Okuma alışkanlığı, bireysel ve toplumsal gelişme ölçütleri arasındadır. Okumak, bireysel bir etkinlikten daha çok toplumla ilgilidir. Gelişmiş toplumlarda, ilerlemenin bir gereği olarak değerlendirilir.
Günümüzde bilgiye ulaşmanın yöntem ve araçları oldukça fazla. Bu araçlardan biri okunması için büyük çabalarla hazırlanan kitaplar. Kitaplar; yazarlarının birikimlerini, gerçeklikleri, kendi gerçeklerini veya kurgularını paylaştıkları önemli bilgi kaynağı olma özelliğini koruyorlar ve buna devam edecekler. Şekilleri (e-kitap, basılı kitap) değişse bile anlamları ve gereklilikleri değişmiyor.
Hukukçuların Okuması Gereken Kitaplar
Okumak, öğrenmek ve bilişsel açıdan gelişim göstermek için en temel kaynaklardan biridir. Kitap okumak, bireye yaşamı boyunca katkı sağlayan önemli bir eylem. Hukukçular için okuma tavsiyelerimiz ise şöyle:
Suç ve Ceza – Fyodor Mihayloviç Dostoyevski
Dünyanın en önemli yazarlarından Dostoyevski’nin ölümsüz eseri Suç ve Ceza, tüm insanlığı kavrayan bir öyküye sahiptir. Akıl, inanç ve eylemlerin vicdanla muhakemesini etkileyici şekilde aktaran eser, sizi hem suçlu hem yargıç olduğunuz bir soruşturmanın içine çekiyor.
Suç ve Ceza, Raskolnikov isimli gencin işlediği çifte cinayet sonrasında yaşadıklarını ve iç dünyasını konu alıyor. Hukuk öğrenimi gören ve bu arada yoksullukla boğuşan Raskolnikov, para için tefeci bir kadına eşyalarını vermektedir. Bir süre sonra toplumun iyiliği için onun ölmesi gerektiğini düşünmeye başlar.
Maddi problemlerine ilave olarak ailesi ile ilgili olumsuz haberler üzerine, tefeciyi öldürmeyi aklına koyar. Ancak işlediği cinayete tanıklık etmemesi için tefecinin kız kardeşini de öldürür.
Cinayetleri kimse görmemiş olsa da korkusu ve vicdanı onu büyük bir mahkumiyete sürükler. Bir yandan mağdur, diğer yandan katildir. Raskolnikov’u cinayete götüren sebepler, alt üst olan iç dünyası ve sonrasını, ayrıntılı betimlemeler ve sürükleyici bir olay örgüsüyle etkileyici şekilde aktaran bir şaheser. Suça, suçluya ve insanlığa bakışımızı sorgulatan bir başyapıt. “Ölmeden Önce Okunması Gereken Kitaplar” listelerinde de yer bulan Suç ve Ceza’yı yalnızca hukukçular değil, herkes okumalı.
Diriliş – Lev Nikolayeviç Tolstoy
Tolstoy'un en önemli eserlerinden biri olan Diriliş, aynı romanın kahramanı Prens gibi, yazarın kendi varoluşunu sorguladığı ve yaşamını değiştirmeye başladığı bir sürecin ürünü olarak ortaya çıkmıştır.
Diriliş, yozlaşmış bir toplum içinde insanın vicdanıyla yeniden dirilişinin romanıdır. Zengin Prens Nehlüdov, hizmetçi Maslova'yı baştan çıkarır ve sonrasında bırakıp gider. Yıllar sonra bir mahkeme salonunda cinayet zanlısı olan Maslova ile karşılaşır. Sonunu düşünmediği bir ilişki, hırs ve arzuları doğrultusunda terk ettiği genç kızın yaşamını mahvetmiştir. Prens, hayatı, eşit dağıtılmayan adaleti ve ülkesinin gerçeklerini sorgulamaya başlar, vicdan azabı onu bir hukuk mücadelesine iter. Prens, manen ölmüşken bu mücadeleyle yeniden doğar. Hapishaneye onu ziyarete gider, diğer mahkumlarla tanışır ve onlara yardım etmeye çalışır. Adaletin yerini bulması için elinden geleni yapar. Sibirya'da kürek cezasına makhum edilince Nehludov da arkasından gitmeye karar verir ve böylece onun diriliş süreci başlamış olur.
Diriliş, vicdan azabının ezici baskısı konu ederken, ceza hukuku, gelir dağılımı, soylular, mülkiyet hakkı ve sosyal adaletsizlik konularına da eleştiriler getirir. Harika bir öykü kurgusu içinde, kişisel, zihinsel ve ahlaki bir mücadeleyi anlatan harika bir kitap.
Dava – Franz Kafka
Hukuk eğitimi almış olan ünlü yazar Franz Kafka, kitabında Joseph K. için açılan bir davayı anlatır. Dava, korku çağı olarak görülen bir dönemde insanoğlunun iyiden iyiye kuşatılmış yaşamının öyküsüdür. Bu çağa korku egemendir, çünkü insan diğerleriyle insanca bir dil aracılığıyla iletişim kurabilme, insanca tepkiler uyandırabilme olanağından yoksun kalmıştır.
Kitabın kahramanı Joseph K. çevresi tarafından sevilen, saygın bir banka memuru ve iyi bir insandır. Bir sabah kalktığında hakkında dava açıldığını öğrenir. Karşısına dikilen bazı adamlar ona tutuklu olduğunu söylerler. Ancak niye dava açıldığını öğrenemez.
Kitapta betimlenen yargılama süreci, böyle bir korku çağının en güçlü simgelerindendir. Onun eseri, insan insanın korkusu olarak kaldığı sürece, güncelliğini yitirmeyecek gibi görünüyor.
Suçlar ve Cezalar Hakkında – Cesare Beccaria
Modern ceza hukukunun temellerini atmış olan Aydınlanma Çağı düşünürü Beccaria, 1764 yılında yazdığı kitabıyla büyük yankı uyandırmıştır. Beccaria, ceza adalet sistemini yeniden şekillendirecek düşünceler ileri sürmüştür. Kitapta, kanunların kaynağı, nasıl yapılmaları gerektiği, nasıl yorumlanacakları, cezanın niye ihtiyaç olduğu ve cezaların nitelikleri gibi önemli ve temel noktalara değinilir.
Hukukçular, Beccaria'nın başyapıtını elinin altında bulundurmalıdır. Aynen bir sözlük gibi, bir ceza yasası gibi başvuru kaynağıdır. Ceza yasalarının bir ilkeler sözlüğüdür.
Bülbülü Öldürmek – Harper Lee
Yazar, küçük bir kızın gözünden avukat olan babasının, cinayetle suçlanan siyahi bir adamı savunmak istemesi ve verilen hukuk mücadelesini aktarıyor. Pulitzer ödülüne layık görülen roman sinemaya da uyarlanmıştır. Günümüzde de çok satılan klasiklerden biridir.
Roman, Amerika’nın güneyinde 1930'lu yıllarda yaşanan ırkçılık ve eşitsizliği çocuk kahramanın gözünden anlatıyor. Harper Lee, yalın fakat çarpıcı bir dille adalet, özgürlük, eşitlik ve ayrımcılık gibi hâlâ güncel konuları, küçük kızın büyüyüş öyküsüyle birlikte analatırken, iyilik ve kötülüğü bireysel ve toplumsal düzeyde mercek altına alıyor. Haksız yere suçlanan bir adamın hikayesi; önyargı, ikiyüzlülük, sınıf ve ırk çatışmalarıyla beslenen küçük bir kasabasının sınırlarını aşıyor, dürüstlük ve adaletin önemini anlatan evrensel bir hikâye oluyor.
Bir Ceza Avukatından Gerçek Hikayeler – SUÇ 2 – Ferdinand von Schirach
Ceza avukatı ve yazar Ferdinand von Schirach, insanı altüst eden Suç adlı kitabının başarısının ardından yeni bir dizi hikâyeyle okurlarının karşısına çıkıyor. Ceza avukatı olan Schirach’ın mesleğinde karşılaştığı yeni ceza davalarını, yazar olan Schirach etkileyici ve edebi hikâyelere dönüştürüyor.
Kendine özgü sade anlatımıyla ve çarpıcı bir yoğunlukla kaleme aldığı kitabında Schirach, iyi ile kötüyü, suç ile suçsuzluğu ve her birimizin ahlaki sorumluluğunu sorguluyor.
Roma Hukuku Güncelliği – Michel Villey
Kitapta Roma hukukunun günümüze ne kadar etki ettiği olabildiğince basit şekilde anlatılmaya çalışılmıştır. Modern batı hukukunun kökleri olan Roma hukukunu derli toplu şekilde ve modern hukukla mukayese ederek ele alan bir eserdir.
Hukukun başlangıçtan günümüze dek geçirdiği başkalaşımı bu kitapta bulabilirsiniz. Kitapta da söylendiği gibi tarihi süreçte, uygulamayı ortaya çıkaran kural değil, kuralı ortaya çıkaran şey uygulama olmuştur. Bu bakış açısıyla hukuk, insanlar topluluk halinde yaşamaya başladığından beri vardı demek mümkündür. Ancak hukuku bir disipline dönüştüren Romalılar olmuştur. Hukukun aldığı yolu görmek ve temelinden kavramak için okumak çok faydalı olacaktır.
Adalet – Michael Sandel
Kitap, adalet kavramı ve ahlaki muhakeme konusunda, klasik dönemden günümüze kadar başlıca filozofların düşüncelerini aktararak tartışmaya açıyor. Yazar, kendi yorumlarıyla okuyucuların çeşitli çağdaş meselelerle yüzleşmesini sağlıyor.
Pozitif ayrımcılık, gelir dağılımı ve gey hakları gibi birçok konuya ahlaki, siyasi ve hukuki açılardan bakıyor. Bir bakıma siyaset felsefesinin temel sorunlarını irdeleyerek çözüm arıyor: kişisel haklar ve toplumun istekleri, eşitlik, ahlak, hukuk ve nihayetinde adalet.
Dreyfus Olayı (Adalet İçin Bir Savaşın Öyküsü) – Emile Zola
Dreyfus Olayı, çoğu hukukçu tarafından bilinen bir olaydır. Fransa’da 1894 yılında Alfred Dreyfus’un haksız yere suçlanması ile başlayan ve devamında yaşanan gerçek ve çığır açan olaylar bu kitapta yer alır. Dreyfus’un davası, dava aşamaları, Emile Zola’nın damga vurmuş gazete yazısı, dava sonrası ve askerlerin rütbelerinin sökülmesine kadar uzanan gerçek bir hikâyeye dayanan harika bir kitap sizi bekliyor. Haksızlıklar ve bu haksızlıklar karşısında durma konusunda hem yüreklendirici hem de atılacak adımlar konusunda yardımcı olacak unutulmaz bir eserdir.
Beş Cinayetin Anatomisi – Namık Kemal Behramoğlu
Yazar, hukuk fakültesine başladığı günden itibaren, cinayet suçları ile yakından ilgilendiğini ifade etmektedir. Savcılık ve ceza avukatlığı yaparak geçirdiği 35 yıl sonrasında bu kitapta, hukuk sistemindeki çarpıklıklar, cezaevleri, tahkikatları yürüten kişilerin eğitim yetersizlikleri, yargısız infaz yapan medyanın sorumsuz tavırları ve tüm bunlar arasında yapılan cezalandırmalar gibi konuları aktarıyor.
