İspanyolca Öğreniyorum

Matematik ve Bilim: İspanyolca Bilimsel Terimler

Isabella Martínez
9 dk okuma
Matematik ve bilim alanında İspanyolca bilimsel terimler üzerinde bilgi edinin. Terimler ve tanımlarla İspanyolca bilimsel dilinizi geliştirin.

Sevgili okurlar, bugün sizlerle bilim ve matematiğin evrensel dilini keşfetmeye çıkacağız. Ancak bu yolculukta bize eşlik edecek olan dil, İngilizce veya Almanca değil, aksine İspanyolca olacak. Evet, yanlış duymadınız! İspanyolca, sadece dans ve müziğin değil, aynı zamanda bilimin de dili olabiliyor. Gelin, hep birlikte bu büyülü dünyanın kapılarını aralayalım.

İspanyolca: Bilimin Gizli Kahramanı

İspanyolca, dünya genelinde en çok konuşulan ikinci dil olmasına rağmen, bilim dünyasındaki rolü genellikle göz ardı edilir. Oysa ki, İspanyolca konuşulan ülkelerde yapılan bilimsel çalışmalar, insanlığın gelişimine önemli katkılar sağlamıştır. Örneğin, Küba'da geliştirilen kanser aşısı veya Meksika'da keşfedilen yeni bir böcek türü, bilim dünyasında ses getiren gelişmelerden sadece birkaçı.

Kişisel Deneyim: Meksika'da Bir Bilim Konferansı

Birkaç yıl önce, Meksika'nın başkenti Mexico City'de düzenlenen uluslararası bir bilim konferansına katılma fırsatım olmuştu. Konferansın dili İspanyolca olduğu için başta biraz endişelenmiştim. Ancak, konuşmacıları dinledikçe, İspanyolca'nın bilimi anlatmak için ne kadar uygun bir dil olduğunu fark ettim. Özellikle, bir Meksikalı bilim insanının sunumunda kullandığı "la ciencia no tiene fronteras" bilimin sınırları yoktur) ifadesi, beni derinden etkilemişti.



Matematikte İspanyolca'nın Yeri

Matematik, evrensel bir dil olarak kabul edilir. Ancak, matematiği anlamak ve anlatmak için kullanılan terimler, dillere göre farklılık gösterebilir. İşte bu noktada, İspanyolca devreye giriyor. İspanyolca'da matematiğe özgü pek çok terim bulunuyor ve bu terimler, matematiği daha anlaşılır ve ilgi çekici hale getiriyor.

Örnekler: İspanyolca Matematik Terimleri

  • "Número" sayı): Matematiğin en temel kavramlarından biri olan sayılar, İspanyolca'da "número" kelimesiyle ifade edilir.

  • "Suma" toplama): İki veya daha fazla sayıyı birleştirerek yeni bir sayı elde etme işlemi, İspanyolca'da "suma" olarak adlandırılır.

  • "Raíz cuadrada" karekök): Bir sayının karekökünü almak, İspanyolca'da "raíz cuadrada" ifadesiyle belirtilir.

  • "Fracción" kesir): Bir bütünün eşit parçalara bölünmesiyle elde edilen sayılar, İspanyolca'da "fracción" kelimesiyle tanımlanır.

Kişisel Deneyim: İspanyolca Matematik Dersi

Lisans eğitimim sırasında, bir dönem İspanyolca matematik dersi almıştım. Dersin ilk günü, terimlerin İspanyolca karşılıklarını öğrenmeye çalışırken oldukça zorlanmıştım. Ancak, zamanla bu terimleri kullanmaya alıştıkça, matematiğe olan ilgim daha da artmıştı. Özellikle, "pi" sayısının İspanyolca telaffuzunu "pi" yerine "pe" olarak öğrenmek, beni çok şaşırtmış ve eğlendirmişti.



Bilimde İspanyolca'nın Önemi

Bilim, insanlığın ortak mirası olarak kabul edilir. Bu nedenle, bilimsel bilginin farklı dillerde yayılması oldukça önemlidir. İspanyolca, bu anlamda büyük bir potansiyele sahip. Zira, İspanyolca konuşan ülkelerde yapılan bilimsel çalışmalar, dünya genelinde giderek daha fazla ilgi görüyor.

Örnekler: İspanyolca Bilimsel Terimler

  • "Átomo" atom): Maddenin en küçük yapı taşı olan atomlar, İspanyolca'da "átomo" kelimesiyle ifade edilir.

  • "Célula" hücre): Canlıların temel yapı birimi olan hücreler, İspanyolca'da "célula" olarak adlandırılır.

  • "Gravedad" yerçekimi): Cisimleri yeryüzüne doğru çeken kuvvet, İspanyolca'da "gravedad" kelimesiyle tanımlanır.

  • "Teoría" teori): Bilimsel bir hipotezin doğrulanmasıyla ortaya çıkan genel geçer açıklamalar, İspanyolca'da "teoría" olarak ifade edilir.

Kişisel Deneyim: İspanyolca Makale Yazma

Yüksek lisans tezimi yazarken, konumla ilgili İspanyolca makaleleri de incelemiştim. Bu makaleleri okurken, İspanyolca bilimsel terimlerin İngilizce karşılıklarını bulmakta zorlanmıştım. Ancak, bu zorluk beni yıldırmamış, aksine daha da motive etmişti. Sonuç olarak, tezimde İspanyolca kaynaklara da yer vererek, çalışmamı zenginleştirmiştim.

Sevgili okurlar, bu yazımızda İspanyolca'nın bilim ve matematik dünyasındaki önemini sizlerle paylaşmaya çalıştık. Örnekler ve kişisel deneyimlerimizle, İspanyolca'nın sadece günlük hayatta değil, akademik çalışmalarda da ne kadar değerli olduğunu vurguladık. Umuyoruz ki, bu yazı sizlerin de İspanyolca'ya ve bilime olan ilginizi artırmıştır.

Bilim ve teknoloji, insanlığın geleceğini şekillendiren en önemli unsurlardan biri. Bu nedenle, farklı dillerde yapılan bilimsel çalışmaları takip etmek ve desteklemek oldukça önemli. İspanyolca, bu anlamda büyük bir fırsat sunuyor. Kim bilir, belki de gelecekte İspanyolca, bilimin evrensel dili haline gelecek!

İspanyolca ve bilim arasındaki bu büyülü bağı keşfettiğiniz için sizlere teşekkür ederiz. Umarız bu yazı, sizleri İspanyolca öğrenmeye ve bilimsel çalışmalarınızda İspanyolca kaynaklara yer vermeye teşvik etmiştir. ¡Hasta luego! Görüşmek üzere!)

Matemáticas

Matematik

Örnek Diyalog: Me encantan las Matemáticas porque son el lenguaje del universo.

Türkçe: Matematiği seviyorum çünkü evrenin dili.

Ciencias

Bilimler

Örnek Diyalog: Me gustaría especializarme en ciencias ambientales para contribuir a la sostenibilidad del planeta.

Türkçe: Çevresel bilimler alanında uzmanlaşmak ve gezegenin sürdürülebilirliğine katkıda bulunmak istiyorum.

Biología

Biyoloji

Örnek Diyalog: La biología es fascinante porque nos permite comprender la diversidad de la vida en nuestro planeta.

Türkçe: Biyoloji, gezegenimizdeki yaşamın çeşitliliğini anlamamıza imkan tanıdığı için büyüleyicidir.

Química

Kimya

Örnek Diyalog: La química entre nosotros es innegable y nuestras conversaciones siempre fluyen con naturalidad.

Türkçe: Aradaki kimyanın inkar edilemez olduğunu ve sohbetlerimizin her zaman doğallıkla aktığını düşünüyorum.

Física

Fizik

Örnek Diyalog: Cuando estudié Física en la universidad, la mecánica cuántica fue el tema que más me fascinó.

Türkçe: Üniversitede Fizik okurken, kuantum mekaniği beni en çok büyüleyen konuydu.

Ecuación

Denklem

Örnek Diyalog: La ecuación que plantearon no tiene solución en los números reales.

Türkçe: Önerdikleri denklemin gerçek sayılarda çözümü yoktur.

Teorema

Teorem

Örnek Diyalog: Al pasar por la pizarra, el profesor señaló y dijo: Hoy aplicaremos el Teorema de Pitágoras para resolver este problema.

Türkçe: Tahtanın yanından geçerken öğretmen işaret edip şöyle dedi: Bugün bu problemin çözümünde Pisagor Teoremi'ni uygulayacağız.

Álgebra

Cebir

Örnek Diyalog: Tengo que estudiar para mi examen de Álgebra mañana.

Türkçe: Yarınki Cebir sınavım için çalışmam gerekiyor.

Geometría

Geometri

Örnek Diyalog: La geometría es fundamental para comprender la estructura y dimensiones de los objetos que nos rodean.

Türkçe: Geometri, etrafımızdaki nesnelerin yapısını ve boyutlarını anlamak için temeldir.

Cálculo

Hesaplama

Örnek Diyalog: Durante la clase, la professora explicó que el cálculo diferencial es esencial para entender los cambios en las funciones matemáticas.

Türkçe: Ders esnasında, öğretmen türev hesabının matematiksel fonksiyonlardaki değişimleri anlamak için temel olduğunu açıkladı.

Variable

Değişken

Örnek Diyalog: In programming, the value of a variable can change, hence the name variable, because it can vary.

Türkçe: Programlamada, bir değişkenin değeri değişebilir, bu yüzden adı değişkendir, çünkü değişebilir.

Constante

Sabit

Örnek Diyalog: La constante matemática fue el tema principal de la conferencia de hoy.

Türkçe: Bugünkü konferansın ana konusu matematiksel sabitti.

Coeficiente

Katsayı

Örnek Diyalog: El coeficiente intelectual es simplemente una medida de la capacidad cognitiva comparada con la población general.

Türkçe: Zeka katsayısı, basitçe bireyin bilişsel yeteneğinin genel nüfusa kıyasla bir ölçüsüdür.

Derivada

Türev

Örnek Diyalog: Para calcular la pendiente de la curva en un punto específico, necesitamos encontrar la derivada de la función en ese punto.

Türkçe: Bir eğrinin belirli bir noktasındaki eğimini hesaplamak için, o noktadaki fonksiyonun türevini bulmamız gerekiyor.

Integral

İntegral

Örnek Diyalog: Understanding the fundamental theorem of calculus is integral to your success in advanced mathematics.

Türkçe: Kalkülüsün temel teoremini anlamak, ileri matematikteki başarınız için hayati öneme sahiptir.

Función

İşlev

Örnek Diyalog: La función del teatro de esta noche se ha pospuesto hasta mañana debido a un imprevisto con el vestuario principal.

Türkçe: Bu akşamki tiyatro gösterisi, ana kostümde meydana gelen beklenmedik bir durum nedeniyle yarına ertelenmiştir.

Límite

Sınır

Örnek Diyalog: Ella me señaló que he cruzado el límite con mi comportamiento.

Türkçe: Ella me señaló que davranışımla sınırı aştığımı.

Vectores

Vektörler

Örnek Diyalog: Los vectores en matemáticas son fundamentales para representar magnitudes que tienen dirección y sentido.

Türkçe: Matematikte vektörler, yönlendirilmiş ve anlamlı büyüklükleri temsil etmek için temel öneme sahiptir.

Escalar

Tırmanmak

Örnek Diyalog: Disculpa, ¿podrías ayudarme a escalar esta sección del muro de escalada?

Türkçe: Özür dilerim, tırmanış duvarının bu bölümünü tırmanmama yardımcı olabilir misin?

Magnitud

Büyüklük

Örnek Diyalog: The earthquake's magnitude was so high that it could be felt across the entire continent.

Türkçe: Depremin şiddeti o kadar yüksekti ki, tüm kıtada hissedilebildi.

Compuesto

Bileşik

Örnek Diyalog: El medicamento que te recetaron es un compuesto hecho a base de varias hierbas naturales.

Türkçe: Sana reçete edilen ilaç, çeşitli doğal otlar baz alınarak yapılmış bir bileşiktir.

Elemento

Element

Örnek Diyalog: Aprendiendo sobre la tabla periódica, Roberto exclamó: ¡El hidrógeno es el elemento más ligero de todos!

Türkçe: Periyodik tablo hakkında öğrenirken, Roberto şöyle haykırdı: Hidrojen, hepsinin en hafif elementi!

Molécula

Molekül

Örnek Diyalog: La molécula de agua es fundamental para todos los seres vivos, ya que es el solvente universal y participa en numerosos procesos biológicos.

Türkçe: Su molekülü, evrensel çözücü olması ve pek çok biyolojik süreçte görev alması sebebiyle tüm canlılar için hayati öneme sahiptir.

Átomo

Atom

Örnek Diyalog: El átomo es la unidad básica de la materia y la definimos aún más en clase de física cuántica.

Türkçe: Atom, maddenin temel birimidir ve bunu kuantum fiziği dersinde daha da ayrıntılı olarak tanımlarız.

Enlace químico

Kimyasal bağ

Örnek Diyalog: El enlace químico entre los átomos del agua es lo que le otorga sus propiedades únicas como solvente.

Türkçe: Su moleküllerindeki atomlar arasındaki kimyasal bağ, ona çözücü olarak benzersiz özelliklerini verir.

Reacción química

Kimyasal reaksiyon

Örnek Diyalog: Durante el experimento, la mezcla cambió de color, señal de que la reacción química había comenzado.

Türkçe: Deney sırasında karışımın rengi değişti, bu, kimyasal reaksiyonun başladığının işaretiydi.

Ecosistema

Ekosistem

Örnek Diyalog: El ecosistema de la selva amazónica es uno de los más biodiversos del planeta, con miles de especies de plantas y animales.

Türkçe: Amazon ormanının ekosistemi, binlerce bitki ve hayvan türüyle dünyanın en yüksek biyoçeşitliliğine sahip olanlarından biridir.

Especie

Tür

Örnek Diyalog: La conservación de esta especie es crítica, ya que es el último de su tipo en la región.

Türkçe: Bu türün korunması kritik önem taşıyor çünkü bölgedeki son örneği.

Evolución

Evolüsyon

Örnek Diyalog: La evolución de la tecnología ha sido increíblemente rápida en las últimas dos décadas.

Türkçe: Teknolojinin evrimi son iki on yılda inanılmaz derecede hızlı olmuştur.

Genética

Genetik

Örnek Diyalog: La genética desempeña un papel crucial en la determinación de las características hereditarias de los organismos.

Türkçe: Genetik, organizmaların kalıtsal özelliklerinin belirlenmesinde kritik bir rol oynar.

Cromosoma

Kromozom

Örnek Diyalog: La investigación más reciente que leí menciona que la duplicación de un segmento específico en el cromosoma 16 está relacionada con ciertas variantes genéticas de enfermedades neurológicas.

Türkçe: Okuduğum en son araştırma, kromozom 16'da belirli bir segmentin çoğalmasının, nörolojik hastalıkların bazı genetik varyantları ile ilişkili olduğunu belirtiyor.

ADN ácido desoxirribonucleico)

DNA Deoksiribonükleik Asit)

Örnek Diyalog: La investigadora explicó que la secuencia de ADN ácido desoxirribonucleico) es esencial para entender la genética humana.

Türkçe: Araştırmacı, DNA desoksiribonükleik asit) diziliminin insan genetiğini anlamak için hayati önem taşıdığını açıkladı.

ARN ácido ribonucleico)

RNA ribonükleik asit)

Örnek Diyalog: El ARN, o ácido ribonucleico, es la molécula que transfiere la información genética del ADN para la síntesis de proteínas en nuestras células.

Türkçe: ARN, yani ribonükleik asit, genetik bilgiyi DNA'dan protein sentezi için hücrelerimize aktaran moleküldür.

Mitosis

Mitosis

Örnek Diyalog: During biology class, the teacher explained that mitosis is a process where a single cell divides into two identical daughter cells.

Türkçe: Biyoloji dersinde öğretmen, mitozun tek bir hücrenin iki aynı özelliklere sahip kız hücreye bölündüğü bir süreç olduğunu açıkladı.

Meiosis

Meyoz

Örnek Diyalog: During biology class, Mrs. Parker explained that meiosis is a specialized type of cell division that reduces the chromosome number by half, creating four haploid cells, each genetically distinct from the parent cell.

Türkçe: Biyoloji dersinde Bayan Parker, mayozun kromozom sayısını yarıya indiren ve her biri ebeveyn hücresinden genetik olarak farklı dört haploid hücre oluşturan özelleşmiş bir hücre bölünmesi türü olduğunu açıkladı.

Fotosíntesis

Fotosentez

Örnek Diyalog: La fotosíntesis es el proceso por el cual las plantas convierten la luz solar en energía química.

Türkçe: Fotosentez, bitkilerin güneş ışığını kimyasal enerjiye dönüştürdüğü süreçtir.

Célula

Hücre

Örnek Diyalog: En la clase de biología hoy aprendimos que la célula es la unidad básica de la vida y puede ser tan compleja como la de un humano o tan simple como la de una bacteria.

Türkçe: Bugün biyoloji dersinde öğrendik ki hücre yaşamın temel birimidir ve bir insanınki kadar karmaşık ya da bir bakterinin hücresi kadar basit olabilir.

Membrana celular

Hücre zarı

Örnek Diyalog: La membrana celular es una estructura fascinante que regula el ingreso y salida de sustancias en la célula.

Türkçe: Hücre zarı, hücreye madde giriş ve çıkışını düzenleyen etkileyici bir yapıdır.

Núcleo celular

Hücre çekirdeği

Örnek Diyalog: El biólogo explicó que el ADN se encuentra dentro del núcleo celular, donde se controlan todas las funciones vitales de la célula.

Türkçe: Biyolog, DNA'nın hücre çekirdeği içinde bulunduğunu ve hücrenin tüm hayati fonksiyonlarının burada kontrol edildiğini açıkladı.

Organismo

Organizma

Örnek Diyalog: El biólogo explicó cómo el organismo de la medusa tiene la capacidad de regenerarse asombrosamente rápido.

Türkçe: Biyolog, denizanasının organizmasının şaşırtıcı bir hızla nasıl yenilenebildiğini açıkladı.

Tejido

Doku

Örnek Diyalog: El tejido que estamos usando para la manta es increíblemente suave y cálido.

Türkçe: Battaniye için kullandığımız kumaş inanılmaz derecede yumuşak ve sıcak.

Órgano

Org müzik aleti)

Örnek Diyalog: El órgano de la catedral llena el espacio con una música celestial.

Türkçe: Katedralin orgu mekanı ilahi bir müzikle dolduruyor.

Sistema circulatorio

Dolaşım sistemi

Örnek Diyalog: La clase de biología hoy se centró en el estudio del sistema circulatorio y cómo la sangre fluye por todo el cuerpo.

Türkçe: Bugün biyoloji dersinde dolaşım sistemi ve kanın vücuttaki akışı üzerine odaklandık.

Sistema respiratorio

Solunum sistemi

Örnek Diyalog: El doctor explicó pacientemente cómo el sistema respiratorio se ve afectado por la contaminación ambiental.

Türkçe: Doktor, solunum sistemini çevre kirliliğinin nasıl etkilediğini sabırla açıkladı.

Sistema digestivo

Sindirim sistemi

Örnek Diyalog: La comida picante a menudo causa irritación en mi sistema digestivo.

Türkçe: Baharatlı yiyecekler genellikle sindirim sistemimde tahrişe neden olur.

Sistema nervioso

Sinir sistemi

Örnek Diyalog: El médico explicó cómo el estrés afecta negativamente al sistema nervioso.

Türkçe: Doktor, stresin sinir sistemini nasıl olumsuz etkilediğini açıkladı.

Ley de gravedad

Yerçekimi kanunu

Örnek Diyalog: Mientras discutían sobre la fuerza que atraía los objetos hacia el suelo, ella mencionó, la Ley de gravedad nos afecta a todos, sin importar dónde estemos en el planeta.

Türkçe: Nesneleri yere çeken kuvvet hakkında tartışırken, o, yerçekimi kanununun dünyanın neresinde olursak olalım hepimizi etkilediğini söyledi.

Relatividad

Görelilik

Örnek Diyalog: La teoría de la relatividad de Einstein revolucionó nuestra comprensión del tiempo y el espacio.

Türkçe: Einstein'ın görelilik teorisi, zaman ve mekan anlayışımızı kökünden değiştirdi.

Partícula

Parçacık

Örnek Diyalog: La partícula que estudiaste parece ser clave en la composición del átomo.

Türkçe: İncelediğin parçacık, atomun yapısında kilit bir role sahip görünüyor.

Onda electromagnética

Elektromanyetik dalga.

Örnek Diyalog: La onda electromagnética se propaga a través del vacío a la velocidad de la luz.

Türkçe: Elektromanyetik dalga, ışık hızında boşlukta yayılır.

Espectro electromagnético

Elektromanyetik spektrum

Örnek Diyalog: El espectro electromagnético abarca desde las ondas de radio hasta los rayos gamma, cada uno con su propio rango de frecuencias.

Türkçe: Elektromanyetik spektrum, radyo dalgalarından gama ışınlarına kadar uzanır, her biri kendine özgü frekans aralıklarına sahiptir.

Energía cinética

Kinetic enerji

Örnek Diyalog: La energía cinética de un objeto en movimiento aumenta con la velocidad.

Türkçe: Hareket halindeki bir cismin kinetik enerjisi, hızla birlikte artar.

Energía potencial

Potansiyel enerji

Örnek Diyalog: La pelota en lo alto de la colina tiene una gran cantidad de energía potencial justo antes de empezar a rodar hacia abajo.

Türkçe: Tepenin en üstünde bulunan topun, aşağı yuvarlanmaya başlamadan hemen önce büyük miktarda potansiyel enerjisi vardır.

Conservación de la energía

Enerji Korunumu

Örnek Diyalog: La conservación de la energía es fundamental para reducir nuestro impacto ambiental y mantener un equilibrio sostenible en el uso de recursos.

Türkçe: Enerjiyi korumak, çevresel etkimizi azaltmak ve kaynak kullanımında sürdürülebilir bir dengeyi korumak için temeldir.

Termodinámica

Termodinamik

Örnek Diyalog: La termodinámica es fascinante porque nos permite entender cómo se transfiere la energía en los sistemas físicos y químicos.

Türkçe: Termodinamik, fiziksel ve kimyasal sistemlerde enerjinin nasıl aktarıldığını anlamamızı sağladığı için çekicidir.

Temperatura

Sıcaklık

Örnek Diyalog: La temperatura hoy está muy agradable para pasear por el parque.

Türkçe: Bugün sıcaklık, parkta yürüyüş yapmak için oldukça hoş.

Presión

Basınç

Örnek Diyalog: La presión arterial es un indicador importante de la salud cardiovascular.

Türkçe: Kan basıncı, kardiyovasküler sağlık için önemli bir göstergedir.

Volumen

Hacim

Örnek Diyalog: Ajusta el volumen de la música para que no moleste a los vecinos.

Türkçe: Müziğin sesini komşuları rahatsız etmeyecek şekilde ayarla.

Densidad

Yoğunluk

Örnek Diyalog: La densidad de población en esa ciudad es tan alta que apenas hay espacio para moverse.

Türkçe: O şehirdeki nüfus yoğunluğu o kadar fazla ki, hareket edecek neredeyse hiç yer yok.

Masa

Bu kelimenin çevirisi: Table

Örnek Diyalog: After kneading the dough, we need to let the masa rest before shaping our tortillas.

Türkçe: Hamuru yoğurduktan sonra, tortillalarımızı şekillendirmeden önce masanın dinlenmesini sağlamamız gerekiyor.

Peso

Peso

Örnek Diyalog: Have you checked how much the peso is trading against the dollar today?

Türkçe: Bugün peso'nun dolar karşısında işlem gördüğü değeri kontrol ettiniz mi?

Aceleración

İvme

Örnek Diyalog: La aceleración de este deportivo es impresionante, pasa de 0 a 100 km/h en apenas 3 segundos.

Türkçe: Bu spor arabanın ivmelenmesi etkileyici, sadece 3 saniyede 0'dan 100 km/s hıza ulaşıyor.

Fuerza

Güç

Örnek Diyalog: Con determinación y unión, lograremos canalizar nuestra fuerza hacia el cambio positivo que buscamos.

Türkçe: Kararlılık ve birlik içinde, aradığımız pozitif değişikliğe gücümüzü kanalize etmeyi başaracağız.

Movimiento

Hareket

Örnek Diyalog: El movimiento constante es la clave para mantener una buena salud.

Türkçe: Sürekli hareket etmek, iyi bir sağlık sürdürmenin anahtarıdır.

Velocidad

Hız

Örnek Diyalog: La velocidad a la que este tren se mueve es asombrosa.

Türkçe: Bu trenin hareket ettiği hız gerçekten şaşırtıcı.

Fracción

Kesir

Örnek Diyalog: La fracción de la torta que te corresponde es la cuarta parte, así que asegúrate de cortarla correctamente.

Türkçe: Pastadan sana düşen pay dörtte biridir, bu yüzden doğru bir şekilde kesmeye dikkat et.

Porcentaje

Yüzde

Örnek Diyalog: El porcentaje de aprobación del proyecto fue sorprendentemente alto, casi el 90%.

Türkçe: Proje onay oranı şaşırtıcı derecede yüksekti, neredeyse %90.

Probabilidad

Olasılık

Örnek Diyalog: La probabilidad de que llueva mañana es bastante alta, así que mejor llevemos paraguas.

Türkçe: Yarın yağmur yağma olasılığı oldukça yüksek, o yüzden en iyisi şemsiye götürelim.

Estadística

İstatistik

Örnek Diyalog: La asignatura de Estadística se me complica porque implica un alto nivel de análisis y razonamiento matemático.

Türkçe: İstatistik dersi, yüksek düzeyde analiz ve matematiksel muhakeme gerektirdiği için benim için zorlaşıyor.

Análisis de datos

Veri Analizi

Örnek Diyalog: Para mejorar la comprensión del comportamiento del cliente, debemos enfocarnos en un riguroso análisis de datos.

Türkçe: Müşteri davranışını anlamayı geliştirmek için, veri analizinde titiz bir yaklaşıma odaklanmalıyız.

Experimento

Deney

Örnek Diyalog: El experimento de química de hoy parece muy emocionante y educativo.

Türkçe: Bugünkü kimya deneyi çok heyecan verici ve eğitici görünüyor.

Hipótesis

Hipotez

Örnek Diyalog: La hipótesis que ha propuesto el científico podría revolucionar nuestra comprensión del universo.

Türkçe: Bilim insanının öne sürdüğü hipotez, evrenin anlaşılması üzerinde devrim yaratabilir.

Teoría

Teori

Örnek Diyalog: Me fascina cómo la teoría de la relatividad ha desafiado nuestra comprensión del tiempo y el espacio.

Türkçe: Görelilik teorisinin zaman ve mekan anlayışımızı nasıl meydan okuduğuna bayılıyorum.

Ley científica

Bilimsel yasa

Örnek Diyalog: Una ley científica es una declaración permanente y universal que describe un fenómeno de la naturaleza bajo ciertas condiciones.

Türkçe: Bir bilimsel yasa, belirli koşullar altında bir doğa olayını tanımlayan kalıcı ve evrensel bir ifadedir.

Observación

Gözlem

Örnek Diyalog: La observación minuciosa de los patrones de las aves contribuye significativamente a la ornitología.

Türkçe: Kuşların davranış kalıplarının dikkatli gözlemlenmesi, ornitolojiye önemli ölçüde katkıda bulunur.

Conclusión

Sonuç

Örnek Diyalog: Tras revisar todos los datos, llegué a la conclusión de que nuestra estrategia de marketing necesita un cambio radical.

Türkçe: Tüm verileri gözden geçirdikten sonra, pazarlama stratejimizin köklü bir değişikliğe ihtiyaç duyduğu sonucuna vardım.

Investigación

Araştırma

Örnek Diyalog: La investigación reveló datos cruciales sobre el fenómeno observado.

Türkçe: Araştırma, gözlemlenen fenomen hakkında kritik veriler ortaya çıkardı.

Desarrollo sustentable

Sürdürülebilir gelişme

Örnek Diyalog: El desarrollo sustentable es clave para asegurar el bienestar de las futuras generaciones sin comprometer los recursos del planeta.

Türkçe: Sürdürülebilir kalkınma, gelecek nesillerin refahını sağlarken gezegenin kaynaklarını tehlikeye atmadan korumak için hayati öneme sahiptir.

Renovables

Yenilenebilirler

Örnek Diyalog: Para lograr sostenibilidad a largo plazo, debemos invertir más en energías renovables.

Türkçe: Uzun vadeli sürdürülebilirlik sağlamak için, yenilenebilir enerjilere daha fazla yatırım yapmalıyız.

Biotecnología

Biyoteknoloji

Örnek Diyalog: La biotecnología es clave en el desarrollo de nuevas terapias para enfermedades genéticas.

Türkçe: Biyoteknoloji, genetik hastalıklar için yeni terapilerin geliştirilmesinde kilit rol oynamaktadır.

Nanotecnología

Nanoteknoloji

Örnek Diyalog: La nanotecnología está revolucionando la medicina con sus aplicaciones en la liberación dirigida de fármacos.

Türkçe: Nanoteknoloji, ilaçların hedeflenen şekilde salınımı konusundaki uygulamalarıyla tıbbı devrim niteliğinde değiştiriyor.

Bioquímica

Biokimya

Örnek Diyalog: La Bioquímica es fundamental para entender los procesos vitales a nivel molecular.

Türkçe: Biokimya, moleküler düzeyde yaşamsal süreçleri anlamak için temeldir.

Microorganismo

Mikroorganizma

Örnek Diyalog: El descubrimiento de ese microorganismo podría revolucionar la medicina moderna.

Türkçe: Bu mikroorganizmanın keşfi modern tıbbı devrim niteliğinde değiştirebilir.

Bacterias

Bakteriler

Örnek Diyalog: Dr. Ellis reminded the class that although we often speak of bacteria in a negative light, many bacterias are actually beneficial and essential for our health.

Türkçe: Dr. Ellis, sık sık bakterilerden olumsuz bahsettiğimiz halde, pek çok bakterinin aslında yararlı ve sağlığımız için vazgeçilmez olduğunu sınıfa hatırlattı.

Virus

Virüs

Örnek Diyalog: The new computer virus is spreading faster than our antivirus software can update.

Türkçe: Yeni bilgisayar virüsü, antivirüs yazılımımızın güncellenebildiğinden daha hızlı yayılıyor.

Vacuna

Aşı

Örnek Diyalog: ¿Ya te pusiste la vacuna contra la gripe esta temporada?

Türkçe: Bu sezon grip aşısını oldun mu?

Antibiótico

Antibiyotik

Örnek Diyalog: Necesitas tomar este antibiótico cada ocho horas para combatir la infección.

Türkçe: Bu antibiyotiği, enfeksiyonla savaşmak için sekiz saatte bir almalısın.

Anticuerpo

Antikor

Örnek Diyalog: El médico me explicó que después de la vacuna, mi sistema inmunológico generará anticuerpos para protegerme contra el virus.

Türkçe: Doktor bana aşıdan sonra bağışıklık sistemimin virüse karşı beni korumak için antikorlar üreteceğini açıkladı.

Pandemia

Pandemi

Örnek Diyalog: Durante la pandemia, aprendimos lo importante que es la solidaridad global.

Türkçe: Pandemi sürecinde, küresel dayanışmanın ne kadar önemli olduğunu öğrendik.

Epidemia

Salgın

Örnek Diyalog: La rápida propagación del virus en varias regiones ha llevado a la declaración de una epidemia global por parte de la Organización Mundial de la Salud.

Türkçe: Virüsün birçok bölgede hızla yayılması, Dünya Sağlık Örgütü tarafından bir pandemi ilan edilmesine neden olmuştur.

Endemia

Endemi

Örnek Diyalog: La inusual flor que encontramos durante la caminata es una endemia de esta región y, por lo tanto, muy rara de ver en otros lugares.

Türkçe: Yürüyüş sırasında bulduğumuz sıradışı çiçek, bu bölgeye özgü bir bitki ve bu nedenle, diğer yerlerde görmek çok nadirdir.

Contaminación

Kirlilik

Örnek Diyalog: La contaminación del aire en la ciudad ha alcanzado niveles alarmantes, afectando la salud de todos sus habitantes.

Türkçe: Şehirdeki hava kirliliği alarman verici seviyelere ulaştı, tüm sakinlerinin sağlığını etkiliyor.

Reciclaje

Geridönüşüm

Örnek Diyalog: El reciclaje no solo reduce la basura, también ahorra energía y protege el medio ambiente.

Türkçe: Geri dönüşüm sadece çöpü azaltmakla kalmaz, aynı zamanda enerji tasarrufu sağlar ve çevreyi korur.

Biodiversidad

Biyolojik Çeşitlilik

Örnek Diyalog: La biodiversidad de la selva amazónica es asombrosamente rica, con miles de especies de plantas, animales e insectos aún por descubrir.

Türkçe: Amazon ormanının biyoçeşitliliği şaşırtıcı şekilde zengindir, keşfedilmeyi bekleyen binlerce bitki, hayvan ve böcek türüyle doludur.

Huella de carbono

Karbon ayak izi

Örnek Diyalog: Reducir nuestra huella de carbono es fundamental para combatir el cambio climático.

Türkçe: Karbon ayak izimizi azaltmak, iklim değişikliğiyle mücadelede hayati öneme sahiptir.

Eficiencia energética

Enerji verimliliği

Örnek Diyalog: La inversión en eficiencia energética nos ayudará a reducir el consumo eléctrico y ahorrar dinero a largo plazo.

Türkçe: Enerji verimliliğine yapılan yatırım, uzun vadede elektrik tüketimimizi azaltmamıza ve para tasarrufu yapmamıza yardımcı olacaktır.

Calentamiento global

Küresel ısınma

Örnek Diyalog: El calentamiento global ha estado en el centro de las conversaciones de la cumbre medioambiental de este año.

Türkçe: Bu yılki çevre zirvesindeki görüşmelerin odağında küresel ısınma vardı.

Cambio climático

İklim değişikliği

Örnek Diyalog: El cambio climático es una problemática que debe ser abordada con acciones globales y locales inmediatas.

Türkçe: İklim değişikliği, acilen global ve yerel eylemlerle ele alınması gereken bir sorundur.

Efecto invernadero

Sera etkisi

Örnek Diyalog: El efecto invernadero es crucial para mantener la temperatura del planeta, pero su intensificación puede provocar cambios climáticos drásticos.

Türkçe: Sera etkisi, gezegenin sıcaklığını korumak için hayati öneme sahiptir, ancak bu etkinin şiddetlenmesi aşırı iklim değişikliklerine neden olabilir.

Capa de ozono

Ozon tabakası

Örnek Diyalog: La capa de ozono es crucial para protegernos de la radiación ultravioleta del sol.

Türkçe: Ozon tabakası, güneşin ultraviyole radyasyonundan korunmamız için hayati öneme sahiptir.

Sıkça Sorulan Sorular

Matematiksel işlemleri açıklarken İspanyolca'da hangi terimler sıkça kullanılır?

Matematik, evrensel bir dil olmasına rağmen, her dilde kendine özgü terimlerle ifade edilir. İspanyolcada matematiksel işlemleri açıklarken sıklıkla kullanılan terimler vardır. Bu terimler, işlemlerin anlaşılmasını ve matematiksel iletişim kurmayı kolaylaştırır.

Temel İşlemler

Toplama

Suma kelimesi, iki ya da daha fazla sayının toplanmasını ifade eder. Toplama işlemi için kullanılan simge + olarak tanımlanır.

- Sumando: Toplanan sayılar

- Total veya Suma: Toplam sonuç

Çıkarma

Resta kelimesi, bir sayıdan diğer bir sayının çıkarılmasını belirtir. Çıkarma işlemi için - simgesi kullanılır.

- Minuendo: Çıkarılan sayıdan önce gelen sayı

- Sustraendo: Çıkarılan sayı

- Diferencia: Fark ya da sonuç

Çarpma

Multiplicación ifadesi, sayıların çarpılmasını tanımlar. Çarpma işlemi × veya · olarak sembolize edilir.

- Multiplicando: Çarpılan sayı

- Multiplicador: Çarpan

- Producto: Çarpım sonucu

Bölme

División bölme işlemine verilen isimdir. Bölme işlemi için ÷ veya / simgesi kullanılır.

- Dividendo: Bölünen sayı

- Divisor: Bölen sayı

- Cociente: Bölme işlemi sonucu

- Residuo veya Resto: Kalan

İleri Düzey İşlemler

Üs Alma

Potenciación kelimesi, bir sayının üssünü almayı ifade eder. Üssü belirten sayı exponente olarak adlandırılır.

- Base: Üssü alınan sayı

- Exponente: Kuvvet ya da üst

- Potencia: Üs alma sonucu

Kök Alma

Radical kelimesi kök alma işlemini belirtir. Kök derecesi, kökün altındaki indeksle gösterilir.

- Índice: Kök derecesi

- Radicando: Kök içindeki sayı

- Raíz: Kök alma sonucu

Yüzde Hesaplama

Porcentaje terimi yüzde hesaplamaları için kullanılır. Yüzde simgesi olarak % işareti kullanılır.

- Por ciento: Yüzde olarak

- Tasa de porcentaje: Yüzde oranı

Matematiksel işlemleri ifade ederken kullanılan bu terimleri ve sembolleri öğrenmek, İspanyolca matematik literatürünü anlamayı ve etkili bir şekilde iletişim kurmayı sağlar. Matematiği farklı dillerde öğrenmek ve kullanmak, öğrencilerin ve profesyonellerin çok dilli yeteneklerini geliştirmelerine yardımcı olur.

Bilimsel metinlerde kullanılan temel İspanyolca ölçüm birimleri nelerdir?

Bilimsel metinler, ölçümler için belirli bir standart takip eder. Bu standartlar, istikrarlılık ve evrensellik sağlar. İspanyolca konuşulan ülkelerdeki bilimsel metinlerde de sıklıkla kullanılan ölçüm birimleri genelde Uluslararası Birim Sistemi (Sistema Internacional de Unidades) ile tutarlıdır. Aşağıda temel ölçüm birimlerini ve kullanımlarını bulabilirsiniz.

Uzunluk ve Mesafe

Uzunluk için en yaygın birim metro (m) olarak bilinir.

- Milimetre (mm)

- Santimetre (cm)

- Desimetre (dm)

- Kilometre (km)

Kütle ve Ağırlık

Kütle ölçümünde temel birim gram (g) kullanılır.

- Miligram (mg)

- Kilogram (kg)

- Tonelada (ton)

Hacim

Sıvıların hacmi genellikle litro (l) cinsinden ifade edilir.

- Mililitro (ml)

- Sentilitro (cl)

- Dekalitro (dal)

Zaman

Saniye (s), zaman ölçümünün temel birimidir.

- Dakika (min)

- Saat (h)

- Gün

Sıcaklık

Sıcaklık için en yaygın birim derece Santigrat (°C)'tır.

- Kelvin (K)

Enerji

Enerji ve iş birimleri olarak jul (J) kullanılır.

- Kilojul (kJ)

- Kalori (cal)

- Kilokalori (kcal)

Basınç

Basınç ölçümleri için standart birim paskal (Pa) kabul edilir.

- Kilopaskal (kPa)

- Bar (bar)

- Atmosfer (atm)

Güç

Güç birimi olarak vat (W) tercih edilir.

- Kilovat (kW)

Bu ölçüm birimleri, İspanyolca bilimsel metinlerde sıklıkla karşımıza çıkar. Ayrıca, literatürde metrik sistem dışındaki birimlere de rastlanabilir. Örneğin, mil, özellikle Amerika Birleşik Devletleri'nde uzunluk birimi olarak kullanılır. Ancak, bilimsel çalışmaların evrensellik ilkesi doğrultusunda, metrik sistem bu alanda daha yaygındır ve tercih edilir.

İspanyolca konuşulan ülkelerde bilim insanları tarafından kabul gören araştırma metodolojileri hakkında hangi terimler yaygındır?

Bilimsel Araştırmalarda Kullanılan Yöntemler

Bilim dünyasının evrensel dili İngilizce olsa da, İspanyolca'nın konuşulduğu ülkelerde özgün terimler önem kazanır. Bu terimler, metodolojinin doğruluğunu ve geçerliliğini temsil eder.

Nicel ve Nitel Araştırma Yöntemleri

Araştırma yöntemlerinde nicel (cuantitativo) ve nitel (cualitativo) yaklaşımlar baş gösterir. Nicel yöntemler, verileri sayısal olarak değerlendirir. Nitel yöntemler ise verileri betimsel analiz eder. Her iki yaklaşım da geniş kabul görür.

Deneysel ve Gözlemsel Yöntemler

Deneysel (experimental) çalışmalar, denetimli koşullarda gerçekleşir. Gözlemsel (observacional) çalışmalarda, doğal ortamda incelemeler yapılır. Her iki yöntem de farklı bilimsel sorulara işaret eder.

Anketler ve Ölçekler

Anket (encuesta) bilgileri doğrudan toplamada etkilidir. Ölçekler (escalas), davranış ve tutumları ölçmede kullanılır. Bu teknikler, sosyal bilimlerin temel araçları arasında yer alır.

Karşılaştırmalı Çalışmalar

Karşılaştırmalı (comparativo) yöntem, iki veya daha fazla grup arasında farkları saptar. Çeşitli alanlarda bu yöntem benimsenmiştir.

Meta-Analiz ve Sistematik Derlemeler

Meta-analiz (meta-análisis), birden çok çalışmanın sonuçlarını birleştirir. Sistematik derlemeler (revisiones sistemáticas), literatürdeki bilgileri toplar. Araştırmacılar bu yöntemleri geniş çapta kullanır.

Bu terimler, İspanyolca konuşulan ülkelerdeki bilim insanlarının araştırmalarında sıkça rastlanan kavramlardır. Doğru uygulandıklarında, araştırmaların kalitesini güçlendirirler. Akademik çevrelerde bu metodolojiler, bilimsel ilerlemeye katkı sağlar.

Matematik ve Bilim: İspanyolca Bilimsel Terimler | IIENSTITU