İspanyolca, dünyada en çok konuşulan dillerden biri olup, Latin Amerika'dan İspanya'ya kadar geniş bir coğrafyada hayat bulur. Bu dili öğrenmek, hem kültürel bir zenginlik katar hem de seyahatlerinizde size büyük kolaylık sağlar. Peki, İspanyolca'ya nereden başlamalı? İşte size İspanyolca'nın temelleri ve günlük hayatta işinize yarayacak bazı ifadeler!
İspanyolca'nın Alfabetik Yapısı ve Telaffuz
İlk adım olarak, İspanyolca'nın alfabesi ve telaffuzu hakkında birkaç temel bilgi edinelim. İspanyolca alfabesi 27 harften oluşur ve Latin alfabesine dayanır. İşte bazı özel harfler ve telaffuzları:
1- Ññ: Bu harf, "ny" şeklinde telaffuz edilir. Örneğin, "mañana" kelimesi "manyana" olarak okunur ve "yarın" demektir.
2- LLll: Çift "l" harfi "y" gibi okunur. "Llamar" kelimesi "yamar" şeklinde telaffuz edilir ve "aramak" anlamına gelir.
3- Çift sesli harfler: İspanyolca'da "c" ve "g" harfleri, kendilerinden sonra gelen harfe göre farklı telaffuz edilir:
- "c" harfi "e" veya "i" ile birleştiğinde "th" olarak okunur. Örneğin, "cielo" (gökyüzü) "thyelo" diye telaffuz edilir.
- "g" harfi "e" veya "i" ile birleştiğinde boğazdan gelen hafif bir "h" sesi verir. "Gigante" (dev) kelimesi "higante" olarak okunur.
Temel İspanyolca Selamlaşmalar ve Tanışma İfadeleri
Günlük hayatta en çok kullanılan ifadelerle başlayalım. Birine merhaba demek, hal hatır sormak için şu ifadeler kullanılır:
"¡Hola!" - Merhaba!
"¿Cómo estás?" - Nasılsın?
"Bien, gracias. ¿Y tú?" - İyiyim, teşekkürler. Ya sen?
"Mucho gusto" - Memnun oldum.
"¿Cuál es tu nombre?" - Adın ne?
"Mi nombre es..." - Benim adım...
Bu ifadeler, İspanyolca konuşan biriyle temel bir diyaloğa girmeniz için yeterlidir. Unutmayın, samimi bir gülümseme ve birkaç kelime bile iletişimi kolaylaştırır!
Günlük Hayatta Kullanabileceğiniz İfadeler
Alışveriş yaparken, restoranda veya sokakta ihtiyacınız olabilecek bazı cümleler:
"Por favor" - Lütfen
"Gracias" - Teşekkürler
"De nada" - Bir şey değil
"¿Cuánto cuesta esto?" - Bu ne kadar?
"Quisiera..." - ... istiyorum
Örnek: Restoranda sipariş verirken:
"Quisiera una botella de agua, por favor." - Bir şişe su istiyorum, lütfen.
"La cuenta, por favor." - Hesap lütfen.
Renkler ve Sayılar
İspanyolca'da renkleri ve sayıları bilmek, günlük yaşamda oldukça faydalıdır.
Renkler:
"Rojo" - Kırmızı
"Azul" - Mavi
"Verde" - Yeşil
"Amarillo" - Sarı
"Blanco" - Beyaz
"Negro" - Siyah
Sayılar:
1- "Uno" - Bir
2- "Dos" - İki
3- "Tres" - Üç
4- "Cuatro" - Dört
5- "Cinco" - Beş
6- "Seis" - Altı
7- "Siete" - Yedi
8- "Ocho" - Sekiz
9- "Nueve" - Dokuz
10- "Diez" - On
Bu sayıları bilmek, fiyat sormada veya yön tarifi alırken oldukça işinize yarar.
Yönler ve Yer Tarifleri
Bir yerde yön bulmak veya tarif etmek için şu ifadeleri kullanabilirsiniz:
"¿Dónde está...?" - ... nerededir?
"A la derecha" - Sağda
"A la izquierda" - Solda
"Recto" - Düz
"Cerca de" - ... yakınında
Örnek: "Disculpe, ¿dónde está la estación de tren?" - Affedersiniz, tren istasyonu nerede?
Zaman İfadeleri ve Günler
Zamanı ifade etmek ve plan yapmak için temel kelimeler:
"Hoy" - Bugün
"Mañana" - Yarın
"Ayer" - Dün
Günler:
- "Lunes" - Pazartesi
- "Martes" - Salı
- "Miércoles" - Çarşamba
- "Jueves" - Perşembe
- "Viernes" - Cuma
- "Sábado" - Cumartesi
- "Domingo" - Pazar
Basit Kalıplar ile Cümle Kurma
İspanyolca'da cümle yapısı genellikle Türkçe'ye benzer. İşte birkaç basit örnek:
"Yo soy estudiante." - Ben öğrenciyim.
"Ella es médica." - O (kadın) doktordur.
"Nosotros vivimos en Madrid." - Biz Madrid'de yaşıyoruz.
Önemli Fiiller ve Kullanımları
"Ser" (olmak) ve "Estar" (bulunmak/olmak) fiilleri çok sık kullanılır.
- "Soy de Turquía." - Türkiye'denim.
- "Estoy en casa." - Evdeyim.
"Tener" (sahip olmak) fiili de temel fiillerden biridir.
- "Tengo dos hermanos." - İki kardeşim var.
İspanyolca'da Soru Sorma
Soru sormak için genellikle cümlenin başına soru kelimesi eklenir:
"¿Qué?" - Ne?
"¿Quién?" - Kim?
"¿Dónde?" - Nerede?
"¿Cuándo?" - Ne zaman?
"¿Por qué?" - Neden?
Örnekler:
"¿Qué hora es?" - Saat kaç?
"¿Dónde vives?" - Nerede yaşıyorsun?
"¿Por qué aprendes español?" - Neden İspanyolca öğreniyorsun?
İspanyol Kültüründe Sık Kullanılan Deyimler
Dil öğrenirken deyimler ve ifadeler kültürel anlayışı derinleştirir:
"¡Hasta luego!" - Görüşmek üzere!
"¡Buen provecho!" - Afiyet olsun!
"No hay problema" - Sorun değil.
Pratik İpuçları
Dinleyin: İspanyolca şarkılar dinleyerek kulağınızı alıştırabilirsiniz.
Okuyun: Basit hikayeler veya çocuk kitapları okuyarak kelime dağarcığınızı geliştirin.
Konuşun: Fırsat buldukça İspanyolca konuşmaya çalışın. Hatalardan korkmayın!
Sonuç ve Öneriler
İspanyolca öğrenmek başlangıçta göz korkutucu görünebilir, ancak temel ifadelerle başlayarak adım adım ilerlemek sizi başarıya götürür. Unutmayın, pratik yapmak ve sabırlı olmak bu sürecin anahtarlarıdır. İspanyolca konuşulan bir ülkeye seyahat etmeyi planlıyorsanız veya bu dili öğrenmeye ilgi duyuyorsanız, bu temel bilgiler size yol gösterecektir.
¡Buena suerte! (İyi şanslar!)
Notlar:
İspanyolca'da sıfatlar genellikle isimlerden sonra gelir. Örneğin, "el coche rojo" - kırmızı araba.
Resmi ve gayri resmi hitapları ayırt etmek önemlidir.
- "Tú" - Sen (samimi, arkadaşça)
- "Usted" - Siz (resmi)
Ek İfadeler:
"Me gusta" - Hoşlanıyorum
"No entiendo" - Anlamıyorum
"¿Puede repetir, por favor?" - Tekrar edebilir misiniz, lütfen?
Bu rehberle birlikte, İspanyolca'nın büyülü dünyasına ilk adımınızı attınız. Kendi hızınızda öğrenmeye devam edin ve bu güzel dilin tadını çıkarın!
¿Dónde está el aeropuerto?
Havaalanı nerede?
Örnek Diyalog: Perdón, ¿me podrías ayudar? ¿Dónde está el aeropuerto?
Türkçe: Özür dilerim, bana yardımcı olabilir misiniz? Havaalanı nerede?
Necesito un taxi al aeropuerto.
Havaalanına bir taksiye ihtiyacım var.
Örnek Diyalog: Perdoname, ¿podrías decirme cómo conseguir un auto? Necesito un taxi al aeropuerto.
Türkçe: Özür dilerim, bana nasıl bir araba bulabileceğimi söyleyebilir misin? Havaalanına bir taksiye ihtiyacım var.
¿Cuál es mi terminal de salida?
Hangi terminalden kalkıyorum?
Örnek Diyalog: Perdón, ¿me podría informar cuál es mi terminal de salida para el vuelo a Madrid?
Türkçe: Özür dilerim, Madrid'e olan uçuşumun kalkış terminali hangisi olduğunu bana söyler misiniz?
¿A qué hora sale mi vuelo?
Uçuşum saat kaçta kalkıyor?
Örnek Diyalog: Discúlpeme, ¿podría ayudarme? Necesito saber, ¿a qué hora sale mi vuelo a Nueva York?
Türkçe: Özür dilerim, bana yardımcı olabilir misiniz? Yeni York'a olan uçuşumun saat kaçta olduğunu öğrenmem gerekiyor.
¿Puedo ver su pasaporte, por favor?
Pasaportunuzu görebilir miyim, lütfen?
Örnek Diyalog: El oficial de aduanas se acercó a la viajera y con un tono formal preguntó: ¿Puedo ver su pasaporte, por favor?
Türkçe: Gümrük memuru, yolcunun yanına yaklaştı ve resmi bir tonla sordu: Pasaportunuzu görebilir miyim, lütfen?
Aquí tiene mi tarjeta de embarque.
İşte biniş kartım.
Örnek Diyalog: Mientras se preparaba para abordar el avión, Juan entregó sus documentos al personal de la puerta y dijo: Aquí tiene mi tarjeta de embarque.
Türkçe: Uçağa binmek için hazırlanırken, Juan kapıdaki personele belgelerini uzattı ve şöyle dedi: İşte benim biniş kartım.
¿Dónde puedo hacer el check-in?
Check-in'i nerede yapabilirim?
Örnek Diyalog: Disculpa, ¿dónde puedo hacer el check-in para el vuelo a Barcelona?
Türkçe: Özür dilerim, Barselona uçuşu için nerede check-in yapabilirim?
¿Dónde está la puerta de embarque?
Nerede biniş kapısı?
Örnek Diyalog: ¿Disculpa, podrías ayudarme? Estoy un poco perdido, ¿dónde está la puerta de embarque para el vuelo a Madrid?
Türkçe: Affedersiniz, bana yardım edebilir misiniz? Biraz kayboldum, Madrid uçuşunun kapısı nerede?
¿Hay algún retraso en mi vuelo?
Uçuşumda herhangi bir gecikme var mı?
Örnek Diyalog: Cuando llegué al aeropuerto, me dirigí al mostrador y pregunté al empleado, ¿Hay algún retraso en mi vuelo?
Türkçe: Havaalanına vardığımda, kontuarın yolunu tuttum ve görevliye, uçuşumda herhangi bir gecikme var mı diye sordum?
¿Cuánto dura el vuelo?
Uçuş ne kadar sürüyor?
Örnek Diyalog: ¿Cuánto dura el vuelo de Madrid a Nueva York?
Türkçe: Madrid'den New York'a uçuş ne kadar sürer?
¿Puedo llevar esto en mi equipaje de mano?
El mi el bagajımda bunu taşıyabilir miyim?
Örnek Diyalog: Al acercarme al mostrador de información, pregunté amablemente a la empleada: ¿Puedo llevar esto en mi equipaje de mano?
Türkçe: Bilgi bankosuna yaklaşırken çalışana nazikçe sordum: Bunu el bagajımda taşıyabilir miyim?
¿Tengo que facturar mi maleta?
Bavulumu kaydetmem gerekiyor mu?
Örnek Diyalog: Antes de dirigirme al control de seguridad, pregunté al agente de la aerolínea: ¿Tengo que facturar mi maleta?
Türkçe: Güvenlik kontrolüne gitmeden önce, havayolu şirketinin görevlisine sordum: Bavulumu kayıt ettirmem gerekiyor mu?
¿Dónde puedo recoger mi equipaje?
Bagajımı nereden alabilirim?
Örnek Diyalog: Perdona, ¿sabes dónde puedo recoger mi equipaje?
Türkçe: Özür dilerim, bagajımı nereden alabilirim biliyor musun?
¿Cuál es el límite de peso para el equipaje?
Bagaj için ağırlık limiti nedir?
Örnek Diyalog: Disculpe, ¿cuál es el límite de peso para el equipaje en este vuelo?
Türkçe: Özür dilerim, bu uçuşta bagaj için ağırlık limiti nedir?
¿Hay Wi-Fi gratis en el aeropuerto?
Havalimanında ücretsiz Wi-Fi var mı?
Örnek Diyalog: Disculpa, ¿sabes si hay Wi-Fi gratis en el aeropuerto?
Türkçe: Üzgünüm, havaalanında ücretsiz Wi-Fi olup olmadığını biliyor musun?
¿Puede ayudarme con mi equipaje?
Bagajımla yardımcı olabilir misiniz?
Örnek Diyalog: Disculpe, señorita, ¿puede ayudarme con mi equipaje?
Türkçe: Afedersiniz bayan, bagajımla bana yardımcı olabilir misiniz?
¿Cuánto cuesta facturar esta maleta?
Bu bavulu kaydetmek ne kadar tutar?
Örnek Diyalog: Al acercarme al mostrador de la aerolínea, pregunté amablemente al agente: ¿Cuánto cuesta facturar esta maleta?
Türkçe: Havayolu şirketinin kontuarına yaklaşırken, görevliye nazikçe sordum: Bu bavulu kaydetmek ne kadar tutar?
Quisiera cambiar mi asiento, por favor.
Koltuğumu değiştirmek istiyorum, lütfen.
Örnek Diyalog: Disculpe, quisiera cambiar mi asiento, por favor, creo que hay un error en la asignación.
Türkçe: Özür dilerim, koltuğumu değiştirmek istiyorum, lütfen, atamada bir hata olduğunu düşünüyorum.
¿Este vuelo ofrece comida?
Bu uçuşta yemek var mı?
Örnek Diyalog: Disculpe, ¿este vuelo ofrece comida?
Türkçe: Özür dilerim, bu uçuşta yemek veriliyor mu?
Necesito asistencia para mi conexión.
İnternet bağlantım için yardıma ihtiyacım var.
Örnek Diyalog: Disculpa, ¿podrías ayudarme? Necesito asistencia para mi conexión.
Türkçe: Özür dilerim, bana yardım edebilir misin? Bağlantım için yardıma ihtiyacım var.
¿Dónde puedo encontrar un carrito para el equipaje?
Bagaj arabasını nerede bulabilirim?
Örnek Diyalog: Perdón, ¿dónde puedo encontrar un carrito para el equipaje?
Türkçe: Özür dilerim, bagaj arabasını nerede bulabilirim?
Perdí mi pasaporte, ¿qué debo hacer?
Pasaportumu kaybettim, ne yapmalıyım?
Örnek Diyalog: Preocupado, le dije al oficial de la embajada: Perdí mi pasaporte, ¿qué debo hacer?
Türkçe: Endişeli bir şekilde, büyükelçilik yetkilisine dedim ki: Pasaportumu kaybettim, ne yapmalıyım?
¿Podría indicarme cómo llegar a la sala VIP?
VIP salonuna nasıl gidebileceğimi gösterir misiniz?
Örnek Diyalog: Disculpe, ¿podría indicarme cómo llegar a la sala VIP?
Türkçe: Özür dilerim, VIP salonuna nasıl gidebileceğimi gösterebilir misiniz?
¿Hay alguna tienda libre de impuestos aquí?
Burada bir duty-free mağazası var mı?
Örnek Diyalog: Perdona, ¿sabes si hay alguna tienda libre de impuestos aquí?
Türkçe: Özür dilerim, burada herhangi bir vergisiz mağaza var mı biliyor musun?
Me gustaría cancelar mi vuelo.
Uçuşumu iptal etmek istiyorum.
Örnek Diyalog: Disculpe, ¿puede ayudarme? Me gustaría cancelar mi vuelo.
Türkçe: Özür dilerim, bana yardımcı olabilir misiniz? Uçuşumu iptal etmek istiyorum.
¿Cómo puedo obtener un reembolso?
Nasıl bir geri ödeme alabilirim?
Örnek Diyalog: Disculpe, ¿cómo puedo obtener un reembolso por este producto defectuoso?
Türkçe: Özür dilerim, bu kusurlu ürün için nasıl geri ödeme alabilirim?
He perdido mi vuelo, ¿cuándo es el próximo?
Uçuşumu kaçırdım, bir sonraki ne zaman?
Örnek Diyalog: Desesperado, se acercó al mostrador y dijo al agente de la aerolínea: He perdido mi vuelo, ¿cuándo es el próximo?
Türkçe: Umutsuz bir şekilde, kontuara yaklaştı ve havayolu çalışanına dedi: Uçağımı kaçırdım, bir sonraki ne zaman?
¿Tiene alguna almohada o manta?
Yastık ya da battaniyeniz var mı?
Örnek Diyalog: Disculpe, ¿tiene alguna almohada o manta para el vuelo?
Türkçe: Özür dilerim, uçuş için bir yastık veya battaniye var mı?
¿Dónde está la oficina de objetos perdidos?
Kayıp Eşya Ofisi nerede?
Örnek Diyalog: Perdón, ¿me podrías indicar dónde está la oficina de objetos perdidos?
Türkçe: Özür dilerim, kayıp eşyalar ofisinin nerede olduğunu söyleyebilir misiniz?
¿Dónde puedo comer algo cerca de aquí?
Buraya yakın nerede bir şeyler yiyebilirim?
Örnek Diyalog: Perdón, ¿Dónde puedo comer algo cerca de aquí?
Türkçe: Özür dilerim, buranın yakınında nerede bir şeyler yiyebilirim?
¿Puede decirme la contraseña del Wi-Fi?
Wi-Fi şifresini bana söyleyebilir misiniz?
Örnek Diyalog: Discúlpeme, ¿puede decirme la contraseña del Wi-Fi, por favor?
Türkçe: Özür dilerim, bana Wi-Fi şifresini söyleyebilir misiniz, lütfen?
Necesito un adaptador de corriente, ¿dónde puedo comprarlo?
Bir güç adaptörüne ihtiyacım var, nereden alabilirim?
Örnek Diyalog: Disculpe, necesito un adaptador de corriente, ¿dónde puedo comprarlo?
Türkçe: Özür dilerim, bir güç adaptörüne ihtiyacım var, nereden satın alabilirim?
¿Puedo llevar líquidos en mi equipaje de mano?
Elbette, işte cümlenin Türkçe karşılığı:
El bagajımda sıvılar taşıyabilir miyim?
Örnek Diyalog: Me dirigí al agente de la aerolínea y pregunté, ¿Puedo llevar líquidos en mi equipaje de mano?
Türkçe: Havayolu şirketinin görevlisine yaklaştım ve sordum, El bagajımda sıvı taşıyabilir miyim?
Mi equipaje no ha llegado, ¿qué tengo que hacer?
Bagajım gelmedi, ne yapmam gerekiyor?
Örnek Diyalog: Frustrado al no ver su maleta en la cinta transportadora, Carlos se acercó al mostrador de la aerolínea y dijo: Mi equipaje no ha llegado, ¿qué tengo que hacer?
Türkçe: Bagaj bandında valizini göremeyince sinirlenen Carlos, havayolu şirketinin kontuarına yaklaştı ve Bagajım gelmedi, ne yapmam gerekiyor? dedi.
¿Este asiento tiene salida de emergencia?
Bu koltuğun acil çıkışı var mı?
Örnek Diyalog: Disculpe, ¿este asiento tiene salida de emergencia?
Türkçe: Özür dilerim, bu koltuk acil çıkışa mı sahip?
¿Este vuelo tiene pantallas personales de entretenimiento?
Bu uçuşta kişisel eğlence ekranları var mı?
Örnek Diyalog: Discúlpeme, ¿este vuelo tiene pantallas personales de entretenimiento?
Türkçe: Affedersiniz, bu uçuşta kişisel eğlence ekranları var mı?
¿Hay algún coste adicional por seleccionar asiento?
Koltuk seçiminde ek bir ücret var mı?
Örnek Diyalog: Al realizar el check-in en línea, me surgió una duda: ¿Hay algún coste adicional por seleccionar asiento?
Türkçe: Çevrimiçi check-in yaparken bir şüphem oldu: Koltuk seçmek için ekstra bir ücret var mı?
Quiero declarar artículos en la aduana.
Gümrükte beyan etmek istediğim eşyalar var.
Örnek Diyalog: Al llegar al aeropuerto, se acercó al oficial y dijo, Quiero declarar artículos en la aduana.
Türkçe: Havaalanına vardığında, görevliye yaklaştı ve Gümrükte beyan etmek istediğim eşyalar var. dedi.
¿Necesito vacunas para viajar a este destino?
Bu destinasyona seyahat etmek için aşı olmam gerekiyor mu?
Örnek Diyalog: Antes de comprar mis boletos, quisiera saber, ¿necesito vacunas para viajar a este destino?
Türkçe: Biletlerimi almadan önce bilgi almak istiyorum, bu destinasyona seyahat etmek için aşı olmam gerekiyor mu?
¿Dónde puedo obtener información turística?
Turistik bilgi nereden alabilirim?
Örnek Diyalog: Discúlpeme, ¿dónde puedo obtener información turística en esta ciudad?
Türkçe: Özür dilerim, bu şehirde turistik bilgi nereden alabilirim?
¿Puedo pagar el exceso de equipaje con tarjeta?
Fazla bagaj için ücreti kartla ödeyebilir miyim?
Örnek Diyalog: Al acercarse al mostrador de la aerolínea, Miriam preguntó con cierta preocupación: ¿Puedo pagar el exceso de equipaje con tarjeta?
Türkçe: Havayolu şirketinin kontuarına yaklaşırken Miriam, belirli bir endişeyle sordu: Fazla bagaj ücretini kartla ödeyebilir miyim?
¿Dónde está el mostrador de cambio de divisas?
Döviz bürosu nerede?
Örnek Diyalog: Perdón, ¿me podría indicar dónde está el mostrador de cambio de divisas, por favor?
Türkçe: Özür dilerim, döviz bozdurma gişesinin nerede olduğunu söyleyebilir misiniz, lütfen?
¿Me puede dar un recibo por el equipaje?
Bagaj için bana bir makbuz verebilir misiniz?
Örnek Diyalog: Claro, después de facturar su equipaje, ¿me puede dar un recibo por el equipaje?
Türkçe: Tabii, bagajınızı teslim ettikten sonra, bagaj için bana bir makbuz verebilir misiniz?
He perdido la conexión, ¿cómo reprogramo mi vuelo?
Bağlantımı kaybettim, uçuşumu nasıl yeniden planlarım?
Örnek Diyalog: Desconcertado con su teléfono en mano, Carlos se acercó al mostrador de la aerolínea y dijo: He perdido la conexión, ¿cómo reprogramo mi vuelo?
Türkçe: Elinden telefonuyla şaşkın bir şekilde Carlos, havayolu şirketinin kontuarına yaklaştı ve dedi ki: Bağlantımı kaybettim, uçuşumu nasıl yeniden planlarım?
¿A qué hora abre el check-in?
Check-in saat kaçta açılıyor?
Örnek Diyalog: Disculpa, ¿a qué hora abre el check-in para el vuelo a Madrid?
Türkçe: Özür dilerim, Madrid uçuşu için check-in işlemleri saat kaçta başlıyor?
¿Tiene enchufes para cargar mi teléfono?
Telefonumu şarj etmek için priz var mı?
Örnek Diyalog: Disculpe, ¿tiene enchufes para cargar mi teléfono?
Türkçe: Özür dilerim, telefonumu şarj etmek için priz var mı?
¿Este asiento es de ventanilla o pasillo?
Bu koltuk cam kenarı mı yoksa koridor mu?
Örnek Diyalog: Disculpe, ¿este asiento es de ventanilla o pasillo?
Türkçe: Özür dilerim, bu koltuk pencere kenarı mı yoksa koridor tarafı mı?
¿Dónde está el baño más cercano?
En yakın tuvalet nerede?
Örnek Diyalog: Perdón, ¿me podrías decir dónde está el baño más cercano?
Türkçe: Özür dilerim, en yakın tuvaletin nerede olduğunu söyleyebilir misiniz?
¿Puedo obtener una compensación por el retraso de mi vuelo?
Uçuşumun gecikmesi nedeniyle bir tazminat alabilir miyim?
Örnek Diyalog: Al notar que su vuelo se había retrasado varias horas, el pasajero frustrado se acercó al mostrador de la aerolínea y preguntó: ¿Puedo obtener una compensación por el retraso de mi vuelo?
Türkçe: Uçuşunun birkaç saat geciktiğini fark eden sinirli yolcu, havayolu şirketinin kontuarına yaklaştı ve sordu: Uçuşumdaki gecikme için bir tazminat alabilir miyim?
¿Cuándo es el último llamado para abordar?
Son çağrı ne zaman?
Örnek Diyalog: Disculpa, ¿sabes cuándo es el último llamado para abordar el vuelo a Madrid?
Türkçe: Özür dilerim, Madrid'e giden uçağın son biniş çağrısının ne zaman olduğunu biliyor musunuz?