AnasayfaBlogDaguerreotype: Fotoğrafçılıkta Tarihi Buluş
Fotoğrafçılık

Daguerreotype: Fotoğrafçılıkta Tarihi Buluş

09 Ocak 2020
Bu siyah beyaz fotoğraf, en büyüğü taştan bir kadın heykeli olmak üzere bir grup heykeli tasvir ediyor. Kadının sağında, muhtemelen bir odada bulunan bir grup hayvan görülüyor. Resmin sol üst köşesinde dokuma bir sepetin yakın çekimi yer alıyor. Fotoğrafın ortasında, bir heykel tarafından çevrelenmiş bir adamın yüzünün yakın çekimi yer alıyor. Adamın yüzünün sağında siyah beyaz bir kedi fotoğrafı var. Daha sağda bir başka heykelin yakın çekimi yer alıyor. Sol alt köşede bir insanın kafasının yakın çekimi var. Bunun sağında, arka planda kadın heykeli olmak üzere bir çift melek figürünün siyah beyaz fotoğrafı yer alıyor. Sonuç olarak, bu görüntü zamanın bir anının çarpıcı bir enstantanesi ve heykellerdeki detaylar dikkat çekici.
KonuAçıklamaEk Bilgi
Daguerreotype Teknolojisinin Bulunuşu9 Ocak 1839 tarihinde bu teknoloji Fransız Bilimler Akademisi tarafından duyuruldu. Buluş, adını mucidi olan Fransız sanatçı ve kimyacı Louis Jacques Mande Daguerre’den almıştır.
Daguerreotype Nedir?Gümüş ve bakır karışımı bir plaka üzerine cıva buharı yardımıyla aktarılan gerçek görüntülerdir.Çalışma oldukça zahmetli olmasına rağmen günümüzde hala sanatsal çalışmalarda kullanılmaktadır.
Daguerreotype Teknolojisinin İlk Kullanımı1839 yılında patent hakları tanımlandı ve genel kullanıma sunuldu.Aynı yıl içerisinde Fransız hükümeti, tekniklerin tüm dünyada ücretsiz olarak kullanılabilmesini sağladı.
Daguerreotype StüdyolarıAvrupa ve Amerika'da stüdyolar kuruldu ve fotoğrafçılık ticari bir form kazandı.Stüdyolar genellikle binaların çatı katında yer aldı, ışığın yumuşak geçişi sağlanmak için şeffaf çatı kaplamaları ve perdeler kullanıldı.
Daguerreotype Tekniklerinin KeşfiGümüş iyodürün ışığa karşı olan duyarlılığı, cıva buharı ile görüntüyü netleştirme, tuz ve su ile görüntüyü sabitleme.Daguerreotype’da pozlama süresi, haliograph teknolojisindeki 8 saatten bu teknikte yarım saate indi.
Niepce ve Daguerre İşbirliğiNicephore Niepce ve Louis Jacques Mande Daguerre birlikte haliograph tekniğini geliştirdi.Niepce'nin vefatı sonucu Daguerre, tek başına çalışmalarına devam etmiştir.
Portre ÇekimiDaguerreotype teknolojisi, başlangıçta özellikle portre çekimlerinde kullanıldı.Daguerreotype portreler, geleneksel boyama portrelere kıyasla daha ucuz ve yenilikçi bir seçenekti.
Daguerreotype Teknolojisi ve Fotoğraf MakinesiDaguerreotype teknolojisi, Charles Chevalier tarafından icat edilen ilk fotografik optik lens ile birleştirildi.Bu birleşim sayesinde, fotoğrafçılık süreci adından söz ettirmeye başladı.
Haliograph TekniğiBu teknik Nicephore Niepce tarafından geliştirildi ve 1827'de ilk fotoğraf çekildi.Haliograph tekniği, görüntünün net olmaması ve başka kopyasının alınamaması nedeniyle popüler olmadı.
Fotoğrafçılığın Doğuşu1839 yılı, fotoğrafçılığın resmi doğum yılı olarak kabul edildi.Bu tarihten itibaren fotoğrafçılık bir sanat ve meslek olma yoluna girdi.

Tarihte bugün 9 Ocak 1839 fotoğrafçılık sanatı için büyük bir adımdır. Fransız Bilimler Akademisi Daguerreotype isimli fotoğrafçılık tekniğini duyurmuş, bu tarihten itibaren fotoğrafa bakış açısı değişmiş ve fotoğrafçılık bir sanat ve meslek olma yolunda büyük bir adım atmıştır. Tüm dünyaya tanıtılan bu teknik, halkın da ilgisini çeken sayılı icatlardan biri olmuştur.

Bu ilginin sebebi ise halkın gerçek anlamda fotoğraf ile tanışmasıdır. Adını mucidi olan Fransız sanatçı ve kimyacı Louis Jacques Mande Daguerre’dan almıştır. Oldukça zahmetli olan daguerreotype tekniği günümüzde hala sanatsal çalışmalarda kullanılmaktadır. Bugün telefonlarımızla dahi saniyede çekebildiğimiz fotoğrafın başlangıç noktalarından en önemli adımı oluşturan Daguerreotype nasıl ortaya çıkmış ve neredeyse 2 asır önce tarihte bugün Fransa’dan dünyaya duyurulmasıyla nasıl yol almıştır? Yazının devamında.

Daguerreotype Nedir? Nasıl Ortaya Çıkmıştır?

Bu tarihi buluşun ortaya çıkış hikayesine geçmeden önce daguerreotype nedir? genel bir tanımını yapalım. Daguerreotype en basit haliyle gümüş ve bakır karışımı bir plaka üzerine cıva buharı yardımıyla aktarılan gerçek görüntüdür. 1800’lü yılların başlarında dünya üzerinde pek çok yerde farklı kimyasallarla bir zemin üzerinde kalıcı görüntü aktarmak için çeşitli çalışmalar yapılıyordu. 1820’lerde bunu başaran ve ilk kalıcı fotoğraf görüntüsünü elde eden isim Fransız Nicephore Niepce idi. Taşbaskı alanında çalışmalar yapan Niepce 1827 yazında bitüm adı verilen bir kimyasallar kapladığı levhayı karanlık bir kutunun içinde evinin güneş alan penceresine bakan bir yere koydu.

Ardından yaklaşık 8 saat kadar üzerine ışık verdi. Fotoğrafçılıkta pozlama olarak adlandırılan bu çalışma sonucu penceresinden görünen manzarayı bulanık da olsa levhaya aktarmayı başardı. Nicephore Niepce bu çalışmasına “güneş çizimi” anlamına gelen haliograph adını verdi. İlk fotoğraf olarak tarihe geçen bu görüntüde bir evin çatısı üzerindeki güvercin yuvası bulunuyordu. Ancak bu çalışma çok uzun sürede olması, görüntünün net olmaması ve başka kopyasının alınamamasına bağlı olarak fazla rağbet görmedi.

Bu noktadan sonra Niepce’nin yolu Daguerreotype’yi keşfeden Louis Jacques Mande Daguerre ile kesişti. Haliograph tekniğini geliştirmek için bir araya gelen bu iki isimden Niepce’nin 1833 yılındaki vefatı sonucu Daguerrre çalışmalarına tek başına devam etmiş 1837 yılında kendi isminden yola çıkarak Daguerreotype adıyla yeni bir teknik bulmuştur.

Daguerre’nin bu konudaki keşifleri gümüş iyodürün ışığa karşı olan duyarlılığı, cıva buharı ile görüntüyü netleştirebilme, tuz ve su ile görüntüyü sabitleyebilmektir. Bu üçü bir araya geldiğinde Daguerreotype’i oluşturdu. Haliograph’da 8 saat süren pozlama süresi bu teknikle yarım saate indi. Ayrıca görüntü netliği açısından hayranlık uyandıracak bir görüntü kalitesi vardı ve fotoğraf çoğaltılabiliyordu. Aynı dönemlerde Charles Chevalier tarafından icat edilen ilk fotografik optik lens ile birleştirilen bu çalışma ile fotoğrafçılık süreci adından söz ettirmeye başlamıştır.

Dünyada Daguerreotype Stüdyoları

9 Ocak 1839 yılında Fransız Bilimler Akademisi tarafından patent hakları tanımlanan ve daguerreotype ismiyle tüm dünyaya duyurulan bu işlem, kısa sürede yankı buldu. Fransız hükümetinin aynı yıl içerisinde Daguerreotype’nin tüm dünyada ücretsiz olarak kullanılabileceğini açıklaması ise fotoğrafçılığın bir meslek ve sanat olarak yayılmasını sağladı. 1839 yılı fotoğrafçılığın resmi doğum yılı olarak kabul edildi. Öncelikle portreler için kullanıldı. Bu çalışma öncesine kadar yetenekli ressamların tuvallerine yansıyan zengin kesimlerin portreleri yerini 1839 ve sonrasında gümüş levhalar üzerine aktarılan fotoğraflara bırakmaya başladı.

Maliyet açısından oldukça yüksek olmasına rağmen boyama portrelere göre daha uygun fiyatlı olması ve farklı bir yenilik olması sebebiyle Daguerreotype halk tarafından büyük ilgi gördü. Öyle ki Avrupa ve Amerika’da Daguerreotype stüdyoları açılarak fotoğrafçılık ticari bir form kazandı. Daguerreotype stüdyoları genel olarak binaların çatı katında olur, tavan pencereleri ile ışıktan yararlanılırdı. Aydınlatma en önemli ayrıntıydı. Çatıdan yumuşak bir ışık geçişine göre şeffaf bir çatı kaplaması yapılırdı. Aynı durum pencereler için de geçerliydi.

Doğrudan sert ışık gelmesini önlemek için perde ve panjurlar da stüdyolarının diğer aksesuarlarındandı. Portresi çekilecek kişi yükseltilebilen ve döner bir sandalyede oturtulur, açısı ışığa bakacak şekilde ayarlanırdı. Tabii ki karanlık odalar, müşteriler için çekim sonrası çalışmalar yapacak asistanlar için stüdyonun bir parçasıydı. Standart pozlandırma açısına göre oturtulan müşteriler için en zor kısım uzun pozlama süresi boyunca kıpırdamadan durmaktı.

Bu sebeple baş ve vücut için ekstra destekler bulunurdu. Ağırlıklı olarak portreler için kullanılan stüdyolar da arka fonlarda kişinin mesleğini ya da kişisel özelliklerini yansıtacak soyut ya da somut semboller kullanılırdı. İlk olarak 1841 yılında kurulan daguerreotype stüdyoları yoğun ilgi sebebiyle kısa sürede çoğaldı ve herkes tarafından kullanılabilir hale geldi. Yaklaşık 12 yıl boyunca da bu ilgi hiç kaybolmadı. Ayrıca stüdyolar bu yönteme sürekli eklenen yeniliklerle fotoğrafçılığı bir adım öteye taşıdı.

Daguerreotype Tekniği ile Fotoğraf Yapım Aşamaları

Görüntünün yüzeye düşmesi için kullanılan malzeme olan plakalar bakır ve gümüşten yapılan 2 katmandan oluşurdu. Üst katman gümüş yüzeydi ve alttaki bakıra göre daha inceydi. Çekim öncesi bu plakalar iyi bir yansıma için kadife ile iyice parlatılır ve ayna benzeri bir yüzey oluşturulurdu. İyodür buharı ile ısıtılan plaka bu işlemlerle ışığa duyarlı hale gelmiş olurdu. Fotoğraf plakası çekim için yaklaşık 45 derecelik bir açıyla bir kutuya yerleştirilirdi. Artık uzun pozlama zamanı gelmişti. Fotoğrafı çekilen kişinin kıpırdaması demek bulanık bir görüntü anlamına geliyordu. Bu sebeple pozlama süreci sabır isteyen bir süreçti.

Ardından gümüş levha üzerinde yapılacak aktarma çalışması da aynı sabır ve titizlikle yürütülmek zorundaydı. Çünkü herhangi bir hatanın dönüşü yoktu, fotoğraflar onarılamıyordu. Levhanın alt kısmına yerleştirilen cıva ısıtılır ve çıkan buhar ile görüntü netleşmeye başlardı. Bundan sonraki aşama görüntüyü sabitleştirmek için soğuk tuzlu suya tutulur, ardından gümüş parçacıklar ve tuz kalıntıları kimyasal bir çözelti ile temizlenirdi. Ardından ısı ile kurutulma işlemi yapılır ve son görüntü ortaya çıkardı. Bununla birlikte görüntü metal üzerinde üç boyutlu etki verirdi.

En ince ayrıntılar dahi doğru bir teknik uygulanmışsa net bir şekilde görülebilirdi. Bunun sonrasında dagurreotype tercihen renklendirilme işlemine tabi tutulurdu. Renklendirici olarak kuru toz pigment halinde boyalar ince bir fırça ile yüzeye uygulanırdı. Plakanın gümüş olması çizilme ya da kırılmaların olmasına sebep verebileceğinden üzerine koruyucu olarak cam ilave edilirdi. Bir başka alternatif olarak da tercihe göre çerçevelere sabitlenerek teslim edilirdi.

En popüler kullanım alanı portreler olmasına karşın natürmort çalışmalar, eski eserler, topografik ve doğa fotoğrafları gibi yaşamın her alanında bu teknik ile çalışmalar yapılmıştır. Dagurreotype’in ilk fotoğraf örneği olan haliograph ile başlayan hikayesinde birçok kimyager, mucit ve fotoğrafa gönül veren sanatçılar katkı sağlamış ve geliştirmiştir. 1860’lı yıllardan sonra gelişen teknolojiler ile fotoğrafçılık yeni tekniklere kavuşsa da dagurreotype bir klasik olarak değerini yitirmemiş, tarihte bugün 181 yıl önce başlayan hikayesini günümüzde de özgün çalışmalarla sürdürmeye devam etmiştir.

Daguerreotype Teknolojisinin Bulunuşu, 9 Ocak 1839 tarihinde bu teknoloji Fransız Bilimler Akademisi tarafından duyuruldu , Buluş, adını mucidi olan Fransız sanatçı ve kimyacı Louis Jacques Mande Daguerre’den almıştır, Daguerreotype Nedir?, Gümüş ve bakır karışımı bir plaka üzerine cıva buharı yardımıyla aktarılan gerçek görüntülerdir, Çalışma oldukça zahmetli olmasına rağmen günümüzde hala sanatsal çalışmalarda kullanılmaktadır, Daguerreotype Teknolojisinin İlk Kullanımı, 1839 yılında patent hakları tanımlandı ve genel kullanıma sunuldu, Aynı yıl içerisinde Fransız hükümeti, tekniklerin tüm dünyada ücretsiz olarak kullanılabilmesini sağladı, Daguerreotype Stüdyoları, Avrupa ve Amerika'da stüdyolar kuruldu ve fotoğrafçılık ticari bir form kazandı, Stüdyolar genellikle binaların çatı katında yer aldı, ışığın yumuşak geçişi sağlanmak için şeffaf çatı kaplamaları ve perdeler kullanıldı, Daguerreotype Tekniklerinin Keşfi, Gümüş iyodürün ışığa karşı olan duyarlılığı, cıva buharı ile görüntüyü netleştirme, tuz ve su ile görüntüyü sabitleme, Daguerreotype’da pozlama süresi, haliograph teknolojisindeki 8 saatten bu teknikte yarım saate indi, Niepce ve Daguerre İşbirliği, Nicephore Niepce ve Louis Jacques Mande Daguerre birlikte haliograph tekniğini geliştirdi, Niepce'nin vefatı sonucu Daguerre, tek başına çalışmalarına devam etmiştir, Portre Çekimi, Daguerreotype teknolojisi, başlangıçta özellikle portre çekimlerinde kullanıldı, Daguerreotype portreler, geleneksel boyama portrelere kıyasla daha ucuz ve yenilikçi bir seçenekti, Daguerreotype Teknolojisi ve Fotoğraf Makinesi, Daguerreotype teknolojisi, Charles Chevalier tarafından icat edilen ilk fotografik optik lens ile birleştirildi, Bu birleşim sayesinde, fotoğrafçılık süreci adından söz ettirmeye başladı, Haliograph Tekniği, Bu teknik Nicephore Niepce tarafından geliştirildi ve 1827'de ilk fotoğraf çekildi, Haliograph tekniği, görüntünün net olmaması ve başka kopyasının alınamaması nedeniyle popüler olmadı, Fotoğrafçılığın Doğuşu, 1839 yılı, fotoğrafçılığın resmi doğum yılı olarak kabul edildi, Bu tarihten itibaren fotoğrafçılık bir sanat ve meslek olma yoluna girdi
daguerreotype tarihte bugün daguerreotype nedir haliograph niepce daguerre daguerreotype stüdyoları daguerreotype tekniği
Omuz hizasında kahverengi saçları olan genç bir kadın, yüzünün önünde tuttuğu beyaz bir akıllı telefonla selfie çekiyor. Parlak, neşeli bir gülümsemesi var ve gözleri tamamen açık. Sağ eli telefonu desteklerken sol eli yüzünün yan tarafında duruyor. Mavi beyaz çizgili bir tişört ve bir çift kot şort giymektedir. Saçları hafifçe dağılmış ve rahat, kaygısız bir pozu var. Gri bir duvarın önünde duruyor ve etrafı parlak, güneşli bir atmosferle çevrili. Bu neşeli an, anı yaşamanın sevincini yakalıyor.
Banu Cantekin
İçerik Editörü

İstanbul İşletme Enstitüsünde içerik editörü olarak görev almaktadır. Kişisel gelişim ve eğitimlerle ilgili içerik hazırlıyor.

Benzer Yazılar
Doğru ve faydalı bilgiler sağlama konusunda kararlı olan uzman ekibimizle blogumuzu her zaman yeni makaleler ve videolarla güncelliyoruz. Güvenilir tavsiyeler ve bilgilendirici içerikler arıyorsanız, blog sayfamıza mutlaka göz atın.
Resimde bir kamera merceğinin yakın çekimi görülmektedir. Mercek siyah beyaz malzemeden yapılmış ve üzerine bir numara basılmış. Mercek gri bir yüzeyle çevrelenmiş ve görüntünün üst kısmında beyaz metinli kırmızı ve siyah bir arka plan görülüyor. Mercek merkezde hafifçe bulanık ve hafif bir parlaklığa sahip. Lens çerçevenin ortasındadır ve karanlık bir alanla çevrilidir. Merceği çevreleyen alan hafif bulanıktır ve yumuşak bir dokuya sahiptir. Merceğin görüntünün sağ üst köşesinde görülebilen zayıf bir yansıması vardır.
Fotoğrafçılık

Alan Derinliği Nedir?

11 Aralık 2020
Görüntüde, vücudu kameradan hafifçe uzağa bakacak şekilde ayakta duran bir adam görülüyor. Koyu renkli bir gömlek, kot pantolon ve spor ayakkabı giyiyor. Elinde bir fotoğraf makinesi tutuyor; sağ eli fotoğraf makinesinin sapını, sol eli ise objektifi kavrıyor. Kamera hafifçe yere doğru dönüktür ve lensi kaplayan beyaz bir lens kapağı vardır. Adamın kısa, siyah saçları var ve düşünceli bir ifadeyle uzaklara bakıyor. Görüntünün arka planı bulanık ve odak dışı, dikkati adam ve fotoğraf makinesine veriyor.
Fotoğrafçılık

Büyülü Bir Sanat: Fotoğrafçılık

16 Mayıs 2019
Çerçevenin ortasına lensli ahşap bir kamera yerleştirilmiştir. Fotoğraf makinesi koyu renkli ahşaptan yapılmış ve metal bir mercek takılı. Arka plan çoğunlukla odak dışı, ancak ön planda ilgi çekici birkaç öğe var. Solda altın bir silindir, sağda ise metal bir nesne var. Çerçevenin alt kısmında bir masa, üst kısmında ise eski bir akordeon var. Daha sağda, bulanık da olsa bir insan yüzü var. Kamera ve objektif odakta ve sahnenin geri kalanından ayrılıyor.
Fotoğrafçılık

İlk Fotoğraf Makinesi Ne zaman İcat Edildi?

17 Aralık 2019
Bir adam elinde bir fotoğraf makinesiyle sokakta çömelmiş duruyor. Başında bir şapka var ve kameranın objektifi yüzüne yakın. Ayakları bir yolun üzerindedir ve bulanık bir görüntüde yürümektedir. Arka planda yeşil elbiseli bir kadın ve yüksek bir binanın önünde yürüyen bir grup insan var. Adam ayakkabı giymektedir ve yerdeki bir ayakkabının yakın çekimi vardır. Sokak boştur ve güneş parlamaktadır. Gökyüzü açık ve hava temizdir. Fotoğraf yakın mesafeden çekilmiş ve izleyicinin adamın ve fotoğraf makinesinin detaylarını görmesini sağlıyor. Renkler canlı ve ışıklandırma mükemmel. Sahne huzurlu ve dingin.
Fotoğrafçılık

Profesyonel Fotoğrafçılık İpuçları

15 Aralık 2021