İspanyolca Öğreniyorum

Fotoğrafçılık: İspanyolca Fotoğraf ve Görüntü Terimleri

Isabella Martínez
15 dk okuma
Fotoğrafçılıkta İspanyolca terimler bilginizi genişletin! Fotoğraf ve görüntü terimlerine dair özgün içerik, pratik bilgiler burada!

İspanyolca Öğrenmeye Başlamak: Temel Kelimeler ve İfadelerle İlk Adımlar

Merhaba! İspanyolca diline ilgisi olan ancak nereden başlayacağını bilmeyenler için harika bir rehber hazırladık. İspanyolca, dünya genelinde milyonlarca insan tarafından konuşulan zengin ve melodik bir dildir. Bu yazıda, herhangi bir ön bilgiye ihtiyaç duymadan İspanyolca'nın temellerini öğreneceksiniz. Hazırsanız, ¡vamos! (Haydi!)

İspanyolca Neden Öğrenilmeli?

İspanyolca, dünyanın en çok konuşulan ikinci dili olup 20'den fazla ülkede resmi dil olarak kullanılmaktadır. Kültürel zenginliği, edebiyatı, müziği ve tarihiyle İspanyolca, size yeni ufuklar açacaktır.

Temel İspanyolca Kelimeler

Yeni bir dil öğrenirken, günlük hayatta en çok kullanılan kelimelerle başlamak en iyisidir. İşte size başlangıç için bazı temel İspanyolca kelimeler:

  • Hola (hola): Merhaba

  • Adiós (adyos): Hoşça kal

  • Por favor (por favor): Lütfen

  • Gracias (grasias): Teşekkürler

  • (si): Evet

  • No (no): Hayır

Sayılar

Sayıları öğrenmek, herhangi bir dilde temel bir gerekliliktir. İşte İspanyolca'da 1'den 10'a kadar sayılar:

1- Uno (uno): Bir

2- Dos (dos): İki

3- Tres (tres): Üç

4- Cuatro (kuatro): Dört

5- Cinco (sinko): Beş

6- Seis (seys): Altı

7- Siete (siyete): Yedi

8- Ocho (oço): Sekiz

9- Nueve (nueve): Dokuz

10- Diez (diyes): On

Günlük İfadeler ve Cümleler

Günlük hayatta kullanabileceğiniz bazı İspanyolca ifadelerle iletişime geçmek daha kolay olacaktır.

Selamlaşma ve Vedalaşma

  • Buenos días (buenos dias): Günaydın

  • Buenas tardes (buenas tardes): Tünaydın

  • Buenas noches (buenas noches): İyi akşamlar / İyi geceler

  • ¿Cómo estás? (komo estas): Nasılsın?

  • Estoy bien, gracias (estoy bi-en, grasias): İyiyim, teşekkürler

İsim Sorma ve Tanışma

  • ¿Cómo te llamas? (komo te yamas): Adın nedir?

  • Me llamo... (me yamo): Benim adım...

  • Mucho gusto (muço gusto): Memnun oldum

  • Encantado/Encantada (enkantado/enkantada): Tanıştığıma memnun oldum

Yön Sorma

  • ¿Dónde está el baño? (donde esta el banyö): Tuvalet nerede?

  • A la derecha (a la dereça): Sağda

  • A la izquierda (a la iskierda): Solda

  • Siga recto (siga rekto): Dümdüz gidin

Telaffuz Rehberi

İspanyolca, okunduğu gibi yazılan bir dil olarak bilinir. Ancak bazı harflerin telaffuzu Türkçe'den farklıdır.

Özel Harfler ve Sesler

  • Harf "H": Sessizdir. Örneğin, hola kelimesi "ola" olarak telaffuz edilir.

  • "LL" ve "Y" Sesleri: Genellikle "y" gibi telaffuz edilir. Me llamo "me yamo" şeklinde okunur.

  • "Ñ" Harfi: Türkçe'deki "ny" sesine benzer. Señor " senyor" olarak telaffuz edilir.

Basit Diyaloglar

Gerçek hayatta işinize yarayabilecek bazı basit diyalog örnekleri:

Restoranda:

  • Mesero: ¿Qué desea ordenar? (ke desea ordenar): Ne sipariş etmek istersiniz?

  • Cliente: Quisiera una paella, por favor (kisiera una paeya, por favor): Bir paella rica ediyorum, lütfen.

  • Mesero: ¿Algo para beber? (algo para beber): İçecek bir şey alır mısınız?

  • Cliente: Sí, una copa de vino tinto (si, una kopa de bino tinto): Evet, bir kadeh kırmızı şarap.

Alışverişte:

  • Cliente: ¿Cuánto cuesta esto? (kuanto kuesta esto): Bu ne kadar?

  • Vendedor: Cuesta veinte euros (kuesta veinte euros): Yirmi euro tutuyor.

  • Cliente: ¿Acepta tarjeta de crédito? (asepta tarheta de kredito): Kredi kartı kabul ediyor musunuz?

  • Vendedor: Sí, aceptamos todas las tarjetas (si, aseptamos todas las tarhetas): Evet, tüm kartları kabul ediyoruz.

Faydalı İfadeler

  • No entiendo (no entiyendo): Anlamıyorum

  • Repita, por favor (repita, por favor): Tekrar eder misiniz, lütfen

  • Habla más despacio (abla mas despasyo): Daha yavaş konuşun

  • ¿Puede ayudarme? (puede ayudarme): Bana yardımcı olabilir misiniz?

Duygular ve Tepkiler

İspanyolca'da duygularınızı ifade etmek için kullanabileceğiniz bazı kelimeler:

  • Feliz (felis): Mutlu

  • Triste (triste): Üzgün

  • Enojado/Enojada (enohado/enohada): Kızgın

  • Cansado/Cansada (kansado/kansada): Yorgun

Örnek Cümleler:

  • Estoy feliz hoy (estoy felis oy): Bugün mutluyum.

  • Ella está cansada (eya esta kansada): O (kadın) yorgun.

İspanyolca'da Önemli Kurallar

Artikeller

İspanyolca'da isimlerin cinsiyeti ve tekil-çoğul durumu vardır.

  • Eril Artikeller: "El" (tekil), "Los" (çoğul)

  • Dişil Artikeller: "La" (tekil), "Las" (çoğul)

Örnekler:

  • El libro (el libro): Kitap

  • La mesa (la mesa): Masa

  • Los libros (los libros): Kitaplar

  • Las mesas (las mesas): Masalar

Sıfatların Kullanımı

Sıfatlar, ismin cinsiyetine ve sayısına göre uyum sağlar.

  • Un coche rojo (un koçe rojo): Kırmızı bir araba

  • Una casa roja (una kasa roja): Kırmızı bir ev

Kısa Bir Kültürel Gezi

İspanyolca öğrenirken, dilin kültürel arka planını da keşfetmek ilginç olabilir.

  • Müzik: İspanyolca şarkılar dinleyerek dile aşinalık kazanabilirsiniz. Despacito şarkısını duymuş olabilirsiniz!

  • Sinema: İspanyolca filmler izlemek, dili pratik etmek için harika bir yoldur.

  • Yemek: Paella, tapas ve churros gibi lezzetler İspanyol mutfağının enfes örneklerindendir.

İspanyolca Öğrenmek İçin İpuçları

1- Günlük Kelimeler Öğrenin: Her gün birkaç yeni kelime ezberleyin.

2- Dinleme Pratiği Yapın: İspanyolca podcastler veya müzikler dinleyin.

3- Konuşmaktan Çekinmeyin: Basit de olsa konuşma pratiği yapın.

4- Notlar Alın: Önemli gördüğünüz ifadeleri not edin.

5- Tekrar Edin: Öğrendiklerinizi düzenli olarak gözden geçirin.

Sonuç

İspanyolca, öğrenmesi zevkli ve kullanışlı bir dildir. Sabır ve pratikle, kısa sürede temel düzeyde iletişim kurmaya başlayabilirsiniz. Unutmayın, her yeni kelime sizi farklı bir kültüre biraz daha yaklaştırır.

¡Buena suerte! (Buena suerte): İyi şanslar!

Fotografía

Fotoğraf

Örnek Diyalog: La calidad de esta fotografía es impresionante; realmente captura la esencia del momento.

Türkçe: Bu fotoğrafın kalitesi etkileyici; gerçekten anın özünü yakalamış.

Cámara

Kamera

Örnek Diyalog: ¿Puedes pasarme la cámara para tomar una foto de este paisaje impresionante?

Türkçe: Bu etkileyici manzaradan bir fotoğraf çekmek için bana kamerayı uzatabilir misin?

Lente

İlkbahar

Örnek Diyalog: Over dinner, Marco shared his excitement about his upcoming project, saying, I'll need to capture the essence of spring, la primavera, with a sense of lente, slowly unveiling the rebirth of nature.

Türkçe: Akşam yemeği sırasında, Marco, yaklaşan projesi hakkındaki heyecanını paylaşarak, Baharın özünü, la primavera'yı, doğanın yeniden doğuşunu yavaşça gözler önüne sererek, bir anlamda lente ile yakalamam gerekecek. dedi.

Obturador

Obturatör

Örnek Diyalog: Ajusta el obturador para permitir más luz durante la exposición.

Türkçe: Deklanşörü, pozlama sırasında daha fazla ışık alacak şekilde ayarla.

Diafragma

Diafram

Örnek Diyalog: Cuando el fotógrafo explicó cómo ajustar la exposición, mencionó la importancia de comprender cómo funciona el diafragma de la cámara.

Türkçe: Fotografçı pozlamayı nasıl ayarlayacağınızı açıklarken, kameranın diyaframının nasıl çalıştığını anlamanın önemini vurguladı.

Exposición

Sergi

Örnek Diyalog: La exposición de arte contemporáneo está abriendo sus puertas al público este fin de semana.

Türkçe: Çağdaş sanat sergisi, bu hafta sonu halka kapılarını açıyor.

Flash

Yıldırım

Örnek Diyalog: When the lightning struck, the sudden flash illuminated the entire room for a brief moment.

Türkçe: Yıldırım çarptığında, ani bir parlaklık tüm odayı kısa bir anlığına aydınlattı.

Trípode

Tripod

Örnek Diyalog: ¿Puedes pasarme el trípode para que yo pueda configurar la cámara antes de que comience la sesión de fotos?

Türkçe: Fotoğraf çekimine başlamadan önce kamerayı ayarlayabilmem için bana tripodu uzatabilir misin?

Enfoque

Odaklanma

Örnek Diyalog: Para mejorar los resultados del proyecto, necesitamos un enfoque más estratégico que integre todas las áreas de la empresa.

Türkçe: Projenin sonuçlarını iyileştirmek için, şirketin tüm alanlarını entegre eden daha stratejik bir yaklaşım benimsememiz gerekiyor.

Macro

Bu bölümün tamamlanmamış olduğunu fark ediyorum. Eğer bir cümle çevirmemi istiyorsanız, lütfen tam cümleyi sağlayın, böylece size yardımcı olabileyim.

Örnek Diyalog: When discussing the economy, we often look at the macro level to understand the large-scale trends and patterns.

Türkçe: Ekonomiyi tartışırken, genellikle büyük ölçekli eğilimleri ve desenleri anlamak için makro düzeye bakarız.

Zoom

Yakınlaştır

Örnek Diyalog: During our Zoom call yesterday, we finalized the project details with the team in London.

Türkçe: Dünkü Zoom görüşmemizde, Londra'daki ekip ile proje detaylarını sonuçlandırdık.

Gran angular

Geniş açı

Örnek Diyalog: El fotógrafo decidió usar su lente gran angular para capturar la majestuosidad del paisaje urbano.

Türkçe: Fotoğrafçı, şehir manzarasının görkemini yakalamak için geniş açılı lensini kullanmaya karar verdi.

Teleobjetivo

Telefoto objektif

Örnek Diyalog: Para capturar la luna tan detallada en la foto, tuve que usar un teleobjetivo.

Türkçe: Fotoğrafta ayı bu kadar detaylı yakalayabilmek için bir teleobjektif kullanmak zorunda kaldım.

Sensor

Sensör

Örnek Diyalog: The sensor at the facility's gate will trigger an alarm if anyone tries to enter after hours.

Türkçe: Tesisin kapısındaki sensör, mesai saatleri dışında herhangi biri içeri girmeye çalışırsa bir alarmı tetikleyecek.

ISO

ISO'nun Türkçe karşılığı Uluslararası Standartlar Örgütü olarak bilinir. Ancak cümlenin geri kalan kısmını vermediğiniz için cümleyi tam olarak çeviremiyorum. ISO kelimesini ayrıca bir standardın adı veya bir belge numarası olarak da düşünebiliriz örneğin, ISO 9001). Bu durumda, çeviriye özgü bir bağlam olmadan doğru çeviriyi sağlamak mümkün değildir.

Örnek Diyalog: Their company just received ISO certification, which officially recognizes their high standard of production.

Türkçe: Şirketleri, üretimdeki yüksek standartlarını resmi olarak tanıyan ISO sertifikası aldı.

Balance de blancos

Beyaz dengesi

Örnek Diyalog: Antes de comenzar la sesión de fotos, asegúrate de ajustar el balance de blancos para compensar la luz amarillenta de la sala.

Türkçe: Fotoğraf çekimine başlamadan önce, odanın sarımsı ışığını dengelemek için beyaz dengesini ayarladığından emin ol.

Modo manual

Manuel mod

Örnek Diyalog: Puedes obtener mejores resultados si tomas la foto en modo manual en lugar de automático.

Türkçe: Otomatik mod yerine manuel modda fotoğraf çekersen daha iyi sonuçlar alabilirsin.

Modo automático

Otomatik mod

Örnek Diyalog: Cuando pongo la aspiradora en modo automático, se maneja sola por toda la casa.

Türkçe: Otomatik moda aldığımda, elektrikli süpürge tüm evde kendiliğinden ilerliyor.

Fotografía de retrato

Portre fotoğrafçılığı

Örnek Diyalog: La fotografía de retrato que tomaste captura perfectamente la esencia de su personalidad.

Türkçe: Çektiğin portre fotoğrafı, kişiliğinin özünü mükemmel bir şekilde yakalamış.

Fotografía de paisaje

Manzara fotoğrafçılığı

Örnek Diyalog: La fotografía de paisaje captura la tranquilidad del amanecer en las montañas como ninguna otra.

Türkçe: Peyzaj fotoğrafçılığı, dağlardaki şafak vaktinin huzurunu başka hiçbir şey gibi yakalar.

Fotografía nocturna

Gece fotoğrafçılığı

Örnek Diyalog: La fotografía nocturna requiere una buena técnica y paciencia para capturar las estrellas.

Türkçe: Gece fotoğrafçılığı, yıldızları yakalamak için iyi bir teknik ve sabır gerektirir.

Fotografía de deportes

Spor Fotoğrafçılığı

Örnek Diyalog: Alicia se especializa en fotografía de deportes y sus imágenes capturan la intensidad del momento con una claridad impresionante.

Türkçe: Alicia, spor fotoğrafçılığında uzmanlaşmıştır ve fotoğrafları, anın yoğunluğunu etkileyici bir netlikle yakalamaktadır.

Revelado

Revelado

Örnek Diyalog: Cuando Ana miró la foto recién revelada, exclamó sorprendida: ¡Este revelado ha capturado perfectamente la luz del atardecer!

Türkçe: Ana yeni geliştirilen fotoğrafa baktığında şaşırarak haykırdı: Bu baskı, akşam üstü ışığını mükemmel bir şekilde yakalamış!

Impresión de fotos

Fotoğraf baskısı

Örnek Diyalog: ¿Podrías recomendarme un buen sitio para la impresión de fotos digitales?

Türkçe: Dijital fotoğrafların baskısı için iyi bir yer önerebilir misin?

Filtro

Filtre

Örnek Diyalog: Mi cafetera no funciona bien; creo que tengo que limpiar o cambiar el filtro.

Türkçe: Kahve makinem iyi çalışmıyor; sanırım filtreyi temizlemem veya değiştirmem gerekiyor.

Composición

Kompozisyon

Örnek Diyalog: La composición de esta pieza musical es absolutamente magistral y conmovedora.

Türkçe: Bu müzik parçasının bestesi tamamen ustaca ve dokunaklıdır.

Encuadre

Çerçeve

Örnek Diyalog: La galerista explicó que el encuadre de la obra de arte resaltaba aún más su belleza.

Türkçe: Galeri sahibi, sanat eserinin çerçevenin güzelliğini daha da öne çıkardığını açıkladı.

Profundidad de campo

Alan derinliği

Örnek Diyalog: La profundidad de campo en esta fotografía es increíble, se aprecian todos los detalles tanto en el primer plano como en el fondo.

Türkçe: Bu fotoğraftaki alan derinliği inanılmaz, hem ön plandaki hem de arka plandaki tüm detaylar fark ediliyor.

Fotómetro

Fotometre

Örnek Diyalog: Maria sostuvo el fotómetro con cuidado, y dijo que ajustaríamos la exposición según las lecturas para obtener la fotografía perfecta.

Türkçe: Maria fotometreyi dikkatle tuttu ve pozlamayı okumalara göre ayarlayıp mükemmel fotoğrafı çekeceğimizi söyledi.

Disparador remoto

Uzaktan kumanda

Örnek Diyalog: Compré un disparador remoto para poder tomar fotos de grupo sin dejar a nadie fuera de la imagen.

Türkçe: Grup fotoğrafları çekerken kimseyi görüntünün dışında bırakmamak için bir uzaktan kumandalı deklanşör aldım.

Tarjeta de memoria

Hafıza kartı

Örnek Diyalog: Necesito comprar una tarjeta de memoria nueva para mi cámara porque la que tengo ya está llena de fotos.

Türkçe: Kameram için yeni bir hafıza kartı almalıyım çünkü elimdeki zaten fotoğraflarla dolu.

Megapíxeles

Megapikseller

Örnek Diyalog: La cámara de mi nuevo smartphone tiene un sensor impresionante de 108 megapíxeles, lo que me permite tomar fotografías superdetalladas.

Türkçe: Yeni akıllı telefonumun kamerası etkileyici 108 megapiksellik bir sensöre sahip, bu da bana süper detaylı fotoğraflar çekme imkanı veriyor.

Resolución

Karar

Örnek Diyalog: La resolución del problema requiere una mirada detallada y reflexiva de todas las partes involucradas.

Türkçe: Sorunun çözümü, tüm ilgili tarafların ayrıntılı ve düşünceli bir şekilde incelenmesini gerektirir.

Formato de imagen

Görüntü formatı

Örnek Diyalog: Podrías enviarme el logo en un formato de imagen compatible con nuestra página web, por favor?

Türkçe: Lütfen logoyu web sitemizle uyumlu bir resim formatında bana gönderir misiniz?

JPEG

Özür dilerim, ancak verdiğiniz cümlenin Türkçe bir çevirisini yapabileceğim yeterli içerik bulunmamaktadır. JPEG bir dosya formatının adıdır ve zaten Türkçede de aynı şekilde kullanılır. Eğer daha fazla bilgi veya bir cümle verirseniz, size Türkçe karşılığı ile yardımcı olabilirim.

Örnek Diyalog: The image you sent is fine, but could you resend it in a JPEG format for better clarity?

Türkçe: Gönderdiğiniz resim güzel ancak, daha iyi netlik için JPEG formatında tekrar gönderebilir misiniz?

RAW

HAM

Örnek Diyalog: Make sure to wash your hands thoroughly after handling the raw chicken to avoid any risk of food poisoning.

Türkçe: Çiğ tavuğu ele aldıktan sonra herhangi bir gıda zehirlenmesi riskinden kaçınmak için ellerinizi iyice yıkadığınızdan emin olun.

Histograma

Histograma Türkçe'de histograma olarak kalır; zira bu kelime Türkçe'de de aynı şekilde kullanılır ve bir çeviriye ihtiyaç duymaz. Histogram, veri dağılımlarını görselleştirmek için kullanılan çubuk grafiklerdir ve matematik ile istatistik alanlarında sıkça karşılaşılan bir terimdir.

Örnek Diyalog: El histograma muestra claramente cómo se distribuyen las frecuencias de las edades de los participantes del estudio.

Türkçe: Histogram, çalışmaya katılanların yaş dağılımının frekanslarının nasıl dağıldığını açıkça gösteriyor.

Luz natural

Doğal ışık

Örnek Diyalog: La luz natural que entra por la ventana realza los colores de la habitación.

Türkçe: Pencereden içeri giren doğal ışık, odanın renklerini canlandırıyor.

Reflector

Yansıtıcı

Örnek Diyalog: Hold the reflector steady while I adjust the lights to eliminate the shadows.

Türkçe: Gölgeleri ortadan kaldırmak için ışıkları ayarlarım sırasında reflektörü sabit tut.

Difusor

Difüzör

Örnek Diyalog: Mi hermana siempre enciende un difusor con aceites esenciales para relajarse antes de dormir.

Türkçe: Kız kardeşim uyumadan önce rahatlamak için her zaman esansiyel yağlarla bir difüzör yakar.

Sincronización de flash

Flaş senkronizasyonu

Örnek Diyalog: Asegúrate de que la sincronización de flash esté configurada correctamente para evitar fotografías subexpuestas.

Türkçe: Flaş senkronizasyonunun doğru ayarlandığından emin ol, böylece az pozlanmış fotoğraflardan kaçınabilirsin.

Tiempo de exposición

Pozlama süresi

Örnek Diyalog: Para proteger tu piel, es importante limitar el tiempo de exposición al sol, especialmente durante las horas pico.

Türkçe: Cildini korumak için, özellikle yoğun güneşin olduğu saatlerde güneşe maruz kalma süresini sınırlamak önemlidir.

Ráfaga

Rafale hızlı ve ani rüzgar ya da ateş etme anlamında kullanılabilir)

Örnek Diyalog: La ráfaga de viento que azotó el puerto volcó varias embarcaciones.

Türkçe: Limanı vuran şiddetli rüzgar birkaç tekneyi devirdi.

Temporizador

Zamanlayıcı

Örnek Diyalog: Podrías configurar el temporizador para veinte minutos mientras termino de preparar la ensalada?

Türkçe: Salatayı hazırlamayı bitirirken zamanlayıcıyı yirmi dakika için ayarlayabilir misin?

Edición de imagen

Görüntü düzenleme

Örnek Diyalog: Para mejorar la estética de la foto, utilizaré una herramienta de edición de imagen antes de publicarla.

Türkçe: Fotoğrafın estetiğini iyileştirmek için, onu yayınlamadan önce bir görüntü düzenleme aracı kullanacağım.

Saturación

Doyma

Örnek Diyalog: La saturación del color en esta fotografía es perfecta, resalta todos los detalles.

Türkçe: Bu fotoğraftaki renk doygunluğu mükemmel, tüm detayları ortaya çıkarıyor.

Contraste

Kontrast

Örnek Diyalog: El contraste entre el cielo azul y las hojas doradas del otoño es simplemente asombroso.

Türkçe: Mavi gökyüzü ile sonbaharın altın sarısı yaprakları arasındaki tezat gerçekten şaşırtıcıdır.

Nitidez

Netlik

Örnek Diyalog: La nitidez de esta pantalla es increíble, casi puedo sentir la textura de las imágenes.

Türkçe: Bu ekranın netliği inanılmaz, resimlerin dokusunu neredeyse hissedebiliyorum.

Viñeteado

Kenar kararması

Örnek Diyalog: Al ver la foto, noté que el efecto de viñeteado resalta el sujeto central al oscurecer los bordes de la imagen.

Türkçe: Fotoğrafa bakarken, viyente etkisinin görüntünün kenarlarını karartarak merkezi konuyu vurguladığını fark ettim.

Fotografía aérea

Hava fotoğrafçılığı

Örnek Diyalog: La fotografía aérea de la nueva urbanización reveló lo extenso de su desarrollo.

Türkçe: Yeni yerleşim alanının hava fotoğrafçılığı, gelişiminin genişliğini ortaya çıkardı.

Autorretrato

Özçekim

Örnek Diyalog: Cuando visitamos el museo, me quedé fascinado con el autorretrato de Frida Kahlo, su expresión es simplemente cautivadora.

Türkçe: Müze'yi ziyaret ettiğimizde, Frida Kahlo'nun otoportresiyle gerçekten büyülendim, ifadesi sadece büyüleyici.

Fotografía submarina

Sualtı fotoğrafçılığı

Örnek Diyalog: La fotografía submarina es tan desafiante como fascinante, el color y la vida que logras captar son espectaculares.

Türkçe: Su altı fotoğrafçılığı, hem meydan okuyucu hem de büyüleyici olup, yakalayabildiğin renk ve yaşam gerçekten etkileyicidir.

Álbum de fotos

Fotoğraf albümü

Örnek Diyalog: Cuando revisábamos el álbum de fotos, encontramos una imagen de nuestros abuelos que nunca habíamos visto.

Türkçe: Fotoğraf albümünü gözden geçirirken daha önce hiç görmediğimiz büyüklerimizin bir fotoğrafını bulduk.

Marco de foto

Fotoğraf çerçevesi

Örnek Diyalog: Colgué un nuevo marco de foto en la sala para destacar nuestra foto de familia.

Türkçe: Salona aile fotoğrafımızı öne çıkarmak için yeni bir fotoğraf çerçevesi astım.

Galería fotográfica

Fotoğraf Galerisi

Örnek Diyalog: Después de la ceremonia, todos están invitados a ver nuestra Galería fotográfica donde hemos recopilado los momentos más especiales de nuestra vida juntos.

Türkçe: Törenin ardından, hep birlikte yaşadığımız en özel anların toplandığı Fotoğraf Galerimizi görmeye tüm davetliler davetlidir.

Visor

Gözlük

Örnek Diyalog: As she slid into the driver's seat, she flicked down the visor to shield her eyes from the glaring sun.

Türkçe: Sürücü koltuğuna kayarken, gözlerini kamaştırıcı güneşten korumak için güneşliği indirdi.

Exif

Exif

Örnek Diyalog: When we looked at the EXIF data, we could see that the photo was taken at midnight, which proved his alibi incorrect.

Türkçe: EXIF verilerine baktığımızda, fotoğrafın gece yarısı çekildiğini görebiliyorduk, bu da onun mazeretini çürütüyordu.

Fotografía en blanco y negro

Siyah beyaz fotoğraf.

Örnek Diyalog: Preparé una exposición de fotografía en blanco y negro para capturar la esencia de esos tiempos pasados.

Türkçe: Geçmiş zamanların özünü yakalamak için siyah beyaz fotoğraflardan oluşan bir sergi hazırladım.

Fotografía infrarroja

Kızılötesi fotoğrafçılık

Örnek Diyalog: La fotografía infrarroja permite captar imágenes más allá de lo que el ojo humano puede percibir, revelando detalles ocultos en la naturaleza.

Türkçe: Kızılötesi fotoğrafçılık, insan gözünün algılayabileceğinden daha öteye görüntüler yakalamayı sağlar ve bu şekilde doğadaki gizli detayları ortaya çıkarır.

Fotografía de moda

Moda fotoğrafçılığı

Örnek Diyalog: La fotografía de moda requiere no solo un buen equipo, sino también un agudo sentido del estilo y la composición.

Türkçe: Moda fotoğrafçılığı sadece iyi bir ekipman gerektirmez, aynı zamanda keskin bir stil ve kompozisyon anlayışı da gerektirir.

Sıkça Sorulan Sorular

İspanyolca'da kullanılan en yaygın fotoğrafçılık terimleri nelerdir?

Fotoğrafçılıkta İspanyolca Temel Terimler

Fotoğrafçılık sanatı, evrensel bir dil gibi görünmektedir. Ancak, farklı dillerdeki terimler teknik ayrıntıları anlamayı zorlaştırabilir. İspanyolca konuşulan ülkelerde fotoğrafçılık söz konusu olduğunda, bazı temel terimlerin bilinmesi esastır. İşte fotoğrafçılıkla ilgili İspanyolca en yaygın kullanılan terimler:

Kamera ve Ekipman

- Cámara: Kamera

- Objetivo/Lente: Lens

- Trípode: Tripod

- Flash: Flaş

Kamera, fotoğrafçılığın temel aracıdır. "Cámara" kelimesi, genel bir terim olarak Türkçede de kullanılır. Objektif veya lente, görüntüyü yakalayan ve sensöre odaklayan optik bir elemandır. Trípode, kamerayı istikrarlı tutmak için kullanılır. "Flash", özellikle düşük ışık durumlarında kullanılan yapay ışık kaynağıdır.

Teknik Terimler

- Exposición: Poz

- Apertura: Diyafram açıklığı

- ISO: Işık hassasiyeti

- Velocidad de obturación: Enstantane hızı

"Exposición" pozlamayı ifade eder ve bir fotoğrafın ne kadar ışık alacağını belirler. "Apertura", lense giren ışık miktarını kontrol eder. "ISO" terimi, kameranın ışık hassasiyetini belirtir. "Velocidad de obturación", perdenin ne kadar süre açık kaldığını ve bu sürenin fotoğrafa etkisini tanımlar.

Kompozisyon

- Encuadre: Kadraj

- Composición: Kompozisyon

- Perspectiva: Perspektif

- Fondo: Arka plan

"Encuadre", fotoğrafta objenin nasıl yer aldığını gösterir. "Composición", fotoğrafın estetik düzenini ifade eder. "Perspectiva", konunun farklı planlara göre konumudur. "Fondo", fotoğrafın arka planını anlatır.

Işık ve Renk

- Luz: Işık

- Sombra: Gölge

- Balance de blancos: Beyaz dengesi

- Saturación: Doygunluk

"Luz", fotoğrafın aydınlık kısımlarını tanımlar. "Sombra" ise fotoğraftaki karanlık alanlardır. "Balance de blancos", renklerin gerçekçiliğini sağlamak için önemlidir. "Saturación", renklerin yoğunluğudur.

Sonrası İşlemler

- Edición: Düzenleme

- Retoque: Rötuş

- Formato de archivo: Dosya formatı

- Impresión: Baskı

"Edición", fotoğraf üzerinde yapılan düzenlemeleri kapsar. "Retoque", hata veya kusurların giderilmesini içerir. "Formato de archivo", kaydedilen dijital görselin tipidir. "Impresión", fotoğrafların kağıda veya diğer yüzeylere basılmasını anlatır.

Fotoğrafçılığa ilgi duyan İspanyolca öğrencileri ve profesyonelleri için bu terimler, temel bir bilgi tabanı oluşturur ve iletişimi kolaylaştırır.

Fotoğrafçılıkta 'exposición' ve 'obturador' kavramlarının teknik açıdan önemi nedir?

Exposición Kavramı ve Önemi

Fotoğrafçılıkta exposición, bir duyarlı yüzeyin ışığa maruz kalma süresini ifade eder. Geleneksel filmli kameralar veya modern dijital sensörler, ışıkla reaksiyona girer. Bu sürecin kontrolü, fotoğrafların kalitesi üzerinde doğrudan etkilidir. Exposición ayarı sayesinde fotoğrafların parlaklığı ve kontrastı belirlenir. Exposición değeri, aşırı pozlama (overexposure) ya da az pozlama (underexposure) gibi düşük kaliteyle sonuçlanabilir.

Obturador ve İşlevi

Obturador, kameranın içindeki perde mekanizmasıdır. Kameraların "göz kırpma" anına benzetilebilir. Obturador hızı, sensöre ulaşan ışık miktarını ayarlar. Daha hızlı obturador hızları, hareketi "dondurur". Yavaş hızlar ise hareketli objelerin bulanıklaşmasına yol açar. Obturador hızı, aynı zamanda el titremesini önleyerek keskin fotoğraflar sağlar.

Exposición ve Obturador İlişkisi

Exposición ve obturador hızı, fotoğrafların pozlama oranını belirlemede birlikte çalışır. Düşük ışık koşullarında pozlama artırılmalıdır. Yüksek ışıkta ise pozlama azaltılabilir. Bu denge, istenen görsel efektleri yaratmak için önemlidir.

Fotoğrafçılıkta Teknik Denetim

Exposición ve obturador ayarları, fotoğrafçının teknik denetimini artırır. Yaratıcı kontrol, bu ayarların kasıtlı manipülasyonuyla elde edilir. Doğru exposición ve obturador hızı, istenmeyen gölgeleri ve aydınlatmaları engeller.

Sonuç

Her fotoğrafçı için, exposición ve obturador kavramları temel araçlardır. Görsel anlatım becerikli bu ayarlarla güçlenir. İyi bir kompozisyon ve doğru anın yakalanması, bu tekniklerle tamamlanır. Fotoğrafçılıkta başarı, bu temel kavramların ustalıkla kullanımıyla gelir.

İspanyolcada 'composición fotográfica' ile ifade edilen kompozisyonun iyi bir fotoğrafta nasıl bir role sahip olduğu açıklanabilir mi.?

Fotografi, görsel bir dil olarak dünyayı anlamamıza ve ifade etmeye olanak tanır. Görüntü unsurlarının organizasyonu olan kompozisyon bu dili güçlendirir. İspanyolcada 'composición fotográfica' olarak bilinen kompozisyon, fotoğrafın etkisini doğrudan etkiler.

Kompozisyonun Rolü

Kompozisyon, izleyicinin görseli nasıl algılayacağını yönlendirir. Dikkat, fotoğrafta istenen noktaya çekilir. Ayrıca, kompozisyon fotoğrafın anlatım gücünü belirler.

Göz Yolu

Fotoğrafta göz yolu oluşturmak önemlidir. Göz, planlanan bir rota üzerinde hareket eder. Bu, hikayeyi daha etkili kılar.

Denge ve Ağırlık

Dengeli bir kompozisyon izleyicinin rahatını sağlar. Ağırlıklı unsurlar dikkat çeker. Bu, görselin odak noktasını belirler.

Geometri ve Şekiller

Dikdörtgenler, üçgenler ve çemberler kompozisyonda önemli rol oynar. Bu geometrik şekiller, kompozisyonu güçlendirir. Görsel ilgi oluşturur.

Çerçeveleme ve Kesit

Bir sahneyi çerçevelemek kompozisyona derinlik katar. Kesitler, görsel açıdan zengin bir alan yaratır. Bu, fotoğrafa bağlam verir.

Hareket ve Ritm

Hareket hissi, dinamik bir yapı sağlar. Ritm, tekrar eden öğelerle oluşturulur. Bu, görsel bir akış yaratır.

Perspektif ve Derinlik

Perspektif kullanımı, üç boyutluluk hissi verir. Derinlik, katmanlar ile sağlanır. Bu, fotoğrafta mekan duygusu yaratır.

Sonuç

Kompozisyon, fotoğrafın duygusal ve görsel etkisini artırır. Basit fakat etkili kullanımı, unutulmaz eserler yaratır. ==============================================================

Bu yaklaşım, fotoğrafın yalnızca görsel bir belge olmaktan çıkıp sanata dönüşmesini sağlar.

Fotoğrafçılık: İspanyolca Fotoğraf ve Görüntü Terimleri | IIENSTITU