İspanyolca'ya Giriş: Temel Kelimeler ve Günlük İfadeler
Merhaba! İspanyolca'ya adım atmaya ne dersiniz? 😊 Dünya üzerinde milyonlarca insanın konuştuğu bu sıcak ve melodik dil, yeni kültürler keşfetmek ve farklı insanlarla iletişim kurmak için harika bir araç olabilir. Hiç merak etmeyin, sıfırdan başlayacağız ve birlikte temel İspanyolca kelimeler ve ifadeler öğrenerek keyifli bir yolculuğa çıkacağız.
İspanyolca'nın Temelleri
İlk olarak, İspanyolca dilinin nasıl bir yapıya sahip olduğuna kısaca bakalım. İspanyolca, Latin kökenli bir dil olup, Romence diller ailesine aittir. Bu da demek oluyor ki, bazı kelimeler Latincede olduğu gibi Türkçede de benzer şekilde karşımıza çıkabilir.
Alfabe ve Telaffuz
İspanyolca alfabesi, Latin alfabesine dayanır ve bazı ek harfler içerir:
Ñ: Bu harf "enye" olarak okunur ve "ny" sesini verir. Örneğin, "niño" (çocuk) kelimesinde olduğu gibi.
Ch, Ll, Rr: Bu çift harfler de özel sesleri temsil eder. "Ch" İngilizcedeki "church" kelimesindeki "ç" sesi gibidir.
Telaffuz ipuçları:
1- H harfi genellikle okunmaz. Örneğin, "hola" (merhaba) kelimesi "ola" olarak telaffuz edilir.
2- J harfi boğazdan gelen bir "h" sesi gibidir. "José" ismi "hose" şeklinde okunur.
3- V ve B harfleri benzer şekilde telaffuz edilir, genellikle "b" sesi gibi.
Günlük Hayatta Kullanabileceğiniz Temel İfadeler
Yeni bir dil öğrenirken, başlangıçta günlük ifadeleri bilmek büyük kolaylık sağlar. İşte size bazı temel İspanyolca ifadeler ve anlamları:
Selamlaşma ve Vedalaşma
Hola: Merhaba
Buenos días: Günaydın
Buenas tardes: İyi günler
Buenas noches: İyi akşamlar / İyi geceler
Adiós: Hoşçakal
Hasta luego: Görüşürüz
¿Qué tal?: Nasılsın?
Muy bien, gracias: Çok iyiyim, teşekkürler
Nazik İfadeler
Por favor: Lütfen
Gracias: Teşekkürler
De nada: Bir şey değil
Lo siento: Üzgünüm
Perdón: Affedersin
Kendini Tanıtma
Me llamo...: Benim adım...
- Örneğin, "Me llamo Ayşe" (Benim adım Ayşe)
- ¿Cómo te llamas?: Adın nedir?
- Soy de Turquía: Türkiye'denim
- ¿De dónde eres?: Nerelisin?
Yönler ve Basit Sorular
¿Dónde está el baño?: Banyo nerede?
Aquí: Burada
Allí: Orada
¿Cuánto cuesta?: Ne kadar?
¿Hablas inglés?: İngilizce konuşuyor musun?
Sayılar ve Rakamlar
Sayıları bilmek günlük hayatta oldukça işimize yarar. İşte İspanyolca'da 1'den 10'a kadar sayılar:
1- Uno: Bir
2- Dos: İki
3- Tres: Üç
4- Cuatro: Dört
5- Cinco: Beş
6- Seis: Altı
7- Siete: Yedi
8- Ocho: Sekiz
9- Nueve: Dokuz
10- Diez: On
Örneklerle Kullanımı
Tengo dos hermanos: İki kardeşim var.
Quiero comprar tres manzanas: Üç elma almak istiyorum.
Günler ve Aylar
Takvimle ilgili terimler de sıkça karşımıza çıkar.
Günler
Lunes: Pazartesi
Martes: Salı
Miércoles: Çarşamba
Jueves: Perşembe
Viernes: Cuma
Sábado: Cumartesi
Domingo: Pazar
Aylar
Enero: Ocak
Febrero: Şubat
Marzo: Mart
Abril: Nisan
Mayo: Mayıs
Junio: Haziran
Julio: Temmuz
Agosto: Ağustos
Septiembre: Eylül
Octubre: Ekim
Noviembre: Kasım
Diciembre: Aralık
Renkler ve Sıfatlar
Etrafımızı tanımlamak için renkleri ve bazı temel sıfatları öğrenelim.
Renkler
Rojo: Kırmızı
Azul: Mavi
Verde: Yeşil
Amarillo: Sarı
Negro: Siyah
Blanco: Beyaz
Gris: Gri
Naranja: Turuncu
Rosa: Pembe
Morado: Mor
Sıfatlar
Grande: Büyük
Pequeño: Küçük
Bueno: İyi
Malo: Kötü
Caliente: Sıcak
Frío: Soğuk
Basit Cümle Yapıları
İspanyolca'da cümle kurmak için bazı temel yapıları bilmek yeterli olabilir.
Özne + Fiil + Nesne
Yo como manzanas: Ben elma yerim.
Ella vive en Madrid: O Madrid'de yaşıyor.
Nosotros hablamos español: Biz İspanyolca konuşuyoruz.
Olumsuz Cümleler
Olumsuz cümle kurmak için fiilden önce "no" kelimesi getirilir.
No entiendo: Anlamıyorum.
No hablo español: İspanyolca konuşmuyorum.
No tengo dinero: Param yok.
Faydalı İfadeler ve Sorular
Seyahat ederken veya İspanyolca konuşulan bir ortamda bulunurken işinize yarayabilecek bazı ifadeler:
¿Puedes ayudarme?: Bana yardım edebilir misin?
No sé: Bilmiyorum
Tengo hambre: Açım
Estoy cansado/cansada: Yorgunum (Erkek/Kadın)
¿Qué hora es?: Saat kaç?
Restoranda
La cuenta, por favor: Hesap lütfen
Una mesa para dos: İki kişilik bir masa
Quiero el menú: Menüyü istiyorum
Agua sin gas: Sade su
Agua con gas: Gazlı su
Alışverişte
¿Cuánto vale?: Ne kadar tutuyor?
Estoy mirando: Sadece bakıyorum
Quiero comprar esto: Bunu satın almak istiyorum
Talla pequeña/mediana/grande: Küçük/Orta/Büyük beden
İspanyolca'nın Zenginliği ve Çeşitliliği
İspanyolca, birçok ülkede konuşulan bir dil olduğu için ifade ve kelime çeşitliliği oldukça fazladır. Latin Amerika ve İspanya arasında bazı farklılıklar olabilir ama temel anlaşma kolaylıkla sağlanır.
Yerel İfadeler
¡Qué guay! (İspanya): Ne harika!
¡Chévere! (Latin Amerika): Süper!
¡Hasta pronto!: Yakında görüşürüz!
İspanyolca'da Fiil Çekimleri
Fiillerin doğru kullanımı iletişimde büyük önem taşır. İşte en yaygın kullanılan fiillerden bazıları ve çekimleri:
"Ser" Fiili (Olmak)
Yo soy: Ben ...'im
Tú eres: Sen ...'sin
Él/Ella es: O ...'dir
Nosotros somos: Biz ...'iz
Vosotros sois: Siz ...'siniz
Ellos son: Onlar ...'dir
Örnek: Yo soy estudiante (Ben öğrenciyim)
"Estar" Fiili (Bulunmak)
Yo estoy
Tú estás
Él/Ella está
Nosotros estamos
Vosotros estáis
Ellos están
Örnek: Ella está en casa (O evde)
Öğrendiklerimizi Özetleyelim
Selamlaşma ve temel iletişim ifadeleri günlük hayatta ilk ihtiyaç duyacaklarımızdır.
Sayılar, renkler ve sıfatlar, etrafımızı tanımlamak ve alışveriş gibi durumlarda işimize yarar.
Fiil çekimleri ve basit cümle yapıları ile kendi ifadelerimizi oluşturabiliriz.
İpuçları ve Tavsiyeler
Pratik yapın: Yeni öğrendiğiniz kelimeleri günlük hayatınızda söyleyin.
Dinleyin: İspanyolca müzikler ve filmler dinleyerek telaffuzunuzu geliştirebilirsiniz.
Not alın: Önemli ifadeleri ve kelimeleri bir deftere yazmak öğrenmenizi hızlandırabilir.
Sonuç
İspanyolca öğrenmek, yeni bir dünyaya açılan bir kapı gibidir. Sabırla ve istekle ilerledikçe, bu dilin zenginliğini ve güzelliğini daha da keşfedeceksiniz. Unutmayın, her yeni kelime ve ifade sizi farklı kültürlere bir adım daha yaklaştırır.
¡Buena suerte! (İyi şanslar!)
Saludable
Sağlıklı
Örnek Diyalog: Cambiar a una dieta más saludable mejoró significativamente mi energía y bienestar general.
Türkçe: Daha sağlıklı bir diyete geçmek enerjimi ve genel esenliğimi önemli ölçüde iyileştirdi.
Vida sana
Vida sana cümlesi herhangi bir bağlam olmadan eksik veya anlamı belirsiz bir ifade gibi görünmektedir. Bu cümle İspanyolca bir cümle veya kelime grubu olabilir ve Türkçeye çevrilmesi durumunda Vida sana ifadesinin Türkçe karşılığı Hayat sana anlamına gelebilir. Burada vida İspanyolcada hayat anlamına gelir ve sana Türkçedeki sana zamiriyle aynı yazılışa sahiptir. Ancak tam ve doğru bir çeviri için cümlenin bağlamını bilmek gereklidir.
Örnek Diyalog: Si deseas una vida sana, te recomiendo incluir más verduras y frutas en tu alimentación diaria.
Türkçe: Eğer sağlıklı bir yaşam istiyorsan, günlük beslenmene daha fazla sebze ve meyve dahil etmeni tavsiye ederim.
Ejercicio
Alıştırma
Örnek Diyalog: Realizar ejercicio diario es esencial para mantener un buen estado de salud.
Türkçe: Günlük egzersiz yapmak, iyi bir sağlık durumu sürdürmek için esastır.
Nutrición
Beslenme
Örnek Diyalog: La nutrición adecuada es fundamental para mantener un estilo de vida saludable y prevenir enfermedades crónicas.
Türkçe: Uygun beslenme, sağlıklı bir yaşam tarzını sürdürmek ve kronik hastalıkları önlemek için temeldir.
Dieta equilibrada
Dengeli diyet
Örnek Diyalog: Para mantener tu salud, es importante seguir una dieta equilibrada rica en frutas y verduras.
Türkçe: Sağlığını korumak için, meyve ve sebzelerden zengin dengeli bir diyeti takip etmek önemlidir.
Hidratación
Hidrasyon
Örnek Diyalog: Es esencial asegurarse de tener una buena hidratación antes de salir a correr en un día caluroso.
Türkçe: Sıcak bir günde koşmaya çıkmadan önce iyi bir şekilde hidrate olduğunuzdan emin olmak hayati önem taşır.
Agua potable
İçme suyu
Örnek Diyalog: Asegúrate de llevar suficiente agua potable para la excursión, ya que no habrá tiendas en el camino.
Türkçe: Yürüyüş için yeterince içme suyu götürdüğünden emin ol, çünkü yolda hiçbir dükkan olmayacak.
Rutina de ejercicios
Egzersiz rutini
Örnek Diyalog: Si realmente quieres ver resultados, debes seguir la rutina de ejercicios que te preparé, sin saltarte días.
Türkçe: Eğer gerçekten sonuç görmek istiyorsan, sana hazırladığım egzersiz rutinini gün atlamadan takip etmelisin.
Gimnasio
Spor Salonu
Örnek Diyalog: Después del trabajo, nos encontramos en el gimnasio para nuestra sesión de entrenamiento.
Türkçe: İşten sonra, antrenman seansımız için spor salonunda buluştuk.
Entrenamiento de fuerza
Güç antrenmanı
Örnek Diyalog: El entrenamiento de fuerza es clave para mejorar tu rendimiento en otros deportes, además de construir músculo.
Türkçe: Kuvvet antrenmanı, kas inşa etmenin yanı sıra diğer sporlarda performansınızı artırmak için esastır.
Cardio
Kardiyovasküler Genellikle egzersiz veya aktivite bağlamında kısaltılmış olarak kardio şeklinde kullanılır.)
Örnek Diyalog: Regular cardio exercise is essential for maintaining heart health.
Türkçe: Düzenli kardiyovasküler egzersiz, kalp sağlığını korumak için hayati öneme sahiptir.
Yoga
Yoga, zihin, beden ve ruh sağlığını iyileştirmek amaçlı yapılan ve genellikle nefes kontrolü, meditasyon ve belirli beden duruşlarını içeren bir dizi fiziksel, zihinsel ve manevi uygulamalardır.
Örnek Diyalog: Have you ever tried incorporating yoga into your morning routine for a more peaceful start to the day?
Türkçe: Hiç sabah rutinine yoga ekleyerek güne daha huzurlu bir başlangıç yapmayı denediniz mi?
Pilates
Pilates
Örnek Diyalog: Have you tried the new Pilates class at the gym? It's really helping me improve my core strength.
Türkçe: Spor salonundaki yeni Pilates dersini denedin mi? Gerçekten karın kaslarımın güçlenmesine yardımcı oluyor.
Meditación
Meditasyon
Örnek Diyalog: Practicar la meditación diariamente ha mejorado significativamente mi concentración y bienestar emocional.
Türkçe: Günlük meditasyon yapmak, konsantrasyonumu ve duygusal iyilik halimi önemli ölçüde iyileştirdi.
Respiración profunda
Derin nefes almak
Örnek Diyalog: Respiración profunda es clave para calmar los nervios antes de subir al escenario.
Türkçe: Derin nefes almak, sahneye çıkmadan önce sinirleri yatıştırmanın anahtarıdır.
Caminata
Yürüyüş
Örnek Diyalog: Después de la cena, podríamos ir juntos a una caminata bajo las estrellas para digerir la comida.
Türkçe: Akşam yemeğinden sonra, yemeği sindirmek için yıldızların altında birlikte bir yürüyüşe çıkabiliriz.
Correr
Koşmak
Örnek Diyalog: ¿Te gustaría correr conmigo por el parque esta tarde?
Türkçe: Bu akşam parkta benimle koşmak ister misin?
Ciclismo
Bisikletçilik
Örnek Diyalog: Mientras platicábamos sobre nuestros deportes favoritos, Juan mencionó que el ciclismo siempre ha sido su pasión.
Türkçe: Favori sporlarımız hakkında sohbet ederken, Juan bisikletin daima onun tutkusu olduğunu belirtti.
Natación
Yüzme
Örnek Diyalog: María decidió apuntarse a clases de natación para mejorar su técnica y resistencia en el agua.
Türkçe: María, tekniğini ve su içindeki dayanıklılığını geliştirmek için yüzme derslerine kaydolmaya karar verdi.
Deportes
Sporlar
Örnek Diyalog: Me gustaría apuntarme a una tienda especializada en todo tipo de artículos de deportes.
Türkçe: Her türlü spor malzemesi konusunda uzmanlaşmış bir mağazaya kaydolmak istiyorum.
Calentamiento
Isınma
Örnek Diyalog: El documental pone gran énfasis en el calentamiento global y sus consecuencias para nuestro planeta.
Türkçe: Belgesel, küresel ısınma ve bunun gezegenimiz için olan sonuçları üzerinde büyük bir vurgu yapıyor.
Estiramiento
Esneklik
Örnek Diyalog: Después de una larga jornada de trabajo, me benefició muchísimo el estiramiento antes de acostarme.
Türkçe: Uzun bir iş gününden sonra, yatmadan önce yapmış olduğum esneme hareketleri bana çok iyi geldi.
Proteínas
Proteinler
Örnek Diyalog: Para mantener una dieta equilibrada es esencial incluir suficientes proteínas en cada comida.
Türkçe: Dengeli bir diyet sürdürmek için her öğünde yeterli miktarda protein dahil etmek esastır.
Carbohidratos
Karbonhidratlar
Örnek Diyalog: Entender cómo los carbohidratos afectan a nuestro cuerpo es clave para una dieta balanceada.
Türkçe: Karbonhidratların vücudumuzu nasıl etkilediğini anlamak, dengeli bir diyet için kilit öneme sahiptir.
Grasas saludables
Sağlıklı yağlar
Örnek Diyalog: Incorporar grasas saludables como el aguacate ayuda a mantener un corazón sano.
Türkçe: Sağlıklı yağları, örneğin avokadoyu diyetinize dahil etmek kalbinizin sağlıklı kalmasına yardımcı olur.
Vitaminas
Vitaminler
Örnek Diyalog: Necesitas comer más frutas y verduras para obtener todas las vitaminas que tu cuerpo requiere.
Türkçe: Vücudunun ihtiyaç duyduğu tüm vitaminleri alabilmen için daha fazla meyve ve sebze yemen gerekiyor.
Minerales
Mineraller
Örnek Diyalog: Los geólogos estaban fascinados por la diversidad de minerales que encontraron en la cueva recién descubierta.
Türkçe: Jeologlar, yeni keşfedilen mağarada buldukları mineral çeşitliliği karşısında büyülenmişlerdi.
Frutas
Meyveler
Örnek Diyalog: Mi madre siempre dice que comer frutas todos los días es fundamental para mantener una dieta balanceada.
Türkçe: Annem her zaman her gün meyve yemenin dengeli bir diyet sürdürmek için temel olduğunu söyler.
Verduras
Sebzeler
Örnek Diyalog: María le dijo a Luis, mientras preparaban la cena: Asegúrate de agregar más verduras al guiso para que esté más nutritivo.
Türkçe: María, yemek hazırlarken Luis'e şöyle dedi: Güvece daha fazla sebze ekle ki daha besleyici olsun.
Cereales integrales
Tam tahıllı gevrekler
Örnek Diyalog: Preferí los cereales integrales porque tienen más fibra y nutrientes que los refinados.
Türkçe: Tam tahıllı gevrekleri tercih ettim çünkü rafine edilmiş olanlardan daha fazla lif ve besin içeriyorlar.
Legumbres
Bakliyat
Örnek Diyalog: Disfrutaremos de una dieta más saludable si incluimos una variedad de legumbres en nuestro menú semanal.
Türkçe: Haftalık menümüze çeşitli baklagiller dahil edersek, daha sağlıklı bir diyetin tadını çıkaracağız.
Té verde
Yeşil çay
Örnek Diyalog: Preferiría un té verde en lugar de café después de la comida, me sienta mucho mejor.
Türkçe: Yemekten sonra bir kahve yerine yeşil çay tercih ederim, bana çok daha iyi geliyor.
Sueño reparador
Onarıcı uyku
Örnek Diyalog: Después de una semana tan estresante necesito un sueño reparador para recuperarme.
Türkçe: Bu kadar stresli bir haftadan sonra toparlanabilmem için dinlendirici bir uykuya ihtiyacım var.
Horas de descanso
Dinlenme Saatleri
Örnek Diyalog: Luego de calcular las horas de descanso, Marta programó su alarma para despertarse a tiempo para el turno de mañana.
Türkçe: Dinlenme saatlerini hesapladıktan sonra Marta, sabah vardiyasına zamanında uyanmak için alarmını ayarladı.
Bienestar mental
Mental sağlık
Örnek Diyalog: Entiendo que has estado trabajando duro últimamente, pero recuerda que cuidar tu bienestar mental es tan importante como cumplir con tus responsabilidades laborales.
Türkçe: Son zamanlarda çok çalıştığının farkındayım, fakat unutma ki, iş sorumluluklarını yerine getirmek kadar zihinsel sağlığını korumak da önemlidir.
Estrés
Stres
Örnek Diyalog: Últimamente he tenido tanto estrés en el trabajo que creo necesitar unas vacaciones.
Türkçe: Son zamanlarda işte o kadar çok stres yaşadım ki sanırım biraz tatile ihtiyacım var.
Ansiedad
Kaygı
Örnek Diyalog: Al entrar al salón de clases, Marta sintió un nudo en el estómago y sus manos comenzaron a temblar, signos claros de su ansiedad antes de la presentación.
Türkçe: Sınıfa girer girmez, Marta midesinde bir düğüm hissetti ve elleri titremeye başladı, bu da sunum öncesindeki anksiyetesinin açık belirtileriydi.
Relajación
Relaksasyon
Örnek Diyalog: La parte que más disfruto de mis vacaciones es la relajación que siento al escuchar el sonido del mar.
Türkçe: Tatilimin en çok keyif aldığım kısmı, denizin sesini dinlerken hissettiğim rahatlama.
Terapia
Terapi
Örnek Diyalog: Después de la cirugía, el doctor recomendó empezar una terapia física para asegurar una recuperación completa.
Türkçe: Ameliyattan sonra doktor, tam bir iyileşme sağlamak için fizik terapiye başlamayı önerdi.
Consejería
Danışmanlık
Örnek Diyalog: Mi hermana visitó la consejería del colegio para hablar sobre sus opciones universitarias.
Türkçe: Kız kardeşim, üniversite seçenekleri hakkında konuşmak için okulun rehberlik servisini ziyaret etti.
Chequeo médico
Tıbbi kontrol
Örnek Diyalog: Necesitas programar un chequeo médico anual para mantenerte en buen estado de salud.
Türkçe: Yıllık bir sağlık kontrolü planlamanız gerekiyor, sağlığınızı iyi durumda tutmak için.
Vacunación
Aşılama
Örnek Diyalog: La campaña de vacunación contra el nuevo virus inicia el lunes por la mañana.
Türkçe: Yeni virüse karşı aşı kampanyası pazartesi sabahı başlıyor.
Higiene personal
Kişisel hijyen
Örnek Diyalog: Recuerda que la higiene personal es fundamental para mantener una buena salud.
Türkçe: Kişisel hijyenin iyi bir sağlık sürdürmek için temel olduğunu unutma.
Lavado de manos
El yıkama
Örnek Diyalog: Antes de preparar la ensalada, asegúrate de seguir el correcto lavado de manos para garantizar la higiene.
Türkçe: Salatayı hazırlamadan önce, hijyenin garanti altına alındığından emin olmak için doğru el yıkama prosedürünü takip ettiğinden emin ol.
Protector solar
Güneş koruyucu
Örnek Diyalog: No olvides aplicar protector solar antes de salir a la playa para proteger tu piel del sol.
Türkçe: Plaja çıkmadan önce cildini güneşten korumak için güneş koruyucu sürmeyi unutma.
Higiene bucal
Ağız hijyeni
Örnek Diyalog: Tu dentista siempre insiste en la importancia de mantener una buena higiene bucal para prevenir caries.
Türkçe: Diş hekimin sürekli olarak çürükleri önlemek için iyi bir ağız hijyeni sürdürmenin önemini vurgular.
Diente
Diş
Örnek Diyalog: Mi hija está tan emocionada porque finalmente se le cayó su primer diente de leche.
Türkçe: Kızım ilk süt dişi düştüğü için çok heyecanlı.
Muela
Muela kelimesi İspanyolca'da azı dişi anlamına gelmektedir. Ancak bu kelimenin bağlamı belirsiz olduğundan, eğer bir marka, isim veya özel bir terimse doğrudan Muela olarak bırakılabilir. Eğer bağlam dental terminolojiyle ilgiliyse, azı dişi olarak çevrilebilir. Cümlenizde başka bir bilgi yer almadığından, bu kelimenin Türkçe karşılığı için herhangi bir bağlam sağlanmamıştır.
Örnek Diyalog: Me duele mucho la muela y creo que necesito ir al dentista cuanto antes.
Türkçe: Dişim çok ağrıyor ve sanırım mümkün olan en kısa sürede diş hekimine gitmem gerekiyor.
Encías
Diş etleri
Örnek Diyalog: Mirando profundamente en la boca del paciente, el dentista dijo preocupado: — Tienes las encías inflamadas, lo que podría ser señal de gingivitis.
Türkçe: Hastağın ağzının içine derinden bakan diş hekimi endişeyle şöyle dedi: — Diş etlerin iltihaplanmış, bu gingivit belirtisi olabilir.
Cepillo de dientes
Diş fırçası
Örnek Diyalog: Antes de acostarte, asegúrate de usar el cepillo de dientes y la pasta para tener una buena higiene bucal.
Türkçe: Yatmadan önce, iyi bir ağız hijyeni için diş fırçanı ve macununu kullanmayı unutma.
Hilo dental
Dental iplik
Örnek Diyalog: Recuerda empacar hilo dental para mantener tus dientes limpios durante el viaje.
Türkçe: Seyahat sırasında dişlerini temiz tutmak için diş ipi paketlemeyi unutma.
Pasta de dientes
Diş macunu
Örnek Diyalog: ¿Recuerdas si pusiste la pasta de dientes en el carrito de compras?
Türkçe: Alışveriş sepetine diş macununu koyup koymadığını hatırlıyor musun?
Enjuague bucal
Ağız gargarası
Örnek Diyalog: Antes de acostarte, no te olvides de usar el enjuague bucal para mantener tu higiene dental.
Türkçe: Yatmadan önce, ağız hijyenini korumak için gargara kullanmayı unutma.
Consulta médica
Tıbbi danışma
Örnek Diyalog: Necesito cancelar mi consulta médica porque tengo una reunión importante en el trabajo ese mismo día.
Türkçe: Tıbbi randevumu iptal etmem gerekiyor çünkü aynı gün iş yerinde önemli bir toplantım var.
Seguro de salud
Sağlık sigortası
Örnek Diyalog: Antes de irnos de vacaciones, deberíamos revisar la cobertura de nuestro seguro de salud para saber si estaremos protegidos en el extranjero.
Türkçe: Tatilde gitmeden önce, yurt dışında korunup korunmayacağımızı bilmek için sağlık sigortamızın kapsamını gözden geçirmeliyiz.
Tratamiento médico
Tıbbi tedavi
Örnek Diyalog: Después del accidente, él necesitó un tratamiento médico inmediato para recuperarse completamente.
Türkçe: Kazadan sonra, tamamen iyileşebilmek için acil tıbbi tedaviye ihtiyaç duydu.
Cirugía
Cerrahi
Örnek Diyalog: Después de la cirugía, la paciente deberá permanecer en reposo durante al menos dos semanas.
Türkçe: Ameliyattan sonra, hasta en az iki hafta boyunca dinlenmeli kalacaktır.
Recuperación
İyileşme
Örnek Diyalog: Tras su operación, la recuperación de Pablo está yendo mejor de lo esperado, y esperamos que pronto esté de vuelta en casa.
Türkçe: Ameliyatından sonra, Pablo'nun iyileşmesi beklenenden daha iyi gidiyor ve umarız yakında evinde olur.
Rehabilitación
Rehabilitasyon
Örnek Diyalog: Después de la cirugía de rodilla, Martín comenzará un programa intensivo de rehabilitación para recuperar la movilidad completa.
Türkçe: Diz ameliyatından sonra, Martín tam hareketliliği geri kazanmak için yoğun bir rehabilitasyon programına başlayacak.
Paciente
Hasta
Örnek Diyalog: El médico se mostró muy paciente al explicar el procedimiento al preocupado paciente.
Türkçe: Doktor, endişeli hastaya prosedürü açıklarken çok sabırlı davrandı.
Nutricionista
Diyetisyen
Örnek Diyalog: María decidió visitar a un nutricionista para mejorar sus hábitos alimenticios y llevar una vida más saludable.
Türkçe: María, alışkanlıklarını iyileştirmek ve daha sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek için bir diyetisyene başvurmaya karar verdi.
Personal trainer
Kişisel antrenör
Örnek Diyalog: You should definitely consider hiring a personal trainer to help you achieve your fitness goals efficiently.
Türkçe: Kesinlikle, fitness hedeflerinize verimli bir şekilde ulaşmanızda size yardımcı olması için bir kişisel antrenör tutmayı düşünmelisiniz.
Farmacia
Eczane
Örnek Diyalog: Necesito pasar por la farmacia para recoger mi medicina antes de que cierren.
Türkçe: Eczaneden kapanmadan önce ilacımı almak için uğramam gerekiyor.
Medicamentos
İlaçlar
Örnek Diyalog: Necesito comprar medicamentos para mi abuela en la farmacia de la esquina.
Türkçe: Köşedeki eczaneden büyükannem için ilaç almak zorundayım.
Prescripción médica
Tıbbi reçete
Örnek Diyalog: Debes tomar este medicamento estrictamente según la prescripción médica para evitar efectos secundarios.
Türkçe: Bu ilacı yan etkilerden kaçınmak için kesinlikle doktor reçetesine göre almalısın.