Profesyonel becerileri ilerletmek günümüzün rekabet ortamında kendinize yapabileceğiniz en iyi yatırımlardan birisidir... Kendine yatırım yapmak iş hayatında yapacağınız en iyi şeydir.
"Yatırım" kelimesi genel olarak finansal yatırımları akla getirir. Ve kendinize yatırım yapmak- birinin kendisine yatırım yapması- ev, sağlık, tatil vs olabilir. Benim için ‘’kendine yatırım yapmak’’ büyük bir çoğunlukla becerileri geliştirmek ve güncel kalmak için onları ilerletmektir.
Genel olarak ‘’eğitim ve gelişim’’ kişinin çalıştığı kurumdan sorumlu olması gibi algılanır ama bence bu at gözlüğü takmaktır. Profesyoneller olarak bizler şirketin E & G programına aldırmadan kendi becerilerimizi geliştirmeye ‘’kişisel-zamanımızı’’ ve ‘’kişisel-paramızı’’ yatırmalıyız. Yeni şeyler öğrenmek şirket sponsorlu programlarla mümkün olmayabilir. Sosyal ve dijital medya bunun harika bir örneğidir- hepimiz bunda acemiyiz ve hatta şirketler bile bunu orta seviyeden yakalıyor, bu sebepten dolayı profesyonel bir anlayış elde eden, kursa giden veya bir konferansa katılan iş arkadaşlarından daha iyi donanımlara sahip olur.
Kendimize Yatırım Yapmak Ne Fayda Sağlar?
Günün sonunda eğitime yapılan herhangi bir yatırım profesyonel olarak sizin değerinizi arttırır. Teknolojilerle, dijital medyayla veya taze müşteri görüşleriyle iletişimde kalmanızı sağlar. Bu ayrıca şirket dışında ve içinde çevre yapmanızı ve dünyada neler olduğunu öğrenmenizi sağlar. Çalışma alanınız dışındaki örnekler genel olarak kendi çalışma alanınızla iç içe geçen yeni düşüncelerdir.
Kendimize Nasıl Yatırım Yapabiliriz?
Bugün kurumlar çalışanların öğrenim girişimlerini desteklemeye açıklar; çalışmak veya beceri geliştirmek için kurumdan ayrılmak desteklenmektedir. Birçoğu çalışanlara kendi eğitim takvimlerini hazırlamalarına izin veriyor. Bununla birlikte kurumların kendinizi aday göstermek istediğiniz eğitim programlarını desteklemediği durumlar bile oluyor. Veya siz kurumunuzun politikalarına göre kendi becerilerinizi daha çok çekiştirmek isteyenlerdenseniz o zaman kendinize sahip çıkmanın vakti geldi. Kendi sermayenizden harcayın ve sizin için kurumun eğitim gündemine uygun olmayan konferansa kendiniz gitmek için izin alın. Bir teknoloji konferansına katılan bir pazarlama profesyoneli veya dijital medya konferansına katılan bir teknoloji profesyoneli benim aklıma gelen örnekler. İzin günü almak bir yana aslında benim ‘’kendine yatırım yapmak’’ adı verdiğim şekilde katılım parasını siz bile ödemek zorunda kalabilirsiniz.
İK Yöneticilerinin ve Kurumlarının adına ben kurumların eğitim programları için ‘’ortak ödeme’’ metodolojisini öneriyorum. Çalışanların eğitim kurumu ücretinin %5-%10’u arasında bir rakamını ödemesini sağlayın. Bu sizin şirket sponsorlu programlara kendilerini kaydettiren profesyonellikleri öğrenmeye istekli olduğunuzu gösterir. Ortak ödemeden mekanizması aslında bir bağlılık yaratan mekanizmadır. Ortak ödemeden sonra davranışsal ekonomikler katılımcıların aşırı bir şekilde katılımcı olduğunu ve programı en iyi şekilde bitirdiğini ortaya koyuyor. Böyle katılımcılar bütün katılımcılar için eğitim seanslarının seviyesini yükseltir. O aşamadan sonra ‘’ben burada olmak istemiyorum. Patron beni buraya zorla gönderdi’’ lafı olmaz. Bunun radikal bir karar olduğunun farkındayım ama İK takımlarını bunu eğitim programlarının bütün etkinliğini arttırmak için düşünmeye itin.
Aşağıdakiler bir sonraki 12 ay için eğitimizi ele almanızı sağlayacak birkaç öneridir. Bu sorulara kendi kişisel ‘’öğrenim takviminizi’’ çizerek cevap verin:
Mevcut rolünüz için becerilerinizi geliştirmeniz gerekiyor mu yoksa yeni bir şey mi öğrenmek istiyorsunuz? Odaklanmak istediğiniz bölgeleri tanımlayın.
Uzun dönemli bir eğitim programı için kendinize ne kadar zaman adamanız gerektiğine dair ev durumunuz ve ofis sorumluluklarınıza dair nesnel sorular sorun. Cevap size online bir kurs mu, sınıf öğrenimi mi veya ikisini birden mi yapmanız gerektiğini gösterecektir.
Süpervizörünüz ve İK takımı ile takviminizi tartışın, ne kadar destekleyici olduklarını gördüğünüzde şaşıracaksınız.
Katılmak istediğiniz seminer ve konferansları tanımlayın ve eğer ofis destek vermezse o zaman izin günlerinizden çalın. Kurumlar konferanslara yılda sadece iki üç gün ayırmak isteyebilirler. Bu durumda daha fazla katılım için kendi izin günlerinizden feda edip, kendinize yatırım yapın.
Üst liderlik profesyonelleri iş değişikliği düşünürken ödemeli bire bir hocalık seanslarını keşfetmeli; örneğin ‘’kişisel dijital koçlar’’ veya ‘’pazarlama koçları’’ veya ‘’mülakat koçu.’’
İlgili eğitim: Etkili Liderlik Eğitimi
