Meslekler

Klinik Psikolog Nedir? Görevleri Nelerdir?

Nevzat Yüksel
Güncellendi:
12 dk okuma
Bir adam kanepede uzanmış, elinde bir pano ve kalem tutmaktadır. Mavi beyaz çizgili bir kravat takmış ve yüzünde ciddi bir ifade var. Sanki üzerine bir şeyler yazıyormuş gibi dikkatle panoya odaklanmaktadır. Başı yana dönük ve gözleri derin düşüncelere dalmış ya da uyuyormuş gibi kapalı. Elinde hâlâ kalem ve pano olduğu için görevine ara vermiş gibi görünüyor.
Klinik Psikologun GörevleriÖnemli BilgilerÇıkan Sorunlar ve Durumlar
Hastalıklardaki teşhisi ve tedavi yönlendirmesiF00 ve F99 arasında gösterilen hastalıklarla ilgili terapi ve psikolojik destek hizmetleri sağlarHastalık olarak kabul edilen durumlar klinik psikologun psikoterapi uygulamalarını gerektirir
Değerlendirme yöntemlerinin ve psikolojik programların etkinliğinin değerlendirmesiPsikometrik özellikleri ve etkinliği göz önünde bulundurarak değerlendirme yaparİhmal ve terk durumları, kötü muamele durumları
Eğitim vermeHastalar, hasta yakınları ve ekip üyelerine insan ve davranışlar hakkında eğitim verirEğitim ve okumayla ilgili sorunlar, işsizlikle ilgili sorunlar
Toplum ruh sağlığını korumakToplum ruh sağlığını koruyamaya yönelik faaliyetlere katılır ve katkı sağlarSosyal çevreden kaynaklanan sorunlar, kültürel uygum sorunları
Psikoterapi uygulamalarıEğitimini elde etmiş olduğu yönetmelikte Ek-1A yer alan psikolojik değerlendirmelerle hastalık olarak kabul edilen durumlarla ilgili psikoterapi uygulamalarını gerçekleştirirTrauma, krize müdahale ve afet durumları
Afet durumlarında destek sağlamaHerhangi bir afet durumunda bireysel veya grup olarak psikolojik destek sağlarAfet sonrası ortaya çıkan psikolojik sorunlar
Terapi uygulamalarıGerek görülmesi halinde birey veya ailelere terapi uygulamaları gerçekleştirir veya önerirKrize müdahale gerektiren durumlar
Testler ve değerlendirmelerKişilik, zekâ, nöropsikolojik testler ve ilgili tutum ve uygum değerlerini uygular ve yorumlarKişinin gelişimi ile ilgili olabilecek sorunlar
Araştırmalar ve çalışmalarDeğerlendirme yöntemlerinin psikometrik özelliklerinin ve psikolojik eğitim veya programların etkinliğinin göz önünde bulundurarak çalışmalar yürütürAraştırmalar sonucu ortaya çıkan bilgilerin uygulanması sırasındaki potansiyel sorunlar
Hastalıkların tedavisi ve yönetimiTanıdık, ebeveyn, arkadaş, eş ve diğer kişiler tarafından olabilecek ihmal ve terk durumlarında hastanın tedavisine yardımcı olurAile içinde yaşanan sorunlar ve hastalığın etkisi
10 satır ve 3 sütunlu tablo
Tüm sütunları görmek için yatay kaydırın →

Psikoloji bilimlinin temel ortak hedefleriyle benzer özelliklerde duygusal zihinsel ve davranışsal süreçleri anlama amaçları vardır. Fakat klinik psikolojisi, insanın hem normal hem de normal dışı davranışsal, duygusal ve zihinsel süreçlerini değerlendirmekte, bu alanda zorluk yaşayan bireylerin tedavi ve değerlendirme süreçlerini kapsamaktadır.

Psikoloji biliminin bağımsız bir alan olarak kabul edilmesi 1879 yıllarına kadar dayanmaktadır. Bu tarihten itibaren klinik psikoloji alanlarında da büyük değişimler meydana gelmiştir. Klinik psikolojinin lisansüstü eğitimleri şeklinde verilmesi ilk olarak ABD’deki Boston ve Columbia üniversitelerinde gerçekleşmiştir. Klinik psikolojisi, Connecticut eyaletinde 1945 yılında yasal olarak tanınmaya başlanarak bütün eyaletler yayılmıştır.

Burada önemli bir dönüm noktası olan, önceleri Amerika Gaziler Birliği ve Amerikan Toplum Sağlığı Hizmetleri, sonraları ise Amerikan Ulusal Sağlık Enstitüsü ile Amerikan Psikiyatri Birliği’nin 1952 yılında Klinik psikologlar için “psikoterapistlik” modelini kabul etmeleri önemli bir adım olmuştur. Bu gelişmelerin akabinde Amerikan Yüksek Mahkemesi tarafından tüm eyaletlerde akıl hastalıkları konusunda klinik psikologları bilirkişi olarak tanıması ve bu mesleği icra eden kişilere ise “akıl hastalığı” tanısı koyma ve rapor yazabilme izni getirmiştir.



Pisikoterapinin ilaçlar kadar etkili olmasının ortaya çıkmasına istinaden psikologların mesleki konumları ile beraber akademik konumlarını da güçlendirmiştir. Klinik psikologların görevleri aşağıda sırayla belirtilmiştir.

Klinik Psikologunun Görevleri Nelerdir?

Hastalıklarda ilgili uzman doktorun teşhisine ve tedavi kapsamında yönlendirmesine, uluslararası hastalık sınıflandırmasına (ICD-10) göre bilinen F00 ve F99 arasında gösterilen hastalıklarla ilgili eğitimini almış olduğu terapi ve psikolojik destek hizmetlerini sağlar. Buna göre klinik psikoloğun görevlerini aşağıda gösterilmektedir.



  1. Eğitimi kapsamında elde etmiş olduğu gözlem ve görüşme tekniğini kullanarak, kişilik, zekâ, nöropsikolojik testler, ilgili tutum ve uygum değerlerini, kişinin gelişimi gibi durum tespit araçlarını uygulayarak yorumlamaya çalışır.

  2. Ölçüt olarak kullanmış olduğu değerlendirme yöntemlerinin psikometrik özelliklerin ve psikolojik eğitim veya programlarının etkinliğinin göz önünde bulundurarak değerlendirmesine yönelik araştırmalar ve çalışmalar yürütür.

  3. Elde etmiş olduğu eğitimler çerçevesinde en başta hastalar olmak üzere, hasta yakınlarına ve ekipte yer alan bütün kişilere insan ve davranışları hakkında kurumsal ve uygulamalı eğitimler vermekle sorumludur.

  4. Eğitim süresi boyunca elde etmiş olduğu öğrenim birikimleriyle, toplum ruh sağlığını koruyamaya yönelik faaliyetlere katılır ve katkı sağlar.

  5. Eğitimini elde etmiş olduğu ilgili yönetmelikte Ek-1A yer alan birtakım psikolojik değerlendirmelerle hastalık olarak kabul edilen durumlarla ilgili psikoterapi uygulamalarını gerçekleştirir.

  6. Gerek görülmesi halinde birey veya aileleri adına travma, krize müdahale ve afet durumlarında bireysel ya da grup olarak da olabilir terapi uygulamaları gerçekleştirmek veya yapılmasını önermek

Klinik psikologların; terapi ve psikolojik destekler başta olmak üzere, psikolojik değerlendirme ve sağlanan hizmetin etkinliğinin psikometrik ölçümünün sağlanması, Oluşabilecek veya olan herhangi afet durumunda bireysel veya grup olarak şeklinde psikolojik destek sağlamak olarak gösterilebilir.

Önemli Bir Bilgi: Hastaların, uzman doktorların tanı ve tedavilerine yönlendirilmeden klinik psikologların psikoterapi yapabilecekleri hastalık olarak kabul edilmeyen durumlarda söz konusudur.

  1. İhmal ve terk durumlarında; genellikle tanıdık, ebeveyn, arkadaş, eş ve diğer kişiler tarafından olabilmekte

  2. Herhangi bir kötü muamele durumunda; resmi otoriterlerde dahil olmak üzere tanıdık, arkadaş, eş, ebeveyn ve diğer kişi veya kişiler tarafından olabilmekte

  3. Hastalık ve sonrası tedavi dönemlerinde verebilir

Kişinin eğitim ve okuma ile ilgili ortaya çıkan sorunlar nedeniyle bunlar şu şekilde gösterilebilir;

  1. Okur- yazar olmama, kısmi olarak okuma yazma bilme

  2. Okula gidememe

  3. Sınavlarda başarısızlık

  4. Okulda başarısızlık

  5. Kişinin öğretmenlerle ve sınıf arkadaşlarıyla anlaşamama veya eğitim intibaksızlığı

  6. Okuma yazma ve eğitimle ilgili diğer sorunlar olarak sıralanabilir.

Ortaya Çıkabilecek İşsizlikle İlgili Sorunlar Nelerdir?

  1. İş değiştirme durumları

  2. İşsiz kalma halinde

  3. Meydana gelebilecek iş kaybı tehlikesinde

  4. İşten kaynaklı doğabilecek stresli çalışma programları durumlarında

  5. İş arkadaşları ve iş verenlerle ilgili yaşabileceği sorunlar

  6. Çalışmaya bağlı meydana gelebilecek mobingler, fiziksel ve zihinsel zorluklar

  7. İş kapsamında ortaya çıkabilecek diğer sorunlar

Sosyal Çevreden Kaynaklanan Sorunlar Nelerdir?

  1. Meydana gelebilen sorunlu ebeveyn durumu

  2. Kişinin yaşamış olduğu hayat dönemlerindeki geçişlere bağlı olarak ortaya çıkan uyum sorunları.

  3. Yalnız kalma korkuları ve tek başına yaşama sorunları

  4. Yaşanan kültürel uygum sorunları

  5. Red ve sosyal uzaklaştırma

  6. Sosyal çevreden kaynaklı ortaya çıkabilecek diğer problemler

Çocukluk Döneminde Olumsuzluklar Nelerdir?

  1. Çocuklu dönemlerinde evden ayrılma ve sevgi ilişkilerinin kayıpları

  2. Çocukluk dönemlerinde meydana gelen aile ilişkilerindeki değişimler

  3. Küçük yaşlarda özgüven eksikliğinin oluşturduğu sorunlar ve olaylar

  4. Çocukluk dönemlerinde yaşanan suiistimallerle ilgili olaylar (Yakın çevre içinde olabildiği gibi yakın çevre dışında da olabilir)

  5. Çocuğun fiziksel suiistimalleriyle ilgili ortaya çıkan problemler

  6. Çocukluk döneminde meydana gelen kişisel korku durumları

  7. Çocuklu döneminde yaşanan diğer olumsuz olaylar

Yetiştirme İle İlgili Yaşanan Diğer Sorunlar Nelerdir?

  1. Ebeveynlerin yetersiz kalan gözlem ve kontrolleri

  2. Ebeveynlerin yapmış oldukları kurumsal yetiştirme durumları

  3. Aşırıcı koruyucu ebeveynlerin davranışları

  4. Sürekli suçlanan çocuk ve düşmanlığa eğimli olması

  5. Ebeveynler tarafından çocuğun duygusal olarak doyurulamaması

  6. Yerinde olmayan yetiştirme ile ilgili sorunlar ve ebeveynler tarafından uygun görülmeyen baskılar

Primer Destek Gruplarıyla İlgili Ortaya Çıkan Diğer Sorunlar

  1. Arkadaş veya eş ilişkilerindeki sorunlar

  2. Ebeveynler ve eşin ebeveynleriyle yaşamış oldukları sorunlar

  3. Akrabalar arasında meydana gelen sorunlar

  4. Yetersiz aile desteği veya aile üyesinin olmamasından doğan sorunlar

  5. Aile üyesinin ölümü veya ortadan kaybolması halinde ortaya çıkan sorunlar

  6. Aile üyelerinin boşanması veya ayrılması halinde ortaya çıkabilecek sorunlar

  7. Aile bireylerini etkileyen diğer yaşam sorunlarından ortaya çıkan sorunlar

  8. Primer destek grubuyla ilgili ortaya çıkan diğer sorunlar

Psikososyal Durumlarıyla İlgili Görülebilecekler Sorunlar Nelerdir?

  1. Danışmanlarla ilgili ortaya çıkartılabilecek sorunlar

  2. Zararlı ve tehlikeli olduğu bilinen davranışsal ve psikolojik girişimleri kabul etme ve isteme

  3. Görülebilecek psikososyal durumla ilgili diğer sorunlar şeklinde olanları

Cinsel Eğilim, Uyum ve Davranışlarla İlgili Sorunlar

  1. Cinsel eğilim konusunda ortaya çıkabilecek sorunlarla ilgili danışma

  2. Üçüncü bir kişinin cinsel davranış ve uyumu konusunda danışma

Sağlık Birimlerine Diğer Farklı Danışma ve Tıbbi Tavsiyeler İçin Gelen Kişiler

  1. Henüz teşhisi koyulamamış korku verici şikayetleri olanlar

  2. Araştırma bulgularının sonuçlarının ne anlama geldiğini öğrenmeye gelen kişiler

  3. İlaç, alkol, tütünün kötüye kullanımı için danışma

Yönetim veya Yaşam Yönetim Güçlüğü Kapsamında Plan Problemler

  1. Kişinin yetersiz sosyal yetenek durumu

  2. Stresin varlığı, başka yerde sınıflanmamış olması

  3. Yeterince dinlenme ve gevşemenin olmaması

  4. Tam olarak kişisel özelliklerin vurgulanması

  5. Tükenme ve sosyal rol çatışması

  6. Aktivitelerini ve etkinliklerini yetersizliklere bağlanması, yaşam yönetim güçlüğü kapsamında diğer problemler olarak gösterilebilir.

Sıkça Sorulan Sorular

Klinik Psikologluk Mesleği Neden Önemlidir?

Klinik psikolojinin hem ruh sağlığı açısından hem araştırma açısından önemli katkılardan bulunması nedeniyle son derece önemlidir meslektir. Araştırma ve uygulama yönünü beraber değerlendirilen bir meslek olan klinik psikologu, günümüzde de bu model kapsamında verilmektedir. Bu modellerden birincisi “Meslek elamanı veya Araştırmacı” diğeri ise “Bilim insanı veya meslek” elemanıdır.

Klinik Psikologlarının Tedavi Yöntemleri Nasıldır?

Klinik psikologu, uzman doktor tarafından ilgili hastaya konulan teşhis tedaviye yönelik terapi ve psikolojik yardım desteğini sağlar. Bunun dışında uzman bir doktora yönlendirilmeden psikoterapi tedavisi yapabilecekleri hastalıklarda olabilmektedir. Bu sebepler klinik psikologların hem uzman hekim kontrolünden sonra tedavi edebilecekleri hastalıklar olabildiği gibi hekim kontrolü gerektirmeden psikoterapi yapabilecekleri hastalıklar olabilir.

Klinik Psikolojisi Ne Zaman Ortaya Çıkmıştır?

Bağımsız bir disiplin olarak kabul edilmesi 1879 yıllarına kadar dayanmaktadır. Daha sonraları ise lisans eğitiminin yanında Amerika’da ilk lisansüstü eğitim olarak verilmeye başlanmıştır. Şuan ülkemiz dahil birçok ülkede bu yeni disiplin hem araştırma faaliyetinde bulunmakta hem de uygulamaya dönük tedaviler yapılmaktadır. Akıl sağlığıyla ilgili raporlar bu disiplin kanalıyla verilmektedir.

Klinik Psikologların Eğitim Süreci Nasıldır?

Klinik Psikologların eğitim süreci çok sayıda farklı komponenti içerir. Genellikle, klinik psikologlar en az bir lisans derecesi ve en az iki yıllık master derecesi almak zorundadır. Bununla birlikte, birçok klinik psikolog daha fazla eğitim almak isteyebilir ve çeşitli doktora programlarını tamamlayabilir. Tamamlanan bir lisans veya master programından sonra, klinik psikologlar bir lisans almak için lisans almak için bir lisans programına başvururlar. Daha sonra, klinik psikologlar genellikle çalışmalarını tamamlamak için bir dizi klinik alan eğitimine katılırlar. Bu, yönetilen klinik uygulamalar, teorik eğitim, çeşitli alanlarla ilgili uzmanlaşma ve etik konuları gibi özel alanları içerir. Klinik psikologlar, bu eğitimlerin tamamlanmasından sonra, özel bir klinik alanında uzmanlaşmak için bir dizi yüksek seviye alan eğitimlerine de katılabilirler. Bu alanlarda, klinik psikologların kliniğe katılımı, özel uygulamalar, motivasyon veya çalışma teknikleri gibi konularda özel bir eğitim alabilirler.

Klinik Psikologların Hangi Alanlarda Uzmanlaştıklarını Belirleyen Faktörler Nelerdir?

Klinik psikologların uzmanlaştığı alanlar, kişinin yaşı, cinsiyeti, kültürü, sosyo-ekonomik durumu, yaşadığı çevre ve sahip olduğu psikolojik, bilişsel, davranışsal, sosyal ve fiziksel durum gibi çok çeşitli faktörlere bağlı olarak değişebilir. Ayrıca, klinik psikologların uzmanlaştığı alanları belirleyen diğer faktörler arasında, eğitimleri, uzmanlaşma alanları, çalıştıkları kurumlar ve çalıştıkları alanlara ilişkin pozisyonlar da yer almaktadır.

Klinik Psikolojinin Hangi Durumlarda Kullanıldığını Belirleyen Faktörler Nelerdir?

1. Kişinin sağlık durumu ve geçmişi.
2. Kişinin toplumsal, kültürel ve etnik kökeni.
3. Kişinin yaşadığı problemlerin türü.
4. Kişinin zihinsel, fiziksel ve duygusal durumu.
5. Kişinin karşılaştığı çevresel ve/veya kurumsal faktörler.
6. Kişinin zaman dilimindeki değişimler.
7. Kişinin mevcut kaynakları ile sağlanabilecek destek.
8. Kişinin amaçları, tutumları ve inançları.
9. Kişinin kendine dair algısı.
10. Kişinin kendisine ve çevresine karşı öz-saygısı.

Klinik psikolog, zihinsel süreçleri anlama hedefiyle hangi tür duygusal ve davranışsal sorunlara bakar?

Klinik psikologlar, zihinsel süreçleri anlama hedefiyle, bireylerin duygusal ve davranışsal sorunlarına bakarlar. Bu profesyoneller, çok çeşitli konularla ilgilenirler, ancak her zaman genel amacı insanların psikolojik sağlığını geliştirmeye yardımcı olmaktır. Klinik psikologlar, bu hedefi gerçekleştirmek için geniş bir bilgi ve beceri yelpazesine ihtiyaç duyarlar. Klinik psikologların hizmet alanları, duygusal sorunlar ve zihinsel süreçlerin analizi şeklinde geniş bir çerçeveyi kapsar.

Duygusal sorunların belirlenmesi ve anlaşılması, klinik psikologların önemli bir parçasıdır. Bu, kişinin hisleri ve duygusal tepkileri hakkında başkalarına bilgi verme yeteneğini içerir. Klinik psikologlar, bireylerin duygusal durumlarından etkilenen zihinsel süreçlerini anlamada ve değerlendirmede de önemli bir rol oynarlar. Bu süreçlerin anlaşılması, bireyin içinde bulunduğu duygusal durumun daha iyi anlaşılmasını sağlar.

Davranışsal sorunların algılanması ve anlaşılması, klinik psikologların başka bir önemli yönüdür. Bu, bireyin davranışlarını ve bu davranışların diğer insanlarla nasıl etkileşime girdiğini anlama yeteneğini içerir. Davranışsal sorunları anlama, klinik psikologların bireyin zihinsel süreçlerini ve bu süreçlerin nasıl ifade edildiğini daha iyi anlamalarını sağlar.

Klinisyen, bu süreçlere olan anlayışını iki ana yolla artırır. Birincisi, duygusal ve davranışsal sorunların nedenlerini anlama; ikincisi, etkili tedavi stratejileri oluşturmak ve uygulamak için bu bilgiyi kullanma yeteneğidir. İlk adım, genellikle bireyin duygusal durumu ve davranışları üzerindeki etkileri anlamak ve tanımlamak için psikolojik testlerin ve değerlendirmelerin kullanılmasını içerir. İkinci adım, bu bilgiyi kullanarak etkili bir tedavi planı oluşturmak ve uygulamaktır.

Klinik psikologlar, bireylerin duygusal ve davranışsal sorunlarına, hem bireysel hem de grup terapisi şeklinde birçok farklı tedavi yaklaşımı ile yaklaşabilirler. Bireysel terapi, bireyin duygusal ve davranışsal sorunlarına odaklanır ve bu sorunların altında yatan nedenleri anlamayı ve çözümlemeyi hedefler. Grup terapisi, genellikle belirli bir sorunla ilgili olarak bireylerin bir araya getirildiği bir çevrede gerçekleştirilir. Bu terapi, bireylerin, benzer sorunları yaşayan diğer kişilerle etkileşim kurmalarını ve birbirlerinden öğrenmelerini sağlar.

Klinik psikologlar, her kişiye en uygun olan yaklaşımı belirlemek için genellikle bireyin ihtiyaçlarını, tercihlerini ve özelliklerini dikkate alır. Bu, bireyin tedavi sürecine aktif olarak katılımını teşvik eder ve bireyin psikolojik sağlığının iyileştirilmesine yardımcı olur. Klinik psikologlar, bireylerin psikolojik sağlığını iyileştirmek için hem duygusal hem de davranışsal stratejileri kullanırlar. Klinik psikologlar, insanların psikolojik sağlığını geliştirmeye ve bu doğrultuda katkı sağlamaya hedefler.

Klinik psikologların akademik yaşamdaki konumları nelerdir ve psikoterapi uygulamalarının etkileri bu konumdaki değişimleri ne şekilde etkilemiştir?

Klinik psikologlar, akademik yaşamda önemli bir pozisyona sahiptirler ve bu konumlarını, psikoterapi uygulamalarının hızla olumlu etkileri ile sıkı bir şekilde ilişkilidirler. Klinik psikoloji 1879'dan beri var olup, büyük değişimler göstermiş ve akademik anlamda da bilim merkezlerinde önemli bir noktaya gelmiştir. Özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren, psikoterapinin etkinliğinin anlaşılması ve değerlendirilmesi, klinik psikologların akademik statülerini de önemli ölçüde etkilemiştir.

Psikoterapinin ilaçlar kadar etkili olabilmesi, bu alanda eğitim alan kişilerin hem mesleki hem de akademik konumlarını güçlendirmesine yol açmıştır. Bu etkili terapi yöntemi, psikologların ruh sağlığı konularında uzmanlaşmasını ve resmi makamlar tarafından tanınmasını sağlamıştır.

Örneğin; Amerikan Ulusal Sağlık Enstitüsü ve Amerikan Psikiyatri Birliği'nin 1952 yılında klinik psikolojik destek modelini kabul etmesi, bu alandaki uzmanları hem bilirkişi olarak tanımasını ve bu meslekte çalısan kişilere 'ruh sağlığı' teşhisi konulabileceğini kabul etmiştir. Bu durum hem klinik psikologların mesleki statülerini hem de akademik konumlarını olumlu bir şekilde etkilemiştir.

Klinik psikologların, akademik yaşamdaki konumları aynı zamanda onların uygulamada nasıl bir rol oynadıkları ile ilgili önemli bilgiler verir. Klinik psikologlar genellikle ust düzey akademik eğitimler almış, belirli psikolojik hastalıklarda tedavi ve değerlendirme konusunda uzmanlaşmış kişilerdir. Bu, onların psikoterapi uygulamalarını etkin bir şekilde seçme kabiliyetinin artmasına yol açmıştır.

Özellikle kişinin eğitim ve okuma ile ilgili ortaya çıkan sorunları, sosyal çevreden kaynaklanan sorunlar, yetiştirme ile ilgili yaşanan diğer sorunları gibi bir dizi konularda uzmanlaşmışlar ve bu konuları uygulamada ele almışlardır. Klinik psikologların akademik yaşamda bu kadar önemli bir yere sahip olmaları, hem uygulama alanında hem de bilimsel araştırmalar için bir temel oluşturmuştur. Her iki alanda da önemli katkıları vardır ve bu durum da psikoterapi uygulamalarının etkileri ile birlikte sürekli bir gelişme ve değişimi ifade eder.

Sonuç olarak, klinik psikologların akademik yaşamdaki konumları ve psikoterapi uygulamalarının etkileri, bu konumdaki değişimleri etkiler ve bu durum da hem bilimsel bilgi evrenine hem de bireysel yaşamlara büyük oranda bir katkı sağlar. Bu nedenle, klinik psikologların akademik ve uygulamadaki rolleri her geçen gün daha da önemli hale gelmektedir.

Klinik psikologlar, psikolojik değerlendirme ve terapi dışında hangi tür hizmetleri sağlarlar ve bu hizmetlerin etkinliği nasıl ölçülür?

Klinik psikologlar, sahip oldukları geniş yetenek ve bilgi yelpazesi doğrultusunda, psikolojik değerlendirme ve terapi dışında çeşitli hizmetler sunarlar. Bu hizmetler arasında; bireysel ve grup psikolojik destek hizmetleri, çeşitli eğitim ve geliştirme programları, afet durumunda psikolojik destek sağlama ve psikolojik danışmanlık hizmetleri yer almaktadır. Bunlarla birlikte, klinik psikologlar ayrıca öğrenme güçlükleri, çocukluk dönemi sorunları ve cinsellikle ilgili konularda da danışmanlık hizmeti verebilirler.

Bir klinik psikologun sunmuş olduğu hizmetlerin etkinliğinin ölçülmesi ise genellikle psikometrik ölçüm araçları aracılığıyla gerçekleştirilir. Bu araçlar, kişinin davranışsal ve zihinsel özelliklerini nicel bir şekilde değerlendirmeye yardımcı olur. Ayrıca, tedavi sürecinin etkisi ve hizmet kalitesi gibi faktörleri de değerlendirebilirler.

Öte yandan, bir klinik psikologun hizmetlerinin etkinliğini ölçmek sadece psikometrik ölçümlerle sınırlı değildir. Hizmet sonrası hasta memnuniyeti anketleri ve geri bildirimler, hizmetin etkinliğinin ölçülmesinde oldukça kritik bilgiler sağlar. Bu sayede, psikolog hizmetinin kalitesini artırmak ve tedavi etkinliğini iyileştirmek için gerekli düzenlemeleri yapabilir.

Klinik psikologlar ayrıca sürekli eğitim ve denetim süreçlerine tabi tutulurlar. Bu tür süreçler, klinik psikologların mesleki yeterliliklerini ve hizmetlerinin etkinliğini değerlendirmek için kullanılır. Bu, bireysel performans değerlendirmenin yanı sıra hizmet kalitesinin sürekli olarak iyileştirilmesini sağlar.

Sonuç olarak, klinik psikolojinin sunduğu hizmetlerin etkinliğinin ölçülmesi ve değerlendirilmesi, hizmetin etkinliğinin sürekli izlenmesi ve iyileştirilmesi açısından önemlidir. Bu, hem hastaların tedavi sürecinden en iyi sonuçları almalarını sağlar, hem de klinik psikologlar için profesyonel gelişim ve iyileştirme fırsatları yaratır. Bu nedenle, klinik psikoloğun hizmetlerinin etkinliğinin ölçülmesi ve değerlendirilmesi hem psikologların kendi mesleki gelişimleri, hem de hastaların tedavi sürecinden fayda sağlamaları açısından önemlidir.