Yabancı Dil Bilmek Neden Önemlidir?

Bugün herhangi bir iş ilanını okuduğunuzda karşınıza çıkan şartlar arasında ilk üçte yabancı dil bilgisi yer alıyor. Tercih edilen dil, sektörüne göre değişkenlik gösterse de günümüzde mutlaka ana diliniz haricinde bir yabancı dil niteliğine daha sahip olmanız gerekiyor.
Günümüz ticaretini ele alırsak bir ithalat ihracat firması İngilizce ve Çince bilen elemanlara ağırlık verirken, bir turizm firması daha çok İngilizce ve Arapça bilen personellere öncelik tanıyor. Dijitalleşen dünyamızda ve hayatlarımızda büyük bir yer kaplamaya başlayan mobil oyun sektörü içinse İngilizce ve Almanca’nın yanı sıra Asya dilleri tercih ediliyor.
Yabancı Dil Seviyesi
İçinde bulunduğumuz 21. yüzyılın şart koyduğu maddelerden biri de; yabancı dil düzeyi. Özgeçmişinize iliştirdiğiniz İngilizce notu ile maalesef ki her şey tamamlanmış olmuyor. İş ararken yapılan hatalardan biri de özgeçmişinizi hazırlarken yabancı dil seviyenizi yanlış yazmaktır. Şirketlerin bilhassa göz gezdirdiği nokta; bu dili ne kadar iyi bildiğiniz. Çoğunlukla ‘başlangıç, orta, ileri ve akıcı’ seviyelerinin bulunduğu seçenekler arasından minimum orta seviye bir dile sahip olmanız sizi adaylar arasında avantajlı konuma getiriyor.
Orta düzey, iş hayatında basit bir tanımla ‘derdimi anlatacak kadar biliyorum’ anlamına geliyor. Başlangıç seviyesi ise daha çok kişinin kendini tanıtabilme becerisi ile sınırlı kaldığı hissiyatını doğuruyor. Yabancı dil, yalnızca iş hayatında değil günlük yaşantımızda da sıklıkla kendini gösteriyor.
Günlük Hayatta Yabancı Dil Kullanımı
Bugün bir sinemaya gittiğimizde birçok filmi alt yazılı seyretmek durumunda kalabiliyoruz. Benzer şekilde tınısı hoşunuza giden müziğin dili, restoranda tattığınız o enfes yemeğin adı sizi nasıl okunduğu konusunda bir dakika boyunca düşündürebiliyor. Peki, ‘yolda bir turist ile karşılaşacağım, konuşamacağım ve utanma duygusuna kapılacağım’ endişesinden kurtulmak, yani yabancı dil öğrenmek bu kadar zor mu? Hayır. Kolay olduğunu söyleyemeyiz elbette ama asla zor değil.
Dilimizdeki Yabancı Kelimeler
Türk Dil Kurumu’na ait mecmualarda yer almasa dahi toplum olarak birçok yabancı kelimeyi dilimize katmış durumdayız. Devrin olmazsa olması fotoğraf çekimlerinde bile yakınlaştırma tabiri yerine ''zoomlama'' kelimesini kullanıyoruz. Odaklanmıyor, focuslanıyoruz.
Yarı zamanlı işleri değil part-time işleri tercih ediyor, internetteki bir dosyayı indirmiyor, download ediyoruz. Hatta Genel Ağ yerine İnternet diyor ve bu kelimeye hiç yabancılık hissetmiyoruz. Bitter çikolatayı seviyor, hamburgere hayır diyemiyoruz. Aslında yabancı dil zaten dilimizde diyebiliriz.
Türkçe’deki bir çok kelime farklı yabancı dil kategorilerinden gelmektedir. Örneğin Fransa’da tatildesiniz ve yeni doğum yapmış olan arkadaşlarınıza hediye olarak plastik bir biberon alacaksınız. Demeniz gereken kelime tam olarak bu; plastique biberon. Ya da pantolon arıyorsunuz diyelim. Dilimizde birebir yer alan bu kelimeyi söylemeniz yeterli: Pantolon.
Benzer kelimeler, dilimize ister istemez geçen yabancı söz öbekleri ile kulak aşinalığı seviyesine eriştiğiniz yabancı dil eğitimlerine başlarken kararlı olmalı ve asla pes etmemelisiniz. Bir dili bir günde öğrenmenizin mümkün olmadığını unutmamalısınız. Günümüz nimetlerinden yani dijital mecralardan yararlanarak aldığınız ücretsiz online eğitimleri, yalnızca o süreçte değil, günlük hayatta da kullanmaya çalışmalısınız.
Elbette size eğitimden çıkıp eve giderken, para uzatmakta olduğunuz minibüs şoförü ile İngilizce konuşun demek istemiyoruz. Evde mevcut eşyaların üzerine hangi yabancı dil için uğraşıyorsanız, nesnelerin o dildeki karşılıklarını ufak kağıtlar üzerine yazarak asmak güzel bir başlangıç olabilir. Ya da izleyeceğiniz filmlerin senaryolarını çıkartabilir ve izlerken oyuncular ile birlikte tekrar edebilirsiniz.
Bir çok kalıp cümleyi ezberlemeniz de kelimelere dilinizin daha rahat dönmesini sağlayacaktır. Yabancı dil öğrenmek için bir kursa kaydolmak, seyahate çıkmak, yurt dışında hem çalışıp hem okumak gibi seçenekleriniz de elbette mevcut. Fakat bizim değinmek istediğimiz şudur ki; bu koşullar sizler için olgunlaşmamış olsa dahi, isteğiniz var olduğu sürece bu zor koşulların alternatifleri her zaman mevcuttur.

İstanbul İşletme Enstitüsünde yazılarının yayınlanmasını isteyen konuk yazarlarımız için oluşturulan bilgi kartıdır. Birçok alanda ve disiplindeki yazıları bu hesap üzerinde bulabilirsiniz.