Hepimiz günlük hayatta dışarı çıkıyoruz, ihtiyacımız her ne ise mağazaları keşfediyoruz ve en uygun fiyat-performans ürününü satın alıyoruz. Hangi ürün kampanya da takip ediyoruz, fiyatı düşen ne olursa sabah erkenden sıra bekleyip tükenmeden almaya çalışıyoruz. Bunun adı alışveriş. Günümüzde bu durum çok farklı bir aşamaya geldi. İnsanlar artık internet ile almak istedikleri ürünü karşılaştırıp en uygun olanını saniyeler içinde bulabiliyor. Tüketici için muhteşem bir hal alan alışveriş, bu inovasyona ayak uydurabilen tacir, esnaf, satıcılar için de muhteşem bir fırsat olabilir.
Türkiye’de E-Ticaret Yaparak Lider Olmak
Türkiye’de internetin hayatımıza girdiği 1996 yılında, ülkemizde sadece WordPress tarafından yaygınlaşan blog kültürü vardı. Sadece on yıl sonra mobil cihazlar ile internete bağlanmaya başladık ve on bir milyon internet kullanıcısı ortaya çıktı. Bu yıllardan sonra kullanıcı sayısı kendini katlayarak artmaya devam etti. Dünyada 1995 yılında başlayan e-ticaret yapma serüveni ülkemizin alışveriş güvenliği konusunda tutucu olması nedeni ile çok popüler olmamıştı.
1998 yılında ilk e-ticaret sitemiz olan hepsiburada.com kuruldu. Dünya ile kıyaslama yapacak olursak, dünya e-ticaret devi alibaba.com dan bile daha eski bir e-ticaret sitemiz olmasına rağmen bir dünya devi değiliz. Yerli e-ticaret sitemiz ülkemiz insanlarının online alışveriş kültürü olmamasından kaynaklı olarak popüler bir hale gelemedi. En büyük ikinci e-ticaret hamlemiz ise 2001 yılında kurulan gitti gidiyor oldu. E-ticaret sistemleri için dönüm noktası sosyal medya ve mobil cihazların yaygınlaşması ile başladı.
Günümüzde e-ticaret sitelerinin site trafiğinin yüzde 70’i mobil cihazlar üzerinden sağlanmakta. 2011 yılı itibariyle Türkiye pazar payı içinde e-ticaret sektöründen 22 milyar TL kazanç sağlamıştır. Adı geçen döneme ilişkin işlem sayısı yaklaşık olarak 134 milyon iken Ülkemiz tüketicileri kişi başına 164 TL tutarından alışveriş eğilimi gerçekleştirmiştir. "Türkiye e-Ticaret Pazar Büyüklüğü" raporuna göre, e-ticaret sektörü 2018 yılında, yüzde 42 büyüme ile 59,9 milyar liralık hacme ulaştı.
Ülkemiz şu anda Avrupa internet kullanımında altıncı sırada bulunmaktadır. Genç nüfusa sahip oluşumuz yeni çıkan teknolojilere, mümkün olan en kısa sürede adapte olmamızı sağlıyor. Ayrıca ülkemizdeki birçok kargo firması, ürünleri en geç iki gün içinde hızlı bir şekilde teslim etmektedir. Ülkemizdeki harcamaların yirmi de biri online olarak yapılmaktadır. İşin daha da ilginç olan tarafı gelecek yıl ülkemiz için e-ticaret hacminin yüzde 30 artışa geçmesinin beklenmesidir.
Günümüzün Gelişen E-Ticaret Sektörü
İki tacir düşünelim, birinin İstanbul’da mağazası var. Diğer tacir ise mağaza sahibi değil. En azından fiziksel olarak mağaza sahibi değil. Yani bir e-ticaret sitesinde ürün satışı yapmakta. İlk bahsettiğimiz tacirin vergileri, mağaza kirası, işçi çalıştırma maliyeti, belirli bir bölgedeki insan sayısına ulaşması gibi etkenler dezavantaj durumundadır. Oysaki e-ticaret sitesinde mağaza sayfası bulunan bir tacir bu gibi maliyetlerden kaçabilir.
Sonuç olarak e-ticaret büyüyen bir sektör olarak insanların alışılagelmiş alışveriş alışkanlıklarını değiştirmeye devam edecek gibi görünüyor. İnsanlar hızlı bir şekilde oturduğu yerden birçok ürün ve fiyatı karşılaştırmayı seviyor. Aynı zamanda mağaza sahibi olan bir tacir, isterse gerekli e-ticaret eğitimini alıp online satış yapmaya başlayarak satış rakamlarını büyütebilir.
Teknolojinin gelişmesi ile birlikte dünyada e-ticaret sektörü de bu gelişmelerden nasibini almıştır. Öyle ki bazı devletler ekonomisinin büyüklüğünü e-ticaret ile tüm dünyaya iğneden ipliğe ihracat yaparak büyümeye borçludur. E-ticaret hafife alınamayacak kadar güçlü bir sistemdir. Çağımız hız çağı ve bu çağda insanlar alışveriş yaparken vakit kaybetmek mağaza dolaşmak istemiyorlar.
E-ticaret siteleri zamandan tasarruf etmek, ürünleri ve fiyatları karşılaştırmak, indirimleri ve kampanyaları takip etmek için idealdir. Ödeme yöntemlerinin güvenliğinin artması, ödeme yöntemlerinin çeşitlenmesi ve basitleşmesi, e-ticaret ile tacirin fiziksel masraflarının ortadan kalkması ile maliyetlerin düşük olması ve dolayısıyla ürün fiyatlarının da düşük olması e-ticaretin çığ gibi büyümesine sebep olmuştur. Dünya genelinde 2011 yılı e-ticaret alışverişleri 900 milyar dolar iken, 2012 yılı verilerinde bu rakam 1 trilyon doları, 2013 yılında ise 1,6 trilyonu geçmiştir.
E-Ticaret Mantığı Nasıl Çalışır?
Nasıl ki mağazaların bir ya da birden fazla şubeleri var. Bu mağazalar rekabet şartlarına uyarak fiziksel bir mekân içinde işletme ruhsatı ile mal ve hizmet satıyorlar ise, e-ticaret için ticaret anlayışı aynıdır. E-ticaretin normal bir mağazaya göre en büyük artısı bulunduğu bölge ile sınırlı kalmayarak küresel çapta satış yapabilme şansıdır.
Tabii daha fazla tüketiciye ulaşmak demek, daha fazla satış yapmak ve kazanç sağlamak demektir. E-ticaret yapabilmek için kendiniz bir site kurup satış yapmaya başlayabilirsiniz. Ama işin daha kolay bir yolu var. Hali hazırda zaten büyük e-ticaret siteleri mevcut ve bu e-ticaret sitelerini ziyaret eden milyonlar var iken, kendinize ait bir site açmak biraz mantıksız gelebilir.
E-Ticaret Yapabilmek için Ne Yapmak Gerekir?
Unutmayın ki isteyen herkes Enstitü üzerinde online eğitim kapsamında e-ticaret eğitimi alarak ticaret yapabilir. E-ticaret yapabilmeniz için yapmanız gereken ilk şey ne satacağınızı ve satmak istediğiniz ürünü düzenli olarak nereden temin edeceğiniz veya üreteceğiniz olmalıdır. Satacağınız ürünü belirledikten sonra yapmanız gereken ikinci şey hangi e-ticaret platformunda satış ve pazarlama yapmak istediğiniz olmalıdır. E-ticaret yaparken müşteriler ile iletişim halinde olmanız, depodaki ürünü kontrol etmeniz, satışı yapılan ürünü kontrol etmeniz ve kargoya vermeniz ürün müşteriye ulaştıktan sonra görüş ve önerilerini almanız gibi aşamalardan geçer.
İşte bu aşamaları belirli bir hizmet paketi satın almanız halinde sizin yerinize yapabilen e-ticaret siteleri vardır. Eğer tek kişilik bir ekipseniz bu sizin için daha avantajlı bir durum olacaktır. Ne satacağınızı belirlediniz ve hangi platformda satacağınıza karar verdiniz. Yapmanız gereken üçüncü şey ise satış yapmaya karar verdiğiniz e-ticaret sitesinde hesap açmak olacaktır. Hesap açtıktan sonra ürünlerinizi mağaza sayfanıza yükler, reklamını yapar, piyasayı ve indirimleri iyi takip ederseniz satış hedefinize mutlaka ulaşırsınız.
Bir e-ticaret sitesinde satış yapıyorsanız sadece diğer satıcılar ile rekabet halinde olmazsınız. Aynı zamanda e-ticaret sitesi de içindeki satıcılar gibi satış yapar, kampanyalar düzenler ve çok geniş bir yelpazede hemen her ürünü satabilirler. Bunun en büyük örneği Alibaba’dır.
E-Ticaret Yaparken Dikkat Edilmesi Gerekenler
E-ticaret yaparken satışını yapacağınız ürünü tüketicilere yeterli oranda tanıtmak ve güvenini kazanmak önemlidir. Ürünün kullanım şekli ile ilgili bir video çok işe yarayabilir. Ürünün stoklarınızda kaç adet kaldığı hakkında bilgi vermeniz, tüketicinin ürün miktarının sınırlı sayıda kaldığını fark etmesi üzerine hemen sipariş vermesine neden olabilir. Ayrıca satıcı stok bilgisi vermezse müşteri ürün tükenmiş iken sipariş verebilir. E-ticaret yapma sürecinde firmanız ve sattığınız ürünler kapsamında mutlaka olumlu yorumlar ve değerlendirmeler almaya çalışmanız başka müşterilerin de mağazanızı tercih etmesi konusunda önemlidir. Ürünler için her koşulda iade şartları ve diğer şartlar önceden belirlenmelidir, aksi durumda mağazaya karşı olumsuz bir yorumda güvensizlik durumu oluşabilir.
E-ticaret yaparken ürün yelpazemiz geniş olmalı mı?
Sattığınız ürün çeşidinin fazla olması iyidir. Daha da önemlisi tüketicinin tercih edeceği kilit ürünler bulmak gerekir. Ancak bu şekilde iyi satış rakamlarına ulaşabilmek mümkün.
Tek başıma e-ticaret yapabilir miyim?
Bir e-ticaret sitesini kullanabilirsiniz. Ya da kendiniz bir site kurarak tek başınıza e-ticaret yapabilirsiniz. Enstitü Wordpress eğitimi işinize yarayabilir.
E-ticaret yaparken reklam vermek gerekir mi?
Evet. Özellikle satış yapamaya yeni başlamışsanız onca ürünün arasından sıyrılmak için reklam vermeniz gerekebilir,. Ama kesin bir şart olarak da söylenemez.
