
Dilimize icra kurulu başkanı olarak yerleşmiş olan CEO kavramı; İngilizce kökenli Chief Executive Officer unvanının baş harfleri alınarak oluşturulmuş ve yerleşmiş bir kelimedir. Bir şirkette icra kurulu yapısı mevcut olmasa bile şirket ya da firmanın en üst düzey yöneticisi olarak ifade edilen genel müdür adı ile beraber kullanıldığı görülmektedir. Çok uluslu dev şirketlerin yönetimleri incelendiğinde CEO kavramı küresel yönetim anlamı da taşımaktadır.
Türkiye’de işletmeler 2000’li yıllara geçişle birlikte zamanla büyüdü. Bir zamanlar “Koordinatör” unvanı ile atanan üst düzey yönetimin günümüzdeki iş yapış şekillerine yaptırım ve yürütme gücü azaldığı için sadece koordine edebilen kişiler olarak görülmeye başlandı.
CEO; bir kuruluşun eldeki kaynaklarını en verimli şekilde kullanan, planlayan ve yürüten aynı zamanda karlılığını sağlayan, kuruluşun itibarını yükselten, kuruluşu konumlandıran tüm başarı ve başarısızlıklardan ilk sorumlu olan kişidir.
CEO bir işletme kadar bir Markanın’ da ana sözcüğüdür. Bir markanın kitleler üzerinde yaratacağı en büyük etki, onun nasıl işlendiği, nasıl bir vizyonla yönetildiği, markanın insanlar üzerinde yaratacağı etki ve algının temelini belirler.
İç paydaşta çalışanları ile pazarda hedef kitle tarafından tutarlı bulunmayan bir marka değer bulamaz. Bundan yola çıkarak günümüzde birçok CEO, şirketlerinin sunduğu ürün ve hizmetten çok sürdürülebilirlik ilkelerini anlatarak marka değerlerini ön planda tutmayı tercih etmiştir. Bu nedenle markalar bir CEO tarafından yönetilmeli bağlantılı hedeflerle temsil ettikleri markayı da vizyonu ile yönlendirmelidir.
En birinci görevi şirket karlılığını sağlamak olan CEO’lar eskiden finans kökenli seçilirdi. Para işinden anlayan karı maksimize edecek olan kişiler CEO koltuğuna otururdu. Günümüzde ise bu görevine ek soyut anlamda; iletişimi güçlü, liderliği yüksek, güçlü bir hikaye anlatıcısı, ilham kaynağı, empati yeteneği yüksek gibi rolleri de içinde özümseyen CEO’lar topluma anlam katabilme ve şirketler içinde kendi sürdürülebilirliğini sağlama yarışına katıldı.
Peki ya şimdi?
Hızla Gelişen Teknoloji İle Birlikte Sürekli Değişen Dünyada Ceo'ları Nasıl Bir Dönüşüm Bekliyor?
Tüm dünyada başlayan dijital dönüşüm ile birlikte şirketler dijitali yakalamaya çalışmaya başladı. Bir çok farklı iş pozisyonları ile karşılaştılar. Bu alanda istihdamın artmasını sağlayan bir ortam oluştu. Dijitalleşme ile birlikte kaynaklarını arttırmadan gelir ve karlılığını sektörleri üzerinden büyüttüler. Veriler ile ihtiyaçlarını karşılamayı öğrendiler. Tüm bunların hepsi Dijital Dönüşüm Direktörleri CDO-Chief Digital Director adı ile anılan CDO pozisyonlarının varlığını bize bildirdi.
Dijitalleşme iş süreçlerinde rahatlık sağlarken rekabeti bu çevrede hızlandırdı. Artık birçok şirket dijital yönetime önem vermeye başladı. Rekabet avantajı, Dinamizm, Marka imajını güçlendirme, Yeni gelişmelere uyum, Sosyal Medya Gücü, İnovasyon, Müşteri Bağlılığı, Farklılaşma, Verimlilik, karlılık bu süreçte dijital yönetimin hedeflediği alanlar içerisine girdi.
Geleceğin pozisyonu olarak görünen CDO Nasıl olmalı?
Dijital Dönüşüme liderlik eden
Dijital altyapıyı bilen
Teknolojiyi kullanarak iş yapış şekillerini düzenleyen ve gerektiğinde bünyesine uyarlayabilen
Müşteri beklentilerini karşılayabilen
CIT olarak anılan bilgi işlem yönetiminden farklı olarak şirketin her kademesinde nasıl dijitalleşebilineceğinin yolundan giden
Pazarlama ve teknolojiyi iyi bilen bir yönetici olmalıdır.
İlgili eğitim: Liderlik Eğitimi
Tüm bu süreç içinde bu pozisyonun hangi departmandan doldurulacağı yönünde belirsizlikler görülmekte. Eskiden olduğundan farklı CEO koltuğuna oturacak CDO’lar işlevini biraz bilgi işlem’e biraz pazarlama’ya bırakmakta. Yöneticilerin bir bölümü dijital işe hakimiyet yönünden "Bilgi Teknolojileri Direktörü" (CIO) nün CDO pozisyonu için uygun olduğunu belirtirken, diğer bir bölüm dijitaleşmenin en çok pazarlama faaliyetlerini etkilediği ve müşteriye ulaşmanın daha fazla tecrübe gerektirmesinden ötürü Pazarlama Direktörü (CMO) pozisyonunun daha uygun olduğunu belirtmektedir.
Ülkemizde yeni yeni oturan dijital iş kavramlarına ek dijital dönüşümü düşünen yöneticiler dışında bu yönde bir pozisyon henüz bulunmamakta. Kısa sürede tüm dünyadaki dönüşüme paralel bu pozisyonunda ön plana çıkacağı söylenebilir.
Sizce hangi departman ve iş yapış şekilleri göz önüne alındığında Dijital Dönüşüm Liderliği pozisyonuna göz kırpabilir?
İş dünyasını ilgilendiren en önemli konu kripto paralar -Blockchain, Yapay Zeka, Nesnelerin İnterneti ve birçoğu hızla geliyor. Nasıl dijitale dönüşüyoruz birlikte göreceğiz.

Sıkça Sorulan Sorular
Dijital CEO Çağında, CEO'ların hangi becerileri geliştirmeleri gerektiğini düşünüyorsunuz?
Teknoloji alanındaki gelişmeleri takip etmek: CEO'lar, dijital CEO çağında, ürünlerini ve hizmetlerini özelleştirmek ve dijital iş modellerini tasarlayabilmek için teknolojinin son gelişmelerini takip etmek zorundadır.
Verimlilik ve stratejik yaklaşımların önemini anlamak: CEO'lar, dijital CEO olarak, daha verimli ve stratejik yaklaşımlar kullanarak çalışanlarının maksimum performansını sağlamak ve çoklu platformlarda yüksek performanslı çözümler geliştirmek zorundadır.
Riskleri yönetmek: Dijital CEO'lar, dijital dünyanın karmaşık ve hızlı değişen yapısını anlamalı ve bu ortamda ortaya çıkabilecek riskleri yönetebilmelidir.
Veriye dayalı kararlar almak: CEO'lar, dijital çağda, verileri toplayarak ve anlayarak, veriye dayalı kararlar alabilmek zorundadır.
Yaratıcı ve esnek olmak: Dijital CEO'lar, yaratıcı ve esnek olmalı ve farklı stratejiler geliştirmelidir. CEO'lar, çözümleri ve ürünleri geliştirirken, yenilikçi yaklaşımları ve esnek iş modellerini kullanmalıdır.

Dijital CEO Çağında, CEO'ların nasıl bir strateji izlemeleri gerektiğini düşünüyorsunuz?
CEO'lar, bugünün dijital çağında, özellikle de küresel ölçekte çalışan bir şirket yönetiyorsa, yenilikçi stratejilerinin merkezinde müşteri deneyimleri olmalıdır. Bu stratejiler, müşterilerin beklentilerini karşılamaya ve onların taleplerini karşılamaya odaklanmalıdır. CEO'lar ayrıca yeni teknolojileri kullanmak için girişimci olmalı ve yenilikçi projelerin geliştirilmesine odaklanmalıdır. Bunun yanı sıra, CEO'ların şirketlerinin küresel olarak tanınmasını sağlamak için güçlü bir marka oluşturmaları da çok önemlidir. Farklı pazarlar arasında küresel bir güç oluşturmak için ticari ve reklam stratejileri de önemlidir. CEO'lar, ayrıca, kurumsal değerler, vizyon ve misyonlar ve stratejiler oluşturmak için fikirlerin, işletme süreçlerinin ve müşteri deneyimlerinin kullanılmasını sağlamalıdır.

Dijital CEO Çağında, CEO'ların markalarını nasıl geliştirmeleri gerektiğini düşünüyorsunuz?
CEO'lar, dijital CEO çağında markalarını geliştirmek için birçok farklı strateji kullanabilir. Öncelikle, markalarının dünyadaki dijital marka farkındalığını arttırmak için sosyal medya, arama motoru optimizasyonu ve dijital pazarlama gibi dijital kanalları kullanmaları gerekir. Ayrıca, müşteri deneyimini geliştirmek için dijital teknolojileri kullanmaları gerekir. Müşterilerin, markalarının ürünleri ve hizmetleri hakkında bilgi edinmelerine, ürünleri satın almalarına ve destek taleplerini iletmelerine yardımcı olmak için web siteleri, mobil uygulamalar ve sosyal medya hesapları oluşturmaları gerekir. CEO'lar ayrıca, kullanıcıların verilerini toplayarak daha iyi hedefleme ve geri bildirim sağlamalarını sağlamak için dijital veri analizi kullanabilirler.

CEO Nedir?
CEO; bir kuruluşun eldeki kaynaklarını en verimli şekilde kullanan, planlayan ve yürüten aynı zamanda karlılığını sağlayan, kuruluşun itibarını yükselten, kuruluşu konumlandıran tüm başarı ve başarısızlıklardan ilk sorumlu olan kişidir.

CEO Marka İçin Neden Önemlidir?
CEO bir işletme kadar bir markanın da ana sözcüğüdür. Bir markanın kitleler üzerinde yaratacağı en büyük etki, onun nasıl işlendiği, nasıl bir vizyonla yönetildiği, markanın insanlar üzerinde yaratacağı etki ve algının temelini belirler.

Günümüzde CEO’lar Nasıl Olmalıdır?
Günümüzde; iletişimi güçlü, liderliği yüksek, güçlü bir hikaye anlatıcısı, ilham kaynağı, empati yeteneği yüksek gibi rolleri de içinde özümseyen CEO’lar topluma anlam katabilme ve şirketler içinde kendi sürdürülebilirliğini sağlama yarışına katıldı.

Dijital dönüşüm sürecinde CEO'nun marka değeri üzerindeki etkisi nelerdir ve bir CEO marka bilinirliği ve itibarını nasıl artırabilir?
Dijital Dönüşüm Sürecinde CEO'nun Etkisi
Günümüzde dijital dönüşüm süreci hızla ilerlemektedir ve CEO'lar bu süreçte önemli bir rol oynamaktadır. CEO'nun marka değeri üzerindeki etkisi, hem şirket içi hem de şirket dışı unsurlarla ilişkilidir.
İç Unsurlara Odaklanma
CEO, şirketin dijital dönüşüm stratejisi ve uygulamasının lideri olarak marka değerini etkileyebilir. Stratejinin geliştirilmesi ve uygulanması sırasında, CEO'nun sektör ve teknoloji trendlerine dikkat etmesi, yenilikçi ve öncü fikirler benimsemesi marka bilinirliğini ve itibarını artırabilir. Başarılı bir dijital dönüşüm süreci, şirketin müşterilere daha etkili hizmet sunmasını sağlayarak marka değerini yükseltir.
İşbirlikleri ve Kümelenme
Dijital dönüşüm sürecinde CEO'nun etkin bir şekilde işbirlikleri ve kümelenme stratejilerini benimsemesi marka değerini etkiler. Başarılı işbirlikleri ve sektörel kümelenme örnekleri, şirketin ürün ve hizmetlerini daha geniş kitlelere ulaştırarak marka bilinirliğinin ve itibarının artmasına yol açar.
Dış İlişkiler ve İletişim
Bir CEO, marka değerini etkileyebilmek için dış ilişkiler ve iletişime de önem vermelidir. Özellikle sosyal medya ve diğer dijital kanallar üzerinden yapılan etkili iletişim, marka bilinirliğini ve itibarını artırabilir. CEO'nun sektörel etkinliklere katılması, düşüncelerini paylaşması ve şirketin başarılarını anlatması da marka değerini olumlu yönde etkiler.
Kurumsal Sosyal Sorumluluk
Son olarak, bir CEO'nun kurumsal sosyal sorumluluk (KSS) projelerine öncülük etmesi ve bu projeleri şirketin dijital dönüşüm stratejisiyle bütünleştirmesi, marka değerine katkı sağlar. Çevre, eğitim, sağlık gibi alanlarda gerçekleştirilen KSS projeleri, şirketin topluma değer katan bir marka olarak algılanmasına yardımcı olur.
Sonuç olarak, dijital dönüşüm sürecinde CEO'ların marka değeri üzerindeki etkisi büyük ve çeşitlidir. CEO'lar, şirket içi ve dışı faaliyetlerine dikkat ederek, etkin iletişim ile stratejilerini anlatarak ve KSS projelerine öncülük ederek marka bilinirliği ve itibarını artırabilirler.

Günümüzde CEO'ların yönetim stratejilerinde sürdürülebilirlik ve yenilikçilik ilkeleri nasıl öncelik kazanmaktadır?
Sürdürülebilirlik ve Yenilikçilik İlkeleri
Günümüzde CEO'ların yönetim stratejilerinde sürdürülebilirlik ve yenilikçilik ilkeleri, şirketlerin sürekli değişen iş dünyasında rekabet üstünlüğü sağlamaya ihtiyaç duyması sebebiyle öncelik kazanmaktadır. Bu bağlamda öncelikli olarak sürdürülebilirliği; şirketin ekonomik, çevresel ve sosyal etkilerini dikkate alarak, gelecek nesillerin ihtiyaçlarını gözeterek kararlar almak olarak tanımlayabiliriz.
Çevre Dostu Üretim
CEO'lar, sürdürülebilirliği sağlamak amacıyla üretim süreçlerini çevre dostu hale getirmeli ve bu sayede doğal kaynakları korumayı sağlamalıdırlar. Ayrıca enerji verimliliği, sıfır atık yönetimi ve kırsal alanların sürdürülebilirliği gibi konular ağırlık kazanmaktadır. Şirketlerin bu konudaki yatırımları, başta enerji sarfiyatı olmak üzere maliyetlerin azaltılmasına ve dolayısıyla daha uzun vadeli başarıya katkıda bulunur.
Yenilikçilik Stratejiye Entegrasyonu
Yenilikçilik ise, şirketin sürekli aldığı verileri ve teknolojik gelişmeleri takip ederek yeni iş fikirleri, ürünler ve hizmetler geliştirmeyi hedeflemesi olarak tanımlanır. Günümüzün hızlı değişimine ayak uydurarak, şirketlerin sürekli yenilikçi olmaları ve gelecekteki başarıları için gereklidir. CEO'lar, bu sürece sürekli yatırım yaparak ve yenilikçi bir çalışma ortamını tesis ederek şirketlerin rekabet avantajını sağlayabilirler.
Çalışanlar ve İş Ortamı
Sürdürülebilirlik ve yenilikçilik, şirketin çalışanlarının ve iş ortamının da sürekli gelişimine odaklanmalıdır. İyi bir lider olarak CEO'lar, eğitim ve yaratıcı düşünmeyi destekleyerek daha verimli ve yenilikçi çalışanlar yetiştirmelidirler. Aynı zamanda, çalışanların sosyal ve çevresel sorumluluk bilincini artırarak sürdürülebilirlik ilkelerine bağlı kalmalarını sağlamalıdırlar.
Sonuç olarak, günümüzde CEO'ların yönetim stratejilerinde sürdürülebilirlik ve yenilikçilik ilkelerine öncelik verilmesi, şirketlerin rekabet güçlü bir pozisyonda kalması ve sosyal sorumluluk projeleri ile marka değerini artırmaları için kaçınılmazdır. Bu nedenle, gerek sürdürülebilirlik girişimlerine ve gerekse yenilikçi uygulama ve projelere yatırım yaparak, şirketlerin sürekli değişen iş süreçlerine adapte olmaları ve başarılı olabilmesi sağlanabilir.

Küresel düşen ekonomik koşullarda CEO'ların karşılaştığı en büyük zorluklar ve bu zorlukları aşmak için benimsemeleri gereken stratejiler nelerdir?
### Küresel Düşen Ekonomik Koşullar
Küresel düşen ekonomik koşullar, CEO'lar için önemli zorluklar doğurur. Küresel ekonomik krizler ve değişen pazar koşullarının etkisiyle şirketlerin finansal durumları ve geleceğe yönelik planları etkilenir.
### CEO'ların Karşılaştığı Zorluklar
Böyle dönemlerde CEO'lar, işlerini sürdürebilir kılmak ve şirketlerini kriz dönemlerinden kurtarmak için birçok zorlukla karşı karşıyadır. Düşen ekonomik koşulların yarattığı zorlukları aşmak için stratejiler geliştirip uygulamaları gerekmektedir.
### Rekabetin Artması
Düşük ekonomik büyümeyle birlikte, sektörler arası rekabet de artar. Bu durum, CEO'ların işletmelerinin rekabet gücünü artırarak piyasa şartlarına ayak uydurmak zorunda kalmalarına neden olur.
### Hareketliliğin Geliştirilmesi
Hızlı değişen ekonomik koşullar, CEO'ların öngörülü ve hareketli olma becerisi gerektirir. Bu süreçte, risk yönetimi ve duyarlılığın artırılması yaşamsal önem taşır.
### Maliyetleri Azaltma Stratejileri
Ekonomik krizler, şirketlerin maliyetleri azaltma yoluna gitmelerini gerekli kılar. CEO'ların, maliyetleri azaltırken şirketin verimliliğini ve performansını sürdürmeye devam etmeleri büyük önem taşır.
### İnovasyon Odaklı Yaklaşım
Ekonomik kriz dönemlerinde, yenilikçi ve farklılaşan iş modellerine yönelme şirketlerin ayakta kalmasını sağlar. CEO'ların inovasyon odaklı bir yaklaşım benimseyerek, şirketlerini sürdürülebilir ve rekabetçi kılmaları daha olasıdır.
### İnsan Kaynağı Yönetimi
Ekonomik koşulların düşmesiyle birlikte, işgücü ve yetenek yönetimi stratejilerini yeniden değerlendiren CEO'ların başarı şansı artar. Bu dönemlerde, yetenekli insan kaynağını elde tutma ve doğru insanları doğru pozisyonlara yerleştirme kritik bir faktördür.
Sonuç olarak, küresel düşen ekonomik koşullarda CEO'ların en büyük zorluklarından biri hem şirketlerinin finansal açıdan ayakta kalması hem de rekabet etmeye devam etmesini sağlamaktır. Bu zorlukları aşmak ve şirketlerini başarıya ulaştırmak için, CEO'lar farklı stratejiler benimsemeli ve dinamik bir şekilde yönetim becerilerini sürekli geliştirmelidir.

İlgili Kurslar

Lojistik Yönetimi
Küresel tedarikte lojistik mükemmellik: ağ tasarımı, envanter kontrolü, taşıma planlama ve maliyet optimizasyonu. KPI’lar ve sürdürülebilirlik odaklı.

Amazon Eğitimi
Amazon’da ürün araştırması, kârlılık ve liste optimizasyonunu reklamla entegre edin; davranışsal ipuçlarıyla sayfa iknasını artırıp güvenli başlangıç yapın.

E-Ticaret Eğitimi
Mağaza açılışından lojistiğe: ürün–fiyat–teklif eşleşmesi, dönüşüm hunisi ve müşteri yaşam değeri. Reklam ve e-posta senaryoları.


