AnasayfaBlogSosyal Medya Bağımlılığından Nasıl Kurtuluruz?
Sosyal Medya

Sosyal Medya Bağımlılığından Nasıl Kurtuluruz?

28 Mayıs 2019
Bu görselde cep telefonundan düşen bir kişinin karikatürü tasvir edilmiştir. Görüntünün arka planı turuncu ve kahverengi dikdörtgen bir şekildir. Düşen kişi bir erkektir ve cep telefonunun içinden uçmaktadır. Mavi bir gömlek giymektedir ve kollarını ve bacaklarını açmıştır. Yüz ifadesi bir şaşkınlık ifadesidir. Saçları siyahtır ve gözleri tamamen açıktır. Havada süzülüyor gibi görünmektedir. Cep telefonu siyah, gümüş kenarlıklı ve beyaz ekranlıdır. Telefonun açık bir kapısı var ve adam içinden düşüyor. Telefonun arkasında sarı ve mavi bir logo vardır. Sahne karikatürize ve tuhaf bir ortamda geçmektedir. Renkler canlı ve atmosfer neşeli. Görüntü esprili ve kişinin düşüşünün şaşkınlığını yakalıyor.

İçinde bulunduğumuz dünyanın yaşı göz önünde tutulduğunda sosyal medya kavramı oldukça yeni bir oluşum olarak karşımıza çıkıyor. Ancak yapılan araştırmalar daha şimdiden yaklaşık 8 milyar insandan 4 milyarının sosyal medya kullanıcısı olduğunu gösteriyor. Türkiye'de ise bu oran 52 milyon olarak söyleniyor.

Yani her ne kadar yeni bir oluşum olarak görülse de tüm bu veriler sosyal medya ağlarının insanlar tarafından oldukça hızlı bir şekilde benimsendiğini gözler önüne seriyor. Bu yakın tarihimiz için yeni sayılan kavram sadece gençler tarafından kullanılmıyor. Teknoloji ile büyümeyen nesiller bile artık bu yeni dünyanın sunduğu hizmetlerden yararlanmanın, interneti en iyi şekilde kullanabilmenin yollarını arıyor ve öğreniyor. 

Sosyal Medya Ağları

Değişen bu dünyada birçok girişimci de farklı fikirlerle hayatımıza giren dijital girişimcilik ve e-ticaret gibi yeni kavramlardan birçok yeni iş alanı oluşturmayı başarıyor. Bu girişimler sayesinde günümüzde Facebook, Instagram, Twitter, Snapchat gibi oldukça çeşitli sosyal medya ağları insanların kullanımına sunuluyor.

Geçmiş yıllar düşünüldüğünde teknoloji ile birlikte hayatımıza giren sosyal medya kavramının birçok kolaylığa yol açtığı yadsınamaz bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor. Bu ağlar genellikle telefon, bilgisayar, tablet gibi araçlar aracılığıyla insanlar tarafından kullanılabiliyor. Bu ağlar sayesinde günümüz insanı çok daha kolay bir şekilde bilgiye ulaşabiliyor, yeni insanlarla tanışabiliyor ve farklı fikirlerle karşılaşabiliyor. Ancak sosyal medya, olumlu olduğu kadar olumsuz yanlarını da beraberinde getiriyor. 

Sosyal Medya Günümüz İçin Ne Gibi Sorunlara Neden Oluyor? 

Araştırmalar insanların kişilik özellikleri ve yaşantılarına bağlı olarak internetin insanlar üzerinde farklı etkileri olduğunu gösteriyor. Ancak sosyal medya kavramının hayatımıza girmesiyle beraber genel olarak yalnızlık, başkalarına özenme, imrenme, depresyon, stres, öz saygı eksikliği, uyku sorunu, anksiyete bozukluğu, tükenmişlik sendromu belirtileri gibi birçok ruhsal hastalık da artarak günlük yaşamımızın bir parçası haline geliyor.

Gün sonunda insanın geriye bakıp işine yarayacak tek bir şey bile yapmadığını fark etmesi tüm bu soruların başlangıcını oluşturuyor. İnsan doğası gereği koskocaman bir günü bomboş geçirdiğinde rahatsızlık hissetmeye başlıyor. Bu rahatsızlık zaman içinde büyüyor ve geri dönülmez sorunlara yol açıyor.

Tüm bu sorunların temelinde ise bağımlılık ve zaman yönetimi sorunu yatıyor. Günümüz dünyasının bağımlılığa neden olan cazibeleri gibi sosyal medya da insanlar üzerinde benzer bir bağımlılık etkisi yaratıyor. Birçok insan işi olmasa bile saatlerce sosyal medya ağlarında amaçsızca gezerek saatlerini geçiriyor ve zaman yönetimi sağlayamıyor.

Yapılan araştırmalar ise insanların günde en az 2 saatlerini bu ağlarda geçirdiğini gösteriyor. Yine de özellikle tüm gününü sosyal medya üzerinde geçiren insanlar bu gerçeği inkar etme eğiliminde oluyor.

Sosyal Medya Bağımlılığı Engellenebilir Mi? 

Tüm gün sadece belli aralıklarla sosyal medya kullandığı için vaktinin çok fazla boşa gitmediğini düşünen bir insanın yanıldığını nasıl kanıtlayabiliriz? Tabii ki de verilerle! Bu noktada insanın öncelikli olarak internette ne kadar vakit geçirdiğini bizzat kendi gözleriyle görmesi gerekiyor. Böylece gün içinde çok az bir vaktini sosyal medya ağlarında geçirdiğini düşünürken bu az vakitlerin bir araya toplandığında nasıl bir zaman kaybına dönüştüğünü gösterebiliriz.

Aynı şeyler sosyal medya kullanan herkes için geçerli bir durum oluşturuyor. Bu mecraları en gerekli şekilde kullandığını düşünenler bile bazı durumlarda zaman kontrolü sağlayamıyor ve planladığından çok daha fazla vaktinini sosyal medya üzerinde harcayabiliyor. 

Sosyal medya kavramının gelişmesiyle paralel olarak bu kavramın insanın üzerindeki etkisini kontrol etmek için de çeşitli alternatifler ortaya çıkıyor. Bu alternatifler içinde en önemlilerinden birisi de zaman yönetimi sağlayabileceğiniz uygulamalar. Bu amaçla oluşturulan uygulamaları yüklediğiniz andan itibaren hangi sosyal medya ağında ne kadar vakit geçirdiğinizi görebiliyorsunuz. 

Bu uygulamaları indirerek sizler de sosyal medya üzerinde geçirdiğiniz vakti ayrıntılı bir şekilde görebilir ve daha düzenli bir program oluşturabilirsiniz.

sosyal medya bağımlılığı
Genç bir kadın yakın plan bir portrede görülüyor. Açık tenli, yüksek elmacık kemikli ve belirgin bir çene hattına sahip. Gözleri parlak ve büyüleyici, uzun kirpikleri ve kapakların etrafındaki hafif gölgesi var. Dudakları dolgun ve açık pembe bir renge boyanmış. Saçları koyu kahverengi ve yüzünün etrafına yumuşak dalgalar halinde dökülüyor. Güzelliği yayan kendinden emin ama nazik bir ifadesi var.
Meryem Winstead
Blog Yazarı

Hacettepe Üniversitesi Aile ve Tüketim Bilimleri Bölümü mezunuyum. Blog yazarlığı ve insan kaynakları yönetimi sertifikalarım var. İngilizce dilinde yüksek lisans derecem var ve 3 yıl ABD'de yaşadım.

Benzer Yazılar
Doğru ve faydalı bilgiler sağlama konusunda kararlı olan uzman ekibimizle blogumuzu her zaman yeni makaleler ve videolarla güncelliyoruz. Güvenilir tavsiyeler ve bilgilendirici içerikler arıyorsanız, blog sayfamıza mutlaka göz atın.