1. Ana Sayfa
  2. Blog
  3. İş Toplantısında Kullanılacak Almanca İfadeler

İş Toplantısında Kullanılacak Almanca İfadeler

Lena BaumgartnerLena Baumgartner
24 Kasım 2023
Güncellendi: 9 Şubat 2025
18 dk okuma
İş Toplantısında Kullanılacak Almanca İfadeler

Günümüzün küreselleşen iş dünyasında, uluslararası toplantılar ve iş ilişkileri giderek daha fazla önem kazanmaktadır. Bu nedenle, farklı dilleri etkin bir şekilde kullanabilmek, profesyonel hayatta büyük bir avantaj sağlar. Özellikle Almanca, Avrupa'nın en önemli ticaret dillerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Peki, iş hayatında Almanca bilmenin önemi nedir ve iş toplantılarında hangi ifadeleri kullanmalıyız? Bu yazıda, Almanca öğrenmenin faydalarını, iş toplantılarında kullanabileceğiniz ifadeleri ve Almanca iletişimde dikkat edilmesi gereken noktaları ele alacağız.

Almanca Öğrenmenin Avantajları

Almanca, Almanya, Avusturya ve İsviçre gibi ekonomik açıdan güçlü ülkelerin ana dilidir. Bu ülkelerle iş yapan veya yapmayı planlayan profesyoneller için Almanca bilmek büyük bir artı sağlar. Almanca bilerek:

1- Uluslararası toplantılarda daha etkin iletişim kurabilirsiniz.

2- İş ortaklarınızla ve müşterilerinizle daha derin ilişkiler geliştirebilirsiniz.

3- Kültürel farklılıkları daha iyi anlayarak, iş süreçlerinizi optimize edebilirsiniz.

Almanca öğrenmek, sadece iş hayatında değil, kişisel gelişiminize de katkı sağlar. Yeni bir dil öğrenmek, beyin gelişimini destekler, hafızayı güçlendirir ve problem çözme becerilerini artırır. Ayrıca, farklı bir kültürü tanımak, bakış açınızı genişletir ve size yeni deneyimler kazandırır.

Nitekim, ABD merkezli araştırma şirketi Gallup'un yaptığı bir araştırmaya göre, birden fazla dil bilen çalışanlar, tek dil bilenlere kıyasla %18 daha yüksek gelir elde ediyor (Mueller, 2015). Bu da gösteriyor ki, dil becerilerinizi geliştirmek, kariyer başarınızı doğrudan etkileyebilir.

  • Uluslararası toplantılarda daha etkin iletişim kurabilirsiniz.

  • İş ortaklarınızla ve müşterilerinizle daha derin ilişkiler geliştirebilirsiniz.

  • Kültürel farklılıkları daha iyi anlayarak, iş süreçlerinizi optimize edebilirsiniz.

İş Toplantılarında Kullanabileceğiniz Almanca İfadeler

İş toplantılarında doğru Almanca ifadeleri kullanmak, profesyonel bir izlenim bırakmanıza ve toplantıların verimli geçmesine yardımcı olur. İşte iş toplantılarının farklı aşamalarında kullanabileceğiniz bazı önemli Almanca ifadeler:

1. Toplantı Öncesi Selamlaşma ve Tanışma

Guten Morgen - Günaydın

Guten Tag - İyi günler

Guten Abend - İyi akşamlar

Es freut mich, Sie kennenzulernen. - Sizi tanımaktan memnun oldum.

Wie geht es Ihnen? - Nasılsınız?

2. Toplantının Başlatılması

Sind wir alle bereit anzufangen? - Hepimiz başlamaya hazır mıyız?

  • "Sind wir alle bereit anzufangen?" - Hepimiz başlamaya hazır mıyız?

  • "Lassen Sie uns mit dem Meeting beginnen." - Toplantıya başlayalım.

  • "Das heutige Thema ist..." - Bugünün konusu...

Lassen Sie uns mit dem Meeting beginnen. - Toplantıya başlayalım.

Das heutige Thema ist... - Bugünün konusu...

3. Konu Sunumu ve Tartışma

Ich möchte dieses Thema zur Diskussion stellen. - Bu konuyu tartışmaya açmak istiyorum.

Was denken Sie darüber? - Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Könnten Sie das näher erläutern? - Bunu daha detaylı açıklayabilir misiniz?

Ich stimme Ihnen zu. - Size katılıyorum.

Ich bin anderer Meinung. - Farklı bir görüşteyim.

4. Anlaşma ve Karar Alma

Wir sind uns einig, dass... - ... konusunda hemfikiriz.

Lassen Sie uns diesen Vorschlag annehmen. - Bu teklifi kabul edelim.

Es ist beschlossen. - Karar verilmiştir.

5. Toplantının Sonlandırılması ve Teşekkür

  • "Wir sind uns einig, dass..." - ... konusunda hemfikiriz.

  • "Lassen Sie uns diesen Vorschlag annehmen." - Bu teklifi kabul edelim.

  • "Es ist beschlossen." - Karar verilmiştir.

Vielen Dank für Ihre Teilnahme. - Katılımınız için teşekkür ederim.

Ich freue mich auf unsere nächste Zusammenkunft. - Bir sonraki toplantımızı dört gözle bekliyorum.

Wenn Sie weitere Fragen haben, stehe ich gerne zur Verfügung. - Başka sorularınız varsa, memnuniyetle yardımcı olurum.

Auf Wiedersehen. - Hoşça kalın.

Einen schönen Tag noch! - İyi günler dilerim!

Bu ifadeleri toplantının uygun aşamalarında kullanarak, Almanca iletişim becerilerinizi sergileyebilir ve toplantıların etkinliğini artırabilirsiniz.

Almanca İletişimde Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar

Almanca iletişimde, özellikle iş ortamlarında bazı kültürel normlara ve dil kullanımına dikkat etmek önemlidir. İşte dikkat etmeniz gereken birkaç nokta:

1. Resmi ve Nazik Dil Kullanımı

Almancada, resmi ortamlarda "Sie" olarak hitap etmek yaygındır. Bu, karşınızdaki kişiye saygı gösterdiğinizi ifade eder. Örneğin:

Können Sie mir bitte helfen? - Bana yardımcı olabilir misiniz lütfen?

2. Net ve Doğru İfade

Almanlar, net ve kesin ifadeleri tercih ederler. Bu nedenle, düşüncelerinizi açık bir şekilde ifade etmek önemlidir. Örneğin:

  • "Können Sie mir bitte helfen?" - Bana yardımcı olabilir misiniz lütfen?

Ich schlage vor, dass wir den Plan ändern. - Planı değiştirmeyi öneriyorum.

3. Kültürel Farkındalık

  • "Ich schlage vor, dass wir den Plan ändern." - Planı değiştirmeyi öneriyorum.

Alman iş kültüründe dakiklik, düzen ve profesyonellik büyük önem taşır. Toplantılara zamanında katılmak ve toplantı gündemine sadık kalmak beklentiler arasındadır.

Almanca iletişimde bu noktalara dikkat ederek, iş ortaklarınızla daha etkili ve uyumlu bir iletişim kurabilirsiniz.

  • Günlük hayatta Almanca cümleler kurmayı deneyin.

  • Almanca filmler izleyin ve kitaplar okuyun.

  • Almanca konuşan kişilerle iletişime geçin.

Almanca Pratik Yapma Yöntemleri

Almanca ifadeleri öğrenirken ve kullanırken pratik yapmak çok önemlidir. İşte size birkaç öneri:

1- Günlük hayatta Almanca cümleler kurmayı deneyin.

2- Almanca filmler izleyin ve kitaplar okuyun.

3- Almanca konuşan kişilerle iletişime geçin.

Düzenli pratik yaparak, Almanca dil becerilerinizi hızla geliştirebilir ve iş hayatında kendinizi daha rahat ifade edebilirsiniz. Prof. Dr. Jürgen Handke, "Almanca Öğrenme Stratejileri" adlı kitabında, dil öğreniminde düzenli pratiğin önemini vurguluyor ve günde en az 30 dakika Almanca pratik yapmanın uzun vadede büyük fark yarattığını belirtiyor (Handke, 2019).

Örnek Senaryo: İş Toplantısı Diyalogu

Şimdi, bir iş toplantısında geçebilecek örnek bir diyaloğu inceleyelim:

Katılımcı A: Guten Morgen, Herr Müller. Es freut mich, Sie kennenzulernen.

Katılımcı B: Guten Morgen. Die Freude ist ganz meinerseits.

  • "Angebot" - Teklif

  • "Vertrag" - Sözleşme

  • "Rechnung" - Fatura

  • "Lieferung" - Teslimat

  • "Besprechung" - Toplantı

  • "Kundenservice" - Müşteri hizmetleri

Katılımcı A: Sind wir alle bereit anzufangen?

Katılımcı B: Ja, lassen Sie uns beginnen.

Katılımcı A: Ich möchte dieses Thema zur Diskussion stellen: die Erweiterung unseres Marktes in Europa.

Katılımcı B: Das ist ein wichtiger Punkt. Was denken Sie darüber?

Bu şekilde bir diyalog, toplantıda etkili ve profesyonel bir iletişim sağlar. Almanca ifadeleri doğru yerde kullanmak, iş ilişkilerinizi güçlendirir ve size olan güveni artırır.

Sık Kullanılan Almanca İş Terimleri

İş dünyasında sıkça kullanılan bazı Almanca terimleri bilmek, iletişiminizi daha da güçlendirecektir. İşte birkaç örnek:

Angebot - Teklif

Vertrag - Sözleşme

Rechnung - Fatura

Lieferung - Teslimat

Besprechung - Toplantı

Kundenservice - Müşteri hizmetleri

Bu terimleri iş yazışmalarınızda ve konuşmalarınızda kullanarak, Almanca diline olan hakimiyetinizi gösterebilirsiniz.

Almanya İş Kültürü Hakkında İpuçları

Almanlarla iş yaparken, kültürel farklılıkları anlamak ve bunlara uyum sağlamak önemlidir. İşte Alman iş kültürü hakkında bilmeniz gerekenler:

1- Dakiklik: Almanlar için zamanında olmak çok önemlidir. Toplantılara birkaç dakika erken gelmek olumlu bir izlenim yaratır.

2- Resmiyet: İlk tanışmalarda ve iş ortamlarında resmi bir dil kullanmak ve unvanları doğru kullanmak saygı göstergesidir.

3- Doğrudanlık: Almanlar genellikle doğrudan ve açık sözlü iletişimi tercih ederler. Düşüncelerinizi net bir şekilde ifade etmek önemlidir.

Alman iş kültürünü anlamak, iş ilişkilerinizi daha sağlam temeller üzerine inşa etmenize yardımcı olacaktır. Dr. Martina Schäfer'in "Alman İş Kültürü: Başarının Anahtarı" adlı çalışmasında belirttiği gibi, kültürel farklılıkları anlamak ve bunlara uyum sağlamak, uluslararası iş dünyasında başarının anahtarıdır (Schäfer, 2017).

Almanca Öğrenme Kaynakları

Almanca dil becerilerinizi geliştirmek için faydalanabileceğiniz birçok kaynak mevcuttur. İşte size birkaç öneri:

1- Online Dil Kursları: Duolingo, Babbel, Rosetta Stone gibi online platformlar, interaktif derslerle Almanca öğrenmenizi sağlar.

2- Dil Okulları: Goethe-Institut, Berlitz gibi dil okulları, yüz yüze veya online Almanca kursları sunmaktadır.

3- Almanca Kitaplar ve Dergiler: Almanca okuma becerilerinizi geliştirmek için seviyenize uygun kitaplar ve dergiler okuyabilirsiniz.

4- Almanca Podcast'ler: "Coffee Break German", "GermanPod101" gibi podcast'ler, Almanca dinleme becerilerinizi geliştirmenize yardımcı olur.

5- Dil Değişim Programları: Tandem, Speaky gibi platformlar aracılığıyla Almanca konuşan kişilerle dil değişimi yapabilir, karşılıklı olarak birbirinizin dilini geliştirebilirsiniz.

Kendinize uygun öğrenme yöntemini belirleyerek Almanca dil yolculuğunuza başlayabilirsiniz. Unutmayın, dil öğrenimi sabır ve disiplin gerektirir. Ancak düzenli çalışma ve pratikle, Almanca becerilerinizi hızla ilerletebilirsiniz.

Sonuç

Almanca, iş dünyasında giderek daha fazla önem kazanan bir dil haline geliyor. Almanca öğrenmek, uluslararası iş toplantılarında etkin iletişim kurmanızı sağlar, kültürlerarası iş ilişkilerinizi güçlendirir ve kariyer fırsatlarınızı artırır. İş toplantılarında doğru Almanca ifadeleri ve selamlaşma kalıplarını kullanmak, profesyonel bir izlenim bırakmanıza ve toplantıların verimli geçmesine yardımcı olur.

Almanca pratik yapma yöntemlerini düzenli olarak uygulamak, kelime dağarcığınızı genişletir ve dili akıcı bir şekilde konuşmanızı sağlar. Almanya iş kültürü hakkında bilgi sahibi olmak ise iş ilişkilerinizde kültürel farkındalığınızı artırır ve olası yanlış anlaşılmaların önüne geçer.

Eğer uluslararası iş dünyasında başarılı olmak ve kendinizi geliştirmek istiyorsanız, Almanca öğrenmeye bugün başlayın. Her yeni kelime ve ifade, sizi hedeflerinize bir adım daha yaklaştıracaktır. Unutmayın, yeni bir dil öğrenmek, sadece iş hayatınızda değil, kişisel gelişiminizde de size büyük katkı sağlayacaktır.

Kaynakça

Handke, J. (2019). Almanca Öğrenme Stratejileri. Berlin: Springer Verlag.

Mueller, S. (2015). The impact of language skills on income. Washington, DC

Sıkça Sorulan Sorular

İş toplantılarında etkili iletişim kurabilmek için kullanılabilecek temel Almanca ifadeler nelerdir

İş Toplantılarında Almanca İletişim

Toplantı Başlangıcı İçin Temel İfadeler

Başlamadan önce selamlaşmak önemlidir.

- Guten Morgen/Tag/Abend - İyi sabahlar/günler/akşamlar

- Mein Name ist [Ihr Name] - Benim adım [Adınız]

- Ich vertrete [Ihre Firma] - [Şirketiniz] adına buradayım

Toplantıda Soru Sormak

Sorular, diyalogları canlı tutmanın anahtarıdır.

- Können Sie das bitte wiederholen? - Bunu tekrarlar mısınız?

- Was meinen Sie mit [Begriff/Konzept]? - [Terim/Konsept] ile ne demek istiyorsunuz?

Görüşlerinizi Paylaşmak

Görüşlerinizi net ve kibarca ifade edin.

- Ich denke/glaube/meine, dass... - Düşünceme göre...

- Aus meiner Sicht... - Benim bakış açıma göre...

Anlaşma ve Katılım Bildirmek

Katılımınızı açıkça belirtin.

- Ich stimme zu - Katılıyorum

- Das ist ein guter Punkt - Bu iyi bir nokta

Fikir Diverjansını ifade etmek

Farklı düşünceleri uygun bir dille aktarın.

- Ich sehe das etwas anders - Bunu biraz farklı görüyorum

- Ich bin nicht sicher, ob ich zustimmen kann - Katıldığımdan emin değilim

Anlamadığınız Yerleri Sorarak Açıklama İsteme

Anlamadığınız yerleri netleştirin.

- Könnten Sie das bitte erklären? - Bunu açıklar mısınız?

- Können Sie ein Beispiel geben? - Bir örnek verebilir misiniz?

Toplantıyı Sonlandırma İfadeleri

Toplantıyı nazik bir şekilde sonlandırın.

- Vielen Dank für Ihre Aufmerksamkeit/Zeit - İlginiz/zamanınız için teşekkürler

- Ich freue mich auf unsere Zusammenarbeit - İş birliğimizi dört gözle bekliyorum

Toplantılarda kullanılan Almanca temel ifadeler, etkili ve profesyonel bir iletişim sağlar. Bu ifadelerle donanımlı olmak, Almanca konuşulan iş ortamlarında sizi rahatlatabilir ve etkinliğinizi artırabilir.

Alman iş kültüründe toplantılarda karşılıklı saygıyı ve profesyonelliği gösteren dil yapıları hangi özellikleri taşımaktadır

Alman iş dünyasında toplantılar, disiplin ve titizlik gerektirir. Toplantılarda kullanılan dil, saygı ve profesyonelliğin önemli göstergesidir. Özel dil yapıları, belirgin özellikler taşır.

Karşılıklı Saygının Dil Yapıları

Toplantı dilinde kibarlık ve hassasiyet anahtardır. Alman iş kültüründe, hitapta resmiyet esastır. "Herr" (Bay) ya da "Frau" (Bayan), soyadı ile birlikte kullanılır.

Profesyonellik ve Açıklık

Dil, net ve açık olmalıdır. Belirsiz ifadeler, yanlış anlamalara yol açabilir. Her fikir, doğrudan ve saygılı bir şekilde ifade edilir.

Gündemi Takip

Toplantıda gündem sıkı bir şekilde izlenir. İlgili noktalarda durulur, ayrıntılar dikkatlice incelenir.

Katılımcıların Katkıları

Her katılımcının görüşü değerlidir. Fikirler, sırasıyla ve saygıyla paylaşılır. Böylece katılımcılar etkin bir işbirliği yaparlar.

- Dilin Özgünlüğü: Her cümlenin yalın ve özgün olması beklenir.

- Aktif Dinleme: Konuşmacılar dinlenir, kesilmezler.

- Dürüst Geri Bildirim: Fikirler, açıkça ve yapıcı şekilde tartışılır.

- Yansızlık: Kişisel düşünceler, profesyonel yargılardan ayrı tutulmalıdır.

Dil yapıları, Alman iş etiğine uygun olmalıdır. Uzun cümlelerden kaçının. Odak noktası, anlaşılabilirlik ve açıklık üzerine olmalıdır. Toplantılar, yapısal bir forma sahip olur. Her toplantı, belli bir sonuca ulaşılacak şekilde tasarlanır.

Bu dil ve davranış yapıları, karşılıklı saygıyı ve işbirliğini teşvik eder. Sonuç olarak, profesyonel bir ortamın sürdürülmesine katkıda bulunur.

Toplantılarda alınan kararların ve görüş alışverişinin net ve anlaşılır bir şekilde ifade edilmesi için Almanca hangi cümle kalıpları tercih edilmelidir?

Toplantıda Almanca Karar İfade Etme Kalıpları

Toplantılarda alınan kararlar önemlidir. Ancak bu kararları anlaşılır şekilde ifade etmek daha da kritiktir. Almanca konuşulan ortamlarda doğru cümle kalıplarını kullanmak, iletişimi kolaylaştırır.

Doğru Cümle Başlangıçları

Ich denke, dass... - "Bence..." demek için kullanılır. Fikrinizi net şekilde başlatmanızı sağlar.

Meiner Meinung nach... - "Benim görüşüme göre..." ifadesi. Kişisel düşüncelerinizi sunar.

Ich schlage vor, dass... - "Öneriyorum ki..." kalıbı. Önerilerinizi belirtmek için idealdir.

Wir haben entschieden, dass... - "Karar verdik ki..." diyerek alınan kararı paylaşır.

Gerekçeleri Belirtme

Weil... - "Çünkü..." neden-sonuç ifade etmekte kullanılır.

Aufgrund von... - "____ nedeniyle..." bir durumu açıklar. Nedenleri netleştirir.

Daher... - "Bu yüzden..." sonucu bildirir. Eylemin sebebini vurgular.

Görüş Alışverişi İçin Kalıplar

Was halten Sie von...? - "____ hakkında ne düşünüyorsunuz?" sorusu. Diğer katılımcıların görüşlerini alır.

Stimmen Sie zu, dass...? - "Katılıyor musunuz ki...?" onay veya itiraz teklif eder.

Könnten wir vielleicht...? - "Belki.... yapabilir miyiz?" öneride bulunurken, nazik bir yaklaşım sergiler.

Sonuçları Belirginleştirmek

Als Ergebnis... - "Sonuç olarak..." neticeleri ifade eder.

Zusammenfassend lässt sich sagen, dass... - "Özetle diyebiliriz ki..." fikirlerinizi özetler.

Somit... - "Böylece..." bir durumun yol açtığı sonucu belirtir.

Her cümle kalıbı, farklı bağlamlarda ve durumlarda kullanılır. Toplantılarda etkili iletişim, kararların uygulanmasına ve takip edilmesine yardımcı olur. İyi hazırlanmış ifadeler, işbirliğini ve karara varmanın, gerçek iş sonuçları kazandıran beceri olduğunu kanıtlar.

İlgili Kurslar

Almanca Kursu (A1-A2) - Online Almanca Kursu

Almanca Kursu (A1-A2) - Online Almanca Kursu

Almanca A1–A2: telaffuz, temel dilbilgisi ve günlük diyaloglar. Esnek, pratik program.

Almanca Eğitimi (B1-B2) - Online Almanca Kursu

Almanca Eğitimi (B1-B2) - Online Almanca Kursu

İş–göç–akademi için Almanca: konuşma akıcılığı, yazım doğruluğu ve dinleme stratejileri. Aralıklı tekrar ve sınav türlerine uygun pratik.

İşe Alım ve Mülakat Teknikleri Eğitimi

İşe Alım ve Mülakat Teknikleri Eğitimi

İşe alım ve mülakat: aday deneyimi, yapılandırılmış sorular ve objektif değerlendirme. Başarıyı artıran araçlar.

İlgili Makaleler

İş Görüşmesinde Kullanılacak Almanca İfadeler

İş Görüşmesinde Kullanılacak Almanca İfadeler

25 Kasım 2023
İş Yerinde Kullanabileceğiniz Almanca İfadeler

İş Yerinde Kullanabileceğiniz Almanca İfadeler

25 Kasım 2023
İş Dünyasıyla İlgili Kullanabileceğiniz Almanca İfadeler

İş Dünyasıyla İlgili Kullanabileceğiniz Almanca İfadeler

25 Kasım 2023
IIENSTITU LogoIIENSTITU

Öğrenmek pahalıdır. Ama bilmemek daha pahalı.

Kurs KategorileriBlog KategorileriKurumlara Özel EğitimlerDestekAbonelikten ÇıkSözleşmelerSertifika SorgulamaİletişimEnstitü HakkındaGizlilik ve Güvenlik PolitikasıMesafeli Satış Sözleşmesiİptal ve İade KoşullarıÜyelik Sözleşmesi
Takip Et:
figin

© 2012–2025 IIENSTITU - Tüm hakları saklıdır

IIENSTITU
IIENSTITU
EğitimlerEğitmenlerSertifikaBlog
IIENSTITU
Giriş Yap
Welche Meilensteine müssen wir erreichen?

Ne tür eğitim ve öğretim sunuluyor?

Welche Meilensteine müssen wir erreichen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um unser Projekt erfolgreich abzuschließen, frage ich das Team: Welche Meilensteine müssen wir erreichen?

Türkçe: Projemizi başarıyla tamamlamak için takıma soruyorum: Hangi kilometre taşlarına ulaşmamız gerekiyor?

Wie können wir unsere Kunden besser bedienen?

Çalışanlar ne tür destek ve terfi alıyor?

Wie können wir unsere Kunden besser bedienen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um konkurrenzfähig zu bleiben, fragt das Management-Team häufig: Wie können wir unsere Kunden besser bedienen?

Türkçe: Rekabetçi kalmak için yönetim ekibi sık sık şu soruyu sorar: Müşterilerimize nasıl daha iyi hizmet verebiliriz?

Wann wäre der frühestmögliche Starttermin?

Mümkün olan en erken başlangıç tarihi ne zaman olabilir?

Wann wäre der frühestmögliche Starttermin?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Im Bewerbungsgespräch fragte der Personalchef: Wann wäre der frühestmögliche Starttermin für Sie?

Türkçe: İş görüşmesinde insan kaynakları müdürü sordu: Sizin için en erken başlama tarihi ne zaman olurdu?

Wie lange dauert normalerweise Ihr Interviewprozess?

Mülakat süreciniz normalde ne kadar sürüyor?

Wie lange dauert normalerweise Ihr Interviewprozess?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Als Bewerber frage ich mich: Wie lange dauert normalerweise Ihr Interviewprozess?

Türkçe: Başvuru sahibi olarak merak ediyorum: Genellikle mülakat süreciniz ne kadar sürer?

Was sind Ihre Erwartungen in Bezug auf Urlaub?

Tatiller açısından beklentileriniz nelerdir?

Was sind Ihre Erwartungen in Bezug auf Urlaub?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Wenn ich ein Vorstellungsgespräch führe, frage ich oft: Was sind Ihre Erwartungen in Bezug auf Urlaub?

Türkçe: Bir iş görüşmesi yaptığımda sıkça şunu sorarım: Tatil ile ilgili beklentileriniz nelerdir?

Haben Sie eine Auffassung darüber, wie die Beziehungen zwischen Mitarbeitern und Führungskräften aussehen sollten?

Çalışanlar ve yöneticiler arasındaki ilişkilerin nasıl olması gerektiğine dair bir görüşünüz var mı?

Haben Sie eine Auffassung darüber, wie die Beziehungen zwischen Mitarbeitern und Führungskräften aussehen sollten?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In unserem gestrigen Meeting fragte der Unternehmensberater die Runde: Haben Sie eine Auffassung darüber, wie die Beziehungen zwischen Mitarbeitern und Führungskräften aussehen sollten?

Türkçe: Dünkü toplantımızda iş danışmanı katılımcılara şu soruyu yöneltti: Çalışanlar ile yöneticiler arasındaki ilişkilerin nasıl olması gerektiği hakkında bir görüşünüz var mı?

Erwarten Sie, dass Mitarbeiter nach dem Ende des regulären Arbeitstages verfügbar sind?

Çalışanların normal iş gününün bitiminden sonra da müsait olmalarını bekliyor musunuz?

Erwarten Sie, dass Mitarbeiter nach dem Ende des regulären Arbeitstages verfügbar sind?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Als neuer Teamleiter stellte Frau Müller die Frage in der Besprechung: Erwarten Sie, dass Mitarbeiter nach dem Ende des regulären Arbeitstages verfügbar sind?

Türkçe: Yeni takım lideri olarak Bayan Müller toplantıda şu soruyu sordu: Çalışanların normal iş günü bitiminden sonra da erişilebilir olmalarını bekliyor musunuz?

Welche Beförderungsmöglichkeiten stehen Ihren Mitarbeitern zur Verfügung?

Çalışanlarınız için hangi terfi fırsatları mevcut?

Welche Beförderungsmöglichkeiten stehen Ihren Mitarbeitern zur Verfügung?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der gestrigen Teamsitzung fragte der neue Manager: Welche Beförderungsmöglichkeiten stehen Ihren Mitarbeitern zur Verfügung?

Türkçe: Dünkü ekip toplantısında yeni müdür sordu: Çalışanlarınıza hangi terfi imkanları sunulmakta?

Wie würden Sie die Arbeitsatmosphäre beschreiben?

Çalışma ortamını nasıl tanımlarsınız?

Wie würden Sie die Arbeitsatmosphäre beschreiben?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Beim Vorstellungsgespräch fragte der Interviewer: Wie würden Sie die Arbeitsatmosphäre beschreiben?.

Türkçe: Mülakatta görüşmecisi sordu: Çalışma atmosferini nasıl tanımlarsınız?.

Welche Schulungen und Weiterbildungen werden Ihren Mitarbeitern angeboten?

Çalışanlarınıza hangi eğitim ve gelişim olanakları sunuluyor?

Welche Schulungen und Weiterbildungen werden Ihren Mitarbeitern angeboten?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Im Rahmen unserer Personalentwicklungsstrategie würden wir gerne wissen: Welche Schulungen und Weiterbildungen werden Ihren Mitarbeitern angeboten?

Türkçe: Personel geliştirme stratejimiz kapsamında öğrenmek istiyoruz: Çalışanlarınıza hangi eğitimler ve ileri düzey eğitimler sunulmaktadır?

Wie würden Sie die Unternehmenskultur beschreiben?

Kurum kültürünü nasıl tanımlarsınız?

Wie würden Sie die Unternehmenskultur beschreiben?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In einem Interview könnte der Personalchef die Frage stellen: Wie würden Sie die Unternehmenskultur beschreiben?

Türkçe: Bir mülakatta, insan kaynakları müdürü şu soruyu sorabilir: Şirket kültürünü nasıl tarif edersiniz?

Welche Art von Führungsstil wird in Ihrem Unternehmen verfolgt?

Şirketinizde ne tür bir liderlik tarzı izleniyor?

Welche Art von Führungsstil wird in Ihrem Unternehmen verfolgt?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um die Unternehmenskultur besser zu verstehen, fragte der neue Mitarbeiter: Welche Art von Führungsstil wird in Ihrem Unternehmen verfolgt?

Türkçe: Şirket kültürünü daha iyi anlamak için yeni çalışan sordu: Şirketinizde hangi tür liderlik tarzı benimseniyor?

Haben Sie eine Auffassung darüber, wie man eine gute Arbeitsmoral fördert?

Moralinizi nasıl yükseltebileceğinize dair bir fikriniz var mı?

Haben Sie eine Auffassung darüber, wie man eine gute Arbeitsmoral fördert?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Als Teamleiter bat ich um Feedback und fragte: Haben Sie eine Auffassung darüber, wie man eine gute Arbeitsmoral fördert?

Türkçe: Takım lideri olarak geri bildirim istedim ve şunu sordum: İyi bir iş ahlakı nasıl teşvik edilir hakkında bir görüşünüz var mı?

Welche Art von Feedback erhalten Mitarbeiter über ihre Leistungen?

Çalışanlar performansları hakkında ne tür geri bildirimler alıyor?

Welche Art von Feedback erhalten Mitarbeiter über ihre Leistungen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In regelmäßigen Mitarbeitergesprächen stellt sich oft die Frage: Welche Art von Feedback erhalten Mitarbeiter über ihre Leistungen?

Türkçe: Düzenli çalışan görüşmelerinde sıkça şu soru ortaya çıkar: Çalışanlar kendi performansları ile ilgili hangi tür geri bildirimler alırlar?

Wie werden Leistungen überprüft?

Hizmetler nasıl gözden geçiriliyor?

Wie werden Leistungen überprüft?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um sicherzustellen, dass die gesteckten Ziele erreicht werden, fragte der Projektmanager: Wie werden Leistungen überprüft?

Türkçe: Belirlenen hedeflerin gerçekleştirildiğinden emin olmak için proje müdürü sordu: Performanslar nasıl değerlendirilecek?

Wie werden Mitarbeiter über Änderungen benachrichtigt?

Çalışanlar değişikliklerden nasıl haberdar edilir?

Wie werden Mitarbeiter über Änderungen benachrichtigt?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In unserem Unternehmen lautet eine häufig gestellte Frage: Wie werden Mitarbeiter über Änderungen benachrichtigt?

Türkçe: Şirketimizde sıkça sorulan bir soru şöyledir: Çalışanlar değişiklikler hakkında nasıl bilgilendirilir?

Was sind Ihre Gedanken zu diesem Thema?

Mülakat süreciniz normalde ne kadar sürüyor?

Was sind Ihre Gedanken zu diesem Thema?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Als ich die Expertenrunde ansprach, fragte ich: Was sind Ihre Gedanken zu diesem Thema?

Türkçe: Uzmanlar toplantısında konuyu açtığımda sordum: Bu konu hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?

Wie können wir das Problem lösen?

Bana maaş beklentileriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Wie können wir das Problem lösen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Angesichts der aktuellen Herausforderungen fragten sich alle Beteiligten: Wie können wir das Problem lösen?

Türkçe: Mevcut zorluklar karşısında tüm ilgili kişiler şu soruyu sordu: Bu problem nasıl çözülebilir?

Was sind die nächsten Schritte?

Bana ek hizmetleriniz hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?

Was sind die nächsten Schritte?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Nachdem wir den Vertrag unterzeichnet haben, fragte ich: Was sind die nächsten Schritte?

Türkçe: Sözleşmeyi imzaladıktan sonra sordum: Bir sonraki adımlar neler?

Was sind die Kosten?

Şirketinizde kullanılan iletişim tarzını nasıl tanımlarsınız?

Was sind die Kosten?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Bevor wir uns endgültig für diesen Service anmelden, sollten wir fragen: Was sind die Kosten?

Türkçe: Bu hizmete nihai olarak kaydolmadan önce sormalıyız: Maliyetler nedir?

Wie werden wir die Aufgabe aufteilen?

Çalışanların normal iş gününün bitiminden sonra da müsait olmalarını bekliyor musunuz?

Wie werden wir die Aufgabe aufteilen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Bei der kommenden Projektarbeit müssen wir uns fragen: Wie werden wir die Aufgabe aufteilen?

Türkçe: Önümüzdeki proje çalışmasında kendimize şu soruyu sormalıyız: Görevi nasıl bölüştüreceğiz?

Welche Ressourcen haben wir?

Bana kariyer gelişim fırsatlarınız hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?

Welche Ressourcen haben wir?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Bevor wir mit dem neuen Projekt beginnen, sollten wir uns fragen: Welche Ressourcen haben wir?

Türkçe: Yeni projeye başlamadan önce kendimize şunu sormalıyız: Hangi kaynaklara sahibiz?

Welche Herausforderungen gibt es?

Çalışanlarınız için hangi terfi fırsatları mevcut?

Welche Herausforderungen gibt es?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In unseren wöchentlichen Meetings stellen wir immer die Frage: Welche Herausforderungen gibt es und wie können wir sie gemeinsam lösen?

Türkçe: Haftalık toplantılarımızda her zaman şu soruyu sorarız: Hangi zorluklar var ve bunları birlikte nasıl çözebiliriz?

Wie können wir die Zeit effizient nutzen?

Çalışma ortamını nasıl tanımlarsınız?

Wie können wir die Zeit effizient nutzen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der heutigen Besprechung sollten wir gemeinsam überlegen: Wie können wir die Zeit effizient nutzen?.

Türkçe: Bugünkü toplantıda birlikte şu konuyu düşünmeliyiz: Zamanı nasıl verimli kullanabiliriz?.

Was sind die wichtigsten Prioritäten?

Şirketinizde çatışmaların nasıl ele alındığına dair bir görüşünüz var mı?

Was sind die wichtigsten Prioritäten?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der Vorstandssitzung stellte der CEO die Frage: Was sind die wichtigsten Prioritäten für das kommende Geschäftsjahr?

Türkçe: Yönetim kurulu toplantısında CEO şu soruyu sordu: Gelecek iş yılı için en önemli öncelikler nelerdir?

Wie können wir die Ergebnisse messen?

Çalışanlarınıza hangi eğitim ve gelişim olanakları sunuluyor?

Wie können wir die Ergebnisse messen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um den Erfolg unseres Projekts zu beurteilen, fragte der Teamleiter: Wie können wir die Ergebnisse messen?

Türkçe: Projemizin başarısını değerlendirmek için takım lideri sordu: Sonuçları nasıl ölçebiliriz?

Was können wir tun, um die Umsetzung zu beschleunigen?

Bir işveren olarak kurum kültürünü nasıl tanımlarsınız?

Was können wir tun, um die Umsetzung zu beschleunigen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Fragen wir das Team: Was können wir tun, um die Umsetzung zu beschleunigen?

Türkçe: Takıma soralım: Uygulamayı hızlandırmak için ne yapabiliriz?

Wie können wir den Prozess optimieren?

Müşterilerle ilgilenirken beklentileriniz nelerdir?

Wie können wir den Prozess optimieren?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der nächsten Teamsitzung sollten wir die Frage Wie können wir den Prozess optimieren? ausführlich besprechen.

Türkçe: Bir sonraki ekip toplantısında Süreci nasıl optimize edebiliriz? sorusunu ayrıntılı bir şekilde tartışmalıyız.

Was sind die Risiken?

Moralinizi nasıl yükseltebileceğinize dair bir fikriniz var mı?

Was sind die Risiken?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Bevor wir mit dem Projekt fortfahren, sollten wir uns fragen: Was sind die Risiken?

Türkçe: Projeye devam etmeden önce kendimize şunu sormalıyız: Riskler nelerdir?

Wie können wir das Risiko minimieren?

Ne tür bir ekip çalışması bekleniyor?

Wie können wir das Risiko minimieren?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um auf dem Markt wettbewerbsfähig zu bleiben, fragen wir uns oft: Wie können wir das Risiko minimieren?

Türkçe: Piyasada rekabetçi kalabilmek için sık sık kendimize şunu sorarız: Risikoyu nasıl en aza indirebiliriz?

Wie können wir die Kommunikation verbessern?

İyileştirme için fikir ve öneriler nasıl sunuluyor?

Wie können wir die Kommunikation verbessern?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um Missverständnisse zu vermeiden, fragte der Teamleiter in der Besprechung: Wie können wir die Kommunikation verbessern?

Türkçe: Yanlış anlamaları önlemek adına ekip lideri toplantıda sordu: İletişimi nasıl iyileştirebiliriz?

Wie können wir die Produktivität steigern?

Yeni fikirler ve girişimler nasıl değerlendiriliyor?

Wie können wir die Produktivität steigern?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In unserem nächsten Meeting sollten wir diskutieren, Wie können wir die Produktivität steigern?.

Türkçe: Bir sonraki toplantımızda Üretkenliği nasıl artırabiliriz? konusunu tartışmalıyız.

Wie können wir die Qualität verbessern?

Çalışanlar ne tür geri bildirimler alıyor?

Wie können wir die Qualität verbessern?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Bei unserem nächsten Meeting sollten wir die Frage Wie können wir die Qualität verbessern? ausführlich diskutieren.

Türkçe: Bir sonraki toplantımızda Kaliteyi nasıl iyileştirebiliriz? sorusunu ayrıntılı bir şekilde tartışmalıyız.

Wie können wir den Prozess beschleunigen?

Çalışanlar yaptıkları iş için nasıl takdir ediliyor?

Wie können wir den Prozess beschleunigen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um den Markt schneller zu erreichen, fragte das Team: Wie können wir den Prozess beschleunigen?

Türkçe: Piyasaya daha hızlı ulaşmak için ekip şöyle sordu: Süreci nasıl hızlandırabiliriz?

Wie können wir die Effizienz verbessern?

Yeni çalışanlar nasıl değerlendirilir?

Wie können wir die Effizienz verbessern?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der heutigen Besprechung sollten wir uns auf die Frage Wie können wir die Effizienz verbessern? konzentrieren, um produktivere Arbeitsabläufe zu entwickeln.

Türkçe: Bugünkü toplantıda Verimliliği nasıl artırabiliriz? sorusuna odaklanmalıyız ki daha üretken iş süreçleri geliştirelim.

Welche Optionen haben wir?

Anlaşmazlıklar nasıl çözülür?

Welche Optionen haben wir?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Als unser Zug Verspätung hatte, fragte ich den Schaffner: Welche Optionen haben wir?

Türkçe: Trenimiz gecikince kondüktöre sordum: Hangi seçeneklerimiz var?

Wie können wir die Kommunikation optimieren?

Çalışanların güvenli bir çalışma ortamında çalışmaları nasıl sağlanıyor?

Wie können wir die Kommunikation optimieren?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um die Effizienz des Teams zu steigern, fragte der Projektleiter in der Besprechung: Wie können wir die Kommunikation optimieren?

Türkçe: Ekibin verimliliğini artırmak için proje yöneticisi toplantıda şöyle sordu: İletişimi nasıl optimize edebiliriz?

Wie können wir die Ergebnisse vorhersagen?

Personel arasındaki anlaşmazlıklar nasıl ele alınıyor?

Wie können wir die Ergebnisse vorhersagen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Angesichts der Komplexität des Problems, fragten sich die Forscher: Wie können wir die Ergebnisse vorhersagen?

Türkçe: Sorunun karmaşıklığı karşısında araştırmacılar kendilerine şu soruyu sordular: Sonuçları nasıl öngörebiliriz?

Wie können wir die Qualität sicherstellen?

Çalışanlar değişikliklerden nasıl haberdar edilir?

Wie können wir die Qualität sicherstellen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In unserer heutigen Besprechung werden wir die Frage Wie können wir die Qualität sicherstellen? ausführlich diskutieren.

Türkçe: Bugünkü toplantımızda Kaliteyi nasıl sağlayabiliriz? sorusunu ayrıntılı bir şekilde tartışacağız.

Was können wir tun, um die Zusammenarbeit zu verbessern?

Personel yeni gelişmeler hakkında nasıl bilgilendiriliyor?

Was können wir tun, um die Zusammenarbeit zu verbessern?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der heutigen Besprechung möchte ich die Frage stellen: Was können wir tun, um die Zusammenarbeit zu verbessern?

Türkçe: Bugünkü toplantıda şu soruyu gündeme getirmek istiyorum: İş birliğini nasıl geliştirebiliriz?

Wie können wir die Produktivität erhöhen?

Ne tür gelişim programları ve eğitim fırsatları sunuluyor?

Wie können wir die Produktivität erhöhen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der nächsten Besprechung sollten wir ausführlich diskutieren, wie können wir die Produktivität erhöhen.

Türkçe: Bir sonraki toplantıda, üretkenliği nasıl artırabileceğimizi ayrıntılı bir şekilde tartışmalıyız.

Wie können wir unsere Produkte verbessern?

Çalışanların güncel kalması nasıl sağlanıyor?

Wie können wir unsere Produkte verbessern?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um besser auf die Bedürfnisse unserer Kunden einzugehen, fragen wir uns: Wie können wir unsere Produkte verbessern?.

Türkçe: Müşterilerimizin ihtiyaçlarına daha iyi yanıt verebilmek için kendimize şu soruyu soruyoruz: Ürünlerimizi nasıl geliştirebiliriz?.

Wie können wir die Ressourcen effizienter nutzen?

İyileştirmeye yönelik fikir ve öneriler nasıl değerlendiriliyor ve uygulanıyor?

Wie können wir die Ressourcen effizienter nutzen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In einer Besprechung zur Nachhaltigkeitsstrategie des Unternehmens fragte der Geschäftsführer in die Runde: Wie können wir die Ressourcen effizienter nutzen?

Türkçe: Şirketin sürdürülebilirlik stratejisine ilişkin bir toplantıda genel müdür katılımcılara şu soruyu yöneltti: Kaynakları daha verimli nasıl kullanabiliriz?

Welche Technologien können wir einsetzen?

Çalışanlar ne tür destek ve terfi alıyor?

Welche Technologien können wir einsetzen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um unseren Produktionsprozess zu verbessern, müssen wir uns fragen: Welche Technologien können wir einsetzen?

Türkçe: Üretim sürecimizi geliştirmek için, Hangi teknolojileri kullanabiliriz? diye sormamız gerekiyor.

Wie können wir unseren Kundenservice verbessern?

Personel ve yöneticiler arasında ne tür bir iletişim gereklidir?

Wie können wir unseren Kundenservice verbessern?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um besser auf Kundenwünsche einzugehen, fragten wir: Wie können wir unseren Kundenservice verbessern?

Türkçe: Müşteri taleplerine daha iyi yanıt vermek için sorduk: Müşteri hizmetlerimizi nasıl geliştirebiliriz?

Wie können wir neue Ideen in unsere Arbeit einbringen?

Belirli bir pozisyona başvurmak için ne tür sertifikalar veya dereceler gereklidir?

Wie können wir neue Ideen in unsere Arbeit einbringen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der heutigen Teamsitzung sollten wir die Frage Wie können wir neue Ideen in unsere Arbeit einbringen? als Hauptdiskussionspunkt behandeln.

Türkçe: Bugünkü takım toplantısında Yeni fikirleri işimize nasıl dahil edebiliriz? sorusunu ana tartışma konusu olarak ele almalıyız.

Wie können wir unsere Leistung verbessern?

Yeni çalışanlar nasıl eğitiliyor?

Wie können wir unsere Leistung verbessern?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um konkurrenzfähig zu bleiben, fragten sich die Teammitglieder: Wie können wir unsere Leistung verbessern?

Türkçe: Rekabetçi kalmak için, takım üyeleri kendilerine şu soruyu sordular: Performansımızı nasıl geliştirebiliriz?

Wie können wir das Projekt besser verwalten?

İş hedefleri nasıl belirlenir ve ölçülür?

Wie können wir das Projekt besser verwalten?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um die Effizienz zu steigern, fragte der Teamleiter in der Besprechung: Wie können wir das Projekt besser verwalten?

Türkçe: Verimliliği artırmak için, ekip lideri toplantıda Projeyi nasıl daha iyi yönetebiliriz? diye sordu.

Welche Kompetenzen haben wir?

Ne tür bir ekip çalışması bekleniyor?

Welche Kompetenzen haben wir?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der heutigen Sitzung sollten wir uns fragen: Welche Kompetenzen haben wir? um unsere Teamleistung zu verbessern.

Türkçe: Bugünkü toplantıda şu soruyu sormalıyız: Hangi yetkinliklere sahibiz? bunu, ekip performansımızı artırmak için yapmalıyız.

Welche Strategien können wir anwenden?

Yeni fikirler ve girişimler nasıl destekleniyor?

Welche Strategien können wir anwenden?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um unsere Effizienz zu steigern, fragte der Manager während des Meetings: Welche Strategien können wir anwenden?

Türkçe: Verimliliğimizi artırmak için müdür toplantı sırasında sordu: Hangi stratejileri uygulayabiliriz?

Was sind die wichtigsten Ergebnisse?

Çalışanlar ne tür geri bildirimler alıyor?

Was sind die wichtigsten Ergebnisse?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Bei der Präsentation fragte der Geschäftsführer: Was sind die wichtigsten Ergebnisse dieser Studie?

Türkçe: Sunum sırasında genel müdür şöyle sordu: Bu çalışmanın en önemli sonuçları nelerdir?

Welche Herausforderungen müssen wir angehen?

Çalışanlar yaptıkları iş için nasıl takdir ediliyor?

Welche Herausforderungen müssen wir angehen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um zukunftsfähig zu bleiben, lautet die zentrale Frage: Welche Herausforderungen müssen wir angehen?

Türkçe: Gelecekte de başarılı olabilmek için merkezi soru şu olmalı: Hangi zorluklarla yüzleşmeliyiz?

Wie können wir unsere Fähigkeiten verbessern?

Yeni çalışanlar nasıl değerlendirilir?

Wie können wir unsere Fähigkeiten verbessern?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um im beruflichen Umfeld wettbewerbsfähiger zu sein, fragen wir uns oft: Wie können wir unsere Fähigkeiten verbessern?.

Türkçe: Mesleki alanda daha rekabetçi olabilmek için sık sık şu soruyu sorarız: Yeteneklerimizi nasıl geliştirebiliriz?.

Wie können wir unser Wissen weitergeben?

Meslektaşlarınızla ilişkilerinizde beklentileriniz nelerdir?

Wie können wir unser Wissen weitergeben?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um zukünftige Generationen zu stärken, fragen wir uns oft: Wie können wir unser Wissen weitergeben?

Türkçe: Gelecek nesilleri güçlendirmek için sık sık kendimize şu soruyu sorarız: Bilgimizi nasıl aktarabiliriz?

Wie können wir die Prozesse optimieren?

Anlaşmazlıklar nasıl çözülür?

Wie können wir die Prozesse optimieren?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Bei unserem nächsten Teammeeting sollten wir diskutieren, Wie können wir die Prozesse optimieren?.

Türkçe: Bir sonraki ekip toplantımızda Süreçleri nasıl optimize edebiliriz? konusunu tartışmalıyız.

Wie können wir unsere Prozesse verbessern?

Personel ne tür destek ve koçluk alıyor?

Wie können wir unsere Prozesse verbessern?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um wettbewerbsfähig zu bleiben, fragte der Geschäftsführer während der Teamsitzung: Wie können wir unsere Prozesse verbessern?

Türkçe: Rekabet gücünü koruyabilmek için, işletme yöneticisi ekip toplantısında şunu sordu: Süreçlerimizi nasıl iyileştirebiliriz?

Wie können wir den Wettbewerb schlagen?

Çalışanlar yeni gelişmeler hakkında nasıl bilgilendiriliyor?

Wie können wir den Wettbewerb schlagen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Unser Team traf sich zu einem Strategietreffen und die zentrale Frage war: Wie können wir den Wettbewerb schlagen?.

Türkçe: Ekibimiz bir strateji toplantısı için bir araya geldi ve ana konu şuydu: Rekabeti nasıl yenebiliriz?.

Welche Ressourcen benötigen wir?

Çalışanlar değişikliklerden nasıl haberdar edilir?

Welche Ressourcen benötigen wir?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Beim Planen des neuen Projekts fragte der Manager: Welche Ressourcen benötigen wir?

Türkçe: Yeni projeyi planlarken müdür şu soruyu sordu: Hangi kaynaklara ihtiyacımız var?

Wie können wir die Produktqualität verbessern?

İyileştirmeye yönelik fikir ve öneriler nasıl değerlendiriliyor ve uygulanıyor?

Wie können wir die Produktqualität verbessern?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der letzten Teamversammlung diskutierten wir intensiv darüber, Wie können wir die Produktqualität verbessern?.

Türkçe: Son ekip toplantısında yoğun bir şekilde Ürün kalitesini nasıl iyileştirebiliriz? konusu üzerinde tartıştık.

Welche Trends müssen wir beachten?

Yeni fikirler ve girişimler nasıl destekleniyor ve teşvik ediliyor?

Welche Trends müssen wir beachten?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der schnelllebigen Modeindustrie fragen sich Designer oft: Welche Trends müssen wir beachten?

Türkçe: Hızla değişen moda endüstrisinde tasarımcılar sık sık kendilerine şu soruyu sorar: Hangi trendlere dikkat etmeliyiz?

Wie können wir neue Möglichkeiten nutzen?

Personel arasındaki anlaşmazlıklar nasıl çözülüyor?

Wie können wir neue Möglichkeiten nutzen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um unsere Geschäftsziele zu erreichen, fragte der Vorstand: Wie können wir neue Möglichkeiten nutzen?

Türkçe: İş hedeflerimize ulaşmak için yönetim kurulu sordu: Yeni fırsatları nasıl değerlendirebiliriz?

Wie können wir unsere Leistung steigern?

Çalışanlar başarılarından dolayı nasıl takdir ediliyor?

Wie können wir unsere Leistung steigern?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um konkurrenzfähig zu bleiben, fragte der Manager sein Team: Wie können wir unsere Leistung steigern?

Türkçe: Rekabetçi kalmak için müdür ekibine şöyle bir soru yöneltti: Performansımızı nasıl arttırabiliriz?

Wie können wir eine höhere Effizienz erzielen?

Bireyler başarıları için nasıl ödüllendiriliyor?

Wie können wir eine höhere Effizienz erzielen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um unsere Projektziele zu erreichen, fragte der Teamleiter in der Besprechung: Wie können wir eine höhere Effizienz erzielen?

Türkçe: Projekt hedeflerimize ulaşmak için, ekip lideri toplantıda Daha yüksek verimlilik nasıl sağlanabilir? diye sordu.

Können Sie mir etwas über Ihre Gehaltsvorstellungen erzählen?

Bana maaş beklentileriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Können Sie mir etwas über Ihre Gehaltsvorstellungen erzählen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Im Vorstellungsgespräch fragte der Personalchef: Können Sie mir etwas über Ihre Gehaltsvorstellungen erzählen?

Türkçe: Mülakatta insan kaynakları müdürü sordu: Maaş beklentileriniz hakkında bana biraz bilgi verebilir misiniz?

Was ist Ihre Auffassung über flexible Arbeitszeiten?

Esnek çalışma saatleri hakkındaki görüşünüz nedir?

Was ist Ihre Auffassung über flexible Arbeitszeiten?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Als neue Personalchefin fragte ich das Team: Was ist Ihre Auffassung über flexible Arbeitszeiten?

Türkçe: Yeni İK şefi olarak ekibe sordum: Esnek çalışma saatleri hakkındaki görüşleriniz nedir?

Können Sie mir einige Einzelheiten über Ihre Zusatzleistungen erzählen?

Bana ek hizmetleriniz hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?

Können Sie mir einige Einzelheiten über Ihre Zusatzleistungen erzählen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Als ich das Vorstellungsgespräch bei der neuen Firma hatte, fragte ich den Personalleiter: Können Sie mir einige Einzelheiten über Ihre Zusatzleistungen erzählen?

Türkçe: Yeni şirkette iş görüşmesi yaptığımda personel müdürüne, Bana ekstra sağladığınız avantajlar hakkında bazı detaylar verebilir misiniz? diye sordum.

Wie würden Sie den Kommunikationsstil beschreiben, der in Ihrem Unternehmen angewendet wird?

Şirketinizde kullanılan iletişim tarzını nasıl tanımlarsınız?

Wie würden Sie den Kommunikationsstil beschreiben, der in Ihrem Unternehmen angewendet wird?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In einem Mitarbeitergespräch könnte die Frage aufkommen: Wie würden Sie den Kommunikationsstil beschreiben, der in Ihrem Unternehmen angewendet wird?.

Türkçe: Bir çalışan görüşmesinde şu soru gündeme gelebilir: Şirketinizde uygulanan iletişim tarzını nasıl tanımlarsınız?.

Können Sie mir einige Informationen über Ihre Karriereentwicklungsmöglichkeiten geben?

Bana kariyer gelişim fırsatlarınız hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?

Können Sie mir einige Informationen über Ihre Karriereentwicklungsmöglichkeiten geben?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Beim Vorstellungsgespräch fragte der Bewerber: Können Sie mir einige Informationen über Ihre Karriereentwicklungsmöglichkeiten geben?

Türkçe: Mülakatta aday sordu: Bana kariyer gelişim olanaklarınız hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?

Haben Sie eine Auffassung darüber, wie der Umgang mit Konflikten in Ihrem Unternehmen geregelt wird?

Şirketinizde çatışmaların nasıl ele alındığına dair bir görüşünüz var mı?

Haben Sie eine Auffassung darüber, wie der Umgang mit Konflikten in Ihrem Unternehmen geregelt wird?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Als neuer Mitarbeiter stellte er in der Besprechung die Frage: Haben Sie eine Auffassung darüber, wie der Umgang mit Konflikten in Ihrem Unternehmen geregelt wird?

Türkçe: Yeni bir çalışan olarak toplantıda şu soruyu sordu: Şirketinizde çatışmaların yönetimi konusunda belirli bir yaklaşımınız var mı?

Wie würden Sie die Unternehmenskultur als Arbeitgeber beschreiben?

Bir işveren olarak kurum kültürünü nasıl tanımlarsınız?

Wie würden Sie die Unternehmenskultur als Arbeitgeber beschreiben?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In einem Bewerbungsgespräch könnte die Frage gestellt werden: Wie würden Sie die Unternehmenskultur als Arbeitgeber beschreiben?

Türkçe: Bir iş görüşmesinde, Şirket kültürünü işveren olarak nasıl tanımlarsınız? şeklinde bir soru sorulabilir.

Haben Sie eine Auffassung darüber, wie Mitarbeiter für ihre Leistungen belohnt werden?

Çalışanların performansları için nasıl ödüllendirildikleri konusunda bir görüşünüz var mı?

Haben Sie eine Auffassung darüber, wie Mitarbeiter für ihre Leistungen belohnt werden?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In unserem letzten Meeting fragte der Geschäftsführer: Haben Sie eine Auffassung darüber, wie Mitarbeiter für ihre Leistungen belohnt werden?.

Türkçe: Son toplantımızda genel müdür sordu: Çalışanların performansları için nasıl bir ödüllendirme anlayışınız var?

Wie werden die Leistungen der Mitarbeiter überwacht?

Personel performansı nasıl izleniyor?

Wie werden die Leistungen der Mitarbeiter überwacht?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In unserem Unternehmen haben wir ein System implementiert, um zu fragen: Wie werden die Leistungen der Mitarbeiter überwacht?, damit wir sicherstellen können, dass jeder seine Ziele erreicht.

Türkçe: Şirketimizde, herkesin hedeflerine ulaşıp ulaşmadığını doğrulayabilmek için Çalışanların performansları nasıl izlenir? sorusunu sorabilmek adına bir sistem uyguladık.

Wie werden die Mitarbeiter über Änderungen benachrichtigt?

Çalışanlar değişikliklerden nasıl haberdar edilir?

Wie werden die Mitarbeiter über Änderungen benachrichtigt?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Im Rahmen des internen Kommunikationsprozesses stellt sich oft die Frage: Wie werden die Mitarbeiter über Änderungen benachrichtigt?.

Türkçe: İç iletişim süreci çerçevesinde sıkça sorulan bir soru şudur: Çalışanlar değişiklikler hakkında nasıl bilgilendirilir?.

Wie werden die Mitarbeiter über neue Entwicklungen informiert?

Personel yeni gelişmeler hakkında nasıl bilgilendiriliyor?

Wie werden die Mitarbeiter über neue Entwicklungen informiert?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um zu gewährleisten, dass alle auf dem aktuellen Stand bleiben, fragte der neue Teamleiter während des Meetings: Wie werden die Mitarbeiter über neue Entwicklungen informiert?

Türkçe: Herkesin güncel bilgilerle donatılmasını sağlamak amacıyla, yeni takım lideri toplantı sırasında sordu: Çalışanlar yeni gelişmeler hakkında nasıl bilgilendiriliyor?

Wie werden neue Ideen und Initiativen unterstützt?

Yeni fikirler ve girişimler nasıl destekleniyor?

Wie werden neue Ideen und Initiativen unterstützt?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In unserer Gemeinde ist es üblich, ein Brainstorming-Meeting abzuhalten, bei dem gefragt wird: Wie werden neue Ideen und Initiativen unterstützt? um sicherzustellen, dass Kreativität gefördert wird.

Türkçe: Topluluğumuzda, yeni fikirlerin ve girişimlerin nasıl destekleneceğine dair Yaratıcılığın teşvik edilmesini sağlamak için bir fırtına toplantısı yapmak alışılmış bir durumdur.

Wie werden Mitarbeiter über neue Entwicklungen informiert?

Çalışanlar yeni gelişmeler hakkında nasıl bilgilendiriliyor?

Wie werden Mitarbeiter über neue Entwicklungen informiert?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In unserem Unternehmen stellt sich oft die Frage: Wie werden Mitarbeiter über neue Entwicklungen informiert?, weshalb wir ein wöchentliches Newsletter-System eingeführt haben.

Türkçe: Şirketimizde sıkça Çalışanlar yeni gelişmelerden nasıl haberdar edilir? sorusu gündeme gelmektedir, bu yüzden haftalık bir bülten sistemi başlattık.

Wie können wir unsere Zusammenarbeit verbessern?

Esnek çalışma saatleri hakkındaki görüşünüz nedir?

Wie können wir unsere Zusammenarbeit verbessern?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Bei unserem nächsten Meeting sollten wir die Frage Wie können wir unsere Zusammenarbeit verbessern? ausführlich diskutieren.

Türkçe: Bir sonraki toplantımızda İşbirliğimizi nasıl geliştirebiliriz? sorusunu ayrıntılı bir şekilde tartışmalıyız.

Welche Ideen haben Sie?

Tatiller açısından beklentileriniz nelerdir?

Welche Ideen haben Sie?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Welche Ideen haben Sie? fragte der Chef während der Brainstorming-Sitzung.

Türkçe: Hangi fikirleriniz var? diye sordu şef, beyin fırtınası toplantısı sırasında.

Wie lange wird es dauern?

Çalışanlar ve yöneticiler arasındaki ilişkilerin nasıl olması gerektiğine dair bir görüşünüz var mı?

Wie lange wird es dauern?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Kannst du mir sagen, wie lange es dauern wird, das Auto zu reparieren?

Türkçe: Bana arabayı tamir etmenin ne kadar süreceğini söyleyebilir misin?

Welche Werkzeuge können wir nutzen?

Hizmetler nasıl gözden geçiriliyor?

Welche Werkzeuge können wir nutzen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um das Problem zu beheben, müssen wir uns fragen: Welche Werkzeuge können wir nutzen?

Türkçe: Sorunu çözmek için kendimize şu soruyu sormalıyız: Hangi araçları kullanabiliriz?

Wie können wir neue Märkte erschließen?

Tüm çalışanların karar alma sürecine dahil olması nasıl sağlanıyor?

Wie können wir neue Märkte erschließen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Auf der letzten Konferenz fragte der CEO: Wie können wir neue Märkte erschließen?

Türkçe: Son konferansta CEO sordu: Yeni pazarları nasıl açabiliriz?

Was sind die Vorteile des Vorschlags?

Kurum kültürünü nasıl tanımlarsınız?

Was sind die Vorteile des Vorschlags?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Beim Treffen heute Nachmittag möchte ich gerne diskutieren, was sind die Vorteile des Vorschlags zur Arbeitszeitverkürzung.

Türkçe: Bugün öğleden sonra yapılacak toplantıda, iş saatlerinin kısaltılması teklifinin avantajlarını tartışmak istiyorum.

Welche Konsequenzen hat diese Entscheidung?

Çalışanların performansları için nasıl ödüllendirildikleri konusunda bir görüşünüz var mı?

Welche Konsequenzen hat diese Entscheidung?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Bevor wir fortfahren, müssen wir uns fragen: Welche Konsequenzen hat diese Entscheidung?

Türkçe: Devam etmeden önce kendimize şu soruyu sormalıyız: Bu kararın ne gibi sonuçları olacak?

Wie können wir besser kooperieren?

Bağlılık ve katılım açısından beklentileriniz nelerdir?

Wie können wir besser kooperieren?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um unsere gemeinsamen Ziele zu erreichen, fragte der Teamleiter in der Besprechung: Wie können wir besser kooperieren?

Türkçe: Ortak hedeflerimize ulaşmak için ekip lideri toplantıda Nasıl daha iyi iş birliği yapabiliriz? diye sordu.

Was sollte unsere nächste Schritte sein?

Personel performansı nasıl izleniyor?

Was sollte unsere nächste Schritte sein?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Angesichts der unerwarteten Entwicklungen im Projekt, fragte der Manager in der Besprechung: Was sollte unsere nächste Schritte sein?

Türkçe: Projekteki beklenmedik gelişmeler karşısında, müdür toplantıda sordu: Bir sonraki adımlarımız ne olmalı?

Wie können wir das Budget einhalten?

Şirketi etkileyen kararlar nasıl alınıyor?

Wie können wir das Budget einhalten?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um das Projekt erfolgreich abzuschließen, müssen wir uns regelmäßig fragen: Wie können wir das Budget einhalten?

Türkçe: Proje başarılı bir şekilde tamamlanabilsin diye düzenli olarak kendimize şu soruyu sormalıyız: Bütçeyi nasıl koruyabiliriz?

Welche Kompromisse werden wir eingehen müssen?

Tüm çalışanların karar alma sürecine dahil olması nasıl sağlanıyor?

Welche Kompromisse werden wir eingehen müssen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In den kommenden Verhandlungen stellt sich die Frage: Welche Kompromisse werden wir eingehen müssen?

Türkçe: Önümüzdeki müzakerelerde şu soru ortaya çıkıyor: Hangi ödünleri vermek zorunda kalacağız?

Was sind die wichtigsten Erkenntnisse?

Yeni çalışanlar nasıl eğitiliyor?

Was sind die wichtigsten Erkenntnisse?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Nach der Analyse der gesammelten Daten fragte der Forscher: Was sind die wichtigsten Erkenntnisse?

Türkçe: Toplanan verilerin analizinden sonra araştırmacı şu soruyu sordu: En önemli bulgular nelerdir?

Wie können wir das Projekt erfolgreich abschließen?

Personel performansı nasıl değerlendirilecek?

Wie können wir das Projekt erfolgreich abschließen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um sicherzustellen, dass alle Anforderungen erfüllt sind, fragte der Teamleiter während der Besprechung: Wie können wir das Projekt erfolgreich abschließen?

Türkçe: Tüm gereksinimlerin karşılandığından emin olmak için, takım lideri toplantı sırasında şu soruyu sordu: Projeyi başarıyla nasıl tamamlayabiliriz?

Welche Möglichkeiten haben wir, um schneller voranzukommen?

Personel ne tür destek ve koçluk alıyor?

Welche Möglichkeiten haben wir, um schneller voranzukommen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Auf der Teamkonferenz fragte Jonas: Welche Möglichkeiten haben wir, um schneller voranzukommen?

Türkçe: Takım konferansında Jonas şöyle sordu: Daha hızlı ilerlemek için hangi imkanlara sahibiz?

Wie können wir unser Netzwerk erweitern?

Personel arasındaki anlaşmazlıklar nasıl çözülüyor?

Wie können wir unser Netzwerk erweitern?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Bei dem kommenden Unternehmertreffen sollten wir diskutieren, wie können wir unser Netzwerk erweitern.

Türkçe: Yaklaşan girişimci toplantısında, ağımızı nasıl genişletebileceğimizi tartışmalıyız.

Wie können wir unser Team effektiver machen?

Tüm çalışanların karar alma sürecine dahil olması nasıl sağlanıyor?

Wie können wir unser Team effektiver machen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der heutigen Besprechung sollten wir die Frage Wie können wir unser Team effektiver machen? als Hauptthema behandeln.

Türkçe: Bugünkü toplantıda Takımımızı nasıl daha etkili hale getirebiliriz? sorusunu ana tema olarak ele almalıyız.

Welche Ziele müssen wir erreichen?

Meslektaşlarınızla ilişkilerinizde beklentileriniz nelerdir?

Welche Ziele müssen wir erreichen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der kommenden Besprechung sollten wir konkret besprechen, welche Ziele müssen wir erreichen, um das Projekt erfolgreich abzuschließen.

Türkçe: Önümüzdeki toplantıda projeyi başarıyla tamamlamak için hangi hedeflere ulaşmamız gerektiğini somut bir şekilde görüşmeliyiz.

Wie können wir die Zufriedenheit der Kunden erhöhen?

Şirketi etkileyen kararlar nasıl alınıyor?

Wie können wir die Zufriedenheit der Kunden erhöhen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In unserem nächsten Meeting sollten wir strategische Punkte diskutieren, wie wir die Zufriedenheit der Kunden erhöhen können.

Türkçe: Bir sonraki toplantımızda, müşteri memnuniyetini nasıl artırabileceğimize dair stratejik noktaları tartışmalıyız.

Wie können wir uns strategisch positionieren?

Ne tür bir eğitim ve öğretim sunuluyor?

Wie können wir uns strategisch positionieren?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der heutigen Geschäftswelt ist es wichtig zu fragen: Wie können wir uns strategisch positionieren, um Wettbewerbsvorteile zu erzielen?

Türkçe: Günümüz iş dünyasında önemli olan soru şudur: Stratejik olarak nasıl konumlanabiliriz ki rekabet avantajları elde edebiliriz?

Welche Ideen haben Sie, um Kosten zu sparen?

Çalışanların en son gelişmelerden ve teknolojilerden haberdar olması nasıl sağlanıyor?

Welche Ideen haben Sie, um Kosten zu sparen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Im Rahmen der Budgetbesprechung fragte der Geschäftsführer sein Team: Welche Ideen haben Sie, um Kosten zu sparen?

Türkçe: Bütçe görüşmeleri sırasında genel müdür ekibine şöyle sordu: Maliyetleri azaltmak için hangi fikirleriniz var?

Wie können wir das Projekt schneller abschließen?

Bireyler başarıları için nasıl ödüllendiriliyor?

Wie können wir das Projekt schneller abschließen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der heutigen Besprechung wurde vorrangig die Frage Wie können wir das Projekt schneller abschließen? diskutiert.

Türkçe: Bugünkü toplantıda öncelikli olarak Projeyi nasıl daha hızlı tamamlayabiliriz? sorusu tartışıldı.

Welche Kriterien müssen wir berücksichtigen?

Yeni fikirler ve girişimler nasıl destekleniyor ve teşvik ediliyor?

Welche Kriterien müssen wir berücksichtigen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Bevor wir eine Entscheidung treffen, sollten wir fragen: Welche Kriterien müssen wir berücksichtigen?

Türkçe: Bir karar vermeden önce sormalıyız: Hangi kriterleri göz önünde bulundurmalıyız?

Wie können wir neue Marktchancen nutzen?

Çalışanların en son gelişmelerden ve teknolojilerden haberdar olması nasıl sağlanıyor?

Wie können wir neue Marktchancen nutzen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der heutigen Besprechung sollten wir uns auf die Frage konzentrieren: Wie können wir neue Marktchancen nutzen?

Türkçe: Bugünkü toplantıda odaklanmamız gereken soru şu olmalı: Yeni pazar fırsatlarından nasıl yararlanabiliriz?

Wie können wir eine bessere Zusammenarbeit erreichen?

Bağlılık ve katılım açısından beklentileriniz nelerdir?

Wie können wir eine bessere Zusammenarbeit erreichen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um die Teamleistung zu optimieren, fragte der Projektleiter in der Besprechung: Wie können wir eine bessere Zusammenarbeit erreichen?

Türkçe: Takım performansını optimize etmek için proje lideri toplantıda sordu: Daha iyi bir iş birliği nasıl sağlayabiliriz?

Wie können wir unsere Arbeit effizienter gestalten?

Çalışanların sorumluluklarını yerine getirmeleri nasıl sağlanıyor?

Wie können wir unsere Arbeit effizienter gestalten?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um unsere Produktivität zu steigern, sollten wir regelmäßig Meetings abhalten, bei denen wir gemeinsam diskutieren, wie können wir unsere Arbeit effizienter gestalten?

Türkçe: Üretkenliğimizi artırmak için düzenli toplantılar yapmalı ve nasıl daha verimli çalışabileceğimizi birlikte tartışmalıyız.

Welche Kompetenzen benötigen wir?

Çalışanların güvenli bir çalışma ortamında çalışmaları nasıl sağlanıyor?

Welche Kompetenzen benötigen wir?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um die Projekterfolge zu sichern, müssen wir uns fragen: Welche Kompetenzen benötigen wir?

Türkçe: Projekterfolge'yi garanti altına almak için şu soruyu sormamız gerekiyor: Hangi yetkinliklere ihtiyacımız var?

Wie können wir unsere Produkte optimieren?

Bireyler başarıları için nasıl ödüllendiriliyor?

Wie können wir unsere Produkte optimieren?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Um unseren Marktanteil zu erhöhen, fragte der Geschäftsführer in der Teamsitzung: Wie können wir unsere Produkte optimieren?

Türkçe: Pazar payımızı arttırmak için ekip toplantısında genel müdür şöyle sordu: Ürünlerimizi nasıl iyileştirebiliriz?

Wie können wir neue Ideen entwickeln?

Çalışanların güncel kalması nasıl sağlanıyor?

Wie können wir neue Ideen entwickeln?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der nächsten Teamsitzung sollten wir uns darauf konzentrieren, die Frage Wie können wir neue Ideen entwickeln? zu beantworten.

Türkçe: Bir sonraki ekip toplantısında Yeni fikirler nasıl geliştirilebilir? sorusuna cevap bulmaya odaklanmalıyız.

Wie können wir neue Kunden gewinnen?

Şirketi etkileyen kararlar nasıl alınıyor?

Wie können wir neue Kunden gewinnen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: Wir sollten ein Brainstorming-Meeting abhalten, um kreative Ansätze zu diskutieren, wie wir neue Kunden gewinnen können.

Türkçe: Yeni müşteriler nasıl kazanabiliriz konusunda yaratıcı yaklaşımları tartışmak için bir beyin fırtınası toplantısı yapmalıyız.

Wie können wir unsere Marke stärken?

Çalışanların en son gelişmelerden ve teknolojilerden haberdar olması nasıl sağlanıyor?

Wie können wir unsere Marke stärken?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In einem Teammeeting stellte der Leiter der Marketingabteilung die Frage: Wie können wir unsere Marke stärken, um unsere Marktposition zu verbessern?

Türkçe: Bir ekip toplantısında pazarlama departmanı lideri şu soruyu sordu: Markamızı güçlendirmek ve piyasadaki konumumuzu iyileştirmek için ne yapabiliriz?

Wie können wir unsere Prozesse vereinfachen?

Personel ve yöneticiler arasında ne tür bir iletişim gereklidir?

Wie können wir unsere Prozesse vereinfachen?0:00 / 0:00

Örnek Diyalog: In der heutigen Besprechung sollten wir uns darauf konzentrieren zu diskutieren: Wie können wir unsere Prozesse vereinfachen?

Türkçe: Bugünkü toplantıda üzerinde yoğunlaşmamız gereken konu şu olmalı: Proseslerimizi nasıl basitleştirebiliriz?