İtalyanca, müziğin ve aşkın dili olarak bilinir. Bu melodik dili öğrenmeye nereden başlamalıyız? Hiç endişelenmeyin, sıfırdan başlayarak temel İtalyanca terimleri ve ifadeleri birlikte keşfedeceğiz.
İtalyancanın Temelleri
İlk adım olarak, İtalyanca alfabeye ve telaffuza göz atalım. İtalyanca, Latin alfabesini kullanır ve Türkçeye benzer harflerden oluşur. Ancak bazı harflerin telaffuzu farklıdır.
Telaffuz Rehberi
C harfi:
- "Ca", "co", "cu" heceleri k gibi okunur. Örneğin: casa ("kaza" ev demek).
- "Ce", "ci" heceleri ç gibi okunur. Örneğin: ciao ("çao" merhaba/güle güle anlamında).
G harfi:
- "Ga", "go", "gu" heceleri g gibi okunur. Örneğin: gatto ("gatto" kedi demek).
- "Ge", "gi" heceleri c gibi okunur. Örneğin: gelato ("celato" dondurma anlamında).
H harfi: Sessizdir ve sadece diğer harflerin telaffuzunu değiştirmek için kullanılır.
Özel Harfler ve Sesler
Gli: "Lyi" gibi okunur. Örneğin: famiglia ("famil-ya" aile demek).
Gn: "Nyi" gibi okunur. Örneğin: lasagna ("laza-nya").
Günlük Hayatta Kullanabileceğiniz Temel İfadeler
Şimdi de günlük hayatta işinize yarayacak temel ifadeleri öğrenelim.
Selamlaşma ve Vedalaşma
Ciao: Merhaba / Güle güle
Buongiorno: Günaydın / İyi günler
Buonasera: İyi akşamlar
Buonanotte: İyi geceler
Arrivederci: Görüşürüz
Nazik İfadeler
Per favore: Lütfen
Grazie: Teşekkür ederim
Prego: Rica ederim
Mi scusi: Affedersiniz
Mi dispiace: Üzgünüm
Kendini Tanıtma
Mi chiamo...: Benim adım...
Come ti chiami?: Adın ne?
Piacere di conoscerti: Tanıştığıma memnun oldum
Sono di Turchia: Türkiye'denim
Quanti anni hai?: Kaç yaşındasın?
Önemli Kelimeler ve Anlamları
İtalyanca öğrenirken bazı anahtar kelimeleri bilmek faydalı olacaktır.
1- Amore: Aşk
2- Felice: Mutlu
3- Amico: Arkadaş
4- Famiglia: Aile
5- Cibo: Yemek
Sık Kullanılan Fiiller
Essere: Olmak
Avere: Sahip olmak
Fare: Yapmak
Andare: Gitmek
Venire: Gelmek
Sayılar ve Rakamlar
İtalyanca sayıları öğrenmek oldukça eğlenceli.
1- Uno: Bir
2- Due: İki
3- Tre: Üç
4- Quattro: Dört
5- Cinque: Beş
6- Sei: Altı
7- Sette: Yedi
8- Otto: Sekiz
9- Nove: Dokuz
10- Dieci: On
Örnek Cümleler
Öğrendiğimiz kelimeleri cümle içinde kullanalım.
Ho fame: Açım (kelimenin tam anlamıyla "Sahip olmak açlık").
Dove è il bagno?: Banyo nerede?
Vorrei un caffè, per favore: Bir kahve rica ediyorum, lütfen.
Che ore sono?: Saat kaç?
Parli inglese?: İngilizce konuşuyor musun?
İtalyanca'nın Müzikal Yapısı
İtalyanca, melodik ve akıcı bir dildir. Kelimelerin sonundaki sesli harfler, dilin şarkı söyler gibi akmasını sağlar.
Neden İtalyanca Öğrenmeliyiz?
Kültürel Zenginlik: İtalyan mutfağı, sanatı ve tarihi ile ünlüdür.
Seyahat: İtalya'yı ziyaret ettiğinizde yerel halkla iletişim kurmak keyifli olacaktır.
Yeni Bir Bakış Açısı: Başka bir dil öğrenmek, dünyaya farklı bir pencereden bakmanızı sağlar.
Faydalı İpuçları
İtalyanca öğrenirken işinize yarayacak bazı ipuçları:
Düzenli Pratik Yapın: Her gün biraz zaman ayırın.
Müzik Dinleyin: İtalyanca şarkılar dinlemek telaffuzunuzu geliştirir.
Not Defteri Tutun: Yeni öğrendiğiniz kelimeleri not alın.
İtalyanca'da Sık Kullanılan Bağlaçlar ve Zarflar
Cümlelerinizi daha akıcı hale getirmek için bu bağlaçları ve zarfları kullanabilirsiniz:
E: Ve
Ma: Ama
Perché: Çünkü / Neden
Quindi: Bu yüzden
Molto: Çok
Sempre: Her zaman
Mai: Asla
Küçük Bir Diyalog Örneği
Mario ve Luisa karşılaşıyorlar:
Mario: Ciao Luisa! Come stai?
(Merhaba Luisa! Nasılsın?)
Luisa: Ciao Mario! Sto bene, grazie. E tu?
(Merhaba Mario! İyiyim, teşekkürler. Ya sen?)
Mario: Anch'io sto bene. Vuoi prendere un caffè?
(Ben de iyiyim. Bir kahve içmek ister misin?)
Luisa: Sì, volentieri!
(Evet, memnuniyetle!)
İtalyanca'da Zaman Kalıpları
Saatleri ve tarihleri ifade etmek için:
Che ora è?: Saat kaç?
È mezzogiorno: Öğlen
È mezzanotte: Gece yarısı
Lunedì: Pazartesi
Martedì: Salı
Mercoledì: Çarşamba
Giovedì: Perşembe
Venerdì: Cuma
Sabato: Cumartesi
Domenica: Pazar
Alışverişte Kullanılabilecek İfadeler
Quanto costa?: Ne kadar?
Posso aiutarti?: Yardımcı olabilir miyim?
Cerco...: ... arıyorum.
Taglia: Beden
Sconto: İndirim
İtalyanca'da Renkler
Rosso: Kırmızı
Verde: Yeşil
Blu: Mavi
Giallo: Sarı
Nero: Siyah
Bianco: Beyaz
Seyahat ve Yön Sorma
Dov'è la stazione?: İstasyon nerede?
A destra: Sağa
A sinistra: Sola
Dritto: Düz
Vicino: Yakın
Lontano: Uzak
İtalyan Mutfağına Giriş
İtalyan mutfağı dünyanın en sevilen mutfaklarından biridir. İşte bazı leziz yemekler ve anlamları:
Pizza Margherita: Domates, mozzarella ve fesleğenli pizza
Spaghetti Bolognese: Kıymalı domates soslu spagetti
Tiramisu: Kahveli tatlı
Risotto: Kremalı pirinç yemeği
Sonuç
İtalyanca öğrenmek, keyifli ve tatmin edici bir deneyim olabilir. Bu dilin melodisi ve zengin kültürü, sizin için yeni kapılar açacaktır. Cesaret edin ve yeni kelimeler öğrenmekten çekinmeyin!
Unutmayın, her dil yeni bir dünyadır. İtalyanca ile sevgi, arkadaşlık ve macera dolu bir dünyaya adım atıyorsunuz. Bu yolculukta size başarılar diliyorum!
La natura
Doğa
Örnek Diyalog: Mentre ammiravo l'alba, ho sussurrato a me stesso: La natura ha davvero una bellezza senza pari.
Türkçe: Şafak vakti hayranlıkla izlerken kendime fısıldadım: Doğanın gerçekten eşsiz bir güzelliği var.
L'ambiente
Çevre
Örnek Diyalog: Cercando di ridurre l'impatto sull'ambiente, abbiamo deciso di implementare una politica aziendale più verde.
Türkçe: Çevreye olan etkimizi azaltmaya çalışarak, daha yeşil bir şirket politikası uygulamaya karar verdik.
Proteggere l'ecosistema
Ekosistemi korumak.
Örnek Diyalog: Dobbiamo adottare misure serie per proteggere l'ecosistema prima che sia troppo tardi.
Türkçe: Ekosistemi korumak için çok geç olmadan ciddi önlemler almalıyız.
Risorse naturali
Doğal kaynaklar
Örnek Diyalog: Il nostro futuro dipende da come gestiamo le nostre risorse naturali oggi.
Türkçe: Geleceğimiz, bugün doğal kaynaklarımızı nasıl yönettiğimize bağlıdır.
Rinnovabili vs non rinnovabili
Yenilenebilir enerji vs yenilenemez enerji
Örnek Diyalog: La discussione di oggi si concentrerà sulle differenze tra energie rinnovabili vs non rinnovabili e sull'impatto che hanno sul nostro futuro energetico.
Türkçe: Bugünkü tartışma, yenilenebilir ve yenilenemez enerjiler arasındaki farklar ve bunların enerji geleceğimiz üzerindeki etkileri üzerine yoğunlaşacak.
Il riscaldamento globale
Küresel ısınma.
Örnek Diyalog: Il riscaldamento globale sta causando cambiamenti climatici drastici in tutto il mondo.
Türkçe: Küresel ısınma tüm dünya çapında drastik iklim değişikliklerine neden oluyor.
L'inquinamento atmosferico
Hava kirliliği
Örnek Diyalog: Mi preoccupa molto l'inquinamento atmosferico causato dal traffico nelle grandi città.
Türkçe: Trafik nedeniyle büyük şehirlerde yaşanan hava kirliliği beni çok endişelendiriyor.
Ridurre l'impronta ecologica
Ekolojik ayak izini azaltmak
Örnek Diyalog: Dobbiamo ridurre l'impronta ecologica scegliendo fornitori che utilizzino energia rinnovabile e materiali sostenibili.
Türkçe: Ekolojik ayak izimizi, yenilenebilir enerji kullanımı ve sürdürülebilir malzemeler kullanan tedarikçileri seçerek azaltmamız gerekiyor.
Riciclare i rifiuti
Atıkları geri dönüştürmek.
Örnek Diyalog: Per proteggere l'ambiente, è fondamentale riciclare i rifiuti correttamente.
Türkçe: Çevre korunumu sağlamak için, çöplerin doğru şekilde geri dönüştürülmesi hayati önem taşır.
La deforestazione
Orman yok oluşu
Örnek Diyalog: La deforestazione sta diventando un problema serio che minaccia la biodiversità del nostro pianeta.
Türkçe: Ormanların yok edilmesi gezegenimizin biyolojik çeşitliliğini tehdit eden ciddi bir sorun haline geliyor.
La conservazione della biodiversità
Biyoçeşitliliğin korunması
Örnek Diyalog: Per garantire il nostro futuro, dobbiamo impegnarci attivamente nella conservazione della biodiversità.
Türkçe: Geleceğimizi güvence altına alabilmek için biyoçeşitliliğin korunmasına aktif olarak çaba göstermeliyiz.
L'estinzione delle specie
Türlerin yok oluşu
Örnek Diyalog: Non posso fare a meno di preoccuparmi per l'estinzione delle specie che stiamo causando con l'inquinamento e la distruzione degli habitat naturali.
Türkçe: Kirlilik ve doğal yaşam alanlarının tahribiyle sebep olduğumuz türlerin yok oluşu konusunda endişelenmeden edemiyorum.
Energia pulita
Temiz enerji
Örnek Diyalog: Stiamo investendo in una nuova tecnologia per ottimizzare l'uso dell'energia pulita all'interno della nostra azienda.
Türkçe: Şirketimizde temiz enerji kullanımını optimize etmek için yeni bir teknolojiye yatırım yapıyoruz.
Il consumo sostenibile
Sürdürülebilir tüketim
Örnek Diyalog: Marina ha sottolineato l'importanza del consumo sostenibile durante la riunione sulla responsabilità ambientale aziendale.
Türkçe: Marina, şirketin çevresel sorumluluğu toplantısında sürdürülebilir tüketimin önemini vurguladı.
Emissioni di CO2
CO2 salınımı
Örnek Diyalog: Le emissioni di CO2 stanno aumentando anno dopo anno, nonostante gli sforzi globali per ridurle.
Türkçe: CO2 emisyonları, onları azaltma yönündeki küresel çabalarına rağmen, yılardır artmaya devam ediyor.
La salvaguardia dei mari
Denizlerin korunması
Örnek Diyalog: Il governo sta introducendo nuove leggi per la salvaguardia dei mari, al fine di proteggere la biodiversità marina dalle minacce dell'inquinamento e della pesca eccessiva.
Türkçe: Hükümet, denizlerin korunması için kirlilik ve aşırı balıkçılık tehditlerinden deniz biyoçeşitliliğini korumak amacıyla yeni yasalar getirmektedir.
Il sovrasfruttamento delle risorse
Kaynakların aşırı sömürülmesi
Örnek Diyalog: La conferenza si concentrerà sugli impatti ambientali globali e, in particolare, sul problema del sovrasfruttamento delle risorse naturali.
Türkçe: Konferans, küresel çevresel etkilere ve özellikle doğal kaynakların aşırı kullanımı sorununa odaklanacak.
La sostenibilità ambientale
Çevresel sürdürülebilirlik
Örnek Diyalog: Il professore ha sottolineato quanto sia cruciale la sostenibilità ambientale per il futuro del nostro pianeta.
Türkçe: Profesör, çevresel sürdürülebilirliğin gezegenimizin geleceği için ne kadar hayati olduğunu vurguladı.
Veicoli elettrici
Elektrikli araçlar
Örnek Diyalog: Sono sicuro che in futuro vedremo sempre più spesso veicoli elettrici nei nostri centri urbani.
Türkçe: Gelecekte, kentsel merkezlerimizde elektrikli araçları daha sık göreceğimize eminim.
L'energia solare/eolica/idroelettrica
Güneş/ruzgar/hidroelektrik enerjisi
Örnek Diyalog: Hai visto gli ultimi progressi in campo energetico? Ogni giorno stanno trovando nuovi modi per ottimizzare l'energia solare, eolica e idroelettrica.
Türkçe: Enerji alanındaki son gelişmeleri gördün mü? Her gün güneş enerjisi, rüzgar enerjisi ve hidroelektrik enerjiyi optimize etmek için yeni yollar buluyorlar.
Il carbone e il petrolio
Kömür ve petrol
Örnek Diyalog: Il carbone e il petrolio sono stati per molto tempo i pilastri dell'industria energetica, ma ora dobbiamo cercare alternative più pulite.
Türkçe: Kömür ve petrol uzun süre enerji endüstrisinin temel taşları oldu, ama şimdi daha temiz alternatifler aramalıyız.
La biomassa e il biogas
Biyokütle ve biyogaz
Örnek Diyalog: Il nostro impianto converte efficacemente la biomassa e il biogas in energia rinnovabile.
Türkçe: Tesisimiz, biyokütleyi ve biyogazı etkin bir şekilde yenilenebilir enerjiye dönüştürmektedir.
Il protocollo di Kyoto
Kyoto Protokolü
Örnek Diyalog: Durante la conferenza, il direttore ha sottolineato l’importanza dell'adesione al Protocollo di Kyoto per ridurre le emissioni di gas serra.
Türkçe: Konferans sırasında müdür, sera gazı emisyonlarını azaltmak için Kyoto Protokolü'ne uymanın önemini vurguladı.
L'accordo di Parigi sul clima
Paris İklim Anlaşması
Örnek Diyalog: Durante la conferenza, il primo ministro ha ribadito l'importanza dell'impegno verso l'accordo di Parigi sul clima.
Türkçe: Konferansta, başbakan Paris İklim Anlaşması'na bağlılık konusunun önemini yineledi.
Il livello del mare che sale
Yükselen deniz seviyesi
Örnek Diyalog: La preoccupazione principale degli ambientalisti è il livello del mare che sale a causa del riscaldamento globale.
Türkçe: Çevrecilerin en büyük endişesi küresel ısınma nedeniyle yükselen deniz seviyeleridir.
L'ozono e il buco dell'ozono
Ozon ve ozon tabakasındaki delik
Örnek Diyalog: Sapevi che l'ozono nella stratosfera ci protegge dai raggi ultravioletti, ma il buco dell'ozono sopra l'Antartide è ancora un grave problema ambientale?
Türkçe: Stratosferdeki ozonun ultraviyole ışınlardan bizi koruduğunu biliyor muydun? Ancak Antarktika üzerindeki ozon deliği hala ciddi bir çevre sorunu olmaya devam ediyor.
Piante e alberi autoctoni
Yerli bitkiler ve ağaçlar
Örnek Diyalog: Per preservare la biodiversità locale, dobbiamo concentrarci sulla piantumazione di piante e alberi autoctoni nel nostro prossimo progetto di riforestazione.
Türkçe: Yerel biyoçeşitliliği korumak için, sıradaki ormansızlaşma projesinde yerli bitki ve ağaç dikimine odaklanmalıyız.
La riforestazione
Ağaçlandırma
Örnek Diyalog: Durante l'ultima conferenza sul clima, il ministro ha sottolineato l'importanza della riforestazione come strumento vitale nella lotta contro il cambiamento climatico.
Türkçe: Son iklim konferansında bakan, iklim değişikliğiyle mücadelede hayati bir araç olarak ağaçlandırmanın önemini vurguladı.
La plastica monouso
Tek kullanımlık plastik.
Örnek Diyalog: Posso avere una forchetta di metallo, per favore? Vorrei evitare di usare la plastica monouso.
Türkçe: Metal bir çatal alabilir miyim, lütfen? Tek kullanımlık plastik kullanmaktan kaçınmak istiyorum.
Gli habitat naturali
Doğal yaşam alanları
Örnek Diyalog: Gli habitat naturali sono essenziali per la conservazione della biodiversità sulla Terra.
Türkçe: Doğal habitatlar, Dünya üzerindeki biyoçeşitliliğin korunması için temel öneme sahiptir.
L'agricoltura biologica
Organik tarım
Örnek Diyalog: Hai già provato i prodotti dell'agricoltura biologica? Sono davvero di un altro livello rispetto a quelli convenzionali.
Türkçe: Organik tarım ürünlerini hiç denedin mi? Gerçekten geleneksel olanlara göre çok daha üstünler.
La perdita di terreno fertile
Verimli toprağın kaybı
Örnek Diyalog: Il cambiamento climatico e le pratiche agricole insostenibili stanno accelerando la perdita di terreno fertile a livello globale.
Türkçe: İklim değişikliği ve sürdürülemez tarım uygulamaları küresel düzeyde verimli toprak kaybını hızlandırıyor.
L'economia circolare
Döngüsel ekonomi
Örnek Diyalog: Implementare l'economia circolare è fondamentale per ridurre il nostro impatto ambientale.
Türkçe: Döngüsel ekonomiyi uygulamak, çevresel etkimizi azaltmak için hayati önem taşımaktadır.
Lo smaltimento dei rifiuti tossici
Zehirli atıkların imhası
Örnek Diyalog: Mi sono informato sulle normative comunali riguardo lo smaltimento dei rifiuti tossici e ho scoperto che ci sono delle procedure specifiche da seguire.
Türkçe: Belediye düzenlemeleri hakkında tehlikeli atık bertarafı konusunda bilgi edindim ve takip edilmesi gereken özel prosedürler olduğunu keşfettim.
La contaminazione dell'acqua
Su kirliliği
Örnek Diyalog: Il rapporto evidenzia come la contaminazione dell'acqua stia avendo effetti devastanti sulla biodiversità locale.
Türkçe: Rapor, su kirliliğinin yerel biyoçeşitlilik üzerinde yıkıcı etkiler yarattığını vurgulamaktadır.
Il consumo di acqua
Su tüketimi
Örnek Diyalog: Durante la riunione, il sindaco ha sottolineato l'importanza del progetto dicendo: Il consumo di acqua deve essere ridotto per garantire la sostenibilità a lungo termine della nostra città.
Türkçe: Toplantı sırasında, belediye başkanı projenin önemini vurgulayarak şunları söyledi: Şehrimizin uzun vadeli sürdürülebilirliğini garanti altına almak için su tüketiminin azaltılması gerekiyor.
Le tempeste e i fenomeni estremi
Fırtınalar ve aşırı hava olayları
Örnek Diyalog: Durante la conferenza, il climatologo ha sottolineato che le tempeste e i fenomeni estremi diventeranno sempre più frequenti a causa del riscaldamento globale.
Türkçe: Konferans sırasında, klimatolog fırtınaların ve aşırı olayların küresel ısınma nedeniyle giderek daha sık yaşanacağı konusunda vurgu yaptı.
La desertificazione
Çölleşme
Örnek Diyalog: Il professore ha sottolineato come la desertificazione sia un problema ambientale grave che richiede azioni immediate.
Türkçe: Profesör, çölleşmenin ciddi bir çevre sorunu olduğunu ve acil eylemler gerektirdiğini vurguladı.
La mobilità sostenibile
Sürdürülebilir mobilite
Örnek Diyalog: Potremmo migliorare la qualità dell'aria nella nostra città se investissimo di più nella mobilità sostenibile.
Türkçe: Şehrimizdeki hava kalitesini, sürdürülebilir ulaşıma daha fazla yatırım yapsak iyileştirebiliriz.
Il compostaggio
Kompostlama
Örnek Diyalog: Il compostaggio è un processo che trasforma i rifiuti organici in un fertilizzante ricco di nutrienti per il nostro orto.
Türkçe: Kompostlama, organik atıkları bahçemiz için besin açısından zengin bir gübreye dönüştüren bir süreçtir.
La pesca eccessiva
Aşırı balık avcılığı
Örnek Diyalog: La pesca eccessiva sta seriamente danneggiando gli ecosistemi marini e riducendo la biodiversità.
Türkçe: Aşırı balıkçılık deniz ekosistemlerine ciddi zararlar veriyor ve biyolojik çeşitliliği azaltıyor.
Gli alimenti a chilometro zero
Sıfır kilometre gıdalar
Örnek Diyalog: Preferisco comprare gli alimenti a chilometro zero al mercato locale per sostenere l'economia della nostra comunità e garantire la freschezza dei prodotti.
Türkçe: Yerel ekonomimizi desteklemek ve ürünlerin tazeliğini garanti altına almak için, yerel pazardan kilometre sıfır gıdalar almayı tercih ediyorum.
La tutela delle aree protette
Korunan alanların himayesi
Örnek Diyalog: La regione ha implementato nuove regolamentazioni per rafforzare la tutela delle aree protette e incrementare la biodiversità.
Türkçe: Bölge, korunan alanların korunmasını güçlendirmek ve biyoçeşitliliği artırmak için yeni düzenlemeler getirmiştir.
L'efficienza energetica
Enerji verimliliği
Örnek Diyalog: Durante la conferenza, il relatore ha sottolineato quanto sia cruciale migliorare l'efficienza energetica degli edifici per ridurre l'impatto ambientale.
Türkçe: Konferansta, konuşmacı binaların enerji verimliliğini artırmak ve çevresel etkiyi azaltmak için bunun ne kadar hayati olduğunu vurguladı.
La decarbonizzazione dell'industria
Endüstrinin karbonsuzlaştırılması
Örnek Diyalog: Il CEO ha sottolineato l'importanza della decarbonizzazione dell'industria per garantire un futuro sostenibile per la nostra azienda.
Türkçe: CEO, şirketimiz için sürdürülebilir bir gelecek garantilemek amacıyla endüstrinin karbondan arındırılmasının önemini vurguladı.
L'impatto ambientale
Çevresel etki.
Örnek Diyalog: Durante la riunione, il direttore ha sottolineato che l'impatto ambientale del nuovo progetto deve essere valutato con attenzione prima dell'approvazione.
Türkçe: Toplantı sırasında, müdür yeni projenin çevresel etkisinin onaydan önce dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
La catena alimentare
Besin zinciri
Örnek Diyalog: Mentre camminavamo nel bosco, il biologo ci ha spiegato come l'introduzione di una nuova specie possa disturbare l'equilibrio della catena alimentare.
Türkçe: Ormanda yürürken, biyolog bize yeni bir türün eklenmesinin besin zincirinin dengesini nasıl bozabileceğini açıkladı.
Le foreste pluviali
Yağmur ormanları
Örnek Diyalog: Le foreste pluviali sono fondamentali per la biodiversità e il clima del nostro pianeta, ma stanno subendo una deforestazione allarmante.
Türkçe: Yağmur ormanları gezegenimizin biyoçeşitliliği ve iklimi için hayati öneme sahiptir, ancak endişe verici bir oranda ormansızlaşmaya uğramaktadırlar.
L'energia geotermica
Jeotermal enerji
Örnek Diyalog: Credo che l'energia geotermica sia una delle risorse rinnovabili più sottovalutate.
Türkçe: Jeotermal enerjinin en çok göz ardı edilen yenilenebilir kaynaklardan biri olduğunu düşünüyorum.
I pesticidi e i fertilizzanti chimici
Pestisitler ve kimyasal gübreler
Örnek Diyalog: Mi preoccupa l'impatto ambientale i pesticidi e i fertilizzanti chimici possono contaminare i corsi d'acqua e danneggiare gli ecosistemi.
Türkçe: Çevre üzerindeki etki beni endişelendiriyor pestisitler ve kimyasal gübreler su kaynaklarını kirletebilir ve ekosistemlere zarar verebilir.
Le energie alternative
Alternatif enerjiler
Örnek Diyalog: Sto davvero considerando di investire in pannelli solari poiché le energie alternative sono il futuro della sostenibilità energetica.
Türkçe: Gerçekten enerji sürdürülebilirliğinin geleceği olan alternatif enerjilere yatırım yapmayı düşünüyorum çünkü güneş panelleri bu alandaki yatırımlar için çok uygun.