Stres Yönetimi İçin 4 İpucu

Stres yönetimi konusundaki problem aslında stres değildir; buna nasıl tepki verdiğimizdir. Bu dört basit ipucunu takip ederek stresli zamanlarda duygusal tepkilerinizi nasıl daha iyi yöneteceğinizi, yani stres yönetimi tekniklerini öğreneceksiniz. Şu anki kariyerinizin birkaç sene öncesini düşünün. Büyük ihtimal duygularınız sizi ele geçirmişti veya o kadar çok bunalmıştınız ki felç geçiriyor gibi hissetmiştiniz. Bu hisler birçok profesyonel için benzerdir. Özellikle başlangıçtan yönetici pozisyonuna geçiş yapanlar için. Strese olan tepkimizin en büyük suçlusu evrimdir.
Çünkü beyinlerimiz hayatta kalmak için gelişmiştir. İnsanların tehditlere karşı dikkat etmesi ve onlardan kaçınması gerekirdi. Eğer bir komşu kabile işgal edildiyse atalarımız kendilerini savaşmaya veya kaçmaya iten negatif duygunun dalgalanmasını öğrendiler. Maalesef beyinlerimiz evrimleşmeye devam etti ve beyinlerimizin mantıklı, rasyonel tarafları stresli zamanlarda amigdala üzerinde kontrolü sağlamak için eğitilebilir. Bu yazıda uyumlu bir zihniyeti geliştirmek için bazı ipuçları vereceğim. Bu ipuçları sizin strese karşı fazla tepkili cevaplar vermekten kaçınmanıza yardımcı olacak ve sakinliğinizi geliştirecektir. Stres yönetimi için büyük bir adım atmış olacaksınız.
Stres yönetimi için başarı, rasyonel beyine sahip olmaktır.
Stres Yönetimi Nasıl Sağlanır?
Farkındalığınızı arttırın.
Beyinlerimiz devamlı bir şekilde kendimiz ve başkaları hakkında negatif düşünceler üretir ve bizim geleceğimiz hakkında düşünmeye veya geçmişimizi canlandırmak gibi bir huyumuz var. Bu düşünceyi üreten beyin bölgeleri ağı orijinal olarak bizim görevlerimizi planlamamıza, geçmişimizi gözden geçirmemize ve gelecek davranışlarımızı geliştirmeye yardımcı olmak için gelişmiştir. Ama beyin evrim geçirdikçe bu beyin işlevlerinden bazıları fazla ileriye gider ve acıya sebep olur. Çok nadiren anı yaşarız ve bu yüzden araştırmacılar farkındalık pratiği yapmayı önerirler. Farkındalık dikkatimizi şu ana yönlendirir. Eğer dikkatliyseniz düşüncelerinizi ve duygularınızı kabullenme ile iyi veya kötü diye ayrım yapmadan gözlemlersiniz. Meditasyon farkındalığın bir formudur. Meditasyon yapan insanlar prefrontal kortekslerin ve limbik sistemleri arasında daha büyük bir bağlantı yaratabilirler. Bu iki bölge arasındaki yapısal bağlantı bizim hisseden beynimizi sakinleştirmeyi düşünmemizi sağlar. Meditasyon aynı zamanda stresi azaltır, daha büyük duygusal denge sağlar ve zihni açar. Meditasyon = Farkındalık = Stres Yönetimi
Duygusal noktalarınızı bilin.
Duygusal farkındalığınızı arttırmak için duygusal tetikleyicilerinizi yazın. Stresli, endişeli veya kızgın olmanıza sebep olan şeyler. Tetikleyiciler her zaman bir çalışanla kavga gibi büyük olaylar olmayabilir. Küçük rahatsızlıklar da olabilir. Mesela ofisinizin dışından gelen yol çalışması sesi. Tetikleyicilerinizin tamamen farkında olmak önemlidir çünkü bu duygularınızı anlamak için attığınız ilk adımdır. Strese neden olan duyguların kaynaklarını anladığınızda çevrenizi yönetmek, duygularınızı düzenlemek ve strese olan tepkinizi azaltmak için duygularınızı düzene sokar. Stres yönetimi için kendinizi tanıyın.
Aşırı tepki vermekten nasıl kaçınabiliriz?
Bazen hepimiz olayları yanlış yorumlarız veya direkt sonuçlara atlarız ki bu da bizim boş yere korkmamızı ve endişelenmemizi sağlar. Bu eğilimi düşüncelerinizi ve inançlarınızı zihinsel olarak çerçeveleyerek ve yavaşlayarak yok edebilirsiniz. Ne zaman güçlü bir negatif duygu hissetseniz ( kızgınlık veya endişe gibi ) duygu davranışlarınızı kontrol etmeden önce durdurun. Bir gerçeklik testi yapın. Düşüncelerinizi ve olayların yorumlarını yeniden değerlendirerek beynin mantık bölümünü problemi çözmeye zorlarsınız. Bu amigdala güçlü duygulara sebep verecek olan adrenalin ve diğer hormonları salgılamadan engeller. Ayrıca harici olayların daha doğru bir şekilde anlaşılmasını sağlar.
Kendi kendinize konuşun.
Araştırmalar gösteriyor ki insanlar kendileriyle sonu gelmeden, her dakika yüzlerce kelime kullanarak konuşurlar. İnsanların pozitif düşünceye değil de negatif düşünceye doğru önyargıları vardır. Eğer kendinize söylediğiniz şeylerin çoğu negatifse bu sizin yaşamınızı da etkiler. Eğer bu düşünceleri geri çeker ve izlerseniz, onları değerlendirir ve düzeltirseniz bu onların daha realist olmasını sağlar bu da sizin kendinizi ve dünyayı nasıl gördüğünüzü ve strese nasıl cevap verdiğinizi değiştirir. Problem stres değildir, ona nasıl tepki verdiğimizdir. Bu ipuçlarını takip ederek stresli zamanlarda duygusal tepkilerinizi daha iyi kontrol etmeyi öğreneceksiniz. Eğer bu yazı size bir şeyler ifade ediyorsa paylaşın ve beni takip edin, teşekkürler.

İstanbul İşletme Enstitüsünde yazılarının yayınlanmasını isteyen konuk yazarlarımız için oluşturulan bilgi kartıdır. Birçok alanda ve disiplindeki yazıları bu hesap üzerinde bulabilirsiniz.