Bölümler

Çini Sanatı ve Tasarımı Bölümü (MYO)

Emel Keskin
Güncellendi:
10 dk okuma
Beyaz zemin üzerinde renkli bir karo deseni görülüyor. Desen, resmin sol üst köşesinde mavi, pembe, yeşil ve sarının çeşitli tonlarında karmaşık bir tasarıma sahip dairesel bir karo ile başlıyor. Desen, çeşitli şekil ve renklere sahip benzer karolarla aşağı ve sağa doğru devam ederek canlı ve göz alıcı bir görünüm yaratıyor. Resmin sağ alt kısmında, mavi ve pembe bir denizle çevrili parlak sarı bir merkeze sahip başka bir dairesel karo görülmektedir. Desen, çeşitli renk ve şekillerle görüntünün sol alt kısmına kadar devam ediyor. Genel olarak, bu görüntü dikkat çekeceği kesin olan güzel ve benzersiz bir karo deseni sergiliyor.
DönemBölgeÖnemli Çini Eserleri
KarahanlılarOrta Asyaİslamiyeti kabul eden ilk Türk devletlerinden biri olarak bilinen Karahanlılar döneminde çini sanatı kullanılmaya başlanmıştır.
Anadolu Selçuklu DevletiAnadoluAnadolu Selçuklu Devleti döneminde de çini sanatının kullanıldığı bilinmektedir.
Büyük SelçuklularOrta Doğu ve AnadoluBüyük Selçuklular döneminde çini sanatı önemli bir yer tutmuştur.
Osmanlı İmparatorluğuOsmanlı TopraklarıOsmanlı dönemiyle birlikte çini sanatı daha yoğunluklu olarak kullanılmaya başlanmıştır.
14-16. YüzyılİznikBursa Muradiye Camii, Edirne Muradiye Camii, Bursa Yeşil Camii ve Türbesi, Çinili Köşk
14-19. YüzyılKütahyaKonya ve İstanbul’daki birçok cami, Konya Mevlana Türbesi
GünümüzKudüsRestore edilen Kubbetül Sahratül Meşerrefebetül Müşerrefe Camii
GenelTürkiyeOsmanlı'dan kalan birçok yapıda ve müzelerde çini eserlerine rastlanabilir.
GenelDünyaÇini sanatı, dünya genelinde birçok müze ve koleksiyoner tarafından ilgi görüyor.
GenelTürkiye ve DünyaBugün hala çini sanatıyla uğraşan birçok sanatçı ve atölye bulunmaktadır.
10 satır ve 3 sütunlu tablo
Tüm sütunları görmek için yatay kaydırın →

Çini sanatı ve tasarımı örnekleri; binlerce yıllık geçmişi olan kültürel miraslarımızdan biridir. Genellikle Osmanlı sanatı olarak bilinen çini, aslında ilk Müslüman Türk medeniyetlerine kadar uzanan bir tarihe sahiptir. İslamiyeti kabul eden ilk Türk devletlerinden Karahanlılar döneminde çini sanatı kullanılmaya başlanmıştır.  Ayrıca, Anadolu Selçuklu Devleti dönemi ve Büyük Selçuklular döneminde de çini sanatının kullanıldığı kayıtlara geçmiştir. Sonrasında, Osmanlı döneminin başlamasıyla çini sanatı daha yoğunluklu olarak kullanılmaya başlanmıştır. 

Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk dönemlerinden son dönemlerine kadar, özellikle iki kentte çinicilik faaliyetleri yapılmaya devam edilmiştir. Çini sanatının ilk başkenti olan İznik’te, genellikle 14-16. yüzyıl arasında çini sanatı faaliyetleri yapılmıştır. İznik’ten sonraki çini başkenti ise Kütahya olmuştur. Kütahya’da çini sanatı, 14. yüzyıldan başlayıp 19. yüzyıla kadar uzanmıştır. Çini örnekleri çoğunlukla, mimarî yapıların iç ve dış süslemelerinde sıkça kullanılmıştır.

İznik’teki ilk çini örneklerine; Bursa Muradiye Camii’nde, Edirne Muradiye Camii’nde, Bursa Yeşil Camii ve türbesi ile Çinili Köşk’te rastlanıyor. Kütahya’daki çini örnekleri genellikle; Konya, Kayseri ve İstanbul’daki birçok camide ve Konya Mevlâna Türbesi’nde bulunuyor. Ayrıca, Kudüs’te restore edilen Kubbetül Sahratül Meşerrefebetül Müşerrefe Camii’nde de bu örneklere rastlanıyor.
İznik çinilerinde 16. yüzyıla kadar genellikle mozaik ve sırlı boya teknikleriyle geometrik desenler kullanılıyordu. Renk olarak da; mavi, siyah, lacivert ve turkuaz tercih ediliyordu. 16. yüzyıldan sonra sır altı boya ve sır tekniği ve farklı renkler de kullanılmaya başlanmıştır. 



Kütahya çinilerine baktığımızda ise; 16. yüzyıldan sonra sert beyaz hamur malzemesi ve sır altı tekniğinin kullanılmış olduğunu görüyoruz. Bu dönemdeki eserlerde, canlı ve parlak renkler tercih edilmiştir. Ayrıca zarif ve ince süslemeler de dikkati çeken diğer noktalardır. Çinicilik aslında, porselen veya seramikle ilgisi olmayan bir sanat dalıdır. Çini sanatında kullanılan malzeme, porselen ve seramik malzemelerinden farklı olan özel bir topraktır. Kütahya ve civarında bulunan bu topraklarla çeşitli türlerde eşyalar yapılır ve fırınlanır. Daha sonra üzerine çini sanatı tasarım örnekleri çizilerek ve sırla kaplanarak tekrar fırınlanır. Bu aşamalar sonrasında çini eserlerinin genel aşamaları tamamlanmış olur. Tabii ki artık yeni tasarımlar ve modern teknikler kullanılarak çini sanatı icra ediliyor. 

Çiniciliğin başkentinin halen Kütahya olduğunu söylesek yanlış olmaz. Hatta Kütahya’ya ve çini sanatımıza, dünya çapında da kıymet veriliyor. Kütahya; 2017 yılında Zanaat ve Halk Sanatları konusunda UNESCO tarafından “Yaratıcı Şehirler Ağı” na kabul edilmiştir. Aynı zamanda çiniciliğimizin de, UNESCO’nun “İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası” listesine layık görüldüğünü eklemeliyiz.

Çini Sanatı ve Tasarımı Bölümü (MYO) Nedir?

Çini Sanatı ve Tasarımı Bölümü, Meslek Yüksekokulu bünyesi altında eğitim faaliyetlerini sürdüren bir bölümdür. Bu program 2020 itibariyle sadece Kütahya Dumlupınar Üniversitesi’nde Güzel Sanatlar Meslek Yüksekokulu’nda bulunuyor. Bölüme, merkezî yerleştirme sınavıyla ve TYT puan türüyle öğrenci kabul ediliyor. Bölümün öncelikli amacı; atalarımızdan bize miras kalan bu sanatı yeni nesillere tanıtmak ve öğretmektir. Diğer bir amacı da, çini sanatı ve tasarımı alanında yetişmiş sanatçı ve tasarımcılara olan ihtiyacın giderilmesidir. Çünkü çini alanındaki ihtiyacı karşılayacak başka bir bölüm henüz açılmamıştır. 



Çini sanatının dünya çapındaki değeri, bir “dünya markası” statüsünde görülüyor. Dolayısıyla bu bölümde okuyan öğrenciler de kıymetli bir sanat elçisi olarak kabul ediliyor. Öğrencilerin, Çini Sanatı ve Tasarımı bölümünden mezun olduktan sonra dikey geçiş de yapma olanağı da bulunuyor. İlgili bir lisans programını da okudukları takdirde, kariyer ve uzmanlık konusunda büyük şanslara sahip olabilirler.

Mezunların dikey geçiş yapabilecekleri bölümlerden bazı şunlardır: 

Çini Sanatı ve Tasarımı Bölümünün İş İmkânları Nelerdir?

Çini Sanatı ve Tasarımı bölümü mezunları için kamudaki iş imkânları kısıtlıdır, hatta yoktur. Bu bölüm mezunları için iş imkânları yüksek oranda özel sektörde faaliyet gösteren kurum ve kuruluşlardır. Mezunların, özellikle çini tasarımı ve üretimi yapan fabrikalar ve atölyelerde iş bulma olanakları bulunuyor. Ayrıca mezunlar, kişisel atölyelerini açarak tasarımlarını üretebilir ve pazarlayabilir. 

Çini Sanatı ve Tasarımı Bölümü Mezunları Ne İş Yapar?

Çini Sanatı ve Tasarımı bölümü mezunları şu işleri yapabilir:

  • Kendi atölyelerinde kendi tasarımlarını üretip pazarlamasını yapabilir, 

  • Çalıştıkları atölye ve fabrikalarda tasarımcı ve sanatçı olarak çalışabilir,

  • Çiniciliğin bütün aşamalarını (çamura şekil vermekten, tasarım ve uygulamaya kadar) tek başına yapabilir.

  • Çini konusunda faaliyet gösteren büyük kuruluşlarda, tasarımcılık ve danışmanlık gibi işler yapabilir.

Çini Sanatı ve Tasarımı Bölümü Dersleri Nelerdir?

Çini Sanatı ve Tasarımı bölümünde, uygulamalı derslerin ağırlıklı olarak verildiğini görüyoruz. Elbette ki sanat türlerini ve bu sanatların teorik konularını da içeren dersler mevcuttur. Ancak çizim teknikleri, boyama teknikleri, üretim teknikleri, laboratuvar dersleri, stajlar ve proje dersleri gibi uygulama derslerinin daha yoğun olduğu göze çarpıyor. 

Uygulamaların yoğun olması, öğrencilerin çini sanatı ve tasarımı alanında deneyim kazanmalarına ve ustalaşmalarına olanak sağlıyor. Zorunlu Staj dersi sayesinde de, öğrencilerin mezun olmadan önce çalışma hayatını tanıması sağlanıyor. 

Çini Sanatı ve Tasarımı bölümünün zorunlu dersleri şunlardır:

  • çini desen tasarımı i, ii, iii, iv

  • Temel Sanat Eğitimi I, II

  • Seramik Sanat Tarihi

  • Çini Seramik Teknolojisi I, II

  • Çini Atölye Uygulama I, II, III, IV

  • Çini Üretim Teknolojisi

  • Türk Sanat Tarihi

  • Teknik Resim

  • Mesleki Teknik Resim

  • Staj

Bölümün seçmeli ders havuzunda çeşitli alanlardan dersler bulunuyor. Seçmeli derslerin bazıları şunlardır:

  • Yabancı Dil dersleri (İngilizce, Almanca, Fransızca ve Rusça)

  • Ebru I, II

  • Serigrafi I, II

  • Laboratuvar I, II

  • Çamur Torna 

  • Şekillendirme ve Kalıp Teknolojisi 

  • Dekorlama Yöntemleri 

  • Bilgisayar Destekli Tasarım 

  • Proje I, II

Çini Sanatı ve Tasarımı Bölümünün Taban Puanları ve Başarı Sıralamaları

Çini Sanatı ve Tasarımı bölümü 2020 yılı itibariyle ülkemizde sadece Kütahya Dumlupınar Üniversitesi’nde bulunuyor. Bu yılın tek taban puanı 185,949 puanla bu üniversiteye aittir. Başarı sıralaması ise 1734463 olarak açıklanmıştır. Ayrıca bu üniversitenin bölüm için ayırdığı kontenjan da 15 olarak belirtilmiştir.

Sıkça Sorulan Sorular

Çini Bölümü Hangi Üniversitelerde Var?

Çini Sanatı ve Tasarımı Eğitimi

Çini sanatı ve tasarımı, binlerce yıllık geçmişi olan bir kültürel miras olarak Türkiye'nin özellikle İznik ve Kütahya şehirlerinde kök salmıştır. Bu geleneksel sanatın yaşatılması ve yeni kuşaklara aktarılması amacıyla üniversitelerde çini sanatı ve tasarımı bölümü eğitim faaliyetlerine devam etmektedir.

Üniversitelerde Çini Bölümü
Çini sanatı ve tasarımı bölümü, meslek yüksekokulu bünyesi altında eğitim faaliyetlerini sürdürmektedir. Bu bölüme öğrenci kabul eden üniversiteler arasında Kütahya Dumlupınar Üniversitesi, Eskişehir Anadolu Üniversitesi ve İstanbul Üsküdar Üniversitesi sayılabilir. Bu bölümlerde öğrencilere, çini sanatının tarihi, teknikleri ve tasarım ilkeleri hakkında detaylı eğitim verilmektedir.

Eğitim İçeriği ve Yöntemleri
Çini sanatı ve tasarımı bölümünde öğrencilere teorik ve pratik eğitim verilir. Teorik derslerde çini sanatının tarihi, farklı dönemlerdeki özellikleri ve Türk İslam sanatındaki yeri incelenirken, pratik derslerde çinicilik teknikleri, desen çizimi ve sırlama işlemleri öğretilir. Öğrencilerin, eğitim süresince edindikleri bilgi ve becerileri mezuniyet projelerinde sergileyerek çini alanında kendilerini geliştirmeleri hedeflenir.

Lisans ve Yüksek Lisans Programları
Bazı üniversiteler, çini sanatı ve tasarımı eğitimini lisans ve yüksek lisans düzeyinde de sunmaktadır. Bu programlara, özellikle Güzel Sanatlar Fakültesi bünyesinde yer verilmektedir. Bu kapsamda İstanbul Kültür Üniversitesi ve İstanbul Aydın Üniversitesi, çinicilik alanında lisans ve yüksek lisans programları sunmaktadır.

Mezunlarının İstihdam Alanları
Çini sanatı ve tasarımı bölümü mezunları, kamu ve özel sektörde çok yönlü istihdam imkanlarına sahiptir. Mezunlar, çini ve seramik atölyelerinde, müzelerde, turizm ve organizasyon şirketlerinde, çinicilik ile ilgili sivil toplum kuruluşlarında ve eğitim kurumlarında görev alabilirler. Ayrıca serbest çini sanatçısı olarak da faaliyet gösterme imkanına sahiptirler.

Çini mezunu ne iş yapar?

Çini Mezunu Ne İş Yapar?

Tarih Boyunca Çini Sanatı ve Tasarımı

Çini sanatı ve tasarımı, binlerce yıllık geçmişi olan kültürel miraslarımızdan biridir. Osmanlı sanatı olarak bilinen çini, İslamiyet'i kabul eden ilk Türk devletlerinden Karahanlılar'dan beri kullanılmaktadır. Anadolu Selçuklu Devleti ve Büyük Selçuklular döneminde de çini sanatı önemli bir yer kaplamış, Osmanlı dönemi başlamasıyla yoğunluklu olarak kullanılır hale gelmiştir. İznik ve Kütahya şehirlerinde çinicilik faaliyetleri tarih boyunca devam etmiştir.

Çini Sanatının Özellikleri ve Kullanıldığı Yerler

Çini sanatı, mimari yapıların iç ve dış süslemelerinde sıklıkla kullanılır. İznik çinilerinde geometrik desenler ve mavi, siyah, lacivert, turkuaz renkler tercih edilirken, Kütahya çinilerinde canlı ve parlak renklerle zarif ve ince süslemeler dikkat çeker. Çinicilik, porselen ve seramikle ilgisi olmayan bir sanat dalıdır ve özel bir toprak kullanılır.

Çini Sanatı Eğitimi

Çini Sanatı ve Tasarımı Bölümü, Meslek Yüksekokulu bünyesi altında eğitim faaliyetlerini sürdürmektedir. Bu bölümden mezun olanlar, çini sanatına dair bilgi ve beceri kazanırlar. Ayrıca, Kütahya'nın dünya çapında değer gören çini sanatı, UNESCO'nun 'İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası' listesine dahil edilmiştir.

Çini Mezunu Kariyer Fırsatları

Çini mezunu olanlar, çeşitli alanlarda kariyer yapabilirler. Özellikle çiniciliğin yoğun olarak yapıldığı İznik ve Kütahya'da faaliyet gösteren atölyelerde veya kültür ve turizm sektöründe iş imkanları bulunmaktadır. Mezunlar, kamu ve özel sektörde çini tasarımcısı veya uygulayıcısı olarak görev alabilirler. Ayrıca, kendi atölyelerini açarak bağımsız çalışabilir veya eğitim alanında öğretmenlik ve akademisyenlik yapabilirler.

Türkiyede Çinicilik nerelerde yapılır?

Çinicilik Türkiye'de Nerede Yapılır?

Çini sanatı ve tasarımı, binlerce yıllık geçmişi olan zengin kültürel miraslarımızdandır. Türkiye'deki çinicilik faaliyetleri, özellikle İznik ve Kütahya kentlerinde yoğun olarak gerçekleşmektedir. Bu sanatın kökleri, İslamiyet'i kabul eden ilk Türk devletlerinden Karahanlılar dönemine kadar uzanmaktadır. Anadolu Selçuklu Devleti ve Büyük Selçuklular dönemlerinde de çini sanatının kullanıldığına dair kayıtlar bulunmaktadır. Osmanlı dönemine gelindiğinde ise çinicilik faaliyetleri daha da yaygınlaşmıştır.

İznik ve Kütahya Çiniciliği

Çini sanatının ilk başkenti olarak kabul edilen İznik'te 14-16. yüzyıllar arasında çini faaliyetleri gerçekleştirilmiştir. İznik çinilerinde geometrik desenler ve mozaik teknikleri dikkat çekicidir. İznik çinilerine Bursa Muradiye Camii, Edirne Muradiye Camii, Bursa Yeşil Camii ve Çinili Köşk'te rastlanmaktadır.

İznik'ten sonra çini başkenti olarak kabul edilen Kütahya'da çini sanatı 14. yüzyıldan itibaren 19. yüzyıla kadar devam etmiştir. Kütahya çinileri, canlı ve parlak renklerle zarif süslemeleriyle bilinir. Konya, Kayseri ve İstanbul'daki camilerde ve Konya Mevlâna Türbesi'nde Kütahya çinilerine rastlanmaktadır.

Çinicilikte Kullanılan Malzemeler ve Teknikler

Çinicilik; porselen ve seramikle ilgisi olmayan, özel topraklardan yapılan ve süslemeli eşyalar üreten bir sanat dalıdır. İznik çinilerinde 16. yüzyıla kadar genellikle geometrik desenler ve sırlı boya teknikleriyle üretilirken, 16. yüzyıldan sonra sır altı boya ve sır tekniği kullanılmıştır.

Kütahya çinilerinde ise, 16. yüzyıldan sonra sert beyaz hamur malzemesi ve sır altı tekniği kullanılmıştır. Bu dönemde canlı ve parlak renklerin tercih edildiği eserlerde, ince süslemeler dikkat çeken noktalardır.

Çini Sanatının Modern Uygulamaları

Günümüzde çini sanatı, geleneksel tekniklerin yanı sıra yeni tasarımlar ve modern tekniklerle de icra edilmektedir. Çiniciliğin başkenti olarak kabul edilen Kütahya, dünya çapında da değeri bilinen ve 2017 yılında UNESCO tarafından 'Yaratıcı Şehirler Ağı'na kabul edilmiş bir kenttir. Ayrıca, çiniciliğin de UNESCO'nun 'İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası' listesine layık görüldüğünü belirtmek gerekir.

Eğitim Fırsatları

Çini sanatı ve tasarımı eğitimi, ülkemizde Meslek Yüksekokulu bünyesi altında çeşitli okullarda sunulmaktadır. Bu eğitimlerle yeni nesil çini sanatçıları ve tasarımcıları yetiştirilmekte ve yaşayan bu gelenek ve kültürel mirasımız korunmakta ve geliştirilmektedir.

Çini Sanatı ve Tasarımı Bölümünün Eğitim Programı Nelerden Oluşmaktadır?

Çini Sanatı ve Tasarımı Bölümünün eğitim programı, çini sanatı ve tasarımının özelliklerini ve tarihini, çini sanatının çeşitli tekniklerini, çini sanatının modern tasarımlarını, çini sanatının dekoratif uygulamalarını, çininin mücevheratını, çini sanatının restorasyonunu ve onarımını, çini sanatının korunması ve konservasyonunu, çini sanatının çeşitli formlarını ve çininin çeşitli kullanım alanlarını içerir.

Çini Sanatı ve Tasarımı Bölümünde Hangi Alanlarda Uzmanlaşma Olanağı Sunulmaktadır?

Çini sanatı ve tasarımı bölümünde öğrenciler, çini motiflerinin tasarımı, çini üretimi, çini restorasyonu ve çini ticareti gibi alanlarda uzmanlaşma olanağı sunmaktadır.

Çini Sanatı ve Tasarımı Bölümünde Mezun Olan Öğrencilerin İş Bulma Olanakları Nelerdir?

Çini Sanatı ve Tasarımı Bölümü mezunları, çini sanatı ve tasarımı alanında çalışmak isteyen kişiler için birçok fırsat sunmaktadır. Mezunlar, çini sanatı ve tasarımı üretimine katkıda bulunmak, çini sanatı ve tasarımı ürünlerinin tasarımını yapmak, çini sanatı ve tasarımı eğitim ve çalışmaları yapmak, çini sanatı ve tasarımı ürünlerinin pazarlanmasını yönetmek gibi alanlarda çalışabilirler. Ayrıca, mezunlar ayrıca çini sanatı ve tasarımının çeşitli yönlerinin araştırılması ve geliştirilmesine katkıda bulunabilirler. Son olarak, mezunların çini sanatı ve tasarımı ürünlerini satışa sunmak ve bu ürünleri sağlamak için kurumsal ve bireysel satış kanallarının kullanılması da mümkündür.

Çini sanatı ve tasarımının tarihsel geçmişi nedir?

Çini Sanatının Tarihsel Geçmişi

Çini sanatı ve tasarımı, binlerce yıllık kültürel miraslarımızdandır ve özellikle Osmanlı sanatı ile özdeşleşmiştir. İlk Müslüman Türk medeniyetlerine kadar uzanan çini sanatı, Karahanlılar döneminden itibaren kullanılmaya başlamış ve Anadolu Selçuklu Devleti ile Büyük Selçuklular dönemlerinde de kaydedilmiştir. Osmanlı dönemiyle birlikte çini sanatının kullanımı daha da yaygınlaşmıştır.

İki Çini Başkenti: İznik ve Kütahya

Çini sanatının ilk başkenti İznik'te 14-16. yüzyıllar arasında faaliyetler yapılmıştır. İznik'ten sonra çini sanatının başkenti Kütahya olmuştur. Kütahya'da çini sanatı, 14. yüzyıldan başlayıp 19. yüzyıla kadar devam etmiştir. Çini örnekleri, mimarî yapıların iç ve dış süslemelerinde sıklıkla kullanılmıştır.

Çini Örnekleri ve Teknikleri

İznik çinilerinde 16. yüzyıla kadar mozaik ve sırlı boya teknikleriyle geometrik desenler kullanılırken, renk olarak mavi, siyah, lacivert ve turkuaz tercih edilmiştir. 16. yüzyıldan sonra sır altı boya ve sır tekniği ile farklı renkler de kullanılmaya başlanmıştır. Kütahya çinileri ise 16. yüzyıldan sonra sert beyaz hamur malzemesi ve sır altı tekniği kullanılarak üretilmiştir. Bu dönemdeki eserlerde, canlı ve parlak renkler ile zarif ve ince süslemeler dikkat çekmektedir.

Çini Malzemesi ve Modern Uygulamalar

Çini sanatında kullanılan malzeme, porselen ve seramik malzemelerinden farklı olan özel bir topraktır. Kütahya ve civarında bulunan bu topraklarla çeşitli türlerde eşyalar yapılır ve fırınlanır. Daha sonra üzerine çini sanatı tasarım örnekleri çizilerek ve sırla kaplanarak tekrar fırınlanır. Günümüzde, yeni tasarımlar ve modern teknikler kullanılarak çini sanatı icra edilmektedir.

Kütahya: Çinicilik Başkenti

Çiniciliğin başkentinin halen Kütahya olduğunu söylesek yanlış olmaz. Kütahya, 2017 yılında 'Yaratıcı Şehirler Ağı'na kabul edilmiştir ve çiniciliğimizin de, UNESCO'nun 'İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası' listesine layık görüldüğünü eklemeliyiz. Çini Sanatı ve Tasarımı Bölümü, Meslek Yüksekokulu bünyesinde eğitim faaliyetlerini sürdürmektedir.

Türkiye'deki çini sanatı ve tasarımının en önemli merkezleri hangileridir?

Türkiye'deki Çini Sanatı ve Tasarım Merkezleri

Çini sanatı ve tasarımı, binlerce yıllık geçmişi olan önemli kültürel miraslarımızdan biridir. Bu sanat dalının kökleri, ilk Müslüman Türk medeniyetlerine kadar uzanmaktadır. Türkiye'deki çini sanatı ve tasarımının en önemli merkezleri İznik ve Kütahya'dır. Her iki şehirde de farklı dönemlerde ortaya çıkan çini eserleri, mimari yapıların iç ve dış süslemelerinde sıkça kullanılmıştır.

İznik: Çini Sanatının İlk Başkenti

İznik, çini sanatının ilk başkenti olarak kabul edilir ve genellikle 14-16. yüzyıl arasında çini sanatı faaliyetleri yapılmıştır. İznik'teki ilk çini örneklerine Bursa Muradiye Camii, Edirne Muradiye Camii, Bursa Yeşil Camii ve türbesi ile Çinili Köşk'te rastlanıyor. İznik çinilerinde 16. yüzyıla kadar genellikle mozaik ve sırlı boya teknikleriyle geometrik desenler kullanılırken, renk olarak da mavi, siyah, lacivert ve turkuaz tercih edilmiştir. 16. yüzyıldan sonra sır altı boya ve sır tekniği ile farklı renkler de kullanılmaya başlanmıştır.

Kütahya: Çini Sanatının İkinci Başkenti

İznik'ten sonra çini sanatının ikinci başkenti olan Kütahya'da çini sanatı, 14. yüzyıldan başlayıp 19. yüzyıla kadar uzanmıştır. Kütahya'daki çini örnekleri genellikle Konya, Kayseri ve İstanbul’daki birçok camide ve Konya Mevlâna Türbesi’nde bulunmaktadır. Kütahya çinilerinde 16. yüzyıldan sonra sert beyaz hamur malzemesi ve sır altı tekniği kullanılırken, canlı ve parlak renkler tercih edilmiştir. Zarif ve ince süslemeler de dikkat çeken diğer özelliklerdir.

Çinicilikte Kullanılan Malzemeler ve Teknikler

Çinicilik, porselen veya seramikle ilgisi olmayan bir sanat dalıdır. Çini sanatında kullanılan malzeme, porselen ve seramik malzemelerinden farklı olan özel bir topraktır. Kütahya ve civarında bulunan bu topraklarla çeşitli türlerde eşyalar yapılır ve fırınlanır. Daha sonra üzerine çini sanatı tasarım örnekleri çizilerek ve sırla kaplanarak tekrar fırınlanır. Bu aşamalar sonrasında çini eserlerinin genel aşamaları tamamlanmış olur. Modern çini sanatı ise yeni tasarımlar ve teknikler kullanılarak icra edilmektedir.

Çini Sanatının Bugünkü Durumu

Çiniciliğin başkentinin halen Kütahya olduğunu söylemek yanlış olmaz. Kütahya ve çini sanatımıza dünya çapında da kıymet verilmektedir. Kütahya, 2017 yılında zanaat ve Halk sanatları konusunda UNESCO tarafından “Yaratıcı Şehirler Ağı”na kabul edilmiştir. Çiniciliğimizin de UNESCO'nun “İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası” listesinde yer aldığını belirtmek gerekir. Meslek Yüksekokulu bünyesinde yer alan Çini Sanatı ve Tasarımı Bölümü, bu değerli kültürel mirasın gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak adına eğitim faaliyetlerini sürdürmektedir.

Çini sanatı örneklerine Türkiye'den ve dünyadan hangi mimari yapılarında rastlanır?

Çini Sanatı Örnekleri ve Mimari Yapılar

Türkiye'de ve dünya genelinde çini sanatı örneklerine rastlanan mimari yapılar arasında camiler, türbeler ve köşkler bulunmaktadır. İznik ve Kütahya şehirlerinde gelişen çini sanatının tarihi, Karahanlılar dönemine kadar uzanmaktadır. İslamiyet'in kabulünden itibaren kullanılan çini sanatı, Anadolu Selçuklu ve Büyük Selçuklular dönemlerinde de yaygın olarak kullanılmıştır. Osmanlı döneminde ise çini sanatı daha yoğun bir şekilde mimari yapıların iç ve dış süslemelerinde kullanılmıştır.

İznik Çini Örnekleri ve Yapılar

İznik'teki çini sanatı örneklerine Bursa Muradiye Camii, Edirne Muradiye Camii, Bursa Yeşil Camii ve Çinili Köşk'te rastlanmaktadır. İznik çinilerinde 16. yüzyıla kadar genellikle mozaik ve sırlı boya teknikleriyle geometrik desenler kullanılırken, renk olarak mavi, siyah, lacivert ve turkuaz tercih ediliyordu. 16. yüzyıldan sonra sır altı boya ve sır tekniği ile farklı renkler kullanılmaya başlanmıştır.

Kütahya Çini Örnekleri ve Yapılar

Kütahya çiniciliği örnekleri ise Konya, Kayseri ve İstanbul'daki camilerde ve Konya Mevlâna Türbesi'nde bulunuyor. Ayrıca Kudüs'te restore edilen Kubbetül Sahratül Meşerrefebetül Müşerrefe Camii'nde de bu örneklere rastlanmaktadır. Kütahya çinilerinde 16. yüzyıldan sonra sert beyaz hamur malzemesi ve sır altı tekniği kullanılmış olup, canlı ve parlak renkler tercih edilmiştir. Zarif ve ince süslemeler ise dikkat çeken diğer özelliklerdir.

Çini Sanatı ve Malzemeleri

Çini sanatında kullanılan malzeme, porselen ve seramik malzemelerinden farklı olan özel bir topraktır. Kütahya ve civarında bulunan bu topraklarla çeşitli türlerde eşyalar yapılır ve fırınlanır. Sonrasında üzerine çini sanatı tasarım örnekleri çizilerek ve sırla kaplanarak tekrar fırınlanır. Yeni tasarımlar ve modern teknikler kullanılarak çini sanatı geliştirilmeye ve icra edilmeye devam etmektedir.

Dünya Çapındaki Değer

Çiniciliğin başkentinin hala Kütahya olduğunu söyleyebiliriz. Kütahya, dünya çapında değer görmekte olup, 2017 yılında Zanaat ve Halk Sanatları konusunda “Yaratıcı Şehirler Ağı”na kabul edilmiştir. Aynı zamanda, çiniciliğin de UNESCO'nun “İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası” listesine layık görüldüğü de unutulmamalıdır.