İngiliz Antropolog Edward Tylor’a göre kültür, insanın kendinde taşıdığı ve biyolojik olmayan bir yoldan yeni kuşaklara aktardığı karmaşık bir bütündür. Türk Dil Kurumu ise kültürü tarihsel, toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan bütün maddi ve manevi değerler ile bunları yaratmada, sonraki nesillere iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçların bütünüdür.
Maddi değerlerini sanat eserleri, binaları, halk oyunları, gelenek ve görenekleri oluştururken, manevi değerlerini inançları, yaşayış tarzları ve olaylara bakış açıları olarak değerlendirebilirsiniz. Kültürünüzü bir sonraki nesle aktarabilirsiniz. Popüler kültürü gelecek nesle aktarabilir misiniz?
En yalın hali ile belli bir dönem geçerli olan, hızla üretilen ve tüketilen olan tanımlayabiliriz. Bu hızlı değişim ile birlikte tüketimin de hızlıca arttığını iletmek yanlış olmaz. Tüketimin çok hızlı artması kültür endüstrisini oluşturmuştur ve kitle iletişim araçları, sosyal medya ve reklamlarda beraber popüler kültür kendisini kabul ettirmiştir. Herkesin bir şekilde en iyi, en kaliteli, en pahalı, en güzel, en başarılı, en mükemmel olmasını sağlamış ya da bazılarını olamadıkları şeyler için depresyona sokmuştur.
Popüler kültür bizlere ürünleri sunarken, bu ürüne sahip olmazsanız alt sınıf sayılırsınız, saygınlığınızı korumak için bu ürüne sahip olmalısınız baskısı yapar. Bu yüzden tatile gittiğinizde, yan masanızda oturan insan her şeyi fotoğraflayıp, takipçileri ile paylaşır. Çünkü popüler bir mekanda, herkesin gittiği bir mekanda olduğunu göstermesi gerekiyor. Asla alt sınıfa ait biri değil ve bunu ispatlamalı.
Popüler kültürün etmenleri kitleleri peşinden koşturabilecek düzeydedir. Bu anlamda popüler kültürün özelliklerine bakacak olduğumuzda, çabuk kullanımı görürüz. Giyimde, eğlenmede müzikte tek tipleştirme olgusu vardır. Aynı ürünler şekil değiştirerek, yeni sloganlar ile sunulmaya başlar. Yıllardır yediğiniz lokma tatlısının bir anda aşırı popüler olması gibi, hamur aynı lokma aynı. Sadece üzerine çikolata döküldü diye kitleleri peşinden koşturduğunun farkında mısınız? Sizi psikolojik olarak etkilemeye çalışırlar. Eskiden sadece kış ve yaz sezonunun sonunda indirim olurdu, şuan kuaförünüz bile “Black Friday” çılgınlığı yaşıyor.
İçerisinde yaşadığımız çağ sürekli bir gelişim ve değişim içerisinde. Globalleşme ile dünyanın herhangi bir yerinde moda olan bir ürüne ertesi gün sahip olabiliyoruz. Bu da ister istemez sizi popüler kültürün kucağına itiyor. Tabii ki tamamen geri duramazsınız ancak tüketim çılgınlıklarınızı azaltabilirsiniz ve gelecek kuşaklara aktarabileceğiniz toplum kültürünüzü koruyabilirsiniz. Sahip olduğunuz kimliğinizi, öz benliğinizi korumalısınız. Popüler kültür ile size dayatılan kimliğinizle ve girdiğiniz ortama özel oluşturduğunuz kim duruş sergileyerek bir yere ait olamazsınız ve benliğinizden zamanla uzaklaşırsınız.
Gelip geçici bir hayatı anlatan popüler kültür içerisinde müzik, yeme içme, spor, giyim ve alışveriş gibi birçok çeşitliliği barındırıyor. Popüler kültür en çok sosyal medya ile ilişkilidir. Sonuçta herkes nereye gittiğinizi görmeli, ne yediğinizi bilmeli, tatil seçimlerinizi sizinle beraber seçmeli. Evet, sizinle beraber. Sosyal medyada anket düzenleyerek yapacağı bir sonraki faaliyete karar verenleri hepimiz takip ediyoruz. Sorduğunuzda kimse influencer takip etmiyor fakat herkes influencer olmak için çaba harcıyor.
Medya popüler kültür ürünlerinin gelişmesine ve geniş kitlelere ulaşmasında çok önemli bir araçtır. Sosyal medya etkileşimleri ile popüler kültür ürünleri olan eğlence ve merak faktörü daha çok yaygınlaşmıştır. Sürekli olarak başkaları ne yapmış dürtüsü ile hareket ediyoruz.
Yüksek kültür, yaratıcı, keşfedici ve devrimci bir kültürdür. Tiyatro, bale, şiir, klasik müzik, güzel sanatlar yüksek kültüre dahil edilebilir. Popüler kültür, yüksek kültürün tam tersidir ve parasını ödeyen insanları mutlu etmek için kar sağlamak isteyen yatırımcıları tarafından oluşturulmuştur. Bu anlamda popüler kültür yüksek kültüre darbe vurur ve onu aşağı çeker.
Popüler kültür, insanlarda geçici ve sahte mutluluklar yaratır. Mutlu olmayı satın alma olarak düşünen insanlardan oluşur. Dolayısı ile mutlulukları kısa süreli olur ve duygusal olarak zarar görmeye başlarlar. Toplumu bireysel düşünmeye yönlendirdiği için zamanla ve siyasal olaylara karşı tepkisiz kalan bir nesil yetişir. Bireyler sadece tüketim ile ilgilenirler. Toplumsal olaylara karşı tepkileri sosyal hesaplarından ilgili olayla bir mesajdan öteye geçmeyecek duruma gelir.
Popüler kültür aynılaşmaya sebep olur. Etrafınıza bir bakarsanız ne demek istediğimi çok rahat anlayacaksınız. Tüm kadınlar aynı giyiniyor, tüm erkekler birbirinin aynısı eşyalara sahip. Herkesin aynı giyim tarzına sahip olması tesadüf olamaz değil mi? Estetik operasyonlar ile herkes birer Kim Kardashian olmuş durumda. Özgürce hareket düşünen birey popüler kültürün zorlaması ile baskı altına alınır ve herkesle aynı olur.
Popüler kültür nedir?
Kısa sürede değişen ve hızlı bir şekilde tüketilen her şeye popüler kültür diyebiliriz. Üretim yerine tüketimin desteklendiği, o dönem içerisinde geçerli olan gezi rotaları, müzikler, kıyafetler popüler kültürü oluşturan unsurlardır. Bireysellik ön plana çıkarılır ve zamanla insanlar birbirlerinden uzaklaşarak sadece internet ortamında var olmaya başlarlar.
Popüler kültürün hayatımıza etkileri nelerdir?
Öncelikli olarak popüler kültür sizlere geçici olarak bir tatmin ve mutluluk sağlıyor. Tüketme eğilimlerinizin artmasına sebebiyet vererek, sizi sınıflandırmaya çalışıyor. Popüler kültür ile sosyal medyayı daha aktif kullanmaya başlıyorsunuz ve sürekli olarak size tavsiye edilen tüketim çılgınlığına bulaşmış oluyorsunuz.
Popüler kültür örnekleri nelerdir?
Örnekler için sadece bir dakika durup etrafınıza bakmanız yeterli. Bu sezon herkesin üzerinde teddy kaban görmeniz, rap müziğin halkın tüm kesimi tarafından şaşırtıcı bir şekilde aşırı olarak sevilmesi, her yerde çekilen paylaşılan selfieler popüler kültüre verebileceğimiz en basit örneklerdir. Bir anda popüler olan ve kısa sürede unuttuğunuz her şey örnek teşkil eder.