadır.

  • Ülkemizdeki gibi birinci basamakta yer alan Aile Sağlığı Merkez’leri (ASM) bir işletme şeklinde faaliyetlerine devam ederler. Aile Sağlığı Merkezlerinin sahipleri ise bir doktor olabileceği gibi birden fazla doktor da olabilir. Buraya gelen hastalardan doktorlar tarafından hiçbir şekilde para alınmamaktadır.

  • Ulusal Sağlık Hizmetleri (NHS) tarafından burada çalışan doktorlara ücretleri verilmektedir. Sistem sevk zincirine dayalı bir şekilde çalışmaktadır. Aile Sağlığı Merkezinde çalışan hekime gelen hastalar şayet iyileştirilebiliyorsa ya da kontrol altına alınabiliyorsa veya engellenebiliyorsa bir sonraki basamak olan ikinci basamağa sevk işlemi yapılmamaktadır.

  • İkinci basamak hizmeti ise nüfus yoğunluğuna istinaden her 10 bin ile 100 bin nüfusa sahip kasaba veya illerde tıbbi araç gereçlerin koyulduğu hastaneler kurulmaktadır. Bu hastanelere sevk edilen hastalar burada çalışan uzman doktorlara, çalışmalarının karşılığı olarak herhangi bir maaş yerine kendilerine sevk edilen hasta başına ücret verilmektedir. hastanelerde çalışan hekimler yarı zamanlı çalıştıklarından dolayı istedikleri zaman hastaneler bünyesinde yer alan muayenelerde görev alabilirler.

  • Üçüncü basamak sağlık hizmetleri ise alanında uzmanlaşmış, yüksek teknoloji ve araştırmaların yapıldığı sağlık kurumlarıdır. Tıp fakülteleri hastanesi örnek verilebilir. Burada çalışan hekimler ikinci basamak sağlık hizmetlerindeki diğer hekimlerle aynı çerçevesinde çalışmaktadırlar

Ulusal Sağlık Hizmeti Nasıl Ortaya Çıkmıştır?

İkinci Dünya Savaşı sırasında iş yerlerinin kapanması çalışanların iş bulamaması, artan işsiz sorunu, bu durumun akabinde kişilerin sağlık hizmetlerinde faydalanamama noktalarına götürmüş, devletlerin sağlık hizmeti sunumlarına doğrudan el atmasına neden olmuştur.

Yaşanan bu gelişmeler nedeniyle Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS) kurulmasının kaçınılmaz olduğunu gösteriyordu. Etkin bir sağlık hizmeti sunumu için hizmetlerin tek çatı altında toplanması amacıyla, bu dönem acil hastane servisleri hem gönüllü hastaneler hem de devlet hastanelerine hizmet sağlamıştır. Sağlık hizmetlerinin tek bir çatı altında yürütülmesine ilişkin acil servis hizmetleri bir gösterge olmuştur.

Bu süreçte İngiltere Tıp Derneği tarafından 1940 yılında sağlık hizmetlerinin gelecekteki durumunu ön görebilmek için Tıp Planlama Komisyonu kurulmuştur. Komisyonda ulusal sağlık hizmetlerinin yerelleşmesi, pratisyen hekimlere yapılacak ödemelerin hasta başına düşen ücretlerden karşılanması gerektiği gibi konulara tartışılmıştır. Ayrıca verilmesi planlanan sağlık hizmetlerinin kapsamının genişleterek toplum sağlığı hizmetlerinin de dahil edilmesi konuşulmuştur. Komisyon, bölgesel yönetimlerin idaresinde bulunan sağlık merkezleri ve hastanelerde görevli olan hekimlerin, Ulusal Bir Sağlık Servisinin kurulması düşüncesine katılmışlardır.

Beveridge tarafından 1942 yılında sunulan raporda ve daha öncede dile getirilen, savaş dönemi sonrası herkesin faydalanabileceği bir sağlık sistemi düşüncesi konuşulmuştur. Dönemin sağlık bakanlığı tarafından yerel yönetimlerin sorumluluğuna devredilen Pratisyen hekimlerle gönüllü hastane kurumları tek bir çatı altında toplanmıştır. Belediyelerin, kontrolü altında olabilecek bir sağlık hizmeti düşüncesine sıcak bakmışlardır.

Bevan 1945 yılında herkesin ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir sağlık reformu üzerinde çalışmış yeni bir sağlık sistemi kurmayı amaçlamıştır. Bevan’ın sağlık alanında gerçekleştirdiği bu reform çalışması NHS ( Ulusal Sağlık Servisi ) finansmanı devlet olup, herkesin dahil olabileceği bu sistem 1946 yılında onaylanarak yürürlüğe girmiştir. Bevan ulusal hastanelerin kurulması üzerinde durmuş, dönemin ihtiyaçlarına cevap veremeyen “voluntary hospitals" hastanelerini kaldırarak ulusal hastaneler bünyesine koymuştur. Yönetimini ise yerel yönetimler kuruluna devretmiştir.

Birleşik Krallık Sağlık Sisteminin Genel Görünümü Nasıldır?

Günümüz Birleşik Krallık sağlık sisteminde özel sektörün payı %8 dolayında iken, ağırlıklı olarak kamu kaynaklarından karşılandığı şüphesiz bir gerçektir. Krallıkta yer alan ülkelerin tamamında finansman ve örgütlenme yapıları aynı iken farklılıkları da olan kısımları da vardır. İngiltere’de ebe, doktor hemşire sayısı Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda’dan daha azdır.

Bunun dışında hastalardan 7.40 pound reçete ücreti alınmaktadır. İngiltere’de sağlık hizmeti konusunda Pazar önemli bir yere sahiptir. İngiltere’de hastaneler ister komuya isterse özel teşebbüse ait olsun, kamu servisleri de dahil olmak üzere birbirleriyle kıyasıya yarışmaktadırlar. Bu da devlet hastanelerinde bekletme sürelerini azaltmaktadır.

Birleşik Krallık ülkelerinden biri olan Kuzey İrlanda, sağlık sisteminin adı NHS yani Ulusal Sağlık Hizmeti değildir. "Sağlık ve Sosyal Bakım (HSC)” olarak isimlendirilmiştir. Sosyal bakım hizmetleri ile Ulusal Sağlık Hizmeti ( NHS) çalışmalarını bir arada verir. Kuzey İrlanda da reçete başına ücret verilmemektedir. Galler ülkesi ise Ulusal Sağlık Hizmeti ile ortaklaşa çalışmaktadır. Daha çok yenilik ve halk sağlığı üzerinde çalıştıkları bilinmektedir.

Ulusal Sağlık Hizmeti Kapsamı dışında kalan vatandaşlar kendi talepleri doğrultusunda Ulusal Sağlık Hizmetleri dışından yer alan özel sağlık sigortalarıyla hizmet alan kişilerdir. Bunlar toplum nüfusunun %3 ünü oluşturmaktadırlar. Bu kesim her ne kadar özel sağlık sigortalarını yapsalar da NHS’ye katkı yapmaları ve vergilerini ödemeleri gibi bir yükümlüğe sahiptirler.

Ülkede yer alan illerin büyüklüğüne göre Ulusal Sağlık Hizmeti ikiden fazla bölgeye ayrılabilmektedir. Bu bölgelerde yer alan hastaneler alt düzey, orta düzey ve üst düzey yerel yönetimlerle yönetilmektedir. Her bir hastanenin tıbbi araç gereçleri sağlanmakta ve bu hizmetlerin bir direktörü bulunmaktadır. Nüfus yapısının yoğunluğuna göre şehirlerin büyüklüğünü de dikkate alındığında hastanelerden sorumlu CEO’lar olabilmektedir.

Hastanelerin finans edilmesi konusunda Birleşik Krallık ülkelerinde biri olan İngiltere’de hastanelere bir milyon hasta tedavi olmakta ve hastanelerden sorumlu Kamu Hastaneler Birliğine 850 milyona yakın poundla finanse edilmektedir. Hastaneler Birliğinin CEO’su aynı zamanda Londra Kraliyet Tıp Fakültesinin dekanı durumundadır. Ağırlıklı olarak kamu hastaneler birliğinin tepe yöneticisi CEO sonrasında bir sağlık yöneticisi birer tıbbi, finans ve hemşirelik yöneticileri yer alır. Kamu Hastaneler Birliğinin yönetim kurulunda fon sağlayıcıları, banka yöneticileri ve şirket sahipleri gönüllülük esasına dayalı şekilde yönetimde yer alırlar.

Sağlık Göstergeleri - Birleşik Krallık

1Toplam Nüfus64.510.376
2Nüfus Artış Oranı0,6
32013 Yılı 65 Yaş Üstü Nüfus23%
4Ölüm Oranı 2008 Yılı9,44%
5Toplam Doğurganlık Oranı ( 2013 Yılı)1,9
6Doğumdan Beklenen Yaşam ( 2013)81 (79783)
7Anne Ölüm Oranı 2008 Yılı8%
8Bebek Ölüm Oranı (Yıl 2008 )4,40%
9DPT 2014 Yılı Aşılama95%
102008 Yılı Kızamık Aşılama86%
9 satır ve 3 sütunlu tablo
Tüm sütunları görmek için yatay kaydırın →

İngiltere'de Ulusal Sağlık Hizmetleri

İngiltere'de sağlık bakanlığı en temel görevi sağlık ve sosyal bakım sistemi adına politika oluşturmaktır. Dışişleri Bakanlığı ise krallığın kontrolünde olan tüm Ulusal Sağlık Hizmetlerinin performansını, teslimatını ve genel mali çalışmalarını yürütür. Sağlık ve Bakım Yasasının 2012 yılında yürürlüğe girmesiyle beraber Sağlık Bakanlığı daha çok düzenlemelere ve kararlara bakmaya başlamıştır. Burada Sağlık ve Refah Kurullarını ülke vatandaşlarının sağlığını korumak için devreye girmiştir. Daha önceleri kurulan NHS teşkilatı ve sorumlulukları olduğu gibi 2013 yılında kurulan İngiltere Ulusal Sağlık Hizmetlerine bırakmıştır.

Sıkça Sorulan Sorular

Beveridge Ulusal Sağlık Hizmetinin Ortaya Atılmasının Sebebi Nedir?

Sovyet Sosyalist Cumhuriyet Birliği tarafından yaşanan devrim nedeniyle artan komünizm etkisini işçi sınıf üzerinde engellemeye çalışmak için, hatta işçi sınıfının iktidara talip olmasının önüne geçmek için devlet eliyle yapılan bir sağlık reformudur. Burada sadece Ulusal Sağlık Hizmeti değil İşsizlik yardımı, kentsel dönüşüm vb. konular da vardır.

Birleşik Krallık Hangi Ülkelerden Meydana Gelir ve Sağlık Hizmetlerinin Ortak Özelliği Nedir?

Birleşik Krallık, Kuzey İrlanda, İngiltere, İskoçya ve Galler’den meydana gelmektedir. Her ülkenin sağlık sistemi kendi ihtiyaçlarına cevap verebilecek nitelikte uygulanmaktadır. Birleşik Krallık ülkelerinin ortak özellikleri ise Beveridge sağlık sistemi tarafından finanse edilmeleridir.

Birleşik Krallığın Cinsiyete Göre Yaşam Ömrü ve Okuma Yazma Bilme Oranları Nasıldır? 

Birleşik Krallık ülke genelinde erkeklerin yaşam ortalaması 76 iken kadınların 81 olarak hesaplanmıştır. 15 yaş altındaki çocuklar%18'i oluştururken 60 yaş ve üzerindekilerin genel nüfus dağılımındaki oranları ise %21 dolayındadır. Okuma yazma neredeyse herkes tarafından bilinmektedir.

İngiltere Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS) Sorumluluğu Nelerdir?

Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS) birçok sorumluluğu bulunmaktadır. En başta Bakım kalitesine yönelik ulusal anlamda liderlik göstermek, ortaya çıkabilecek sonuçları iyileştirmek, Yapılan klinik görevlendirme gruplarının (CCG) çalışmalarını denetlemek, takip etmek ve kaynak sağlamak gibi görevleri vardır.

İngiltere Sağlık Hizmetlerinin Düzenleyicileri Kimlerden Oluşur?

İngiltere Ulusal Sağlık Hizmeti düzenleyicileri Monitor, Sağlık İzleme İngiltere ve Bakım Kalitesi Komisyonundan oluşmaktadır. Bu düzenleyiciler yetkilerini kanunlara dayandırarak gerçekleştirirler.

İngiltere Sağlık Hizmetlerinin Düzenleyici Monitorunun Görevleri Nelerdir?

Monitor, sağlık ekonomi düzenleyici olarak bilinir. NHS sağlayıcılarının yasal çerçevelerini ve komisyon üyelerini belirlemekle görevlidir. Bakım Kalite Komisyonu; Bağımsız düzenleyici olarak da bilinen Bakım Kalite Komisyonu, yetişkin sosyal bakım kuruluşlarının bağımsız düzenleyici olarak çalışır. Engelli olan hastaların haklarını korurken, sosyal bakım kuruluşlarının lisans hizmetlerini denetler ve izler. Sağlık İzleme İngiltere; sosyal ve sağlık bakımın nasıl sağlanacağına yönelik önerilerde bulunma yetkisine sahiptir.

Birleşik Krallık'ta Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS) Sisteminin Uygulanmasının Getirdiği Farklılıklar Nelerdir?

1. Tüm vatandaşlar için eşit erişim: Birleşik Krallık'ta Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS), vatandaşlara eşit erişim sağlar. Sağlık hizmetleri ücretsizdir ve tüm vatandaşlar, herhangi bir ön şart veya ödeme yapmaksızın, sağlık hizmetlerinden yararlanabilir.

2. Sağlık hizmetleri için kaynakların paylaşımı: Birleşik Krallık'ta Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS), sağlık hizmetlerinde kaynakların paylaşımını sağlar. NHS, tüm vatandaşların eşit erişiminde olmayan sağlık hizmetlerini kullanarak, sağlık hizmetlerinden yararlanmalarının önündeki engelleri ortadan kaldırır.

3. Sağlık hizmetlerine kalite standartları koymak: Birleşik Krallık'ta Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS), sağlık hizmetlerinin kalitesini ve standartlarını güvence altına almak için kurallar ve standartlar geliştirir. Bu standartlar, sağlık hizmetlerinin kalitesini ve güvenilirliğini arttırmak için kurulmuştur.

4. Vatandaşların sağlık hizmetlerinden yararlanmasını teşvik etmek: Birleşik Krallık'ta Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS), sağlık hizmetlerinden yararlanmalarını teşvik etmek için çeşitli önlemler alır. Bu önlemler arasında, toplum üzerinde sağlık konularının anlatılması, eğitim ve destek programlarının işletilmesi, vatandaşların sağlık hizmetlerinden yararlanmalarını teşvik etmek için çalışmalar yapılması gibi önlemler vardır.

İngiltere'de Sağlık Hizmetleri Verilmesinde Kullanılan Kaynaklar Nelerdir?

İngiltere'de sağlık hizmetleri verilmesinde kullanılan kaynaklar şunlardır:

1. National Health Service (NHS): İngiltere hükümetinin sağlık hizmetlerini sağlamak için kurulmuş olan devlet kurumu.

2. National Institute for Health and Care Excellence (NICE): İngiltere'de kullanılan sağlık hizmetlerinin kalitesini arttırmak için çalışan bir kurum.

3. Private Healthcare Providers: Gönüllü ücretli sağlık hizmetleri veren özel sağlık hizmeti sağlayıcıları.

4. Pharmaceutical Companies: İlaç geliştirme ve satışını sağlayan şirketler.

5. Charities: İngiltere'de sağlık hizmetleri verilmesinde toplumsal yardım kuruluşlarının rolü.

6. National Health Service (NHS) Trusts: İngiltere'de sağlık hizmetlerini sağlayan devlet kurumları.

7. Local Authorities: İngiltere'deki yerel yönetimlerin sağlık hizmetleri verilmesindeki rolü.

İngiltere'de Sağlık Hizmetlerinin Finansmanı Nasıl Sağlanır?

İngiltere'de sağlık hizmetleri, Departman of Health and Social Care (Sağlık ve Sosyal Bakım Bakanlığı) tarafından finansmanı sağlanmaktadır. Finansmanın kaynağı olarak, devletin yasal olarak kamu sağlık hizmetlerini finanse etmek için tahsis ettiği bütçe ve vatandaşların sağlık sigortalarından gelen ödemeler kullanılır. Ayrıca, bazı kurumlar ve özel şirketler de finansman sağlamaktadır.

NHS'nin temel finansman kaynağı nedir ve bu sistemin mali sorunları nelerdir?

Ulusal Sağlık Sistemi'nin Finansman Kaynağı

Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) temel finansmanını sağladığı kaynağı, hükümet tarafından toplanan vergilerdir. Bu sistemin kurulduğu yıllardan itibaren temel dayanağı olan vergilerle fonlanması, zaman içerisinde mali sorunların ortaya çıkmasına zemin hazırlamıştır.

Mali Sorunlar ve Reform Çalışmaları

NHS'nin mali sorunları, 1950 yılında gözle görülür şekilde ortaya çıkmaya başlamıştır. Bu sorunları çözmek amacıyla 1951'de reçete başına alınan ücret ve diş tedavisi katılım payı artırılmıştır. Ancak mali sıkıntıların şiddeti zamanla artmış ve 1980'lerde köklü değişiklikler yapılması gerekliliği anlaşılmıştır.

Bu doğrultuda, 1987'de İngiliz hükümeti tarafından 101 milyon İngiliz sterlini NHS'ye aktarılmıştır. Yine de çözüm bulunamayarak, Thatcher tarafından İki Beyaz Kitap'ta İç Pazar modeli önerilmiştir. Bu modelin tanımı ve uygulanması ise 1990 yılında çıkarılan National Health Service & Community Care Act ile gerçekleşmiştir.

Sağlık Hizmeti Yöntemi ve Kooperatifler

İç Pazar modeli doğrultusunda sağlık hizmeti sağlayıcılarından, sağlık hizmeti yöntemi alınması sunulmuştur. Bu sayede sağlık hizmeti sağlayıcıları tarafından kooperatifler meydana getirilmiştir. Ancak bu reform çalışmaları, NHS'nin kuruluş ilkelerinden uzaklaşılmasına neden olmuştur.

Günümüzde Özel Sektörün Payı

Günümüz Birleşik Krallık sağlık sisteminde özel sektörün payı %8 dolayında olup, hâlâ sağlık hizmetlerinin büyük bir kısmı kamu kaynaklarından karşılanmaktadır. Ülke içerisinde finansman ve örgütlenme yapıları aynı olsa da, farklılıklar da mevcuttur. İngiltere'de ebe, doktor ve hemşire sayısı, Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda'ya göre farklılık göstermektedir.

Sonuç olarak, Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Sistemi'nin temel finansman kaynağı vergiler olup, tarih boyunca yaşanan mali sorunlar çeşitli reform çalışmaları ve özel sektörün payının artmasıyla çözülmeye çalışılmıştır. Bu süreçte, sağlık hizmeti yöntemi ve kooperatifler gibi yapılan değişiklikler, sistemin kuruluş ilkelerinden uzaklaşılmasına neden olmuştur.

Birleşik Krallık'taki sağlık hizmetlerinde özel sektörün payı ve etkisi nasıldır?

Özel Sektörün Payı ve Etkisi

Birleşik Krallık'taki sağlık hizmetleri, Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS) adı verilen kamu sektörü tarafından sunulan hizmetler ve özel sektör tarafından sunulan hizmetler olarak iki ana bölüme ayrılmaktadır. Günümüzde NHS, ülkenin sağlık hizmetlerinin önemli bir bölümünü karşılamakla birlikte, özel sektörün payı da %8 civarında gerçekleşmektedir.

Özel sektörün etkisi ve önemi

Birleşik Krallık'ta özel sektör sağlık hizmetlerinin yaygınlaşması, NHS'nin mali açıdan yaşadığı sorunlar nedeniyle ortaya çıkmıştır. 1980'lerde yaşanan mali sıkıntılar ve NHS için bulunamayan finansal çözümler sonucunda özel sektöre yönelim artmıştır. 1987 yılında İngiliz devleti tarafından yapılan 101 milyon İngiliz sterlini aktarımının yanı sıra, iki Beyaz Kitap'ta önerilen iç pazar uygulaması, özel sektörün rolünün genişlemesi açısından önemli bir aşama olarak görülmüştür.

Özel sektörün sağlık hizmetlerine katkısı

Özel sektörün sağlık hizmetlerindeki payını artıran kooperatifler ve sağlık hizmeti sağlayıcıları, sevk alınmaksızın sağlık hizmeti alımında ve reçete başına ücret alımında önemli bir alternatif olarak görülmüştür. Bu durum, kamu sektörü ile özel sektör arasında rekabetin gelişmesine ve hizmet kalitesinin artmasına katkı sağlamıştır.

İngiltere, Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda'daki farklılıklar

Birleşik Krallık'ta yer alan ülkelerin sağlık sistemlerinde finansman ve örgütlenme yapıları benzerlik gösterse de, bu ülkelerde sağlık hizmeti sunan özel sektörün önemi ve etkisi farklılık gösterebilir. İngiltere'de ebe, doktor ve hemşire sayısı gibi unsurların belirgin bir şekilde Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda'dan farklı olduğu görülmüştür.

Sonuç olarak, Birleşik Krallık'taki sağlık hizmetlerinde özel sektörün payı ve etkisi, 1980'lerden itibaren NHS'nin yaşadığı mali sorunlar ve yapılan reformlarla birlikte giderek artmıştır. Bu durum, kamu ve özel sektör arasındaki rekabeti teşvik etmekte ve sağlık hizmetlerinin kalitesini artırmaktadır. Öte yandan, Birleşik Krallık içindeki farklı ülkelerde özel sektörün etkisi ve önemi değişkenlik gösterebilir.

Birleşik Krallık ülkeleri arasında sağlık hizmetleri açısından farklı uygulamalar ve yapılar nelerdir?

Birleşik Krallık Sağlık Sistemlerinde Farklılıklar

Birleşik Krallık, sağlık hizmetleri açısından ülkeler arasında farklı uygulamalar ve yapılar sergilemektedir. Bu sistem, 1800'lü yıllarda dostluk dernekleri ve sigortalarına dayanarak Lloyd George tarafından geliştirilmiş olup, daha sonra Sovyet Sosyalist Cumhuriyet Birliği'nin etkisiyle işçi sınıfının güçlenmesi sonucu doğu Avrupa ve SSCB devletlerinde uygulanan sağlık hizmetleri modelleri dikkate alınmıştır. İkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesiyle beraber, işçi sınıfı iktidara gelmesini önlemek amacıyla İşçi Partisi tarafından reform çalışmaları yapılmıştır.

Mali Sorunlar ve Reformlar

Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS)'nin finansmanının temel dayanağı vergiler olduğu için, sistem zaman içinde mali sorunlar yaşamıştır. 1950'lerde başlayan mali sıkıntılar, 1980'lerde NHS'de köklü değişiklikler yapılmasını gerektirmiştir. İngiliz devleti, 1987'de 101 milyon İngiliz sterlinini NHS'ye aktarıp çözüm bulmaya çalışmıştır. Ancak, Thatcher döneminde gelen İki Beyaz Kitap'ta sağlık hizmetlerinin iç Pazar temelli şekillendirilmesi önerilmiştir.

İç Pazar ve Organizasyonel Yapı

1990'da çıkarılan National Health Service & Community Care Act ile bu iç pazarın tanımı yapılmış ve sağlık hizmeti sağlayıcılarından, sağlık hizmeti yöntemi alınması öngörülmüştür. Bu süreçte sağlık hizmeti sağlayıcıları tarafından oluşturulan kooperatiflerle, reçete başına ücret alınması ve sevk alınmaksızın sağlık hizmeti alınması gibi uygulamalar NHS'nin kuruluş ilkelerinden uzaklaşmıştır.

Ülkeler Arası Farklılıklar

Günümüzde Birleşik Krallık sağlık sisteminin finansmanında özel sektörün payı %8 dolayında olup, büyük ölçüde kamu kaynaklarından karşılanmaktadır. Krallıkta yer alan İngiltere, Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda'da sağlık hizmetlerinin finansman ve örgütlenme yapıları aynıdır. Ancak, bu ülkelerdeki ebe, doktor ve hemşire sayıları gibi bazı farklılıklar da bulunmaktadır.

Sonuç olarak, Birleşik Krallık sağlık hizmetleri açısından ülkeler arasında farklı uygulamalar ve yapılar sergilerken, bu dört ülke arasındaki temel finansman ve örgütlenme yapıları benzerlik göstermektedir.

İngiltere'de Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS) sisteminin temelleri nelerdir ve nasıl ortaya çıkmıştır?

Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS) Sisteminin Temelleri ve Ortaya Çıkışı

1800'lü Yıllarda İlk Adımlar

Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) temelleri 1800'lerde dostluk dernekleri ve sigortalarına dayanmaktadır. Bu sistem, Lloyd George tarafından askeri olabilecek koşulları belirleyerek, tespit edilen gelir düzeyinin altında bulunan çalışanları içeren bir yasa olarak tasarlanmış ve geliştirilmiştir.

Sovyet Sosyalist Cumhuriyet Birliği'nin Etkisi

Sovyet Sosyalist Cumhuriyet Birliği (SSCB) tarafından sağlanan Ekim Devrimi ve tüm dünyayı etkisi altına alan komünizm rüzgarı, işçi sınıfının güçlenmesine olanak sağlamıştır. Bu durum, 1930'larda özellikle Doğu Avrupa ve SSCB devletlerinde uygulanan sağlık hizmetleri modellerinin dikkate alınmasına neden olmuştur.

İşçi Partisi ve Reform Çalışmaları

II. Dünya Savaşı'nın sona ermesi ve SSCB'nin etkisinin artması nedeniyle, dönemin İşçi Partisi tarafından bir takım reform çalışmaları yapılması gündeme gelmiştir. Bu reformlarla birlikte Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS) sistemi kurulmuştur ve sağlık harcamalarının temel dayanağı vergilere dayanmıştır.

Mali Sorunlar ve 1980'lerde Köklü Değişiklikler

NHS sistemi, kurulduğu dönemden itibaren mali sorunlarla karşı karşıya kalmıştır. Özellikle 1950 yılında başlayan mali sorunlar ve İngiliz devletinin 1987 yılında 101 milyon İngiliz sterlini Ulusal Sağlık Hizmetine aktarmasına rağmen, durum düzelmemiştir. 1980 yılında NHS'de köklü değişiklikler yapılması gerektiği anlaşılmıştır.

Thatcher Dönemi ve İki Beyaz Kitap

Mali sorunların çözümlenememesi nedeniyle Thatcher döneminde İki Beyaz Kitap açıklanmış ve bir iç pazar oluşturulması hedeflenmiştir. Bu doğrultuda 1990 yılında çıkarılan National Health Service & Community Care Act ile iç pazarın tanımı yapılmış ve sağlık hizmeti sağlayıcılarından, sağlık hizmeti yöntemi alınması sunulmuştur.

Reform Calışmaları ve Günümüz NHS Sistemi

Bu reformlarla, sağlık hizmeti sağlayıcıları tarafından kooperatifler meydana gelmiştir ve ilk on yıl içinde sevk alınmaksızın sağlık hizmeti alınması ve reçete başına ücret alınması uygulamaları, NHS sisteminin kuruluş ilkelerinden uzaklaştırmıştır. Günümüzde Birleşik Krallık sağlık sisteminde özel sektörün payı %8 dolayında olsa da, ağırlıklı olarak kamu kaynaklarından karşılanmaktadır.

Sonuç

Birleşik Krallık'ta Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS) sisteminin temelleri ve ortaya çıkışı, 1800'lü yıllara dayanan ve tarihsel süreçte çeşitli dönem ve etkenlerle şekillenen önemli bir altyapıya sahiptir. İşçi sınıfının güçlenmesi, siyasi Ortak Kanı çalışmaları ve mali sorunlarına çözüm arayışları, sistemin günümüzdeki durumuna ulaşmasında etkili olan faktörlerdir.

İngiltere'de sağlık hizmetlerinin ilk yıllarında hangi hizmetler verilmekteydi ve bu hizmetlerin sunumunda hangi değişiklikler yaşanmıştır?

İngiltere'de sağlık hizmetlerinin ilk yıllarında, öncelikle dostluk dernekleri ve sigortaların sağladığı hizmetler mevcuttu. Lloyd George tarafından tasarlanan yasa, belirli gelir düzeyinin altında bulunan işçi sınıfı için hizmetleri belirlemekteydi. Bu da SSCB tarafından sağlanan destek ve komünizmin etkisiyle işçi sınıfının güçlendirilmesi gerekliliğini ortaya koyuyordu. 1930'larda özellikle Doğu Avrupa ve SSCB'nin sağlık hizmetlerinin modelleri dikkate alınmaya başlanmıştı.

İkinci Dünya Savaşı sonrasında, İşçi Partisi tarafından bazı reform çalışmaları yapılarak, işçilere sunulan sağlık hizmetlerinde değişiklikler meydana gelmiştir. NHS'nin mali temeli vergilere dayanıyordu ancak kurulduğu ilk yıllardan itibaren yaşanan mali sorunlar, sağlık hizmetleri sunumunda değişikliklerin yapılmasını gerektirmiştir. 1950 yılında başlayan bu mali sıkıntılar, 1980 yılında NHS'de köklü değişikliklerin yapılmasına neden olmuştur.

Mali sıkıntılar sonucu NHS için finansal çözümler aranırken, 1987 yılında İngiliz devleti tarafından 101 milyon İngiliz Sterlini sağlık hizmetine aktarıldı. Ancak bu çözüm yetersiz kaldı ve yeni bir model önerildi. Bu model, bir iç pazar oluşturma ve sağlık hizmetlerini bu pazar üzerinden şekillendirme fikrini içeriyordu. Bu çerçevede, 1990 yılında çıkarılan bir yasa (National Health Service & Community Care Act) ile iç pazar tanımlandı ve sağlık hizmeti sağlayıcılarından, sağlık hizmeti yöntemi alınması önerildi.

Bu değişiklikler sonucunda, sağlık hizmeti sağlayıcıları tarafından kooperatifler kurulmuş ve sağlık hizmeti almak için sevk gerektiren durumlar azaltılmıştır. Bununla birlikte, reçete başına ücret alınması, NHS'nin kuruluş ilkelerinden uzaklaşmasına neden oldu. Bugün İngiltere'de sağlık sisteminin büyük çoğunluğu kamu kaynaklarından karşılanmakta ve özel sektörün payı sadece %8 civarında. Her ülkenin sistemi, finansman ve örgütlenme yapılarına göre değişiklik gösterse de, İngiltere'deki ebe, doktor ve hemşire sayısı diğer ülkelerle benzer.

1980'lerde İngiltere'deki NHS sisteminde yaşanan mali sorunlar ve yapılan köklü değişiklikler ne şekilde gerçekleşmiştir?

1980'lerde İngiltere'deki NHS Sisteminin Mali Sorunları ve Yapılan Değişiklikler

Birleşik Krallık'ta 1980'lerde Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS) sistemine yönelik mali sorunlar ciddi boyutlara ulaştı. O döneme kadar dostluk dernekleri ve sigortalar üzerinden yürütülen sağlık sistemi, mali zorluklarla karşılaştı. Özellikle sağlık harcamalarının tamamını karşılayamamaya başlaması, sistemin ciddi değişikliklere ihtiyaç duyduğunu ortaya koydu.

Mali sorunlar sonucunda 1980 yılında NHS'de köklü değişiklikler yapılması kararı alındı ve 1987 yılında İngiliz devleti tarafından 101 milyon İngiliz sterlini NHS'ye aktarıldı. Ancak mali sorunların çözümü için atılan bu adımlar yetersiz kaldı ve Thatcher'ın iki Beyaz Kitap'ının açıklanmasıyla yeni bir süreç başladı. İngiltere sağlık sistemi, bu yeni dönemde iç pazar oluşturma hedefine doğru ilerledi.

İç Pazar Modeli ve Getirilen Değişiklikler

Thatcher'ın açıkladığı iki Beyaz Kitap, sağlık hizmetlerinin bir iç pazar çerçevesinde yeniden şekillendirilmesini hedefledi. Bu aşamada sağlık hizmeti sağlayıcılarla sağlık hizmeti alıcıları arasında bir nevi kooperatif oluşturma düşüncesi öne çıktı. Sağlık hizmeti sağlayıcılarına, sağlık hizmeti yöntemi sunma imkanı verildi. 1990 yılında çıkarılan National Health Service & Community Care Act ile bu iç pazar tanımı resmileştirildi.

Ancak bu yeni sistem, NHS'nin kuruluş ilkelerinden bir sapma oluşturdu. Başta reçete başına ücret alınma olmak üzere, sevk alınmaksızın sağlık hizmeti alınma gibi durumlar, sistemde köklü değişiklikler yapılmasına yol açtı.

Sonuç olarak, 1980'lerin İngiltere'sinde sağlık sistemi, karşılaştığı mali sorunlarla baş edebilmek için köklü değişikliklere gitmiş ve bu süreç iç pazar oluşturma çabalarıyla şekillenmiştir. Kullanıcı odaklı bir yaklaşımla hareket eden bu yeni sistem, hem hizmet sağlayıcıları hem de hizmet kullanıcıları için önemli değişiklikler getirmiştir.

NHS'nin mali sorunları ve bu sorunların çözümünde ne tür önlemler alınmıştır?

Birleşik Krallık'ın Ulusal Sağlık Sistemi (NHS), sağlık hizmetlerinin finansmanını, büyük ölçüde, vergiler üzerinden gerçekleştirmektedir. Bu sistem, 1800'lü yıllardan itibaren dostluk dernekleri ve sigortalarına dayanır ve ilk olarak Lloyd George tarafından tasarlandı ve geliştirildi. NHS'nin mali sorunları özellikle 1950'lerden itibaren hissedilmeye başladı. Bu dönemden itibaren yaşanan mali zorluklar, sistemin sonraki yıllarda finansal açıdan daha da sıkıntılı bir duruma gelmesine neden oldu.

Mali Sorunların Çözümü İçin Atılan Adımlar

NHS'nin mali sorunlarının çözümü noktasında alınan önlemler, belirli bir zaman diliminde incelendiğinde, birkaç kritik dönem ve tedbirin fark edilmesini sağlar. 1980'lerde, NHS'nin mali sıkıntılarının artması üzerine, bir dizi köklü değişiklik yapılması gerekliliği anlaşıldı. Bu süreçte, NHS için finansal çözümler bulunamadığından, 1987 yılında İngiliz devleti tarafından 101 milyon İngiliz sterlini Ulusal Sağlık Hizmetlerine aktarıldı.

1987'de gerçekleştirilen bu önemli finansmanın yanı sıra, Margaret Thatcher döneminde iki önemli beyaz kitap yayımlandı. Bu beyaz kitaplarda, NHS içerisinde bir iç pazar oluşturma ve sağlık hizmetlerinin ilk on yıl içinde bu pazar doğrultusunda şekillendirilmesi önerildi. Bu sürecin sonunda 1990 yılında çıkarılan bir yasa ('National Health Service & Community Care Act') ile bu iç pazarın tanımı yapılarak, sağlık hizmeti sağlayıcılarından, sağlık hizmeti alımı sunuldu.

NHS'nin Yeni Mali Yapılanması

Bu yeni yapılanmanın sonucunda, sağlık hizmeti sağlayıcıları tarafından oluşturulan kooperatifler sayesinde, reform çalışmalarının başladığı tarihten itibaren ilk on yıl içinde, sevk alınmaksızın sağlık hizmeti alınması ve reçete başına ücret alınması sağlandı. Fakat bu durum, NHS'nin kuruluş ilkelerinden biraz uzaklaşmasına neden oldu.

Bugün Birleşik Krallık sağlık sisteminde özel sektörün payı %8 civarındayken, sağlık hizmetlerinin finansmanı hala ağırlıklı olarak kamu kaynaklarından karşılanmaktadır. NHS, mali sorunlarını çözebilmek adına, İngiltere'deki ebe, doktor ve hemşire sayısını Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda'da olduğundan daha fazla tutarak, hizmetlerin daha verimli ve maliyet etkin bir şekilde sunulmasını sağlamıştır.

Sonuç olarak, NHS'nin mali sorunları ve bu sorunların çözümünde alınan önlemler, sistemin sağlık hizmetlerini daha verimli ve maliyet etkin bir şekilde sunabilmesi için sürekli bir dönüşüm ve yenilenme süreci içerisinde olmasını gerektirmiştir. Bu süreç, NHS'nin gelecekteki mali sürdürülebilirliği için kritik öneme sahiptir.

Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS) sisteminin tanımlanmasında ve şekillendirilmesinde hangi yasal düzenlemeler etkili olmuştur?

Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS) sisteminin oluşumundaki yasal düzenlemeler diverse ve çeşitli sosyal, ekonomik ve politik faktörlere dayanmaktadır. Tüm bu faktörler, sistemin yapısının ve uygulamalarının belirlenmesinde kritik bir rol oynamıştır.

Dostluk Dernekleri ve Sigortacılık Kökenleri
Hizmetin kökenleri, 1800'lü yılların dostluk derneklerine ve sigortalarına dayanabilir. Lloyd George tarafından geliştirilen bu sistem, belirli bir gelir düzeyindeki çalışanlar için destek sağlamak üzere tasarlandı. George'un yasa tasarısı, SSCB tarafından desteklenen Ekim Devrimi'nin etkisi ve dünya çapında devam eden komünizm dalgalanmasının ortaya çıkmasıyla güç kazandı.

Doğu Avrupa ve SSCB'nin Sağlık Hizmetleri Modelleri
1930'larda, İşçi Partisi'nin önderliğinde, Doğu Avrupa ve SSCB'deki sağlık hizmetleri modelleri incelenmeye başlandı. Bu modeller, işçi sınıfının iktidara gelmeyi engellemek amacıyla dikkate alındı. Ayrıca, Sovyetler Birliği'nin Doğu Avrupalı devletler üzerindeki etkisi ve II. Dünya Savaşı sonrasında İşçi Partisi tarafından yapılan reformlar, NHS'in şekillendirilmesine yardımcı oldu.

NHS Sisteminin Mali Zorlukları ve Yasa Değişiklikleri
NHS'in kuruluşunun ardından, sağlık harcamalarının büyük ölçüde vergilerden karşılanmış olması, finansal zorlukların kaçınılmaz olacağını gösterdi. 1950'lerde başlayan ve 1980'lerde yoğunlaşan bu mali zorluklar, sistemin yapısal reformlara ihtiyaç duyduğunu gösterdi.
1987'de, İngiliz hükümeti, mali problemlerin üstesinden gelmek için 101 milyon sterlinlik bir ödeme yaparak NHS'ye maddi destek sağladı. Ancak finansal çözüm bulunamadı ve Thatcher iki beyaz kitap yayınladı, bu kitaplar bir iç pazar oluşturma planını ve önümüzdeki on yıl içerisinde sağlık hizmetlerinin nasıl şekilleneceğini tahmin etti. 1990'da çıkarılan NHS ve Toplum Bakım Yasası, belirlenen bu iç pazar modelini resmileştirdi.

Özel Sektorun Payı ve Çeşitlilik
Bugün, Birleşik Krallık sağlık sisteminin büyük bir kısmı hala kamu kaynaklarından karşılanmaktadır ve özel sektörün payı yalnızca yaklaşık %8'dir. Fakat İngiltere, Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda arasında finansman ve organizasyon yapısı aynı olmasına rağmen, hala farklılıklar bulunmaktadır.

Sonuç olarak, Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS) sisteminin tanımlanmasında ve şekillendirilmesinde birçok farklı yasal düzenleme etkili olmuştur. Bu yasalar ve düzenlemeler, zaman, sosyal ve politik değişimlerin etkisi altında sürekli olarak gelişmiştir. Ancak her biri, NHS'nin bugünkü formunu ve işleyişini şekillendiren temel bir yapı taşı olmuştur.

İngiltere'deki sağlık hizmetlerinin finansman ve örgütlenme yapıları nasıl bir evrim süreci geçirmiştir?

İngiltere'deki sağlık hizmetlerinin finansman ve örgütlenme yapıları temelde, 1800'lerden itibaren dostluk dernekleri ve sigortalara dayanmaktadır. İşçi sınıfının güçlenmesi ve SSCB'nin Doğu Avrupa devletlerine etkisinin artması sonucunda, söz konusu yapının reforma tabi tutulması ihtiyacı ortaya çıkmıştır. İşçi Partisi tarafından başlatılan bu reform çalışmaları, sağlık hizmetlerinin yöntemi ve finansman yapısında önemli değişikliklere neden olmuştur.

Sağlık Hizmetlerinin Finansman Yapısının Dönüşümü
Ulusal Sağlık Hizmeti'nin (NHS) finansmanı, kuruluş yıllarından itibaren temelde vergilere dayanıyordu. Ancak, 1950'lerde bu finansman yapısının sürdürülebilir olmadığı görülmüştür. Durumu hafifletmek için, 1951'de diş tedavilerinden alınan katkılar ve reçete başına alınan ücret artırılmıştır. Ancak, bu önlem çözüm olmamış, 1980 yılında NHS'nin finansman yapısında daha köklü değişikliklere gidilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

Finansman İçin Özel Sektör Dahil Edildi
Bu süreçte, hükümetin özel sektörü daha aktif bir şekilde sağlık hizmetlerinin finansmanına dahil etme çabaları görülmüştür. 1987 yılında devlet, Ulusal Sağlık Hizmetine 101 milyon İngiliz sterlini aktardı. Ek olarak, Thatcher yönetimi bir 'iç pazar' oluşturma ve sağlık hizmeti sağlama yöntemini değiştirerek, sağlık hizmetlerinin şekillendirilmesi sürecinde özel sektörün rolünü artırmıştır. Bu çerçevede, sağlık hizmeti sağlayıcıları kooperatifler oluşturmuş ve sağlık hizmetlerinin sunulma şekli değişmiştir.

Örgütlenme Yapısının Evrimi
Sağlık hizmetlerinin örgütlenme yapısı da benzer bir dönüşüm süreci yaşamıştır. İlk başlarda merkeziyetcilik ve kamusal hizmet anlayışının hâkim olduğu gözlemlenirken, dönem içinde özellikle SSCB'nin etkisi ile 'işçi sınıfına hizmet' anlayışı gelişmiştir. Bu süreçte, İşçi Partisi'nin reform çalışmaları ve özel sektörün sektöre dahil olması ile birlikte, örgütlenme yapısında da değişiklikler meydana gelmiştir.

Günümüzde İngiltere Sağlık Sistemi
Bugün Birleşik Krallık sağlık sisteminde özel sektörün payı %8 dolayında olmasına rağmen, hizmetlerin büyük kısmı kamu kaynaklarından finanse edilmektedir. Her ne kadar finansman ve örgütlenme yapıları ulusal düzeyde birleşik bir yapıya sahip olsa da, devletler arasında belirgin farklılıklar da vardır. Örneğin; sağlık hizmetleri ile ilgili personel sayıları (doktor, hemşire, ebe vb.) ülkeler arasında önemli farklılıklar gösterebilmektedir.

Özetle, İngiltere'deki sağlık hizmetlerinin finansman ve örgütlenme yapıları, geçmişten bugüne bir dizi reform ve dönüşüm sürecinden geçmiştir. Bu süreçte, hem kamusal hem de özel sektörün rolleri zaman zaman değişmiş, özellikle finansman açısından karma bir model oluşmuştur.

İngiltere ve Türkiye sağlık sistemi karşılaştırılması yapıldığında hangi temel farklılıklar göze çarpmaktadır?

Sağlık Sigortası Farkı

İngiltere ve Türkiye sağlık sistemleri arasında karşılaştırma yapıldığında, ilk olarak sağlık sigortası uygulamalarındaki temel farklılıklar göze çarpmaktadır. İngiltere'de National Health Service (NHS) adıyla anılan devlet destekli ücretsiz sağlık hizmeti sunulmaktadır. Türkiye'de ise özellikle çalışma hayatında olan vatandaşların genel sağlık sigortası kapsamında sağlık hizmetlerinden yararlanma imkanı bulunmaktadır.

Hastane Yapısı ve Sağlık Hizmetlerine Erişim

İngiltere'de sağlık hizmetleri genellikle devlet hastanelerinde verilmekle birlikte, Türkiye'de devlet hastanelerinin yanı sıra özel hastaneler ve üniversite hastaneleri de hizmet vermektedir. Bu durum, Türkiye'de sağlık hizmetlerine erişim anlamında daha fazla seçenek sunarken, İngiltere'de topluma eşit sağlık hizmeti sağlama amacıyla NHS sisteminin önemi ortaya çıkmaktadır.

Hasta Katılım Payı ve Ücretlendirme

İngiltere ve Türkiye sağlık sistemlerinin önemli bir diğer farkı, hasta katılım payı ve ücretlendirmede yaşanmaktadır. İngiltere'de sağlık hizmetlerine erişim genellikle ücretsizdir ve hastaların özel sigortası olmadıkça ek ücret talep edilmemektedir. Türkiye'de ise genel sağlık sigortası kapsamında da belli hizmetler için hasta katılım payı alınmakta ve özellikle özel hastanelerde farklı bir ücretlendirme uygulanmaktadır.

Reçete İlaçlar ve Sağlık Hizmetleri Kapsamı

İngiltere ve Türkiye'de even reçete ilaçlar ve sağlık hizmetleri kapsamı farklılık göstermektedir. İngiltere'de NHS tarafından belirlenen kriterlere göre ilaçların ücretsiz veya düşük maliyetli temini sağlanırken, Türkiye'de genel sağlık sigortası ve özel sigortaların kapsamları doğrultusunda ilaç temini ve sağlık hizmetleri sunulmaktadır.

Eleman Sayısı ve Eğitim Durumu

İngiltere ve Türkiye sağlık sistemi karşılaştırılması yapıldığında, sağlık çalışanları sayısı ve eğitim durumu açısından da farklılık göstermektedir. İngiltere'de sağlık alanında görevli eleman sayısı oransal olarak daha fazla olup, çalışanların eğitim durumu ve uzmanlık alanı daha geniş bir yelpazede bulunmaktadır. Türkiye'de ise sağlık çalışanları sayısı daha azdır ve eğitim seviyelerinin daha eşit olduğu görülmektedir.

Sonuç olarak, İngiltere ve Türkiye sağlık sistemleri arasında başlıca farklılıklar; sağlık sigortası uygulamaları, hastane yapısı, hasta katılım payı ve ücretlendirme, reçete ilaçlar ve sağlık hizmetleri kapsamı ile eleman sayısı ve eğitim durumu olarak sıralanabilir. Her iki ülkenin sağlık sistemlerinin geliştirilmesi adına dikkate alınması gereken bu farklılıklar, karşılaştırmalı analizlerle değerlendirilmelidir.

Fransa sağlık sistemi içinde bireylerin sosyal güvencesine ve genel sağlık hizmetlerine erişimi nasıl sağlanmaktadır?

Fransa Sağlık Sistemi ve Sosyal Güvence

Fransa sağlık sistemi, dünya genelinde oldukça başarılı bir sistem olarak kabul edilir ve bireylerin sosyal güvencesine ve genel sağlık hizmetlerine erişimi sağlamaktadır. Bu erişim, ülkenin sağlık hizmetleri sunumu ve finansman yapısına dayalı olarak gerçekleşir.

Sağlık Hizmetlerinin Sunumu

Fransa'da sağlık hizmetleri, özel ve kamuya ait hastaneler, aile hekimleri ve poliklinikler tarafından sunulmaktadır. Bireylerin genel sağlık hizmetlerine erişimi, bu kurum ve kuruluşlar aracılığıyla sağlanır. Ayrıca, acil durumlar için çağrı merkezleri (SAMU) ve eczane hizmetleri de mevcuttur.

Sağlık Hizmetlerinin Finansmanı

Fransa sağlık sistemi, üç ana sosyal güvence sistemi üzerinden finanse edilmektedir: Genel Rejim, Bağımsız Rejim ve Tarım Rejimi. Bu sistemler, çalışanların ve işverenlerin katkılarıyla finanse edilir ve bireylerin genel sağlık hizmetlerine erişimi sağlanır. Sosyal güvence kapsamında sağlanan hizmetler, hastane ve poliklinik tedavileri, tıbbi muayene ve laboratuvar hizmetleri, ilaçlar, tıbbi malzemeler ve diğer sağlık hizmetlerini içerir.

Sağlık Sigortası Sistemi

Bireylerin sosyal güvencesine ve genel sağlık hizmetlerine erişimi, sağlık sigortası sayesinde sağlanır. Fransa'da mevcut olan sağlık sigortası, özel ve devlet sağlık sigortaları arasında ayrılır. Devlet sağlık sigortası, çalışanlar ve çiftçiler için geçerli olan Genel Rejim ve Tarım Rejimi gibi sosyal güvence sistemleri üzerinden sağlanırken, özel sigortalar bireysel veya toplu olarak satın alınır.

Tamamlayıcı Sağlık Sigortası

Fransa'da bireylerin sosyal güvencesine ek olarak, tamamlayıcı sağlık sigortası da sağlık hizmetlerine erişimi destekler. Tamamlayıcı sağlık sigortası, devlet sağlık sigortasının karşılamadığı hizmetleri ve maliyetleri karşılar. Bu sigortalar, bireyler ve aileler için oldukça önemli bir rol oynar ve sağlık hizmetlerine erişimi pekiştirir.

Sonuç olarak, Fransa sağlık sistemi içinde bireylerin sosyal güvencesine ve genel sağlık hizmetlerine erişimi, sunulan sağlık hizmetleri ve sosyal güvence sistemleri sayesinde sağlanır. Ayrıca, sağlık sigortaları ve tamamlayıcı sağlık sigortaları gibi mekanizmalarla da sağlık hizmetlerine erişim desteklenir.

Küba sağlık sistemi

Küba Sağlık Sistemi Özellikleri

Küba sağlık sistemi, dünya genelinde takdir edilen ve başarılarıyla öne çıkan bir yapıya sahiptir. Bu başarının temel nedenlerinden biri, sağlık hizmetlerine yapılan yatırımlar ve bu alandaki uzman personel eğitimidir. Küba, sağlık alanında özellikle koruyucu hekimlik ve aile hekimliği sistemleri ile ön plana çıkmaktadır.

Önleyici Yaklaşım ve Aile Hekimliği

Küba'da sağlık sistemi, hastalıkları önlemeye dayalı olarak kurgulanmıştır. Bu anlayışla, aile hekimliği ve koruyucu hekimlik uygulamaları büyük bir öneme sahiptir. Küba'nın her bölgesinde aile sağlığı merkezleri bulunmakta ve her aileye bir aile hekimi atamaları yapılmaktadır. Aile hekimleri, kendi bölgelerindeki tüm bireylerle birebir ilgilenmektedir.

Eğitim ve İnsan Kaynakları

Küba'da sağlık hizmetlerinin başarısı, eğitimli ve nitelikli insan kaynaklarına da bağlıdır. Küba, tıp eğitimi ve sağlık alanında dünya çapında kabul gören bir ülke haline gelmiştir. Tıp fakülteleri ve eğitim kurumları, sağlık alanında uzman ve etkin profesyoneller yetiştirmektedir.

Eşitlikçi ve Halka Açık Hizmet Anlayışı

Küba sağlık sistemi, eşitlikçi ve halka açık bir yapıya sahiptir. Ülkenin bütün vatandaşlarına ücretsiz ve kaliteli sağlık hizmeti sunulmaktadır. Bu sayede, Küba'da sağlık hizmetlerine ulaşım hem kolaylaşmış hem de hizmetlerin niteliği artmıştır.

Küresel Sağlık diplomasisi

Küba, sağlık si konusunda da aktif bir rol üstlenmektedir. Başarılı sağlık sistemi ve insan kaynakları sayesinde, Küba diğer ülkelerle sağlık alanındaki işbirliğini güçlendirmeye devam etmektedir. Küba, dünyanın farklı bölgelerindeki sağlık sorunlarına çözüm üretmek üzere tıp uzmanları ve sağlık personeli göndermektedir.

Sonuç olarak, Küba sağlık sistemi, önleyici sağlık yaklaşımı, aile hekimliği, eğitim ve insan kaynaklarına yapılan yatırımlar, ücretsiz ve eşitlikçi hizmet anlayışı ile dünya genelinde örnek gösterilen bir modeldir. Bu başarı, sadece Küba'nın değil, dünya genelinde sağlık alanında yapılan işbirliklerinin ve paylaşımların da endüstri ve teknolojinin gelişimine ışık tutmaktadır.