"İtalyanca'nın Büyülü Dünyasına İlk Adımlar"
Merhaba sevgili okurlar! Bugün sizlerle İtalyanca'nın büyülü dünyasına bir yolculuğa çıkacağız. Hiç İtalyanca bilmeyenler için hazırladığımız bu rehberle, temel terimleri, kelimeleri ve günlük hayatta kullanabileceğiniz ifadeleri öğrenmeye ne dersiniz? Haydi, valizlerimizi hazırlayalım ve bu güzel dilin kapılarını aralayalım!
İtalyanca'nın Temel Özellikleri
Öncelikle İtalyanca'nın ne kadar melodik ve ritmik bir dil olduğundan bahsetmek gerek. Dünya çapında yaklaşık 85 milyon kişi tarafından konuşulan bu dil, Latin dillerinin en saf hali olarak kabul edilir. İtalyanca öğrenirken, hem dilin kendine has müziğini fark edecek hem de İtalyan kültürüne bir adım daha yaklaşacaksınız.
Alfabe ve Telaffuz
İtalyanca alfabesi 21 harften oluşur ve Latin alfabesinin bir çeşididir. Aşağıda İtalyanca alfabesindeki harfleri ve Türkçe karşılıklarını bulabilirsiniz:
1- A - 'a' sesi
2- B - 'be' sesi
3- C - 'çe' veya 'ke' sesi (sonraki harfe bağlı olarak)
4- D - 'de' sesi
5- E - 'e' sesi
6- F - 'efe' sesi
7- G - 'ce' veya 'ge' sesi (sonraki harfe bağlı olarak)
8- H - 'akka' sesi (İtalyanca'da sessizdir)
9- I - 'i' sesi
10- L - 'elle' sesi
11- M - 'emme' sesi
12- N - 'enne' sesi
13- O - 'o' sesi
14- P - 'pe' sesi
15- Q - 'ku' sesi
16- R - 'erre' sesi (titreşimli)
17- S - 'esse' sesi
18- T - 'te' sesi
19- U - 'u' sesi
20- V - 'vu' sesi
21- Z - 'zeta' sesi
İpucu: İtalyanca'da harflerin telaffuzu genellikle sabittir, bu da okumayı kolaylaştırır.
Temel İtalyanca Kelimeler ve İfadeler
Selamlaşmalar ve Vedalar
İlk olarak, günlük hayatta en çok kullanacağımız selamlaşma ve veda ifadelerine bakalım:
Ciao (Çao): Hem "Merhaba" hem de "Hoşçakal" anlamına gelir. Samimi ortamlarda kullanılır.
Buongiorno (Bongorno): "Günaydın" veya "İyi günler" demek için kullanılır.
Buonasera (Bona sera): "İyi akşamlar" anlamındadır.
Buonanotte (Bona notte): "İyi geceler" demek için kullanılır.
Arrivederci (Arrivederçi): "Görüşmek üzere" anlamına gelir.
Nazik İfadeler
İletişimde nezaket önemlidir. İşte bazı nazik ifadeler:
Per favore (Per favore): "Lütfen"
Grazie (Gratziye): "Teşekkür ederim"
Prego (Prego): "Rica ederim" veya "Buyurun"
Mi scusi (Mi skuzi): "Afedersiniz" veya "Pardon"
Non c'è di che (Non çe di ke): "Bir şey değil"
Günlük Hayatta Kullanılabilecek İfadeler
Kendinizi Tanıtma
Kendinizi tanıtırken kullanabileceğiniz bazı ifadeler:
Mi chiamo... (Mi kyamo): "Benim adım..."
Sono di Turchia (Sono di Turkiya): "Türkiye'denim"
Ho venti anni (O venti anni): "Yirmi yaşındayım"
Yön Sorma ve Tarif Alma
Yabancı bir ülkede yön sormak gerekebilir:
Dov'è il bagno? (Dove il banyo): "Tuvalet nerede?"
Come posso arrivare a...? (Kome poso arrivare a): "Nasıl ulaşabilirim...?"
Girare a destra (Cirare a destra): "Sağa dönün"
Girare a sinistra (Cirare a sinistra): "Sola dönün"
Restoranda Sipariş Verme
İtalyan mutfağının lezzetlerini tatmak için restorana gittiniz ve sipariş vermek istiyorsunuz:
Il menù, per favore (İl menü, per favore): "Menüyü alabilir miyim lütfen?"
Vorrei ordinare... (Vorre ordinare): "... sipariş etmek istiyorum"
Quanto costa? (Kuanto kosta): "Ne kadar?" veya "Fiyatı nedir?"
Bu ifadeler sayesinde hem karnınızı doyurabilir hem de İtalyan misafirperverliğinin tadını çıkarabilirsiniz.
İtalyanca Telaffuz Rehberi
İtalyanca'nın telaffuzu Türkçe'ye oldukça yakındır, ancak bazı seslere dikkat etmek gerekir:
C harfi: E veya I harfinden önce gelirse "Ç" olarak okunur. Örneğin, Ciao (Çao).
G harfi: E veya I harfinden önce gelirse "C" olarak okunur. Örneğin, Gelato (Celato) dondurma demektir.
H harfi: Sessizdir. Hotel kelimesi İtalyanca'da Hotel olarak yazılır ve "Otel" olarak okunur.
R harfi: Titreşimli okunur. Dilin ön kısmını üst diş etlerine hafifçe titreştirerek söyleyebilirsiniz.
Örnek: Roma kelimesini söylerken "R" harfini titreştirmeye çalışın.
İtalyanca Sayılar
Sayılara da bir göz atalım:
1- Uno (Uno)
2- Due (Due)
3- Tre (Tre)
4- Quattro (Kuatro)
5- Cinque (Çinkue)
6- Sei (Sey)
7- Sette (Sette)
8- Otto (Otto)
9- Nove (Nove)
10- Dieci (Diyeçi)
Bu sayılar alışveriş yaparken veya sipariş verirken işinize yarayabilir.
İtalyanca'da Günler ve Aylar
Günler
Lunedì (Lunedi): Pazartesi
Martedì (Martedi): Salı
Mercoledì (Merkoledi): Çarşamba
Giovedì (Covedi): Perşembe
Venerdì (Venerdi): Cuma
Sabato (Sabato): Cumartesi
Domenica (Domenika): Pazar
Aylar
1- Gennaio (Cenna yo): Ocak
2- Febbraio (Febbra yo): Şubat
3- Marzo (Março): Mart
4- Aprile (Aprile): Nisan
5- Maggio (Macco): Mayıs
6- Giugno (Cunyo): Haziran
7- Luglio (Lullyo): Temmuz
8- Agosto (Agosto): Ağustos
9- Settembre (Settembre): Eylül
10- Ottobre (Ottobre): Ekim
11- Novembre (Novembre): Kasım
12- Dicembre (Diçembre): Aralık
Bu kelimeler sayesinde takvimleri ve tarihleri daha iyi anlayabilirsiniz.
Bazı Faydalı İfadeler ve Cümleler
Non capisco (Non kapisko): "Anlamıyorum"
Parla inglese? (Parla ingleze): "İngilizce konuşuyor musunuz?"
Mi può aiutare? (Mi pua ayutare): "Bana yardım edebilir misiniz?"
Ho bisogno di... (O bizonyo di): "...'ya ihtiyacım var"
Dove si trova...? (Dove si trova): "... nerede bulunur?"
Duygular ve Haller
Sono felice (Sono feliçe): "Mutluyum"
Sono triste (Sono triste): "Üzgünüm"
Sono stanco/a (Sono stanko/a): "Yorgunum" (Erkekler "stanco", kadınlar "stanca" der)
Ho fame (O fame): "Açım"
Ho sete (O sete): "Susadım"
İtalyanca'da Fiillerin Temel Kullanımı
İtalyanca'da fiiller, cümle kurarken önemlidir. En yaygın fiillerden bazıları:
Essere (Esere): "Olmak"
- Io sono (İo sono): "Ben ...'yım"
- Avere (Avere): "Sahip olmak"
- Io ho (İo o): "Ben sahibim"
Clima
İklim
Örnek Diyalog: El reporte indica que el clima para mañana será sorprendentemente cálido para esta época del año.
Türkçe: Rapor, yarınki havanın bu mevsim için sürpriz bir şekilde ılık olacağını gösteriyor.
Meteo
Üzgünüm, Meteo kelimesi veya cümlenin tamamı yok. Tam bir cümle veya bağlam sağlarsanız size çeviri konusunda yardımcı olabilirim.
Örnek Diyalog: After studying the sky, she remarked cautiously, We should check the Meteo app before setting sail, just to be sure we won't face a storm.
Türkçe: Gökyüzünü inceledikten sonra dikkatlice, Yola çıkmadan önce bir fırtına ile karşılaşmayacağımızdan emin olmak için hava durumu uygulamasına bakmalıyız, dedi.
Temperatura
Sıcaklık
Örnek Diyalog: El termostato marca 23 grados, pero ¿podrías ajustar la temperatura un poco más baja?
Türkçe: Termostat 23 derece gösteriyor, ama sıcaklığı biraz daha düşürebilir misin?
Sole
Tek başına
Örnek Diyalog: Do you have this shoe in a size 8 -sole, the customer asked, needing a narrower fit.
Türkçe: Müşteri, daha dar bir kalıp isteyerek, Bu ayakkabının 8 numarası var mı? diye sordu.
Nuvoloso
Bulutlu
Örnek Diyalog: Osservando il cielo, Marco commentò con una smorfia di delusione: Nuvoloso così, temo che la gita in barca vada rimandata.
Türkçe: Gökyüzünü gözlemleyen Marco, hayal kırıklığı ifadesiyle yorum yaptı: Bu kadar bulutlu olunca, korkarım tekne gezisi ertelenmek zorunda kalacak.
Pioggia
Yağmur
Örnek Diyalog: Speravo in una passeggiata, ma guardando fuori dalla finestra e vedendo pioggia mi sa che dovremo rimandare.
Türkçe: Bir yürüyüş yapmayı umuyordum, ama pencereden dışarı bakıp yağmuru görünce, sanırım bunu ertelememiz gerekecek.
Neve
Özür dilerim, verdiğiniz bilgi yetersiz olduğu için bu cümleyi Türkçe'ye çeviremiyorum. Lütfen daha fazla bağlam veya tamamlanmış bir cümle sağlayın.
Örnek Diyalog: As we approached the summit, Matteo pointed towards the horizon and whispered, Neve, have you ever seen anything so breathtaking?
Türkçe: Zirveye yaklaşırken Matteo ufka doğru işaret etti ve fısıldadı, Neve, daha önce hiç bu kadar nefes kesici bir şey gördün mü?
Nebbia
Sis
Örnek Diyalog: As she gazed out the window, she murmured, Nebbia is wrapping the city in a ghostly embrace tonight.
Türkçe: Pencereden dışarı bakarken mırıldandı, Nebbia, bu gece şehri hayaletimsi bir kucaklamayla sarıyor.
Vento
Vento, Türkçede rüzgar anlamına gelir.
Örnek Diyalog: The wind chimes danced melodically in the breeze, as if performing a symphony of vento.
Türkçe: Rüzgar çanları, sanki bir vento senfonisi icra ediyorlarmış gibi melodiyle rüzgarda dans ettiler.
Temporale
Geçici
Örnek Diyalog: Guardando il cielo scuro, Marco disse preoccupato, Ecco che si avvicina un temporale potente.
Türkçe: Koyu gökyüzüne bakarak Marco endişeyle dedi ki, İşte güçlü bir fırtına yaklaşıyor.
Fulmine
Şimşek
Örnek Diyalog: As the clouds gathered, the old man pointed at the sky and whispered to the child, Fulmine is Italian for lightning, and it will soon dance across the heavens.
Türkçe: Bulutlar toplanırken, yaşlı adam göğe işaret etti ve çocuğa fısıldadı, Fulmine İtalyancada yıldırım demektir ve yakında göklerde dans edecek.
Tuono
Gök gürültüsü
Örnek Diyalog: Quando sentii il tuono, mi sono subito precipitato in casa per evitare il temporale.
Türkçe: Gök gürültüsünü duyar duymaz hemen eve koştum ki sağanaktan kaçınayım.
Grandine
Dolu
Örnek Diyalog: Mentre camminavamo verso il rifugio, un forte rumore annunciò la grandine imminente.
Türkçe: Barınağa doğru yürürken, yaklaşan dolunun habercisi olan güçlü bir gürültü duyuldu.
Arcobaleno
Gökkuşağı
Örnek Diyalog: As the sunlight pierced the rainy sky, a vibrant arcobaleno appeared, spanning the horizon like a bridge to a more colorful world.
Türkçe: Güneş ışığı, yağmurlu gökyüzünü delip geçerken, daha renkli bir dünyaya köprü gibi uzanan ufku kapsayan canlı bir gökkuşağı belirdi.
Uragano
Kasırga
Örnek Diyalog: Il notiziario ha appena annunciato che l'uragano Maria sta guadagnando forza e si avvicina alla costa.
Türkçe: Haber bülteni az önce Maria kasırgasının güç kazandığını ve kıyıya yaklaştığını duyurdu.
Tornado
Kasırga
Örnek Diyalog: Tornado warnings are in effect until 9 PM, so make sure you have a safe place to go if one touches down.
Türkçe: Tornado uyarıları saat 21.00'e kadar geçerlidir, bu yüzden bir tornado yere inerse sığınacak güvenli bir yerinizin olduğundan emin olun.
Ciclone
Kasırga
Örnek Diyalog: After hearing the news about Ciclone hitting the coast, we immediately started preparing our emergency kit.
Türkçe: Kıyıyı vuran Siklon haberini duyduktan sonra hemen acil durum çantasını hazırlamaya başladık.
Temporale
Zamansal
Örnek Diyalog: As the first drops of rain began to fall, Marco pointed to the darkening sky and said, Temporale is coming, we should find shelter soon.
Türkçe: Yağmurun ilk damlaları düşmeye başladığında, Marco kararan gökyüzünü işaret ederek, Fırtına geliyor, yakında bir sığınak bulmalıyız, dedi.
Ghiaccio
Buz
Örnek Diyalog: As Marco looked at the menu, he turned to the waiter and said Ghiaccio per favore, in my drink.
Türkçe: Menüye bakarken Marco, garsona dönüp İçeceğimde buz istiyorum, lütfen, dedi.
Brina
Brina
Örnek Diyalog: Sure, I can help you with that, Brina.
Türkçe: Elbette, bu konuda sana yardımcı olabilirim, Brina.
Gelata
Özür dilerim, Gelata kelimesi bir anlam ifade etmiyor veya herhangi bir bağlam içermiyor. Eğer belirli bir dildeki bir kelimeyse ve çevirmemi istiyorsanız, lütfen bana daha fazla bilgi verin.
Örnek Diyalog: After dinner, Tom suggested, Gelata sounds perfect for dessert, don't you think?
Türkçe: Akşam yemeğinden sonra, Tom öneride bulundu: Tatlı olarak bir dondurma harika olmaz mı sizce de?
Afa
Hava Durumu Kent Raporu: Şehrinizin günlük iklim tahminleri!
Örnek Diyalog: When you mentioned the traditional dance, I couldn't help but think of the mesmerizing rhythms of Afa.
Türkçe: Geleneksel danstan bahsettiğinde, ister istemez Afa'nın büyüleyici ritimleri aklıma geldi.
Caldo
Sıcak
Örnek Diyalog: As she shivered from the evening chill, Maria exclaimed, Caldo would be perfect on a night like this!
Türkçe: Akşamın serinliğinden titrerken Maria, Böyle bir gecede caldo harika giderdi! diye haykırdı.
Freddo
Soğuk
Örnek Diyalog: Sure, can I get a coffee Freddo style, with extra ice?
Türkçe: Tabii, bir kahve alabilir miyim Freddo tarzı, ekstra buzlu?
Umido
Umut
Örnek Diyalog: Mentre aprivo la finestra, ho notato subito l'odore umido e pesante di terra bagnata dalla pioggia notturna.
Türkçe: Pencereyi açarken, hemen fark ettim nemli ve yoğun gece yağmurunun ıslattığı toprağın kokusunu.
Secco
Kuru
Örnek Diyalog: As the conversation lulled, Maria turned to the waiter and requested, Secco, please, to celebrate our anniversary.
Türkçe: Konuşma sakinleştiğinde, Maria garsona döndü ve istedi, Lütfen bir Secco, yıl dönümümüzü kutlamak için.
Diluvio
Tufan
Örnek Diyalog: Después de la tormenta de anoche, parece que hemos sobrevivido a un diluvio.
Türkçe: Dün geceki fırtınadan sonra, sanki bir tufandan kurtulmuş gibi görünüyoruz.
Temporale estivo
Yaz saati
Örnek Diyalog: Durante il temporale estivo, i lampi illuminavano tutto il cielo come fosse giorno.
Türkçe: Yaz fırtınası sırasında, şimşekler gökyüzünü sanki gündüz gibi aydınlatıyordu.
Vortice polare
Kutup girdabı
Örnek Diyalog: Il meteorologo ha spiegato che il raffreddamento improvviso è stato causato da uno spostamento del vortice polare verso le nostre latitudini.
Türkçe: Meteorolog, ani soğumanın kutup girdabının enlemlerimize doğru ilerlemesi sebebiyle meydana geldiğini açıkladı.
Anticiclone
Yüksek basınç sistemi)
Örnek Diyalog: Il metereologo ha confermato che il bel tempo persistente è dovuto all'anticiclone stazionario sulla nostra regione.
Türkçe: Meteorolog, bölgede sabit bir şekilde bulunan alçak basınç sistemi nedeniyle güzel havanın devam ettiğini doğruladı.
Perturbazione
Rahatsızlık
Örnek Diyalog: All'improvviso, una perturbazione atmosferica ha interrotto la nostra gita in barca, costringendoci a fare ritorno in fretta al porto.
Türkçe: Ansızın, bir hava bozukluğu tekne gezimizi kesintiye uğrattı, bizi hızla limana geri dönmek zorunda bıraktı.
Raffica di vento
Rüzgar şiddetinde bir artış / Ani rüzgar artışı
Örnek Diyalog: La raffica di vento ha spazzato via tutti i fogli che avevo sul tavolo del giardino.
Türkçe: Rüzgarın ani bir fırtınası bahçe masamın üstündeki bütün kağıtları uçurup götürdü.
Brezza
Brezza
Örnek Diyalog: Brezza, can you please turn up the music in your car? This song is my favorite!
Türkçe: Brezza, arabanın müziğini biraz açar mısın? Bu şarkı benim en sevdiğim!
Buriana
Buriana
Örnek Diyalog: As the winds howled, Captain Alverez shouted over the roar, Buriana's coming, batten down the hatches and secure everything on deck!
Türkçe: Rüzgarlar ulurken, Kaptan Alvarez gürültünün üstünden bağırdı Buriana geliyor, ambar kapaklarını sıkıca kapatın ve güvertedeki her şeyi emniyete alın!
Zeffiro
Zefir
Örnek Diyalog: As the breeze picked up, Mario remarked, Zeffiro is gentle today, perfect for flying kites.
Türkçe: Rüzgar hafifçe esmeye başlayınca, Mario, Zefir bugün nazik, uçurtma uçurmak için ideal, dedi.
Precipitazioni
Yağışlar
Örnek Diyalog: Aspettando l'autobus sotto la pioggia battente, Marco disse a Luisa, Precipitazioni come queste sono perfette per rimanere a casa con un buon libro.
Türkçe: Sağanak yağmur altında otobüs beklerken Marco, Luisa'ya, Bu tür yağışlar, evde iyi bir kitapla kalmanın mükemmel olduğu zamanlardır, dedi.
Accumulo neve
Kar biriktiririm
Örnek Diyalog: In questo freddo inverno, ogni giorno che passa, l'accumulo neve sul tetto diventa sempre più preoccupante.
Türkçe: Bu soğuk kışta, geçen her günle birlikte, çatıdaki kar birikintisi giderek daha endişe verici hale geliyor.
Scioglimento
Dağılma
Örnek Diyalog: Durante la riunione, il consiglio ha discusso la possibilità di uno scioglimento della partnership a causa di problemi finanziari irrisolti.
Türkçe: Toplantı sırasında, konsey mali problemler nedeniyle ortaklığın feshedilmesi ihtimalini tartıştı.
Dissesto idrogeologico
Hidrojeolojik bozulma
Örnek Diyalog: Durante l'ultima riunione del comitato, l'ingegner Rossi ha sottolineato l'importanza di investire in infrastrutture per prevenire il dissesto idrogeologico nella nostra regione.
Türkçe: Son komite toplantısında, mühendis Rossi, bölgemizde hidrojeolojik bozulmayı önlemek için altyapıya yatırım yapmanın önemini vurguladı.
Erosione
Erozyon
Örnek Diyalog: La forte pioggia ha causato un'erosione significativa lungo la sponda del fiume.
Türkçe: Şiddetli yağmur, nehir kenarında önemli bir erozyona neden oldu.
Inondazione
Sel
Örnek Diyalog: Durante l'alluvione, l'annunciatore alla radio non smetteva di ripetere la parola inondazione, avvisando tutti dei pericoli imminenti.
Türkçe: Sel sırasında, radyodaki spiker, herkesi yakın tehlikeler konusunda uyarmak için sel kelimesini tekrar etmeyi sürdürdü.
Valanga
Çığ
Örnek Diyalog: Look out for the snow on the slope valanga!
Türkçe: Yamacın üzerindeki karlara dikkat et çığ!
Slavina
Musluk
Örnek Diyalog: Marco turned to me, perplexed by the sudden rush of water from the broken pipe, and exclaimed, Slavina, can you grab the toolkit while I shut off the main valve?
Türkçe: Marco bana dönerek patlak borudan fışkıran suyun şaşkınlığı içinde, Slavina, ana vanayı kapatırken sen alet çantasını kapabilir misin? diye haykırdı.
Frana
Frana
Örnek Diyalog: As the team surveyed the mountain pass, the geologist pointed out the fissured rock face and said gravely, Frana risks are high here; we must tread carefully.
Türkçe: Ekip dağ geçidini incelerken, jeolog çatlamış kaya yüzeyini işaret edip ciddi bir sesle Buradaki heyelan riskleri yüksek; dikkatli adımlamalıyız. dedi.
Siccità
Kuraklık
Örnek Diyalog: La siccità di quest'anno ha reso davvero difficile coltivare il grano nelle nostre terre.
Türkçe: Bu yılın kuraklığı bizim topraklarımızda buğday yetiştirmeyi gerçekten zorlaştırdı.
Incendio boschivo
Orman yangını
Örnek Diyalog: Mentre guardavamo il telegiornale, ci è gelato il sangue nel sentire del vasto incendio boschivo che sta devastando la regione.
Türkçe: Haberleri izlerken, bölgeyi tahrip eden büyük orman yangınını duyunca kanımız dondu.
Tornado di fuoco
Ateş kasırgası
Örnek Diyalog: Mentre guardavamo ammutoliti, il pompiere esclamò: Tornado di fuoco, è la prima volta che ne vedo uno così da vicino!
Türkçe: Sessizce izlerken, itfaiyeci şöyle haykırdı: Ateş kasırgası, böylesini bu kadar yakından ilk defa görüyorum!
Risacca
Geri akıntı
Örnek Diyalog: La forza della risacca ha spazzato via tutto ciò che si trovava sulla spiaggia durante la tempesta notturna.
Türkçe: Risacca gücü, gece fırtınası sırasında plajda bulunan her şeyi süpürüp götürdü.
Mareggiata
Deniz kabarması
Örnek Diyalog: Mentre guardavamo l'orizzonte, la forza della mareggiata ha riempito l'aria di spruzzi salati.
Türkçe: Ufku izlerken, kabaran dalgaların kuvveti havayı tuzlu sıçramalarla doldurdu.
Ondata di calore
Sıcak hava dalgası
Örnek Diyalog: Durante l'ondata di calore, è importante idratarsi costantemente e restare al chiuso nelle ore più calde della giornata.
Türkçe: Sıcak hava dalgası sırasında, sürekli olarak kendinizi hidratlamak ve günün en sıcak saatlerinde kapalı alanlarda kalmak önemlidir.
Ondata di freddo
Soğuk bir dalgası
Örnek Diyalog: Mi è stato detto che per il fine settimana è attesa un'ondata di freddo, quindi meglio tirare fuori i cappotti pesanti!
Türkçe: Bana, hafta sonu için soğuk bir hava dalgasının beklendiği söylendi, o yüzden en iyisi kalın paltoyu çıkarmak!
Bufera
Fırtına
Örnek Diyalog: Non appena ho messo un piede fuori, una bufera ha iniziato a sferzare il paese con vento e neve.
Türkçe: Ayaklarımı dışarı attığım anda, bir fırtına ülkeyi rüzgar ve karla dövmeye başladı.
Turbolenza
Türbülans
Örnek Diyalog: Appena il pilota ha annunciato Turbolenza imminente ho stretto forte le braccia attorno allo schienale del sedile, preparandomi per le scosse.
Türkçe: Pilot Yaklaşan türbülans anonsunu yapar yapmaz, sandalyenin sırt kısmına kollarımı sıkıca dolayarak sarsıntılara hazırlandım.
Vento caldo
Ilıman rüzgar
Örnek Diyalog: Sentii il vento caldo accarezzarmi il viso mentre guardavo l'orizzonte.
Türkçe: Sıcak rüzgarın yüzümü okşadığını hissettim, ufka bakarken.
Vento freddo
Soğuk rüzgar
Örnek Diyalog: Mentre camminavamo lungo il lungomare, il vento freddo accarezzava i nostri volti con un sussurro invernale.
Türkçe: Sahil boyunca yürürken, soğuk rüzgar yüzlerimizi kışın bir fısıltısıyla okşuyordu.
Visibilità ridotta
Düşük görüş mesafesi
Örnek Diyalog: Mentre guidavo nella nebbia ho dovuto rallentare a causa della visibilità ridotta.
Türkçe: Sisli havada araba kullanırken görüş mesafesinin azalması nedeniyle hızımı azaltmak zorunda kaldım.
Örnek Cümleler
Io sono studente (İo sono studente): "Ben öğrenciyim"
Io ho un libro (İo o un libro): "Bir kitabım var"
Sonuç
İtalyanca öğrenmeye başlamak, yeni bir dünyaya adım atmak gibidir. Bu yazıda paylaştığımız temel kelimeler, ifadeler ve cümleler ile İtalyanca'yı daha yakından tanımış oldunuz. Unutmayın, dil öğrenmek sabır ve pratik gerektirir. Kendinize güvenin ve bu güzel dilin tadını çıkarmaya bakın!
Umarız bu rehber sizin için faydalı olmuştur. İtalyanca'yı günlük hayatınıza küçük adımlarla dahil edin ve gelişiminizi izleyin. Arrivederci ve bir sonraki dil maceranızda görüşmek üzere!