Aile, yaşamımızın merkezinde yer alan ve bizi biz yapan değerleri taşıyan en önemli unsurlardan biridir. Kore kültüründe de aile, tıpkı bizim kültürümüzde olduğu gibi, büyük bir öneme sahiptir. Ancak Korece'de aile üyelerini tanıtırken kullanılan kelimeler ve ifadeler, dilin zenginliği ve kültürel derinliği ile birleştiğinde oldukça ilgi çekici hale gelir.
Korece'de Aile Kavramının Derinliği
Korece öğrenmeye başladıysanız veya Kore kültürüne meraklıysanız, aile üyelerini ifade eden kelimelerin ne kadar karmaşık olabileceğini fark etmişsinizdir. Korece, aile içindeki hiyerarşiyi ve saygıyı dil aracılığıyla güçlü bir şekilde yansıtır. Bu nedenle, aile bireylerini tanıtırken kullanılan kelimeleri doğru anlamak ve kullanmak, kültürü daha iyi anlamanıza yardımcı olacaktır.
Ebeveynler ve Büyükler
Ebeveynler ve büyükler, Kore kültüründe en üst noktada saygı görürler. Onlara hitap ederken kullandığımız kelimeler de bu saygıyı ifade eder.
어머니 (eomeoni): Anne
아버지 (abeoji): Baba
Bu kelimeleri kullanırken, saygı ve sevgi dolu bir tonla söylemek önemlidir. Örneğin:
"어머니, 오늘 하루 잘 보내셨어요?" (Eomeoni, oneul haru jal bonaesyeosseoyo?): Anne, bugün günün iyi geçti mi?
"아버지께서는 어디에 계세요?" (Abeojikkeseoneun eodie gyeseyo?): Babanız nerede?
Büyükbaba ve Büyükanne
Aile büyükleri söz konusu olduğunda, kelimeler yine saygıyı yansıtacak şekilde seçilir.
할아버지 (harabeoji): Büyükbaba
할머니 (halmeoni): Büyükanne
Örnek olarak:
"할아버지께 선물을 드렸어요." (Harabeojikke seonmureul deuryeosseoyo.): Büyükbabaya hediye verdim.
"할머니는 건강하십니까?" (Halmeonineun geonganghasimnikka?): Büyükanne sağlığı iyi mi?
Kardeşler Arasındaki İlişkiler
Korece'de kardeşleri ifade ederken cinsiyet ve yaş önemlidir. Kimin kime nasıl hitap edeceği, bu faktörlere bağlı olarak değişir.
Erkek Kardeşler
형 (hyung): Bir erkeğin ağabeyine hitabı
남동생 (namdongsaeng): Erkek küçük kardeş
Erkek kardeşler arasında:
"형, 도와줄 수 있어요?" (Hyung, dowajul su isseoyo?): Abi, bana yardımcı olabilir misin?
"남동생이 학교에 갔어요." (Namdongsaengi hakgyoe gasseoyo.): Erkek kardeşim okula gitti.
Kız Kardeşler
언니 (eonni): Bir kadının ablasına hitabı
여동생 (yeodongsaeng): Kız küçük kardeş
Kız kardeşler arasında:
"언니, 이 옷 어때?" (Eonni, i ot eottae?): Abla, bu elbise nasıl?
"여동생과 영화를 봤어요." (Yeodongsaenggwa yeonghwareul bwasseoyo.): Kız kardeşimle film izledim.
Cinsiyetler Arası Hitap
누나 (nuna): Bir erkeğin ablasına hitabı
오빠 (oppa): Bir kadının ağabeyine hitabı
Örnekler:
"누나, 커피 마실래요?" (Nuna, keopi masillaeyo?): Ablacığım, kahve içmek ister misin?
"오빠, 어디 가요?" (Oppa, eodi gayo?): Abi, nereye gidiyorsun?
Diğer Aile Üyeleri
Aile sadece ebeveynler ve kardeşlerden ibaret değildir. Amcalar, teyzeler, kuzenler de ailemizin önemli parçalarıdır.
Amca ve Teyze
삼촌 (samchon): Amca (baba tarafı)
이모 (imo): Teyze (anne tarafı)
고모 (gomo): Hala (baba tarafı)
숙모 (sukmo): Yenge
Örnekler:
"삼촌은 선생님이에요." (Samchoneun seonsaengnimieyo.): Amcam öğretmendir.
"이모 집에 놀러 갔어요." (Imo jibe nolleo gasseoyo.): Teyzemin evine ziyarete gittik.
Kuzenler
Kuzenlere hitap etmek için genellikle 사촌 (sachon) kelimesi kullanılır.
"사촌과 함께 여행 갔어요." (Sachongwa hamkke yeohaeng gasseoyo.): Kuzenimle birlikte seyahate gittim.
Korece'de Saygı ve Hiyerarşi
Kore kültüründe saygı ve hiyerarşi dilin temel yapı taşlarını oluşturur. Yaş ve sosyal statü, konuşma dilinde kullanılan kelimeleri ve ekleri etkiler. Bu nedenle, birine hitap ederken doğru kelimeleri seçmek büyük önem taşır.
Resmi ve Samimi Dil Kullanımı
Resmi Dil: Büyükler ve resmi ortamlarda kullanılır.
- 어머니께서는 (eomeonikkeseoneun): Anneniz (resmi)
- Samimi Dil: Arkadaşlar ve yaşıtlar arasında kullanılır.
- 엄마 (eomma): Anne (samimi)
Ortak Türkçe-Korece Terimler
Bazı Korece kelimeler, Türkçe'deki karşılıklarına şaşırtıcı derecede benzer. Bu benzerlikler, iki kültür arasındaki tarihi bağların bir yansıması olabilir.
아저씨 (ajeossi): Amca
아줌마 (ajumma): Teyze
Bu kelimeler, tanımadığınız orta yaşlı erkek ve kadınlara hitap ederken kullanılır ve bir samimiyet ifadesidir.
Günlük Hayatta Kullanabileceğiniz Cümleler
Korece öğrenirken, pratik yapmak için günlük cümleler oldukça faydalıdır. İşte aile üyelerini kullanarak birkaç örnek:
1- "우리 가족은 다섯 명이에요." (Uri gajogeun daseot myeongieyo.): Ailem beş kişiden oluşuyor.
2- "동생은 학생입니다." (Dongsaengeun haksaengimnida.): Kardeşim öğrencidir.
3- "할머니께서 맛있는 음식을 만드셨어요." (Halmeonikkeseo masinneun eumsigeul mandeusyeosseoyo.): Büyükanne lezzetli yemekler yaptı.
4- "오빠와 함께 등산을 갔어요." (Oppawa hamkke deungsaneul gasseoyo.): Abimle birlikte dağa tırmandık.
5- "아버지는 회사에 다니세요." (Abeojineun hoesae daniseyo.): Babam bir şirkette çalışıyor.
Aile İçi İlişkilerin Dile Yansıması
Korece'de aile üyeleri için kullanılan kelimeler, sadece birer isim değildir; aynı zamanda duygusal bağları ve saygı ifadelerini içerir. Örneğin, bir erkek kardeşine "아들" (adeul) yani "oğlum" diyebilir, bu da aralarındaki yakınlığı gösterir.
Kültürel Notlar ve İpuçları
Yaşın Önemi: Kore'de birinin yaşını bilmek, ona nasıl hitap edeceğinizi belirler.
Formalite: İlk tanıştığınız insanlara karşı her zaman resmi dili kullanın.
Aile Dışı Kullanım: Bazı aile terimleri, yakın arkadaşlar arasında da kullanılır. Örneğin, bir kadın yakın bir erkek arkadaşına "오빠" diyebilir.
Pratik İpuçları
Kelime Kartları: Aile üyeleriyle ilgili kelimeleri öğrenmek için kelime kartları hazırlayın.
Dizi ve Filmler: Kore dizilerini izlerken karakterlerin birbirine nasıl hitap ettiğine dikkat edin.
Konuşma Pratiği: Öğrendiğiniz kelimeleri kullanarak kendi cümlelerinizi oluşturun.
Sürprizlerle Dolu Bir Dil
Korece, aile üyelerini tanımlamak için oldukça fazla kelimeye sahip olmasının yanı sıra, bazı durumlarda farklı anlamlar taşıyabilir. Örneğin, 선배 (seonbae) ve 후배 (hubae) terimleri, okul veya iş hayatında hiyerarşiyi belirtmek için kullanılır, ancak aile üyesi değildir.
Küçük Bir Anı
Kore'ye ilk gittiğimde, bir kafede otururken yan masadaki çocuk bana bakıp "아저씨!" diye seslendi. İlk başta şaşırdım çünkü "amca" demekti bu. Sonra öğrendim ki, 아저씨 kelimesi yabancı bir orta yaşlı erkeğe hitap etmek için kullanılıyormuş. Bu küçük anı, dilin ve kültürün ne kadar iç içe olduğunu bir kez daha gösterdi.
Minik Hatalar ve Sevimli Yanılgılar
Dil öğrenirken hatalar yapmak doğaldır. Örneğin, bir arkadaşım "할머니" (halmeoni) yerine yanlışlıkla "할아버지" (harabeoji) demişti. Büyükanne yerine büyükbaba demesi hepimizi güldürmüştü.
가족
Aile
Örnek Diyalog: 우리 가족은 주말마다 함께 등산을 가는 전통이 있어요.
Türkçe: Bizim aile olarak her hafta sonu hep birlikte dağa tırmanma geleneğimiz var.
아버지
Baba
Örnek Diyalog: 제 친구가 그의 생일날에 이렇게 말했습니다: 저희 아버지가 최고의 요리사세요.
Türkçe: Arkadaşım kendi doğum gününde şöyle dedi: Bizim babam dünyanın en iyi aşçısı.
어머니
Anne
Örnek Diyalog: 저녁 식사 준비가 다 됐어요 어머니, 식탁에 앉으시면 됩니다.
Türkçe: Akşam yemeği hazırlandı Anne, masaya oturabilirsiniz.
부모님
Anne baba
Örnek Diyalog: 제 친구가 결혼식에 오신다고 했을 때 부모님 기뻐하셨어요.
Türkçe: Arkadaşım düğünüme geleceğini söylediği zaman anne babam çok sevindiler.
조부모
Büyükanne ve büyükbaba
Örnek Diyalog: 제 친구는 매주 토요일마다 조부모님 댁을 방문하여 함께 점심 식사를 합니다.
Türkçe: Arkadaşım her hafta cumartesi günleri büyükanne ve büyükbabasının evini ziyaret edip onlarla birlikte öğle yemeği yer.
할아버지
Büyükbaba
Örnek Diyalog: 어제 박물관에 가셨다던 할아버지 이야기는 정말 흥미로웠어요.
Türkçe: Dünkü müzeye gittiğini söyleyen dedenin hikayesi gerçekten çok ilginçti.
할머니
Büyükanne
Örnek Diyalog: 제가 어렸을 때 우리 할머니는 맛있는 떡을 만드시곤 했어요.
Türkçe: Ben küçükken, babaannem lezzetli ddeoklar yapardı.
형제
Kardeşler
Örnek Diyalog: 우리 집에는 나를 포함해서 다섯 형제가 있어요.
Türkçe: Bizim evde ben de dahil beş kardeş var.
자매
Kız kardeşler
Örnek Diyalog: 우리 집에는 세 명의 자매가 있어, 그래서 항상 시끌벅적해.
Türkçe: Bizim evde üç kız kardeş var, o yüzden hep çok hareketli ve gürültülü oluyor.
형
Abi
Örnek Diyalog: 오늘 저녁에 시간 되니, 형?
Türkçe: Bu akşam vaktin var mı, ağabey?
누나
Abla
Örnek Diyalog: 제가 오늘 밥을 살게요, 누나.
Türkçe: Ben bugün yemeği ben ödeyeceğim, abla.
오빠
Abi eğer kardeşler arasında kullanılıyorsa ve konuşan kişi kadınsa)
Örnek Diyalog: 그거 좀 도와줄래요, 오빠?
Türkçe: O yardım edebilir misin, abi?
동생
Kardeş
Örnek Diyalog: 제 동생은 매일 아침 일찍 일어나서 조깅을 해요.
Türkçe: Küçük kardeşim her sabah erken kalkıp koşuya çıkar.
남동생
Küçük erkek kardeş
Örnek Diyalog: 제 남동생은 매일 아침 일찍 일어나서 조깅을 해요.
Türkçe: Benim erkek kardeşim her sabah erken kalkıp koşu yapıyor.
여동생
Kız kardeşim.
Örnek Diyalog: 제 여동생은 어제 새 피아노 곡을 배우기 시작했어요.
Türkçe: Kız kardeşim dün yeni bir piyano parçası öğrenmeye başladı.
아들
Oğul
Örnek Diyalog: 네 아들이 오늘 학교에서 상을 받았다고 들었어.
Türkçe: Bugün okulda oğlunun bir ödül aldığını duydum.
딸
Kızım
Örnek Diyalog: 우리 집안은 대대로 소중히 여긴 비법을 딸에게 전수해야 할 때가 왔어.
Türkçe: Ailemizin kuşaktan kuşağa değer verdiği gizli tarifi kızıma aktarmanın zamanı geldi.
손자
Torun
Örnek Diyalog: 할머니는 자랑스럽게 이웃에게 말했습니다 손자가 벌써 대학교를 졸업하고 의사가 됐어요.
Türkçe: Anneannem, gururla komşularına şöyle dedi: Torunum zaten üniversiteden mezun oldu ve doktor oldu.
손녀
Torun kız)
Örnek Diyalog: 할머니는 자랑스러워하며 말했다, 손녀가 벌써 대학에 갈 준비를 하고 있어.
Türkçe: Anneanne gururla söyledi, Torunum zaten üniversiteye gitmeye hazırlanıyor.
삼촌
Amca
Örnek Diyalog: 어제 만난 삼촌이 정말 유쾌하셨어요.
Türkçe: Dün tanıştığım amca gerçekten çok neşeliydi.
고모
Hala
Örnek Diyalog: 우리 가족은 이번 주말에 고모 댁에 방문할 계획이에요.
Türkçe: Ailemiz bu hafta sonu halamın evini ziyaret etmeyi planlıyor.
이모
Teyze
Örnek Diyalog: 그 치마 정말 예쁘다, 이모, 어디서 샀어요?
Türkçe: O etek gerçekten çok güzel, teyze, nereden aldın?
외삼촌
Dayı
Örnek Diyalog: 네, 외삼촌이 오늘 저녁에 우리 집에 방문하신다고 했어요.
Türkçe: Evet, dış amcamın bu akşam bizim eve ziyarete geleceğini söyledi.
큰아버지
Amca
Örnek Diyalog: 제일 좋아하는 책을 큰아버지께 선물로 드리고 싶어요.
Türkçe: En sevdiğim kitabı büyük amcama hediye olarak vermek istiyorum.
큰어머니
Büyük teyze
Örnek Diyalog: 제가 어릴 적에는 여름 방학마다 큰어머니 댁에 놀러 가곤 했어요.
Türkçe: Ben küçükken her yaz tatilinde büyükannemin evine oynamaya giderdim.
작은아버지
Dayı
Örnek Diyalog: 제 작은아버지께서는 요리를 아주 잘하셔서 가족 모임 때마다 맛있는 음식을 만들어 주신답니다.
Türkçe: Amcam yemek yapmayı çok iyi bildiği için aile toplantılarında her zaman lezzetli yemekler yapar.
작은어머니
Küçük anne
Örnek Diyalog: 저는 어제 작은어머니께 전화드려서 안부를 여쭤봤어요.
Türkçe: Dün teyzeme telefon ederek halini hatırını sordum.
조카
Yeğen
Örnek Diyalog: 제 조카가 어제 처음으로 자전거를 탔어요.
Türkçe: Dün yeğenim ilk defa bisiklete bindi.
사촌
Kuzen
Örnek Diyalog: 우리 집 대청소 도와줄래? 사촌한테 부탁해야겠다.
Türkçe: Evimde genel temizlik yapmama yardım eder misin? Kuzenimden rica etmeliyim.
남편
Koca
Örnek Diyalog: 그녀는 전화로 친구에게 말했다, 아, 내일은 남편 생일이라서 특별한 저녁을 준비하려고 해.
Türkçe: O telefonla arkadaşına dedi ki, Ah, yarın kocamın doğum günü olduğu için özel bir akşam yemeği hazırlamayı düşünüyorum.
아내
Eşimin
Örnek Diyalog: 우리 아내는 오늘 저녁에 친구들과 만나러 나갈 거예요.
Türkçe: Karım bu akşam arkadaşlarıyla buluşmak için dışarı çıkacak.
시아버지
Kayınpeder
Örnek Diyalog: 제 시아버지께서는 정말로 유머 감각이 뛰어나세요.
Türkçe: Kayınpederim gerçekten çok iyi bir mizah anlayışına sahip.
시어머니
Kayınvalide
Örnek Diyalog: 저희 시어머니께서 항상 건강에 대해 엄청 관심이 많으세요.
Türkçe: Kayınvalidem her zaman sağlığa çok fazla önem veriyor.
장인
Usta
Örnek Diyalog: 우리 집 장인 가구는 세대를 거쳐 내려오는 진정한 명품이지.
Türkçe: Bizim evdeki el yapımı mobilyalar, nesilden nesile geçen gerçek birer lüks üründür.
장모
Kayınvalide
Örnek Diyalog: 그 사람은 정말 친절해요, 제 장모님도 늘 그렇게 말씀하세요.
Türkçe: O kişi gerçekten çok nazik, benim kayınvalidem de her zaman öyle der.
처남
Kayınbirader
Örnek Diyalog: 우리 처남이 오늘 저녁에 우리 집에 놀러 온다고 했어요.
Türkçe: Eniştem bugün akşam bize eve oynamaya geleceğini söyledi.
처형
İdam
Örnek Diyalog: 그는 고개를 숙이며 말했다, 내 동생은 왕에 의해 반역죄로 처형 되었습니다.
Türkçe: O, başını eğerek şöyle dedi: Kardeşim, ihanet suçu nedeniyle kral tarafından idam edildi.
매부
Yenge
Örnek Diyalog: 우리 매부는 요리를 정말 잘해요.
Türkçe: Bizim eniştem yemek yapmayı gerçekten çok iyi yapıyor.
매제
Kayınbirader
Örnek Diyalog: 우리 매제가 오늘 저녁에 우리 집에 놀러 온다고 했어요.
Türkçe: Eniştem bugün akşam bize oyun oynamaya geleceğini söyledi.
시동생
Kız kardeşin veya kardeşinin) kocası
Örnek Diyalog: 네 시동생이 어떻게 지내?
Türkçe: Küçük kardeşin nasıl gidiyor?
시누이
Baldız
Örnek Diyalog: 우리 시누이는 정말 요리를 잘해요.
Türkçe: Bizim gelinimiz gerçekten yemek yapmayı çok iyi biliyor.
친가
Baba tarafı
Örnek Diyalog: 오늘은 남편이 아이들과 함께 친가에 방문하기로 했어요.
Türkçe: Bugün kocam çocuklarla birlikte doğup büyüdüğü eve ziyarete gitmeyi planladı.
외가
Anneanne evi
Örnek Diyalog: 주말에는 부모님과 함께 시골 외가에 방문할 계획이에요.
Türkçe: Hafta sonu anne ve babamla birlikte köydeki büyükannelerimin evini ziyaret etmeyi planlıyorum.
처가
Kayınvalide.
Örnek Diyalog: 주말에는 아내와 함께 처가에 방문할 계획이에요.
Türkçe: Hafta sonu eşimle birlikte kayınvalidemin evini ziyaret etmeyi planlıyorum.
시가
Şehir merkezi
Örnek Diyalog: 그림은 어떻게 됐어요? 시가 얼마나 할까요?
Türkçe: Resim nasıl oldu? Fiyatı ne kadar acaba?
배우자
Eş
Örnek Diyalog: 그녀는 오랫동안 기다린 끝에 마침내 이상적인 배우자를 만났다고 말했습니다.
Türkçe: O, uzun süre bekledikten sonra nihayet ideal eşini bulduğunu söyledi.
친척
Akraba
Örnek Diyalog: 우리 친척들은 매년 설날에 모두 함께 모여서 맛있는 음식을 먹으며 시간을 보내요.
Türkçe: Ailemiz her yıl Seollal Kore Yeni Yılı)’nde bir araya gelerek lezzetli yemekler yiyip zaman geçirir.
가문
Soyağacı
Örnek Diyalog: 우리 가문은 대대로 의사를 배출해왔어요.
Türkçe: Bizim ailemiz kuşaktan kuşağa hep doktor yetiştirmiştir.
집안
Ev içi
Örnek Diyalog: 우리 가족 모두가 힘을 합쳐서 집안 일을 빨리 끝냈어.
Türkçe: Bizim ailemizin hepsi güçlerimizi birleştirerek ev işlerini çabucak bitirdik.
한가족
Bir aile
Örnek Diyalog: 우리는 모두 한가족처럼 서로를 돕고 지원해야 해.
Türkçe: Biz hepimiz bir aileymişiz gibi birbirimize yardım etmeli ve destek olmalıyız.
혈족
Kan bağı
Örnek Diyalog: 우리는 단지 친구가 아니라 의혈족 같은 사이입니다.
Türkçe: Biz sadece arkadaş değil, adeta kan kardeşi gibiyiz.
가장
En
Örnek Diyalog: 그는 이 타운에서 가장 신선한 빵을 구울 줄 아는 제빵사로 소문나 있다.
Türkçe: O, bu kasabada en taze ekmekleri pişirebilen fırıncı olarak ünlüdür.
가족 구성원
Aile bireyleri
Örnek Diyalog: 우리 회사는 직원들의 워라밸을 중요시하여 모든 가족 구성원을 위한 복지 프로그램을 개발하는 데 큰 노력을 기울이고 있습니다.
Türkçe: Şirketimiz çalışanların iş-yaşam dengesini önemser ve tüm aile bireyleri için refah programları geliştirmek için büyük çaba sarf etmektedir.
가족 관계
Aile ilişkileri
Örnek Diyalog: 우리 가족 관계는 정말 돈독해서 모든 문제를 함께 해결해 나가요.
Türkçe: Bizim aile ilişkilerimiz gerçekten çok sağlam, tüm sorunları birlikte çözüp aşıyoruz.
가족 사랑
Aile Sevgisi
Örnek Diyalog: 우리 할머니는 항상 가족 사랑이 최우선이라고 가르치셨어요.
Türkçe: Bizim büyükanne her zaman aile sevgisinin en önemli olduğunu öğretirdi.
가정
Ev
Örnek Diyalog: 우리 아이들에게 행복한 가정을 만들어주고 싶어요.
Türkçe: Çocuklarımıza mutlu bir yuva kurmak istiyorum.
내 집
Benim evim
Örnek Diyalog: 그는 꿈꾸던 대로 정원이 있는 큰 내 집을 마침내 구입했습니다.
Türkçe: Hayalini kurduğu gibi bahçeli büyük bir evi nihayet satın aldı.
가족계획
Aile planlaması
Örnek Diyalog: 우리는 이번 주말에 함께 앉아서 장기적인 가족계획에 대해 논의해야 해.
Türkçe: Bu hafta sonu bir araya gelip uzun vadeli aile planlaması hakkında konuşmalıyız.
Aile ve Dil Arasındaki Bağ
Unutmamak gerekir ki, dil sadece iletişim aracı değil, aynı zamanda kültürün ve geleneklerin bir yansımasıdır. Korece'de aile üyelerine dair kelimeler, toplumun değer yargılarını, saygı ve sevgi anlayışını açıkça ortaya koyar.
Kendinizi Deneyin!
Aşağıdaki soruları cevaplayarak öğrendiklerinizi pekiştirebilirsiniz:
1- Bir erkek, kız kardeşine nasıl hitap eder?
2- "어머니는 집에 계세요?" cümlesinin anlamı nedir?
3- "아저씨" kelimesi hangi durumlarda kullanılır?
Cevaplar:
1- 여동생 (yeodongsaeng) veya 누나 (nuna), yaşa bağlı olarak.
2- "Annen evde mi?"
3- Tanımadığınız orta yaşlı bir erkeğe hitap ederken.
Korece Aile Üyeleri ve Öğrenme Yolculuğu
Korece'de aile üyelerini ifade eden kelimeleri öğrenmek, sadece dil becerilerinizi geliştirmekle kalmaz, aynı zamanda Kore kültürüne daha derin bir bakış açısı kazanmanızı sağlar.
Dil ve Kültür Bağlantısı: Her kelime, altında yatan bir kültürel anlam taşır.
İletişimde Etkinlik: Doğru kelimeleri kullanarak daha etkili iletişim kurabilirsiniz.
Saygı İfadesi: Hangi kelimenin ne zaman kullanılacağını bilmek, karşınızdakine duyduğunuz saygıyı gösterir.
Son Sözler
Aile, hangi kültürde olursanız olun, her zaman özel ve değerlidir. Korece'de aile üyelerini ifade eden kelimeleri öğrenmek, bu güzel dilin kapılarını size aralayacak ve kültürel zenginlikleri keşfetmenize yardımcı olacaktır.
Unutmayın, her yeni kelime, yeni bir dost, yeni bir deneyim demektir. Korece öğrenirken cesur olun, hatalardan korkmayın ve her anın tadını çıkarın. Belki bir gün Güney Kore'de bir ailenin sofrasında oturur, onlarla birlikte "가족" (gajok) kavramının sıcaklığını hissedersiniz.
İyi öğrenmeler! 행운을 빕니다! (Haenguneul bimnida!): İyi şanslar!