Güneşli bir öğleden sonra, yeni bir dilin kapılarını aralamaya ne dersiniz? İspanyolca, melodik tınıları ve renkli ifadeleriyle sizi bekliyor. Hiç İspanyolca bilmeseniz bile, bugün birlikte bu güzel dilin temellerine doğru keyifli bir yolculuğa çıkacağız.
İspanyolca Dilinin Büyüsü
İspanyolca, dünya genelinde 500 milyondan fazla kişi tarafından konuşulan, zengin ve sıcak bir dildir. Latin kültürünün canlılığıyla harmanlanmış bu dil, size yeni ufuklar açabilir. Haydi, temel kelimeler ve ifadelerle başlayalım!
Temel Selamlaşma ve Vedalaşma İfadeleri
Bir dili öğrenmenin ilk adımı, insanlarla nasıl iletişim kuracağını bilmektir. İşte günlük hayatta işinize yarayacak bazı temel ifadeler:
Hola (Ola): Merhaba
Buenos días (Büenos dıyas): Günaydın
Buenas tardes (Büenas tardes): İyi öğleden sonralar
Buenas noches (Büenas noçes): İyi akşamlar / İyi geceler
Adiós (Adios): Hoşça kal
Hasta luego (Asta luego): Görüşürüz
Bu ifadeler sayesinde İspanyolca konuşan biriyle kolayca iletişim kurabilir, sıcak bir başlangıç yapabilirsiniz.
Kendini Tanıtma
Yeni tanıştığınız birine kendinizi tanıtmak için şu ifadeleri kullanabilirsiniz:
1- Me llamo... (Me yamo...): Benim adım...
2- Soy de... (Soy de...): ...'liyim.
3- Tengo ... años. (Tengo ... an yos): ... yaşındayım.
Örneğin:
Me llamo Ahmet. (Benim adım Ahmet.)
Soy de Turquía. (Ben Türkiye'liyim.)
Tengo 30 años. (30 yaşındayım.)
Nazik İfadeler
İletişimde nezaket önemlidir. İşte size birkaç nazik ifade:
Por favor (Por favor): Lütfen
Gracias (Grasias): Teşekkür ederim
De nada (De nada): Rica ederim
Perdón (Perdon): Özür dilerim
Bu kelimeler günlük yaşamda sıkça kullanılır ve konuşmanızı daha samimi hale getirir.
Soru Sormak
Merak ettiğiniz şeyleri sormak için kullanabileceğiniz bazı soru kelimeleri:
¿Qué? (Ke): Ne?
¿Quién? (Kien): Kim?
¿Dónde? (Donde): Nerede?
¿Cuándo? (Kuando): Ne zaman?
¿Por qué? (Por ke): Neden?
Bunları kullanarak basit sorular oluşturabilirsiniz:
¿Qué hora es? (Ke ora es): Saat kaç?
¿Dónde está el baño? (Donde esta el banyo): Tuvalet nerede?
¿Por qué estás aquí? (Por ke estas aki): Neden buradasın?
Sayılar
Sayılar günlük hayatta vazgeçilmezdir. İşte İspanyolca'da 1'den 10'a kadar sayılar:
1- Uno (Uno)
2- Dos (Dos)
3- Tres (Tres)
4- Cuatro (Kuatro)
5- Cinco (Sinko)
6- Seis (Seis)
7- Siete (Siyete)
8- Ocho (Oço)
9- Nueve (Nueve)
10- Diez (Diyes)
Bu sayılarla alışveriş yaparken veya yaşınızı söylerken işiniz kolaylaşacak.
Günler ve Aylar
Zamanı ifade etmek için günleri ve ayları bilmek faydalı olacaktır.
Günler:
Lunes (Lunes): Pazartesi
Martes (Martes): Salı
Miércoles (Miyerkoles): Çarşamba
Jueves (Hueves): Perşembe
Viernes (Biernes): Cuma
Sábado (Sabado): Cumartesi
Domingo (Domingo): Pazar
Aylar:
Enero (Enero): Ocak
Febrero (Febrero): Şubat
Marzo (Marso): Mart
Abril (Abril): Nisan
Mayo (Mayo): Mayıs
Junio (Hunio): Haziran
Julio (Hulio): Temmuz
Agosto (Agosto): Ağustos
Septiembre (Septiyembre): Eylül
Octubre (Oktubre): Ekim
Noviembre (Noviyembre): Kasım
Diciembre (Disiyembre): Aralık
Bu kelimelerle randevularınızı planlamak artık daha kolay!
Yemek Sipariş Etmek
Bir restoranda sipariş vermek için gerekli ifadeler:
Quiero (Kiyero): İstiyorum
¿Qué me recomienda? (Ke me rekomiyenda): Ne tavsiye edersiniz?
La cuenta, por favor. (La kuenta, por favor): Hesap lütfen.
Örnek:
Quiero una paella, por favor. (Lütfen bir paella istiyorum.)
Alışveriş Yapmak
Mağazada veya pazarda kullanabileceğiniz ifadeler:
¿Cuánto cuesta? (Kuanto kuesta): Ne kadar?
Es muy caro. (Es muy karo): Çok pahalı.
¿Tiene otro color? (Tiyene otro kolor): Başka renginiz var mı?
Bu ifadelerle pazarlık yapabilir veya istediğinizi kolayca bulabilirsiniz.
Duygular ve Düşünceler
Duygularınızı ifade etmek için:
Estoy feliz. (Estoy felis): Mutluyum.
Estoy triste. (Estoy triste): Üzgünüm.
Me gusta. (Me gusta): Hoşuma gidiyor.
No me gusta. (No me gusta): Hoşuma gitmiyor.
Önemli Fiiller
En çok kullanılan fiillerden bazıları:
Ser (Ser): Olmak
Estar (Estar): Bulunmak
Tener (Tener): Sahip olmak
Hacer (Aser): Yapmak
Ir (Ir): Gitmek
Bu fiillerle basit cümleler kurabilirsiniz:
Soy estudiante. (Soy estüdyante): Öğrenciyim.
Estoy en casa. (Estoy en kasa): Evdeyim.
Tengo un perro. (Tengo un perro): Bir köpeğim var.
Voy al mercado. (Voy al merkado): Markete gidiyorum.
Telaffuz İpuçları
İspanyolca'nın telaffuzu Türkçe'ye göre biraz farklı olabilir, ancak bazı benzerlikler de vardır.
J harfi H gibi okunur. Örneğin, José (Hose).
LL harfleri Y gibi okunur. Örneğin, llama (yama).
Ñ harfi Ny sesi verir. Örneğin, niño (ninyyo).
Bu ipuçlarıyla kelimeleri daha doğru telaffuz edebilirsiniz.
Örnek Diyalog
Kişi A: Hola, ¿cómo estás? (Merhaba, nasılsın?)
Kişi B: ¡Hola! Estoy bien, gracias. ¿Y tú? (Merhaba! İyiyim, teşekkürler. Ya sen?)
Kişi A: Muy bien. Me llamo Ayşe. ¿Cómo te llamas? (Çok iyiyim. Benim adım Ayşe. Senin adın ne?)
Kişi B: Me llamo Carlos. Mucho gusto. (Benim adım Carlos. Memnun oldum.)
Kişi A: El gusto es mío. (Ben de memnun oldum.)
Bu basit diyaloglarla pratik yapabilirsiniz.
İlginç Deyimler
Her dilin kendine özgü deyimleri vardır. İşte bazı eğlenceli İspanyolca deyimler:
Estar en la luna: Ayda olmak (Dalgın olmak)
Tirar la toalla: Havluyu atmak (Pes etmek)
Ser pan comido: Yenmiş ekmek olmak (Çok kolay olmak)
Bu deyimleri kullanarak konuşmanızı renklendirebilirsiniz.
Günlük Hayatta Kullanılabilecek İfadeler
¡Buen provecho! (Büen probeço): Afiyet olsun!
¡Feliz cumpleaños! (Feliz kumpleanyos): Doğum günün kutlu olsun!
¡Cuídate! (Kuidate): Kendine iyi bak!
¿Puedes ayudarme? (Puedez ayudarm): Bana yardım edebilir misin?
Faydalı İfadelerin Listesi
1- No entiendo. (No entiyendo): Anlamıyorum.
2- Habla más despacio, por favor. (Abla mas despâsiyo, por favor): Daha yavaş konuşun lütfen.
3- ¿Dónde puedo encontrar...? (Donde pued o enkont rar): ... nerede bulabilirim?
Bu ifadeler yolculuklarınızda veya yeni insanlarla tanışırken işinize yarayacak.
Sonuç
İspanyolca'nın rengârenk dünyasına yaptığımız bu kısa yolculuk umarım sizi heyecanlandırmıştır. Yeni bir dil öğrenmek, sadece kelimeleri değil, aynı zamanda bir kültürü de keşfetmektir. Sabır ve pratikle, İspanyolca'yı daha da ileri seviyelere taşıyabilirsiniz. Unutmayın, her başlangıç bir adımdır ve siz bu adımı attınız!
Horario de clases
Ders programı
Örnek Diyalog: ¿Puedes pasarme tu horario de clases para ver si tenemos algún curso juntos este semestre?
Türkçe: Ders programını bana gönderebilir misin bu dönemde ortak bir dersimiz olup olmadığını göreyim?
Salón de clase
Sınıf odası
Örnek Diyalog: La profesora nos pidió que ordenáramos las sillas en el salón de clase antes de irnos.
Türkçe: Öğretmen, gitmeden önce sınıftaki sandalyeleri düzenlememizi istedi.
Pupitre
Sıra
Örnek Diyalog: Clara se sentó en el pupitre y abrió su cuaderno para empezar con la lección de matemáticas.
Türkçe: Clara sırasına oturdu ve matematik dersine başlamak için defterini açtı.
Pizarra
Tebeşir tahtası
Örnek Diyalog: Mientras explicaba la lección, el profesor escribió las fórmulas en la pizarra para que todos pudieran entender mejor.
Türkçe: Dersi anlatırken öğretmen, herkesin daha iyi anlayabilmesi için formülleri tahtaya yazdı.
Tiza
Bu cümle tam olarak bir anlam ifade etmiyor. Tiza diye bir kelime hem İngilizcede hem Türkçede net bir karşılığı olmayan bir sözcük. Eğer bu bir isim ya da belirli bir terimin parçasıysa ve özgün bir metnin kontekstine bağlıysa belki ona göre bir çeviri yapılabilir ama verilen bilgiyle sadece Tiza kelimesinin çevirisi yapılamaz. Eksik ya da yanlış bir ifade gibi görünüyor.
Örnek Diyalog: Tiza is a small town where my grandmother was born.
Türkçe: Tiza, büyükannemin doğduğu küçük bir kasabadır.
Borrador
Silgi
Örnek Diyalog: ¿Tienes un borrador que pueda usar para borrar esto de la pizarra?
Türkçe: Tahtadan bunu silmek için kullanabileceğim bir silgi var mı?
Cuaderno
Defter
Örnek Diyalog: Necesito comprar un cuaderno nuevo para mis apuntes de matemáticas.
Türkçe: Matematik notlarım için yeni bir defter almak zorundayım.
Libro de texto
Ders kitabı
Örnek Diyalog: Necesitas el libro de texto para prepararte para la clase de mañana.
Türkçe: Yarınki ders için hazırlanmak üzere ders kitabına ihtiyacın var.
Profesor/profesora
Öğretim Üyesi/Öğretim Görevlisi
Örnek Diyalog: La profesora explicó la teoría de la relatividad con tal claridad que todos los estudiantes la comprendieron perfectamente.
Türkçe: Öğretmen, görecelik teorisini o kadar açık bir şekilde açıkladı ki tüm öğrenciler onu kusursuz bir şekilde anladılar.
Estudiante/estudiante
Öğrenci/öğrenci
Örnek Diyalog: El estudiante de biología presentó su tesis con resultados impresionantes.
Türkçe: Biyoloji öğrencisi, etkileyici sonuçlarla tezini sundu.
Tarea
Ödev
Örnek Diyalog: Ya terminé la tarea de matemáticas y me siento aliviado.
Türkçe: Matematik ödevimi bitirdim ve rahatlamış hissediyorum.
Examen
Sınav
Örnek Diyalog: Antes de poder graduarte, tienes que pasar el examen final con buena nota.
Türkçe: Mezun olabilmen için, final sınavından iyi bir not almak zorundasın.
Prueba
Deneme
Örnek Diyalog: Ya han publicado los resultados de la prueba; estoy ansioso por consultarlos.
Türkçe: Sınav sonuçlarını zaten yayınlamışlar; onları görmek için can atıyorum.
Nota/calificación
Not Derecesi
Örnek Diyalog: La nota que obtuve en mi último examen mejoró mi calificación general del curso.
Türkçe: En son sınavımdan aldığım not, dersin genel not ortalamamı iyileştirdi.
Mochila
Sırt çantası
Örnek Diyalog: Verifiquei três vezes para ter certeza de que meus livros e laptop estavam na mochila antes de sair de casa.
Türkçe: Evden çıkmadan önce kitaplarımın ve laptopumun çantamda olduğundan emin olmak için üç kez kontrol ettim.
Recreo
Teneffüs
Örnek Diyalog: Durante el recreo, los niños jugaron al fútbol en el patio de la escuela.
Türkçe: Teneffüs sırasında, çocuklar okul bahçesinde futbol oynadılar.
Educación física
Beden Eğitimi
Örnek Diyalog: La clase de educación física de mañana será al aire libre, así que no olviden traer ropa adecuada.
Türkçe: Yarınki beden eğitimi dersi açık havada olacak, bu yüzden uygun kıyafet getirmeyi unutmayın.
Matemáticas
Matematik
Örnek Diyalog: Me encantan las Matemáticas porque son como un juego de lógica que siempre tiene solución.
Türkçe: Matematiği seviyorum çünkü her zaman bir çözümü olan mantık oyunu gibi.
Lengua y literatura
Dil ve Edebiyat
Örnek Diyalog: En la clase de Lengua y Literatura, vamos a analizar las metáforas utilizadas en las obras de Gabriel García Márquez.
Türkçe: Dil ve Edebiyat dersinde, Gabriel García Márquez'in eserlerinde kullanılan metaforları analiz edeceğiz.
Ciencias naturales
Doğa bilimleri
Örnek Diyalog: La profesora de ciencias naturales nos explicó cómo la fotosíntesis es esencial para la vida en la Tierra.
Türkçe: Fen bilgisi öğretmenimiz, fotosentezin Dünya'daki yaşam için neden gerekli olduğunu bize açıkladı.
Ciencias sociales
Sosyal Bilimler
Örnek Diyalog: La profesora nos explicó que las ciencias sociales estudian el comportamiento humano en diferentes contextos históricos y culturales.
Türkçe: Öğretmenimiz bize sosyal bilimlerin farklı tarihsel ve kültürel bağlamlarda insan davranışını incelediğini açıkladı.
Historia
Tarih
Örnek Diyalog: When I opened the ancient book, the first word that greeted me was Historia, embossed in gold on the aged leather.
Türkçe: Antik kitabı açtığımda, beni karşılayan ilk kelime, yaşlı deri üzerine altınla kabartılmış olan 'Historia'ydı.
Geografía
Coğrafya
Örnek Diyalog: La geografía de esta región es fascinante debido a sus numerosos valles y montañas.
Türkçe: Bu bölgenin coğrafyası, sayısız vadileri ve dağları nedeniyle büyüleyici.
Arte
Sanat
Örnek Diyalog: The museum exhibit on Italian Renaissance showcases the true essence of arte in every curated piece.
Türkçe: İtalyan Rönesansı üzerine olan müze sergisi, her bir özenle seçilmiş eserde sanatın gerçek özünü sergiliyor.
Música
Müzik
Örnek Diyalog: La música en este café crea un ambiente realmente acogedor.
Türkçe: Bu kafedeki müzik gerçekten rahatlatıcı bir ortam yaratıyor.
Tecnología de la información
Bilgi Teknolojisi
Örnek Diyalog: La empresa busca expandirse contratando expertos en tecnología de la información que puedan mejorar nuestra infraestructura.
Türkçe: Şirket, altyapımızı iyileştirebilecek bilgi teknolojileri uzmanları işe alarak genişlemeyi hedefliyor.
Idiomas extranjeros
Yabancı diller
Örnek Diyalog: Carlos está decidido a mejorar su currículum aprendiendo idiomas extranjeros.
Türkçe: Carlos yabancı diller öğrenerek özgeçmişini geliştirmeye kararlı.
Inglés
İngilizce
Örnek Diyalog: Hoy en la clase de Inglés aprendimos a mantener una conversación básica.
Türkçe: Bugün İngilizce dersinde temel bir konuşma nasıl sürdürülür öğrendik.
Francés
Fransızca
Örnek Diyalog: Pablo está tomando clases de francés porque planea mudarse a Canadá el próximo año.
Türkçe: Pablo, gelecek yıl Kanada'ya taşınmayı planladığı için Fransızca dersleri alıyor.
Alemán
Alman
Örnek Diyalog: Mi amigo Carlos está aprendiendo alemán para poder estudiar en Berlín el próximo año.
Türkçe: Arkadaşım Carlos gelecek yıl Berlin'de eğitim görebilmek için Almanca öğreniyor.
Debate
Tartışma
Örnek Diyalog: The debate over environmental policy heated up as each side presented compelling arguments for their cause.
Türkçe: Çevre politikası üzerine tartışma, her iki taraf da sebepleri için ikna edici argümanlar sundukça kızıştı.
Experimento
Deney
Örnek Diyalog: El experimento en el laboratorio de química resultó ser un éxito rotundo.
Türkçe: Kimya laboratuvarındaki deney tam anlamıyla bir başarı oldu.
Laboratorio
Laboratuvar
Örnek Diyalog: María necesita entregar los resultados de los análisis al laboratorio antes del mediodía.
Türkçe: María, analiz sonuçlarını öğlen öncesinde laboratuvara teslim etmek zorunda.
Biblioteca
Kütüphane
Örnek Diyalog: La biblioteca está cerrada hoy debido a una renovación imprevista.
Türkçe: Kütüphane, beklenmedik bir yenileme nedeniyle bugün kapalıdır.
Informática
Bilgisayar bilimi
Örnek Diyalog: La carrera de Ingeniería en Informática está ganando mucha popularidad entre los estudiantes debido al auge de la tecnología.
Türkçe: Bilgisayar Mühendisliği bölümü, teknolojinin yükselişi nedeniyle öğrenciler arasında çok popülerlik kazanıyor.
Director/directora
Yönetmen/Yönetici Cinsiyete bağlı olarak: Erkek için Yönetmen, kadın için Yönetici)
Örnek Diyalog: La directora solicitó un informe detallado antes de la próxima junta de la empresa.
Türkçe: Müdür, şirketin bir sonraki toplantısından önce detaylı bir rapor talep etti.
Orientador/orientadora
Rehber/Danışman
Örnek Diyalog: Mi orientadora sugirió que tomara un año sabático para reflexionar sobre mis objetivos profesionales antes de inscribirme en la maestría.
Türkçe: Danışmanım, yüksek lisansa kaydolmadan önce profesyonel amaçlarım üzerine düşünmek için bir yıl ara vermemi önerdi.
Conserje
Kapıcı
Örnek Diyalog: El conserje del edificio siempre saluda amablemente a los residentes cada mañana.
Türkçe: Bina görevlisi her sabah sakinlere her zaman nazikçe selam verir.
Enfermero/enfermera escolar
Okul hemşiresi/erkek hemşire
Örnek Diyalog: La enfermera escolar atendió al niño que se había caído en el recreo y le puso una curita.
Türkçe: Okul hemşiresi, teneffüste düşen çocuğa ilk yardımda bulunarak yarasına bir yara bandı yapıştırdı.
Patio de recreo
Oyun bahçesi
Örnek Diyalog: Los niños corrieron emocionados hacia el patio de recreo tan pronto como llegamos al parque.
Türkçe: Çocuklar parka vardığımız anda heyecanla oyun alanına koştular.
Excursión
Gezi
Örnek Diyalog: ¿Te gustaría unirte a nosotros en la excursión de mañana al parque nacional?
Türkçe: Yarın milli parka düzenleyeceğimiz geziye katılmak ister misin?
Asamblea
Meclis
Örnek Diyalog: La Asamblea General se reunirá mañana para votar sobre la nueva propuesta de ley.
Türkçe: Genel Kurul, yarın yeni yasa teklifi üzerine oylama yapmak üzere toplanacak.
Boletín de notas
Not dökümü
Örnek Diyalog: Cuando llegó el boletín de notas, Carla estaba tan nerviosa que apenas podía abrir el sobre para ver sus resultados.
Türkçe: Not dökümü geldiğinde, Carla o kadar gergindi ki zarfı açıp sonuçlarına bakacak hali bile yoktu.
Tutoría
Öğretmenlik/Özel Ders
Örnek Diyalog: Mi tutoría semanal con el profesor Ramírez me ha ayudado enormemente a mejorar en matemáticas.
Türkçe: Profesör Ramírez ile haftalık olarak aldığım özel ders matematikte büyük ölçüde gelişmemi sağladı.
Período de exámenes
Sınav dönemi
Örnek Diyalog: Durante el período de exámenes, la biblioteca permanecerá abierta hasta la medianoche para que los estudiantes puedan prepararse.
Türkçe: Sınav dönemi boyunca kütüphane, öğrencilerin hazırlanabilmeleri için gece yarısına kadar açık kalacak.
Trimestre
Üç aylık dönem
Örnek Diyalog: La empresa presenta resultados financieros al cierre de cada trimestre para evaluar su desempeño.
Türkçe: Şirket performansını değerlendirmek için her çeyreğin sonunda finansal sonuçları sunar.
Semestre
Yarıyıl
Örnek Diyalog: Mi hermano está emocionado porque este semestre estudiará en el extranjero.
Türkçe: Kardeşim bu dönem yurtdışında eğitim göreceği için heyecanlı.
Evaluación continua
Sürekli değerlendirme
Örnek Diyalog: La evaluación continua de los estudiantes les ayuda a mejorar de forma constante y a asimilar los conceptos gradualmente.
Türkçe: Öğrencilerin sürekli değerlendirilmesi, onların sürekli olarak gelişmelerine ve kavramları aşamalı bir şekilde özümsemelerine yardımcı olur.
Becas
Becas kelimesi yarım kalmış gibi görünüyor. Eğer Becas kelimesi bir cümlenin başlangıcı ise ve devamını yazmamışsanız, bu kelimenin Türkçe karşılığını verebilmem için daha fazla bilgiye ihtiyacım var. Ancak Becas İspanyolca'da burslar anlamına geliyor olabilir. Bunu göz önünde bulundurarak, cümlenin Türkçe karşılığını yazabiliriz:
---
Burslar
Örnek Diyalog: La universidad ofrece varias becas para estudiantes internacionales con excelencia académica.
Türkçe: Üniversite, akademik mükemmelliği olan uluslararası öğrenciler için çeşitli burslar sunmaktadır.
Intercambio estudiantil
Öğrenci Değişimi
Örnek Diyalog: He estado investigando sobre intercambio estudiantil y creo que podría ser una experiencia increíble para estudiar en el extranjero.
Türkçe: Öğrenci değişim programları hakkında araştırma yapıyordum ve yurt dışında eğitim görmek için harika bir deneyim olabileceğini düşünüyorum.
¡Hasta pronto! (Görüşmek üzere!)