Eğitim

Eğitim Sistemini Teknoloji Mi Etkiliyor Bireyler Mi?

Konuk Yazar
Güncellendi:
7 dk okuma
Sarı bir gömlek giyen bir adam büyük bir insan grubunun önünde kendinden emin bir şekilde duruyor. Ona en yakın sandalyede bir kadın oturuyor, uzun saçları omuzlarına dökülüyor. Başka bir kadın biraz daha uzaktaki bir sandalyede oturmaktadır ve saçları yüzünü kısmen kapatmaktadır. Bir adam cep telefonu tutmaktadır ve hafifçe odak dışıdır. Arka planda bir kadının saçının yakın çekimi görülüyor. Siyah ve turuncu bir nesne de görülebiliyor, ancak oldukça bulanık. Arka plandaki bir grup insan sandalyelerde oturuyor.
Eğitim SistemiEtkisiSonuç
1936 Köy Enstitüleriİlk ziyaretinde yaparak/yaşayarak öğrenmenin önemli olduğunu, eğitime daha fazla önem verilmesi gerektiğini, eğitime ayrılan bütçenin artırılması gerektiği önerisi.İlk olarak bu öneriler üzerine M. Kemal Atatürk tarafından eğitim sistemimiz iyileştirildi.
1945 YıllarJohn Dewey'in tekrar gelip Köy Enstitülerini incelemesi ve olumlu yorumlar yapmasıDünya'nın bu okulları görmesi ve tüm eğitim sistemlerinin bu okulları örnek alıp yapılandırması önerildi.
1940'lı YıllarDünya klasiklerinin Türkçeye çevrilmesi ve Köy Enstitüsü öğrencilerince zorunlu okunmasıYeni bir okur-yazar kitlesinin oluşması.
1936-1950 YıllarKöy Enstitüleri'nden büyük bir verim alınması.Mezun olan bireyler her işten anlayan, çok yönlü bireyler oldu.
GünümüzEğitim ve teknoloji ilişkisinde en üst seviyede olmak.Her türlü kaynağa kolay ulaşım olmasına rağmen, eğitim seviyemiz diğer ülkelere oranla düşük.
Online EğitimErişilebilir ve ücretsiz olmasıHenüz gelişme ve oturması süreci
GünümüzÇocukların ezberci eğitim sistemiÖğrencinin, bilgiyi hafızaya almak yerine internet üzerinden doğrudan bilgi alıp kullanması.
GünümüzRobot yetiştirme stratejisiTeknolojinin gelişmesine karşın, öğrenci başarısının gitgide düşme trendi.
John Dewey'in RapolarıEğitimde iyileştirilme önerileri sunmasıEğitimin yaparak ve yaşayarak öğrenme prensibine dayalı olarak yeniden şekillendirilmesi.
Köy Enstitüleri'nin KapatılmasıÜst düzey eğitim sisteminin sona ermesiEğitimde kalitenin ve öğrenci başarısının düşme sürecinin başlaması.
10 satır ve 3 sütunlu tablo
Tüm sütunları görmek için yatay kaydırın →

Eğitim sistemimizi gözden geçirmek için aslında çok da uzaklara gitmeye gerek yok. Şunun şurasında bir 90 yıl kadar geriye baksak yeter. Aslında benimde pek bir bilgim yoktu bu konuda. Tabi zamanla aldığım eğitimlerden, anlatılan olaylardan biraz daha bakış açımı geliştirdim. Konuyla alakalı düşüncem yakın zamanda oluştu diyebilirim sizlere. Geçen sene KPSS sınavı için hazırlanıyordum. Bu sırada bir dershanede eğitim alıyordum. Derslerimize katılan bir öğretmenin anlattığı olaydan sonra bakış açım tamamen değişti. 1936 yıllarında kurulan o mükemmel sistem; Köy Enstitüleri. Duydunuz mu daha önce bilmiyorum. Benim de çok fazla bir bilgim yoktu, ta ki konuyla ilgili araştırmalar yapana kadar.

İlk önce dershanede görev yapan öğretmenimiz John Dewey adında ABD’li ünlü bir filozofun ülkemize geldiğinden ve eğitim sistemimiz ile ilgili raporlar sunduğundan bahsetmişti. Ve bu olayın M. Kemal Atatürk zamanında olması ilgimi çekmişti doğrusu. Evet, tam da burada başladı bakış açımın genişlemeye başlaması. John Dewey, ilk ziyaretinde yaparak/yaşayarak öğrenmenin önemli olduğunu, eğitime daha fazla önem verilmesi gerektiğini, eğitime ayrılan bütçenin artırılması gerektiği konularında bir rapor sunmuş. Daha sonra rapor, M. Kemal Atatürk tarafından dikkate alınarak o zamanın eğitim sisteminde iyileştirilmeler yapılmış. Hatta bu raporun, biraz önce bahsettiğim Köy Enstitülerinin de kuruluşuna zemin hazırladığı söylenebilir.



Yıllar Önce Baştan Yaratılan Bir Sistem; Köy Enstitüleri

1945 yılında ülkemize tekrar gelen John Dewey, Hasanoğlan Köy Enstitüsü’nü inceledikten sonra İngiltere ve Amerika’daki konuşmalarında “Benim düşlediğim okullar Türkiye’de Köy Enstitüsü olarak kurulmuştur. Tüm Dünya’nın bu okulları görüp eğitim sistemini, Türklerin kurduğu bu okulları göz önünde bulundurarak yeniden yapılandırması isabet olacaktır.” ifadelerini kullanmıştır. (Ata, 2001; Akt. Efendioğlu, Berkant ve Arslantaş; 2010)

Bu süreç boyunca birçok uygulamaya önem verilmiştir. Bunlardan bir tanesi 1940’lı yıllarda dünya klasiklerinin Türkçe’ye çevrilerek, Köy Enstitüleri öğrencileri tarafından okunarak tanıtılması ve eleştirilmesi zorunluluğu getirilmesi yeni bir okur-yazar kitlesini oluşturduğunu söyleyebiliriz.

Düşünsenize; o zamanlar ile günümüzdeki eğitim sisteminin farklarını. Şimdi okullarımızda 90 yıl önce işlenen bir sistemden daha kötü bir sistemimiz var. Üstelik artık her şeye erişimimiz daha kolayken. Günümüzde eğitim alanında yapılan en köklü ve örnek gösterilecek çalışma ise online eğitimler olabilir. Teknolojiyi kullanarak bu eğitimlerden ücretsiz yararlanma hakkı kazanıyorsunuz. Birçok alandaki eğitimlere katılarak kişisel gelişiminizi sağlayabilirsiniz. Fakat bu sistemin de oturmasına, gelişme sağlamasına daha çok var. Henüz başlangıç aşamasında olan bir eğitim sistemi. 



Teknolojisiz Ama İleri Düzeyde Bir Eğitim Sistemi

1936-1950 yılları arasında Köy Enstitüleri’nden büyük bir verim alınmış. Bu sistem bir süre devam etmiş. Ve o okullardan mezun olan bireyler kendi uzmanlık alanlarının yanı sıra her işten anlayan bireyler olarak mezun olmuşlar. Okulun, sadece bir çatı altında ezberletilen dersler olmadığını bize en güzel şekilde yaşatmışlar zamanında.

Tabi bir de bunun geriye doğru gitmesi var. Asıl sorun da burada başlıyor zaten. Yıllar önce en üst düzeyde bir sisteme sahipken şimdi sadece robot yetiştiriyoruz okullarımızda. Düşünün şimdi; o zamanlarda hiçbir teknolojik erişiminiz yok. İstediğiniz kitaplara da kolay ulaşamıyorsunuz. İstediğiniz bilgilere ulaşmak için saatlerce belki günlerce zaman ayırıyorsunuz. Ama eğitimde başarılı oluyorsunuz ve dünyanın hiçbir yerinde uygulanmayan bir eğitim sisteminiz var. Üstelik okullarınızdan mezun olan bireyler de çok yönlü bir bilgiye sahip olarak mezun oluyorlar. Bunun bireylere olan katkısından tutun da ülkenize getireceği fırsatlara kadar düşünün.

Günümüzde ise teknoloji ve eğitim ilişkisi açısından bulunabileceğimiz en üst seviyedeyiz. Her türlü bilgi elimizin altındaki birkaç tuşta saklı. İstediğimiz kitapların özetlerine kadar bulabiliyoruz değil mi? Öyle eskisi gibi kütüphaneleri gez, ansiklopedileri tek tek tara, bilgileri bul vs. gibi problemlerimiz de yok. Peki, neden şuan eğitim seviyemiz diğer ülkelere kıyasla daha geride? Nereye gidiyor bunca bilgi? Eğitim seviyemizin bunca teknolojiye sahipken geriye gitmesi olası bir durum mu?

Günümüzde öğrencilerin çoğu şunu yapmakta; öğretmenin verdiği ödevi araştırmadan, internetten herhangi bir sayfadan bulduğu yazıyı okumadan çıktısını alıp okula götürmekte. Peki bilgi nerede kaldı? Öğrencinin hafızasında mı? İnternet sitesinde mi? Çıktı aldığı kağıtta mı? Elbette ki öğrencinin hafızasından başka her yerde. Eğitim sisteminin böyle olmasındaki en büyük etken sizce teknoloji mi yoksa programları hazırlayan eğitimcilerimiz mi?

İşte bu soruların tüm cevabı bu yazının başlığında ve sizin o eşsiz bakış açınızda saklı.

Son olarak M. Kemal Atatürk’ün, bu konuyla alakalı bir sözüyle yazımı sonlandırmak istiyorum.
“Milli Eğitim’in gayesi yalnız hükümete memur yetiştirmek değil, daha çok memlekete ahlâklı, karakterli, cumhuriyetçi, inkılâpçı, olumlu, atılgan, başladığı işleri başarabilecek kabiliyette, dürüst, düşünceli, iradeli, hayatta rastlayacağı engelleri aşmaya kudretli, karakter sahibi genç yetiştirmektir. Bunun için de öğretim programları ve sistemleri ona göre düzenlenmelidir.”

Kaynakça:

  • https://www.neslihankurt.com/jhon-deweyin-turkiye-izlenimleri-ve-1924den-gunumuze-yansimalari/

  • Ata, B.; Gazi Üniversitesi, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, cilt21, sayı 3(2001);193-207

Yazar: Melike Cehren Çinkaya

Sıkça Sorulan Sorular

Teknoloji ve Eğitim İlişkisi Nedir?

Her türlü bilgi elimizin altındaki birkaç tuşta saklı. İstediğimiz kitapların özetlerine kadar bulabiliyoruz değil mi? Öyle eskisi gibi kütüphaneleri gez, ansiklopedileri tek tek tara, bilgileri bul vs. gibi problemlerimiz de yok. 

Eğitim alanındaki En Köklü Çalışma Nedir?

Günümüzde eğitim alanında yapılan en köklü ve örnek gösterilecek çalışma ise online eğitimler olabilir. Teknolojiyi kullanarak bu eğitimlerden ücretsiz yararlanma hakkı kazanıyorsunuz. Birçok alandaki eğitimlere katılarak kişisel gelişiminizi sağlayabilirsiniz.

Köy Enstitüleri’nin Kazanımları Ne Olmuştur?

1936-1950 yılları arasında Köy Enstitüleri’nden büyük bir verim alınmış. Bu sistem bir süre devam etmiş. Ve o okullardan mezun olan bireyler kendi uzmanlık alanlarının yanı sıra her işten anlayan bireyler olarak mezun olmuşlar.

Eğitim ve teknoloji birbirini nasıl etkiliyor?

Eğitim ve Teknolojinin Karşılıklı Etkisi

Eğitim sistemi ve teknoloji arasındaki ilişki, tarihsel süreçte birçok değişim geçirmiştir. 1936 yılında kurulan Köy Enstitüleri örneğini ele alarak, günümüzdeki eğitim sistemine kıyasla değerlendirebiliriz. Köy Enstitüleri döneminde, yaparak ve yaşayarak öğrenme ön plana çıkarken, Türkçe'ye çevrilmiş dünya klasikleri üzerinden yeni bir okur-yazar kitlesi oluşturulmuştur. Bu yaklaşım, dönemin eğitiminde büyük bir ilerleme kaydedilmesini sağlamıştır.

Günümüzde Teknoloji ve Eğitim Sistemine Etkisi

Günümüzde ise teknolojinin eğitim sistemine etkisi daha fazla hissedilmektedir. Artan internet erişimi ve teknolojik araçların kullanımı; eğitimin, evrensel ve daha hızlı bir hale dönüşmesini sağlamıştır. Özellikle online eğitim platformları sayesinde, birçok alanda ücretsiz eğitime erişim mümkün hale gelmiştir. Bu durum bireysel gelişimin sağlanmasına katkıda bulunmaktadır.

Teknoloji ve Eğitim Sistemi Arasındaki Eleştirel Yaklaşım

Ancak günümüzdeki eğitim sistemi ve teknolojinin etkileşimi, köy enstitülerinin somut ve yaparak yaşayarak öğrenme yaklaşımından farklıdır. günümüz eğitim sistemi, teknolojik imkanlara rağmen çeşitli zorluklarla karşı karşıyadır. Özellikle kırsal kesimde yaşayan öğrencilerin teknolojiye erişim oranı düşük olduğu için, eşit bir eğitim imkanı sağlanamamaktadır.

Sonuç olarak, eğitim ve teknoloji birbirini kesinlikle etkilemektedir. Tarih boyunca eğitim sistemlerinin gelişiminin teknolojik değişimlerle paralel olduğunu söyleyebiliriz. Köy Enstitüleri döneminde yapılarak, yaşayarak öğrenme yöntemiyle başarılı sonuçlar elde edilirken; günümüzde eğitim alanındaki teknolojik gelişmelerin etkin kullanımı, bireysel ve toplumsal anlamda gelişim için fırsatlar sunmaktadır. Ancak bu potansiyelin değerlendirilmesi ve eğitim sistemine uyumlu hale getirilmesi, belirli zorluklar ve eleştirel yaklaşımlar gerektirmektedir.

Teknolojinin gelişmesi eğitimi nasıl etkiler?

Teknolojinin Gelişmesi ve Eğitim Sistemine Etkisi

Teknolojinin gelişmesi, eğitim sistemimizin önemli bir şekilde gelişmesine katkıda bulunmaktadır. Türkiye’nin eğitim sistemi geçmişte Köy Enstitülerinin örnek teşkil ettiği uygulamalarla ses getirmiş olsa da, günümüzde daha ileri bir yapıya geçiş süreci yaşanmaktadır. Bu süreçte, teknolojinin sunduğu olanaklarla ücretsiz eğitime erişim imkânı elde etmek ve kişisel gelişimi desteklemek mümkün olmaktadır.

Teknoloji ve Eğitimde Değişim

Geçmişten günümüze eğitim sistemimizde yaşanan değişimler göz önünde bulundurulduğunda, teknolojinin bu sürecin önemli bir parçası olduğu söylenebilir. Özellikle Hasanoğlan Köy Enstitüsü gibi başarılı uygulamalara öncülük etmiş olan John Dewey’in düşünceleri, teknolojinin gelişmesi ile birlikte daha fazla ivme kazanmaktadır. Günümüzde, eğitim alanında yapılan en önemli çalışmalardan biri olan teknoloji destekli eğitim, daha iyi bir sistem oluşturma yönünde önemli adımlar atmaktadır.

Erişim Kolaylığı ve Eğitimde Fırsat Eşitliği

Gelişen teknoloji sayesinde eğitime erişim kolaylığı sağlanmakta ve daha büyük kitlelere ulaşılabilmektedir. Bu da, geçmişe kıyasla eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanmasına önemli ölçüde katkıda bulunmaktadır. Ücretsiz ve çevrimiçi eğitim imkânları, kişisel gelişimi destekleme adına büyük bir fırsat sunarken, eğitim sistemimizde daha büyük gelişmelerin yaşanması için çalışmalar devam etmektedir.

Yeni Nesil Eğitim Sistemine Geçiş Süreci

Günümüzde henüz başlangıç aşamasında olan yeni nesil eğitim sistemi, teknolojinin gelişmesi ile birlikte daha oturmuş ve başarılı bir yapıya dönüşmektedir. Köy Enstitülerinden başlayarak günümüze kadar gelen, eğitim alanındaki büyük değişimlerin ışığında, teknoloji destekli eğitimin etkisi daha da artacak ve daha büyük başarılara ulaşılacaktır.

Sonuç olarak, teknolojinin gelişmesi eğitim sistemimize büyük ölçüde katkı sağlamaktadır. Ücretsiz ve çevrimiçi eğitim fırsatları sayesinde, fırsat eşitliğinin sağlanması ve kişisel gelişimin desteklenmesi amaçlanırken, sistemimizin daha da güçlü bir yapıya kavuşması hedeflenmektedir. Bu bağlamda, gelişen teknolojinin eğitime yansıyan etkisi, başarılı bir geleceğin inşası için büyük önem taşımaktadır.

Öğretim teknolojilerinin eğitimde kullanılmasının yararları nelerdir?

Öğretim Teknolojilerinin Eğitimde Kullanılmasının Yararları

Öğretim teknolojilerinin eğitimde kullanılması, öğrencilere daha etkili ve kalıcı bir öğrenme deneyimi sunmak için büyük önem taşımaktadır. Özellikle günümüzde yaşadığımız teknolojik gelişmeler ve hız, eğitim sistemimizin bu teknolojilerle birlikte entegre edilerek verimli kılınması gerekmektedir. Öğretim teknolojileri kullanılarak verilen derslerin, öğrencilere bilgi aktarımı ve öğrencilerin bilgileri uygulamaya dökme becerilerinin geliştirilmesine büyük katkı sağlar.

Öğrenci Motivasyonunun Arttırılması

Öğretim teknolojileri kullanarak sunulan eğitim, öğrencilerin ilgi ve motivasyonlarını artırır. Teknoloji aracılığıyla verilen zenginleştirici ve etkileşimli dersler, öğrencilerin daha iyi anlamalarına ve anlamlı öğrenme süreçlerine katılmalarına yardımcı olur. Bu sayede öğrenciler, konuları daha detaylı ve derinlemesine kavramalarını sağlar.

Bireysel Farklılıkların Hesaba Katılması

Öğretim teknolojileri, öğretmenlere, öğrencilerin bireysel farklılıklarını daha iyi hesaba katabilmelerini sağlar. Bu da öğrencilerin her birinin kendi hızında ve tarzında öğrenmesine olanak tanıyan esnek bir öğrenme ortamının oluşturulmasına imkan verir. farklı öğrenme stillerine uygun teknolojik araçlar ve uygulamalar kullanılarak, her öğrencinin potansiyelini en iyi şekilde ortaya çıkaracak bir öğretim sağlanır.

Araçlar ve Uygulamaların Kullanımı

Öğretim teknolojilerinin eğitimde kullanılması, öğretmen ve öğrenciler için birçok farklı araç ve uygulamaları kullanma imkanı sunar. Öğrencilerin bilgi erişimlerini geliştirerek, yetkinliklerini artırır. Online ders kaynakları, uygulamalar, simülasyonlar ve oyunlar gibi öğretim araçları sayesinde, öğrencilerin öğrenme süreçleri daha etkili ve eğlenceli bir hale gelir.

Uluslararası İşbirliği ve Kültürel Farkındalık

Öğretim teknolojilerinin eğitimde kullanılması, öğrencilerin uluslararası işbirliği ve kültürel farkındalık konularında gelişim sağlar. Öğrenciler, diğer ülkelerdeki öğrencilerle işbirliği yaparak, farklı kültürler ve yaşamlar hakkında bilgi edinirler. Bu da öğrencilerin küresel anlayış ve empati düzeylerini arttırır.

Sonuç olarak, öğretim teknolojilerinin eğitimde kullanılması sayesinde öğrenciler daha etkili ve kalıcı öğrenme süreçlerine katılırken, öğretmenler öğrencilerin bireysel farklılıklarını daha iyi hesaba katar ve daha zengin eğitim içerikleri sunar. Ayrıca, teknolojinin getirdiği imkanlar ile öğrencilerin uluslararası işbirliği ve kültürel farkındalık becerileri geliştirilir.