
Karar verme hayatımızı sürdürme ve ihtiyaçlarımızı karşılamak için seçenekler arasından seçim yapmaktır. Karar verme ve uygulama özgür irademiz ile mümkün olur. Bu kısımda özgür müyüz yoksa özgür olduğumuzu mu sanıyoruz? Bizi karar vermek zorunda bırakan etkileri yeniden gözden geçirmek gerek.
Karar Verme Özgürlüğü
Bu tercihi neden yaptık? İhtiyaç mı yoksa etkilenme mi bizi bu tercihe götürdü? İş insanları için yazılmış bir kitapta “Günümüz çocukları yılda 300 milyar dolarlık harcama yapıyor ve bu durum 1.88 trilyon dolarlık tüketime etki ediyor” deniliyor. Üretimden pazarlamaya kadar tüm iş dünyasını etkileyen bu bilgi aynı zamanda kararlarımızı özgür irademizle almadığımızı belirtiyor.
Çocuktaki özgür irade bu kadar büyük bir pazar oluşturamaz çünkü kanunlarımıza göre çocuklar alış-veriş yapamaz. Ebeveyenleri ihtiyaçlarını karşılamakla yükümlü. Eğer bu bilgi de gerçek ise demek oluyor ki karar verme konusunda yönlendiriliyoruz. Biz okulda üretimin ihtiyaca göre yapıldığını öğrendik. Yaşadığımız bu günlerde ise önce üretim yapılıyor sonra pazar yaratılıyor. Tüm ekonomi literatürürü yeniden düzenlenmezse çöpe gidecek.
Karar Almadan Yaşanmaz
Donanımızla şartlara uygun olanı bilinçli seçmek veya gerektiğinde kendimizin ya da çevremizin yaratıcılığını katarak yaptığımız tercihler/eylemler şeklinde karar verme tanımını genişletmek mümkün. Karar almadan yaşadığımız bir an yok. Uyanınca yataktan kalkmaya veya tam tersi uyumak için yatma zamanına kadar her şey için bir karar verme durumu mevcut. Araştırmalarda insanın gün içinde ortalama 36 karar aldığı tespit edilmiş. Güne bakınca 36 sayısı çok yetersiz kalıyor.
Düşünüp değerlendirerek aldığımız kararlar dışında pek çok karar veriyoruz ve bunların farkına varamıyoruz demek ki. Bazı kararlarımızı öyle çok ve sık kullanıyoruz ki onlar alışkanlığa dönüşüyor ve düşünmeden uyguluyoruz. Alışkanlıklar önceleri aldığımız ve tekrarlanan kararlardan oluşuyor.
Kararsız Kalma
Karar verme önemli fakat kolay değil. Yenilik ve durum değişikliği yaratması bakımından endişe verici . Bilinmezliği ise korkutucu. Korku ise erteleme sebebi. Yani karar verme ertelenmemeli ve seri olmalı ki hayat devam etsin.En iyi karar yok. Alınmış her kararın mutlaka geçerli bir sebebi ve uygulama sonrası zarar verme olasılığı da var. Buna rağmen en kötü karar kararsız kalmaktan çok daha iyi. Karar vermek için dış ya da iç etken kişiyi zorlar ve mecbur bırakır.
Karar Verme Öncesi
İhtiyacı sorgularız,
Bilgimizi tararız,
Olası kararları oluştururuz,
Uygulamayı hayal ederiz,
Olası sonuçları değerlendiririz
Bir tercih yaparız.
Bu aşamada bilinç konusu gündeme geliyor. Karar verme aşamasının etkenlerinden en önemlisi bilinçaltı yani alt belleğimiz. Bilincimizi duygularımızı etkileyen deneyimlerimiz oluşturuyor.
Bilinçaltı Kime Hizmet Eder?
Bilinçaltı farkında olduğumuz ve olmadığımız, duygularımızı etkileyen ve etkilemeyen her şeyden oluşuyor. Aslında gerçek kararlarımızı bilinçaltı belirliyor hatta buna tam tanımı değilse de iç güdü şeklinde ifade edenler var. Bilinçaltı bilincimizden çok farklı çalışıyor ve her şeyi depoluyor. Duyularımızın algı seviyesi dışındaki şeyleri dahi depoluyor ve karar verme aşaması için bizi yönlendiriyor.
Bu durumu fark eden üretim firmaları, siyasiler ve başkaları da yaygın sosyal medya aracılığı ile bizi istediği yere çekebiliyor. Biz de bu yönlendirme doğrultusunda kararlarımızı özgür irade ile aldığımızı sanıyoruz.
Gerçek Özgür İrade İle Karar Verme
Duygularla karar vermemek,
Eleştirel düşünme becerisini geliştirmek,
Kendinin farkında olmak,
Açık fikirli olmak,
Gözlem ve kaynağın güvenilirliğini sorgulamak,
Olgu ve görüşü ayırmak,
Varsayımları fark etmek,
Bu maddelerin hepsi bizi özgür irademize kavuşturur ve bu bilinç ile doğru karar veririz. Mutlu ve sağlıklı kararlar çevrenizdekileri de mutlu eder. Bu konuda karar verme teknikleri ve Sağlıklı Karar Vermenin Altın Kuralları başlıklı blog yazıları size yardımcı olabilir.

Sıkça Sorulan Sorular
Özgür irade kavramı karar verme sürecinde nasıl işler?
Özgür irade ve karar verme süreci
Özgür irade kavramı, bireylerin kendi istek ve arzularına göre seçim yapabilme yetisi olarak tanımlanmaktadır. süreci ise, hayatımızı sürdürme ve ihtiyaçlarımızı karşılamak adına seçenekler arasından tercih yapma işlemidir. Özgür irade kavramının sürecinde nasıl işlediğine dair çeşitli örnekler ve görüşler bulunmaktadır.
Bilinç ve bilinçaltı faktörleri
Bilinç, duyguları ve düşünceleri farkında olarak yaşamak ve yönetmektir. Karar vermeyi etkileyen en önemli faktörlerden biri dır. ; farkında olduğumuz, olmadığımız, duygularımızı etkileyen ve etkilemeyen her şeyden oluşmaktadır. Bu nedenle, özgür iradeyle alınan kararların aslında faktörlerle yönlendirildiği ileri sürülmektedir.
Özgür irade ve pazarlama etkisi
Günümüzde yapılan harcamalar ve tüketim davranışları, bireylerin kararlarının ne kadar özgür olduğu tartışmalarını da beraberinde getirmektedir. Özellikle çocukların yılda 300 milyar dolarlık harcama yaptığı ve bu durumun 1.88 trilyon dolarlık tüketime etki ettiği düşünüldüğünde, kararların gerçekten özgür iradeyle mi alındığı sorusu önem kazanmaktadır.
Karar verme ve alışkanlıklar
Bir diğer önemli nokta ise, düşünmeden yapılan ve daha sonra alışkanlığa dönüşen eylemlerin, karar verme sürecini nasıl etkilediğidir. Alışkanlıklar, daha önce alınmış ve tekrarlanan kararlardan oluşmaktadır ve bu durum da özgür iradenin sınırlanmasına yol açmaktadır.
Karar vermenin zorlukları ve sonuçları
Karar vermek, önemli ancak kolay olmayan bir süreçtir. Yenilik ve durum değişikliklerinin yarattığı endişe ve bilinmezlik korkusu, kişiyi kararsızlığa ve ertelemeye sürükleyebilir. Ancak uygulama sonrasında zarar verme olasılığı da olsa, en kötü kararın kararsız kalmaktan daha iyi olduğu belirtilmektedir.
Sonuç olarak, özgür irade kavramı karar verme sürecinde önemli bir rol oynamaktadır. Bilinçaltı faktörler, pazarlama etkileri, alışkanlıklar ve korkular gibi pek çok etken, bireylerin özgür iradesi çerçevesinde karar vermelerini etkileyebilmektedir. Bu nedenle, özgür iradenin nasıl işlediğini anlamak ve karar verme sürecini daha sağlıklı yönetebilmek adına bu etkenleri göz önünde bulundurmak gerekmektedir.
Bilinçaltının özgür iradeyle alınan kararlara etkisi nedir?
Bilinçaltının Özgür İradeyle Alınan Kararlara Etkisi
Kararlarımızın asıl belirleyicisi olarak bilinçaltı
Bilinçaltı, farkında olduğumuz ve olmadığımız, duygularımızı etkileyen ve etkilemeyen her şeyden oluşan, güçlü bir süreçtir. Bazı araştırmacılar, gerçek kararlarımızın bilinçaltı tarafından belirlendiğini ve hatta bu durumu iç güdü şeklinde yorumladığını belirtmektedir. Bilinçaltı, bilincimizden çok farklı çalışır ve her şeyi depolar. Duyularımızın algı seviyesi dışındaki unsurları bile depolayarak, karar verme aşamasında bizi yönlendirir.
Karar verme sürecinde bilinçaltının etkisi
Bilinçaltının karar verme süreçlerine etkisinin farkına varmak, özgür iradenin gerçek anlamını sorgulayarak anlayabiliriz. Kararlarımızı etkileyen unsurların yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir. Özellikle günümüzde, çocukların büyük miktarda harcama yapması ve bunun piyasayı etkilemesi, kararlarımızı özgür irademizle almadığımızı gösterir. Çocukların bu kadar büyük bir pazar oluşturması da kanunlarla sınırlandırılmasına rağmen, ailelerin ve ebeveynlerin yönlendirmeleriyle şekillenir.
Alışkanlıkların ve bilinçaltının kararlarımız üzerindeki rolü
Bilinçaltının özgür iradeyle alınan kararlara etkisi, alışkanlıklarımızın ve bilinçli olarak düşünülmemiş kararların şekillenmesinde de kendini gösterir. Alışkanlıklar esasen daha önce aldığımız ve tekrarlanan kararlardan oluşurken, bilinçaltı sürekli olarak bu alışkanlıkları yönlendirir ve destekler.
Sonuç olarak, karar verme sürecinde bilinçaltının etkisinin farkında olmak, öğrendiklerimiz ve tecrübelerimizle şekillenen beynimizin bizi yönlendirdiğini anlamamıza yardımcı olur. Özgür irademizle alınan kararlarla alakalı kendimize sormamız gereken sorular, gerçekte ne kadar özgür olduğumuzu ve kararlarımızın ne kadarını bilinçaltımızın etkisiyle aldığımızı ortaya koyar. Bu bilgi, kararlarımızı daha bilinçli ve etkin bir şekilde kullanmamıza olanak sağlar.
Özgür irade ve alışkanlıkların karar verme sürecine olan katkıları nelerdir?
Özgür İrade ve Alışkanlıkların Karar Verme Sürecine Etkisi
Karar verme, hayatımızı sürdürme ve ihtiyaçlarımızı karşılama sürecinde seçenekler arasından seçim yapmaktır. Bu süreçte özgür irademiz ve alışkanlıklarımız önemli rol oynar. Özgür irade, seçimlerimizi özgürce ve bilinçli olarak yapma yeteneğimizdir. Alışkanlıklar ise, başlangıçta bilinçli kararlar olsa da, zamanla otomatikleşen ve düşünmeden uyguladığımız eylemlerdir. Peki bu iki faktör, karar verme sürecimize nasıl katkıda bulunur?
Özgür İrade ve Karar Verme
Öncelikle özgür iradenin karar verme sürecindeki etkisine bakalım. Özgür irade sayesinde, insanlar kendi yaşamlarını ve deneyimlerini anlamlandırma ve değerlendirme şansı elde ederler. Bu sayede, insanlar yaşamlarında karşılaştıkları durumlarla başa çıkmak ve hedeflerine ulaşmak için bilinçli seçimler yaparlar. Buna göre özgür irade, karar verme sürecinde etkin bir şekilde yer alarak insanların daha sağlıklı ve uygun kararlar almasına olanak tanır.
Alışkanlıklar ve Karar Verme
Diğer taraftan alışkanlıklar, karar verme sürecinde farklı şekillerde etkili olabilir. Alışkanlıklar, başlangıçta bilinçli olarak alınan ve tekrarlanan kararlar sonucu oluşan otomatik davranışlar olarak tanımlanabilir. Bu nedenle zamanla, alışkanlıkların etkisi kararlarımızın otomatik ve düşünceye dayalı olmaktan öteye gitmez. İşte bu durum, kişinin özgür iradesini sınırlandırarak, çoğu zaman farkında olmadan yapılan tercihler ve alınan kararlarla sonuçlanır.
Kısacası, hem özgür irade hem de alışkanlıklar, karar verme sürecine önemli derecede etkide bulunur. Özgür irade, insanların yaşamlarına yön verme ve hedeflerine ulaşma yeteneğini artırırken, alışkanlıklar bazen özgür iradeyi devre dışı bırakarak otomatik ve düşünmeden yapılan kararlara yol açar. Bu nedenle, karar verme sürecinde etkin ve sağlıklı seçimler yapabilmek için özgür iradenin ve alışkanlıkların etkilerini iyi anlamak ve dengede tutmak önem taşır.
İlgili Kurslar

Koçvari Liderlik Eğitimi
Koçvari liderlik: güçlü soru, aktif dinleme ve yetkilendirme. Takımın potansiyelini açığa çıkarın.

Konsantrasyon Eğitimi
Dikkat biliminden teknikler: tek iş blokları, pomodoro, dijital gürültü azaltma. Odak skorunuzu yükseltin.

Yaratıcı Drama Eğitimi
Dramanın araçlarıyla öğrenme ve ifade: planlama, ısınma, canlandırma ve değerlendirme. Farklı yaş grupları için örnek atölyeler.


