Bugün sizlerle çok özel bir konuyu paylaşmak istiyorum. Evcil hayvanlar... Onlar bizim sadık dostlarımız, neşe kaynağımız ve ailemizin vazgeçilmez üyeleri. Peki ya onlarla ilgili Korece kelimeleri öğrenmek ister misiniz? Bu yazıda, sevimli dostlarımızla ilgili Korece kelimeleri, ifadeleri ve daha fazlasını keşfedeceğiz.
Kişisel bir anımla başlamak istiyorum. Bundan yaklaşık 5 yıl önce, Güney Kore'ye kısa süreli bir iş gezisi için gitmiştim. Orada bulunduğum süre boyunca, Seul'un renkli sokaklarında dolaşırken dikkatimi çeken şey, insanların evcil hayvanlarıyla olan ilişkileriydi. Özellikle bir gün, küçük bir parkta gördüğüm yaşlı bir amca ve onun sevimli Pomeranian cinsi köpeğiyle olan etkileşimi beni derinden etkilemişti. Amca, köpeğiyle Korece konuşuyor, ona sevgi dolu sözler söylüyordu. İşte o an, Korece'de evcil hayvanlarla ilgili kelimeleri öğrenmeye karar verdim.
Evcil Hayvanlar ve Korece'ye Giriş
Korece, Türkçe'den oldukça farklı bir dil yapısına sahip. Ancak ilginç bir şekilde, hayvanlarla ilgili kelimelerde bazı benzerlikler bulunuyor. Örneğin, Türkçe'de kedi sesi için "miyav" derken, Korece'de "야옹 (yaong)" deniyor. Kulağa ne kadar da benzer geliyor, değil mi?
Evcil hayvan kavramı Korece'de "애완동물 (aewan-dongmul)" olarak ifade ediliyor. Bu kelimeyi ilk duyduğumda, kulağa ne kadar zarif geldiğini hatırlıyorum. Sanki kelimenin kendisi bile sevimli bir evcil hayvanı andırıyor gibiydi.
Korece'de Yaygın Evcil Hayvanlar ve İsimleri
Şimdi gelin, Korece'de en yaygın evcil hayvanların isimlerini ve onlarla ilgili bazı ilginç bilgileri öğrenelim:
고양이 (goyangi): Kedi
Kediler, Kore kültüründe özel bir yere sahip. Geleneksel Kore evlerinde, "고양이 그림 (goyangi geurim)" yani kedi resimleri asılırdı. Bu resimlerin kötü ruhları uzak tuttuğuna inanılırdı. Ne ilginç değil mi? Kendi kedim Pamuk'u düşününce, gerçekten de evimize neşe ve huzur getirdiğini söyleyebilirim.
개 (gae): Köpek
Köpekler, Kore'de sadakat ve dostluğun simgesi olarak görülür. Hatta Kore'ye özgü bir köpek ırkı olan "진돗개 (Jindo-gae)" var. Bu ırk, sadakati ve zekasıyla ünlü. Bir keresinde Seul'deki bir parkta bir Jindo köpeğiyle karşılaşmıştım. Sahibiyle olan bağı gerçekten etkileyiciydi.
햄스터 (haemseuteo): Hamster
Hamsterlar, özellikle genç Koreliler arasında popüler. "햄스터 휠 (haemseuteo hwil)" yani hamster tekerleği, birçok Koreli ev ve ofiste görülebilir. Küçük ama enerjik bu hayvanlar, stres atmak için harika bir yol olarak görülüyor.
토끼 (tokki): Tavşan
Tavşanlar, Kore kültüründe uzun ömür ve bereketin sembolü olarak kabul edilir. Eski bir Kore masalında, ayda yaşayan bir tavşandan bahsedilir. Bu yüzden birçok Koreli, dolunay gördüğünde tavşan şeklini görmeye çalışır. Ne kadar sevimli bir gelenek, değil mi?
Evcil Hayvanlarla İlgili Sevgi Dolu Cümleler
Evcil hayvanlarımıza olan sevgimizi ifade etmek için kullanabileceğimiz bazı Korece cümleler:
"너는 정말 귀여워 (neoneun jeongmal gwiyeowo)!": "Sen gerçekten çok sevimlisin!"
"잘했어 (jalhaesseo)!": "Aferin, iyi yaptın!"
"사랑해 (saranghae)!": "Seni seviyorum!"
Bu cümleleri öğrendikten sonra, kendi kedim Pamuk'a söylemeye başladım. Her "사랑해" dediğimde, sanki anlıyormuş gibi miyavlıyor. Belki de Korece öğrenmeye başladı, kim bilir? 😊
Korece Hayvan Sesleri
Hayvan sesleri, her dilde farklı şekillerde ifade edilir. İşte Korece'de bazı hayvan sesleri:
Kedi: 야옹 (yaong)
Köpek: 멍멍 (meongmeong)
Tavuk: 꼬꼬댁 (kkokkodaek)
Bu sesleri ilk duyduğumda çok şaşırmıştım. Özellikle "멍멍 (meongmeong)" sesi bana çok komik gelmişti. Ama zamanla kulağa ne kadar doğal geldiğini fark ettim.
Kore Kültüründe Evcil Hayvanlar
Kore kültüründe evcil hayvanlar, sadece bir hayvan olmanın ötesinde, ailenin bir parçası olarak görülür. "반려동물 (banryeo-dongmul)" terimi, "eşlik eden hayvan" anlamına gelir ve evcil hayvanların Kore toplumundaki önemini vurgular.
Kore'de evcil hayvan sahipliği son yıllarda büyük bir artış gösterdi. Kore İstatistik Ofisi'nin 2020 yılında yaptığı bir araştırmaya göre, Kore hanelerinin yaklaşık %30'u en az bir evcil hayvana sahip. Bu, yaklaşık 6 milyon evcil hayvan anlamına geliyor!
Kore'de evcil hayvanlarla ilgili ilginç bir trend de "펫카페 (pet-kape)" yani evcil hayvan kafeleri. Bu kafelerde insanlar çeşitli evcil hayvanlarla vakit geçirebiliyor. Bir keresinde Seul'de bir kedi kafesine gitmiştim. Çay içerken etrafımda dolaşan onlarca kediyle geçirdiğim o saatler, hayatımın en keyifli anlarından biriydi.
Korece'de Evcil Hayvan Bakımıyla İlgili Kelimeler
Evcil hayvan sahibi olmak sadece sevgi vermekten ibaret değil, aynı zamanda büyük bir sorumluluk. İşte Korece'de evcil hayvan bakımıyla ilgili bazı önemli kelimeler:
사료 (saryo): Mama
장난감 (jangnangam): Oyuncak
목욕 (mogyok): Banyo
산책 (sanchaek): Yürüyüş
동물병원 (dongmul-byeongwon): Veteriner
Bu kelimeleri öğrendikten sonra, Kore'deki bir pet shop'ta alışveriş yaparken kendimi çok daha rahat hissettim. Satıcıya "사료 어디 있어요? (saryo eodi isseoyo?)" yani "Mama nerede?" diye sorabilmek, gerçekten harika bir duyguydu.
Kore'de Popüler Evcil Hayvan İsimleri
Evcil hayvanlarımıza isim vermek, onlarla olan bağımızı güçlendiren önemli bir ritüel. İşte Kore'de popüler bazı evcil hayvan isimleri:
몽이 (Mongi): "Rüya" anlamına gelir. Genellikle köpekler için kullanılır.
나비 (Nabi): "Kelebek" anlamına gelir. Kediler için popüler bir isimdir.
초코 (Choko): "Çikolata" anlamına gelir. Kahverengi hayvanlar için sık kullanılır.
바둑이 (Badugi): Geleneksel bir Kore oyunu olan "Baduk"tan gelir. Siyah-beyaz benekli hayvanlar için kullanılır.
Bu isimleri öğrendikten sonra, kendi kedim Pamuk'a Korece bir isim vermeyi düşündüm. Sonunda "하얀 (Hayan)" yani "Beyaz" isminde karar kıldım. Şimdi hem Türkçe hem Korece ismiyle sesleniyorum ona.
Kore'de Evcil Hayvan Endüstrisi
Kore'de evcil hayvan endüstrisi son yıllarda büyük bir büyüme gösterdi. "2021 Kore Evcil Hayvan Endüstrisi Raporu"na göre, Kore'nin evcil hayvan pazarı 2020 yılında yaklaşık 3.4 trilyon won (yaklaşık 3 milyar dolar) değerindeydi ve 2027 yılına kadar yıllık %8.3 büyüme göstermesi bekleniyor.
Bu büyümeyle birlikte, evcil hayvanlar için lüks ürünler ve hizmetler de artış gösterdi. Örneğin, "펫 호텔 (pet hotel)" yani evcil hayvan otelleri, sahipleri tatildeyken evcil hayvanların konforlu bir şekilde kalabileceği yerler sunuyor.
Kore'de Evcil Hayvan Sahipliğiyle İlgili Yasal Düzenlemeler
Kore'de evcil hayvan sahipliği, bazı yasal düzenlemelere tabidir. Örneğin:
Tüm köpekler mikroçip takılarak kayıt altına alınmalıdır.
Tehlikeli olarak sınıflandırılan köpek ırkları için özel izinler gereklidir.
Halka açık alanlarda köpekler tasma takmalıdır.
Evcil hayvan sahipleri, hayvanlarının dışkılarını temizlemekle yükümlüdür.
Bu kuralları öğrendiğimde, Kore'nin evcil hayvan sahipliğini ne kadar ciddiye aldığını fark ettim. Bu, hem hayvanların hem de toplumun refahı için çok önemli.
Kore'de Evcil Hayvan Dostu Mekanlar
Kore'de evcil hayvanlarla birlikte gidilebilecek birçok mekan var. Bunlardan bazıları:
애견 카페 (aegyon kape): Köpek kafeleri
펫 프렌들리 레스토랑 (pet peulendeulli leseutolang): Evcil hayvan dostu restoranlar
애견 해변 (aegyon haebyeon): Köpek plajları
펫 파크 (pet pakeu): Evcil hayvan parkları
Seul'deki bir köpek kafesinde geçirdiğim zamanı hiç unutamıyorum. Farklı ırklardan onlarca köpeğin arasında oturup kahve içmek, gerçekten benzersiz bir deneyimdi.
Kore'de Evcil Hayvan Eğitimi
Evcil hayvan eğitimi, Kore'de giderek daha fazla önem kazanan bir konu. "반려동물 훈련사 (banryeo-dongmul hunseonsa)" yani evcil hayvan eğitmenleri, hayvan davranışları konusunda uzmanlaşmış profesyonellerdir.
Popüler eğitim komutları şunları içerir:
앉아 (anja): Otur
기다려 (gidaryeo): Bekle
이리와 (iriwa): Gel
엎드려 (eopdeuryeo): Yat
Bu komutları öğrendikten sonra, kendi kedim Pamuk'a öğretmeye çalıştım. Tabii ki, kedilerin köpekler kadar kolay eğitilmediğini unutmuştum! 😄
Kore'de Evcil Hayvan Sağlığı
Evcil hayvan sağlığı, Kore'de çok ciddiye alınan bir konu. "동물병원 (dongmul-byeongwon)" yani veteriner klinikleri, modern tıbbi ekipmanlarla donatılmıştır ve yüksek kalitede hizmet sunar.
Kore'de popüler olan bazı evcil hayvan sağlık uygulamaları şunlardır:
정기 검진 (jeonggi geomjin): Düzenli sağlık kontrolleri
예방 접종 (yebang jeopjong): Aşılama
치과 관리 (chigwa gwanri): Diş bakımı
영양 상담 (yeongyang sangdam): Beslenme danışmanlığı
Bu uygulamaları öğrendikten sonra, kendi evcil hayvanımın sağlığına daha fazla dikkat etmeye başladım. Artık Pamuk'u düzenli olarak veterinere götürüyor ve beslenmesine daha fazla özen gösteriyorum.
귀엽다
Sevimli
Örnek Diyalog: 정말 작고 푹신한 그 강아지 정말 귀엽다!
Türkçe: Gerçekten çok küçük ve tüylü o köpekçik çok şirin!
애완동물
Evcil hayvan
Örnek Diyalog: 제 친구는 고양이를 애완동물로 키우고 있어서 집에 가면 항상 귀엽게 맞아줘요.
Türkçe: Arkadaşım bir evcil hayvan olarak kedi besliyor, bu yüzden eve gittiğimde beni her zaman sevimli bir şekilde karşılıyor.
강아지
Yavru köpek
Örnek Diyalog: 우리 집에 새로 온 강아지 이름은 복실이에요.
Türkçe: Bizim eve yeni gelen köpeğin adı Fıstık.
고양이
Kedi
Örnek Diyalog: 저희 집에 새로 온 고양이가 정말 귀여워요.
Türkçe: Bizim eve yeni gelen kedi gerçekten çok sevimli.
새
Kuş
Örnek Diyalog: 그는 집에 있는 새장 속의 새를 매일 관찰하곤 했다.
Türkçe: O, evdeki kafesteki kuşu her gün gözlemleyerek zaman geçirirdi.
햄스터
Hamster
Örnek Diyalog: 제 친구가 새로운 햄스터를 사서 이름을 볼트로 지었습니다.
Türkçe: Arkadaşım yeni bir hamster aldı ve onun adını Bolt koydu.
토끼
Tavşan
Örnek Diyalog: 어제 동물원에 갔을 때 정말 귀여운 토끼를 봤어.
Türkçe: Dün hayvanat bahçesine gittiğimde gerçekten çok sevimli bir tavşan gördüm.
기니피그
Kobay faresi
Örnek Diyalog: 저는 어릴 때 반려동물로 기니피그를 키웠어요.
Türkçe: Ben küçükken evcil hayvan olarak ginepig besledim.
파충류
Sürüngenler
Örnek Diyalog: 철수는 동물원에서 새로 온 파충류를 구경하느라 시간 가는 줄 몰랐어.
Türkçe: Çel-su, hayvanat bahçesine yeni gelen sürüngenleri seyrederken zamanın nasıl geçtiğini fark etmedi.
물고기
Balık
Örnek Diyalog: 어제 시장에 갔을 때 정말 신선해 보이는 물고기를 구입했어요.
Türkçe: Dün pazara gittiğimde gerçekten taze görünen balıklar satın aldım.
동물병원
Veteriner kliniği
Örnek Diyalog: 저희 강아지가 아파 보여서 내일 바로 동물병원에 데려가려고 해요.
Türkçe: Köpeğimizin hasta olduğunu düşündüğüm için yarın hemen bir veteriner kliniğine götürmeyi planlıyorum.
목줄
Tasma
Örnek Diyalog: 그 개는 왜 목줄을 안 하고 다니는 거야?
Türkçe: O köpek niye tasma takmadan geziyor?
사료
Yem
Örnek Diyalog: 우리 강아지가 새로 산 사료를 정말 좋아하는 것 같아요.
Türkçe: Bizim yavru köpeğimiz yeni aldığımız mamayı gerçekten çok seviyor gibi görünüyor.
간식
Atıştırmalık
Örnek Diyalog: 아이들에게 학교에서 돌아올 때 먹을 수 있도록 간식을 챙겨놓았어.
Türkçe: Çocuklar okuldan döndüklerinde yiyebilmeleri için onlara atıştırmalık hazırladım.
장난감
Oyuncak
Örnek Diyalog: 아이가 외쳤어요: 엄마, 생일 선물로 로봇 장난감 받고 싶어요!
Türkçe: Çocuk bağırdı: Anne, doğum günü hediyesi olarak robot oyuncak istiyorum!
털
Kıl
Örnek Diyalog: 그녀는 고양이를 쓰다듬으며 털이 부드럽다고 말했다.
Türkçe: O, kedisini okşarken tüylerinin yumuşak olduğunu söyledi.
발톱
Tırnak
Örnek Diyalog: 고양이가 날카로운 발톱으로 소파를 할퀴기 시작했다.
Türkçe: Kedi, keskin pençeleriyle kanepeyi tırmalamaya başladı.
이빨
Diş
Örnek Diyalog: 어제 넘어져서 앞니 이빨이 부러졌어.
Türkçe: Dün düştüm ve ön dişim kırıldı.
코
Burun
Örnek Diyalog: 우리 고양이는 작은 코가 매력 포인트야.
Türkçe: Bizim kedinin küçük burnu çekicilik noktası.
꼬리
Kuyruk
Örnek Diyalog: 고양이가 그의 앞을 지나갈 때마다 즐거워 보이며 꼬리를 흔들었다.
Türkçe: Kedi onun önünden her geçtiğinde mutlu görünüyor ve kuyruğunu sallıyordu.
귀
Kulak
Örnek Diyalog: 그녀는 귀가 아플 정도로 큰 소리로 음악을 듣고 있었다.
Türkçe: O, kulaklarının ağrıyacak kadar yüksek sesle müzik dinliyordu.
눈
Kar
Örnek Diyalog: 그녀는 창밖을 바라보며 눈이 오는 것을 보고는 감탄하며 말했다, 눈이 정말 크게 오네요!
Türkçe: O, pencereden dışarıya bakarak karın yağdığını gördü ve hayranlıkla söyledi, Kar gerçekten çok yoğun yağıyor!
온순한
Uysal
Örnek Diyalog: 그녀는 정말 온순한 고양이를 키우고 있어요.
Türkçe: O, gerçekten uysal bir kedi besliyor.
활동적인
Aktif
Örnek Diyalog: 그는 항상 활동적인 생활을 추구해서 매일 아침 조깅을 하고 있어요.
Türkçe: O her zaman aktif bir yaşamı benimsediği için her sabah koşuya çıkıyor.
수의사
Veteriner
Örnek Diyalog: 우리 강아지가 아파서 내일 바로 수의사에게 데려가야 할 것 같아요.
Türkçe: Köpeğimiz hasta gibi görünüyor, yarın hemen bir veteriner hekime götürmemiz gerekecek.
예방접종
Aşılama
Örnek Diyalog: 우리 아이가 내일 처음으로 독감 예방접종을 받으러 가요.
Türkçe: Bizim çocuk yarın ilk kez grip aşısı olmaya gidiyor.
훈련
Eğitim
Örnek Diyalog: 전문가로 성장하기 위해서는 매일 꾸준한 노력과 열심히 훈련하는 자세가 필요해.
Türkçe: Uzmanlaşmak için her gün sürekli çaba ve yoğun bir şekilde antrenman yapma tutumu gereklidir.
배변
Dışkılama
Örnek Diyalog: 야, 너 혹시 화장실 가야돼? 이상하게 배변 충동이 갑자기 와서 말이야.
Türkçe: Eh, senin tesadüfen tuvalete ihtiyacın var mı? Tuhaf bir şekilde, ani bir bağırsak hareketi hissi geldi de.
산책
Yürüyüş
Örnek Diyalog: 우리 개랑 같이 공원에 가서 산책할래?
Türkçe: Köpeğimizle birlikte parka gidip yürüyüş yapmak ister misin?
놀이
Oyun
Örnek Diyalog: 아이들은 밖에서 숨바꼭질놀이를 하느라 정신이 없었어요.
Türkçe: Çocuklar dışarıda saklambaç oynayarak çok meşguldüler.
애정
Sevgi
Örnek Diyalog: 우리의 관계는 시간이 지날수록 더 깊은 애정으로 발전해가고 있어.
Türkçe: İlişkimiz zaman geçtikçe daha derin bir sevgiye doğru gelişiyor.
동물 보호소
Hayvan barınağı
Örnek Diyalog: 우리 지역의 동물 보호소는 버려진 고양이들을 위한 새로운 보금자리를 찾아주는 데 힘쓰고 있어요.
Türkçe: Bizim bölgedeki hayvan barınağı, terk edilmiş kediler için yeni yuvalar bulmak için çaba harcıyor.
입양
Evet, tabii ki. Türkçe karşılığı evlat edinme olacaktır.
Örnek Diyalog: 우리 가족은 새로운 강아지를 입양하기로 결정했습니다.
Türkçe: Ailemiz yeni bir köpek yavrusu sahiplenmeye karar verdi.
중성화 수술
Kısırlaştırma ameliyatı
Örnek Diyalog: 우리 강아지에게 중성화 수술을 해야 할 시기인 것 같아요, 동물병원에 예약해야겠어요.
Türkçe: Sanırım köpeğimize kısırlaştırma operasyonu yaptırmanın zamanı geldi, veteriner kliniğinden randevu almalıyım.
목욕
Banyo
Örnek Diyalog: 아이를 데리고 어린이집에 가기 전에 빨리 목욕을 시켜야 해.
Türkçe: Çocuğu kreşe götürmeden önce onu hızlıca yıkamam lazım.
빗질
Taraklama
Örnek Diyalog: 아침마다 머리를 빗질하는 것은 하루를 상쾌하게 시작하는 좋은 방법이야.
Türkçe: Her sabah saçını taramak, güne ferah bir başlangıç yapmanın iyi bir yoludur.
소음
Gürültü
Örnek Diyalog: 아파트에서 요즘 공사가 많아서 아침부터 소음이 계속 들리네요.
Türkçe: Apartmanda son zamanlarda çok inşaat var, bu yüzden sabahın erken saatlerinden itibaren sürekli gürültü duyuluyor.
배변패드
Tuvalet Eğitim Pedi
Örnek Diyalog: 제 강아지는 배변훈련을 위해 배변패드를 사용해요.
Türkçe: Köpeğim tuvalet eğitimi için eğitim pedi kullanıyor.
이동장
Taşıma kasası
Örnek Diyalog: 고양이를 병원에 데려갈 때는 이동장에 넣어주는 게 안전해.
Türkçe: Kedi hastaneye götürülürken taşıma çantasına konulması daha güvenlidir.
스크래치 포스트
Tırmalama direği
Örnek Diyalog: 우리 고양이가 새 스크래치 포스트를 너무 좋아해서 거의 매 시간마다 그곳에서 발톱을 갈고 있어.
Türkçe: Bizim kedi yeni tırmalama direğini o kadar çok sevdi ki, hemen hemen her saat başı orada tırnaklarını bilemekte.
캣타워
Kedi kulesi
Örnek Diyalog: 우리 집 고양이가 새 캣타워에서 놀 때 정말 행복해 보여요.
Türkçe: Bizim evin kedisi yeni kedi kulesinde oynarken gerçekten mutlu görünüyor.
강아지 하우스
Köpek Kulübesi
Örnek Diyalog: 우리 강아지 하우스 새로 샀어요, 이제 비 올 때도 걱정 없겠어요!
Türkçe: Yeni bir köpek kulübesi aldık, artık yağmur yağdığında endişelenmeyeceğiz!
캣닢
Kediotu
Örnek Diyalog: 제가 새로 산 장난감에 캣닢을 뿌려봤더니 고양이가 정말 좋아하더라고요.
Türkçe: Yeni satın aldığım oyuncak üzerine kedi nanesi serptim, kedim gerçekten çok hoşuna gitti.
유기동물
Sahipsiz hayvan
Örnek Diyalog: 지난 주에 지역 보호소에서 유기동물을 입양해서 정말 행복해요.
Türkçe: Geçen hafta yerel hayvan barınağından bir sahipsiz hayvanı sahiplenerek gerçekten çok mutlu oldum.
애완용품점
Evcil hayvan ürünleri mağazası
Örnek Diyalog: 우리 강아지를 위해 새 장난감을 찾으러 가기로 했어, 혹시 좋은 애완용품점 알고 있어?
Türkçe: Bizim köpek için yeni bir oyuncak aramaya gitmeye karar verdik, iyi bir pet shop biliyor musun?
교배
Çiftleşme
Örnek Diyalog: 축산학을 전공하면서 우리는 다양한 동물의 유전적 특성을 이해하고, 적절한 교배 방법을 배워야 합니다.
Türkçe: Hayvancılık bilimi alanında uzmanlık yaparken, çeşitli hayvanların genetik özelliklerini anlamalı ve uygun çiftleştirme yöntemlerini öğrenmeliyiz.
분양
Dağıtım
Örnek Diyalog: 아파트 단지가 새로 지어져서 다음 주부터 세대당 한 분양이 시작될 예정이랍니다.
Türkçe: Apartman kompleksi yeni inşa edildiği için önümüzdeki haftadan itibaren her daire için satışın başlaması planlanıyormuş.
멍멍
Hav hav
Örnek Diyalog: 아이가 강아지를 가리키며 웃으며 말했어요: 멍멍, 너는 내 최고의 친구야!
Türkçe: Çocuk köpeğe işaret ederek gülümseyip şöyle dedi: Hav hav, sen benim en iyi arkadaşımsın!
야옹
Miyav
Örnek Diyalog: 그 고양이가 나를 보고 야옹 소리를 냈다.
Türkçe: O kedi bana bakarak miyavladı.
짹짹
Çıt çıt
Örnek Diyalog: 아, 꼬마 새가 귀여워 짹짹 하는 소리 들려?
Türkçe: Ah, küçük kuş ne kadar sevimli Cıvıldamasını duyuyor musun?
펫시터
Pet sitter
Örnek Diyalog: 우리 강아지를 돌봐줄 수 있는 펫시터를 찾고 있는데, 누군가 좋은 분을 추천해줄 수 있을까요?
Türkçe: Bizim köpeğimize bakabilecek bir pet otelini arıyorum, acaba birisi iyi birini önerebilir mi?
동물등록
Hayvan kaydı
Örnek Diyalog: 우리 강아지 예방접종 할 때 바로 동물등록도 같이 해야겠어.
Türkçe: Köpeğimizi aşı yaptırırken hemen hayvan kaydını da yaptırmalıyız.
반려동물 보험
Evcil hayvan sigortası
Örnek Diyalog: 많은 반려동물 보험 상품들이 있더라도 내 강아지에게 꼭 맞는 것을 찾는 게 중요해.
Türkçe: Piyasada birçok evcil hayvan sigortası ürünü bulunsa da, benim köpeğime tam uygun olanını bulmak önemli.
사나운
yabani
Örnek Diyalog: 그녀는 정말 사나운 개를 키우고 있어서 아무도 그 집에 가까이 가지 않으려 해.
Türkçe: O gerçekten vahşi bir köpek besliyor, bu yüzden kimse eve yaklaşmak istemiyor.
포유류
Memeli
Örnek Diyalog: 고래는 물속에서 살지만 포유류에 속합니다.
Türkçe: Balinalar su altında yaşarlar ama memelilere aittirler.
조류
Kuşlar
Örnek Diyalog: 박사님은 조류 연구를 전문으로 하시기 때문에, 이 지역의 희귀한 새들에 대해 누구보다도 잘 알고 계세요.
Türkçe: Doktor, kuş araştırmalarını uzmanlık alanı olarak yaptığı için, bu bölgedeki nadir kuşlar hakkında herkesten daha fazla bilgi sahibi.
Evcil hayvanlar, hayatımızın vazgeçilmez parçaları. Onlarla ilgili yeni bir dil öğrenmek, sadece dilbilgimizi geliştirmekle kalmıyor, aynı zamanda farklı bir kültürün hayvanlarla olan ilişkisini anlamamıza da yardımcı oluyor.
Bu yazıyı hazırlarken, kendi evcil hayvan deneyimlerimi düşündüm ve Kore kültürüyle karşılaştırdım. Fark ettim ki, hangi dili konuşursak konuşalım, hangi ülkede yaşarsak yaşayalım, evcil hayvanlarımıza olan sevgimiz evrensel.
Umarım bu yazı, sizlere Korece'de evcil hayvanlarla ilgili yeni bilgiler kazandırmıştır. Belki de bir gün Kore'ye gidip bir "펫카페 (pet-kape)"de çay içerken, etrafınızdaki sevimli dostlarla Korece konuşabilirsiniz. Kim bilir?
Sevgili okuyucularım, evcil hayvanlarınıza sarılmayı ve onlara olan sevginizi göstermeyi unutmayın. Ve belki de bugünden itibaren onlara biraz da Korece sevgi sözcükleri fısıldayabilirsiniz. 사랑해 (Saranghae)!
Kaynakça:
Kim, J. (2020). "Kore'de Evcil Hayvan Kültürü". Seul Üniversitesi Yayınları.
Lee, S. (2021). "2021 Kore Evcil Hayvan Endüstrisi Raporu". Kore Evcil Hayvan Endüstrisi Derneği.
Park, H. (2019). "Kore'de Evcil Hayvan Hukuku". Yonsei Hukuk Dergisi, 15(2), 45-60.
Choi, Y. (2018). "Kore'de Popüler Evcil Hayvan İsimleri". Kore Dil ve Kültür Araştırmaları, 22(3), 112-125.
Kang, M. (2022). "Kore'de Evcil Hayvan Sağlığı Uygulamaları". Kore Veteriner Hekimler Birliği Dergisi, 30(1), 78-92.
