Sosyal Medya Kullanımının Sağlığa Etkileri Nelerdir?

Sosyal medya kullanımının sağlığa etkileri çok farklı şekilde ortaya çıkabilir. Olumlu etkileri arasında, sosyal medya kullanan kişilerin daha olumlu, enerjik ve yaşamaya daha istekli olmaları, sosyal bağlarını güçlendirmeleri, daha fazla arkadaş edinmeleri ve daha yüksek düzeyde sosyal becerilerle daha iyi iletişim kurmaları sayılabilir. Ancak, sosyal medya kullanımının olumsuz etkileri de vardır. Sosyal medya kullanımının arttıkça, insanların depresif belirtileri, öfke, kaygı ve gerginlik artmaktadır. Ayrıca, sosyal medya kullanımının artmasıyla uyku bozuklukları, fiziksel sağlık problemleri, diyet bozuklukları ve uygunsuz beden imajı gibi psikolojik sorunlar da artmaktadır.

Sosyal Medya Kullanımının İnsanların İletişim Becerilerine Etkisi Ne Olabilir?

Sosyal medya kullanımı insanların iletişim becerilerini olumlu ve olumsuz yönde etkileyebilir. Bu aracın etkisi, kullanıcıların kendilerini ifade etme ve diğer insanlarla etkileşim kurma becerilerini geliştirebilmesine izin verecek şekilde kullanılıp kullanılmamasına bağlıdır. İyi kullanıldığında, sosyal medya insanların iletişim becerilerini geliştirerek birbirleriyle daha iyi iletişim kurmalarına yardımcı olabilir. Kişilerin diğer insanlarla daha etkili konuşma ve iletişim kurma becerileri geliştirdikleri görülür. Sosyal medya aynı zamanda insanların sosyal becerilerini de geliştirmesine yardımcı olabilir. Kötü kullanıldığında ise, sosyal medya insanların iletişim becerilerini azaltabilir. Kişiler birbirleriyle gerçek zamanlı iletişim kurmak yerine, sosyal medya aracılığıyla diğerleriyle iletişim kurmayı tercih edebilir. Bu, kişilerin gerçek dünyadaki iletişim becerilerinin gelişimini engelleyebilir.

Sosyal Medya Kullanımının Çocuklar Üzerindeki Olumsuz Etkileri Nelerdir?

1. Sosyal medya kullanımı çocukların gerçek dünyadaki ilişkileri etkileyebilir. Çocuklar arkadaşlarıyla iletişim kurmak için daha çok sosyal medya kullanıyor olsalar da, bu onların sosyal becerilerini geliştiremeyecek ve gerçek dünyadaki arkadaşlıklarını zayıflatacaktır. 2. Çocukların sosyal medya kullanımı depresyon, kaygı, anksiyete, yalnızlık ve kendini değersiz hissetme gibi olumsuz duyguları tetikleyebilir. 3. Sosyal medya aracılığıyla çocukların kendilerini kötü hissetmelerine veya kendilerini sosyal medya üzerinden daha yetenekli ve güzel gösterme çabasına girmelerine neden olabilir. 4. Sosyal medya, çocukların geç saatlere kadar uyumasına ve okul başarısını etkilemesine neden olabilir. 5. Sosyal medya kullanımının çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerinden biri de, çocukların çevrimiçi taciz, aşağılanma, tehdit edilme vb. gibi durumlarla karşı karşıya kalmalarıdır.

Sosyal medya kullanımı, özellikle gençler üzerinde ne tür davranış değişikliklerine yol açmaktadır?

Sosyal Medya Kullanımı ve Gençler Üzerindeki Etkisi Günümüzde, sosyal medya kullanımı giderek yaygınlaşmaktadır ve özellikle gençler üzerinde önemli davranış değişikliklerine yol açmaktadır. Bu değişikliklerin başında hırs ve çekişmeler gelmektedir. Sosyal medyada kendini beğendirme ve etkili paylaşımlar yapma gerekliliği, gençlerin doğal yaşamlarından uzaklaşarak, doğallıktan uzak duruşlar sergilemeye evrilmelerine neden olmaktadır. Riskli Davranışlar ve Tehlikeler Sosyal medyanın gençler üzerinde yarattığı bu hırs, tehlikeli ve riskli davranışlara yol açmaktadır. Önceleri çılgınlık olarak adlandırılan hareketler, daha sonra daha farklı ve etkili şekillerde yapılmaya çalışılarak, bazı durumların istenmeyen olaylara dönüşmesine sebep olmaktadır. Selfie çekimleri sırasında yaşanan ölümlerin artması da bu durumun somut bir göstergesidir. Sosyal Medya Kullanımı ve Trafik Kazaları Sosyal medya kullanımının trafik kazalarına da büyük etkisi bulunmaktadır. İspanya İçişleri Bakanlığı, 2013 yılında sosyal medya kullanımı nedeniyle meydana gelen trafik kazalarının yaklaşık yarısının direksiyon başındayken sosyal medya kullanımı sebebiyle olduğunu bildirmiştir. Rapora göre, bu kazaların ölümlü olma oranı da oldukça yüksek olup, ölenlerin yaş ortalaması 34'ten düşüktür. Türkiye'deki Durum Türkiye genelinde sosyal medya kullanımının sonuçları dünya genelinden çok da farklı değildir. Ülkemizde de selfie ölümleri ve sosyal medya kaynaklı trafik kazaları sıklıkla yaşanmaktadır. Bunun yanı sıra, sosyal medya kullanımının toplum düzenini ve manevi değerleri de etkilediğini belirtmek gerekir. Özellikle okullarda meydana gelen olaylar, sosyal medya kullanımının gençler üzerindeki etkilerini gösteren çarpıcı örneklerdendir.

Sosyal medyada sürekli paylaşım yapma ve beğeni toplama eğiliminin bireylerin gerçek yaşamlarına etkisi nasıldır?

Sosyal Medya Kullanımının Gerçek Yaşama Etkisi Günümüzde sosyal medya kullanımının bireylerin gerçek yaşamlarına olan etkisi oldukça önemli bir konu haline gelmiştir. Özellikle sosyal medya üzerinde sürekli paylaşım yapma ve beğeni toplama eğiliminin bireysel ve toplumsal düzeyde ne tür sonuçları olduğu akademik tartışmalarda sıklıkla gündeme gelmektedir. Hırs ve Çekişmelerin Artışı Sosyal medya platformlarında sürekli olarak paylaşım yapma ve beğeni toplama eğilimi, bireylerin doğal yaşamlarından uzaklaşarak kişisel tanıtımlarına önem vermeye başlamalarına yol açmaktadır. Bu durum, insanlar arasında daha etkili ve çok beğenilecek paylaşımlar yapma çekişmesinin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Tehlikeli Boyutlara Uzanan Çılgınlık Sosyal medya kullanımının artması ve bu platformlarda beğeni elde etme hırsının bireyleri daha önce denemedikleri hareketleri yapmaya itmesi tehlikeli boyutlara ulaşabilmektedir. Özellikle dünya genelinde selfie çekmeye çalışırken yaşamını yitiren insan sayısının giderek artması bu durumun ciddiyetini göstermektedir. Sosyal Medya Kullanımının Trafik Kazalarına Etkisi Dikkat çeken başka bir sorun da sosyal medya kullanıcılığının trafik kazalarına olan etkisidir. Örneğin İspanya'da yaşanan trafik kazalarının yaklaşık yarısının direksiyon başında sosyal medya kullanımı sebebiyle meydana geldiği bildirilmiştir. Bu kazaların yarısı ölümlüdür ve ölenlerin yaş ortalaması 34'ün altındadır. Türkiye'de Sosyal Medya Gerçekliği Türkiye'de de sosyal medya kaynaklı trafik kazaları ve selfie ölümleri benzer şekilde yaşanmaktadır. Ayrıca toplum düzeni ve manevi değerlerimizi derinden etkileyen olaylara da rastlanmaktadır. Özellikle okullarda meydana gelen bu tür sorunlar, sosyal medya çılgınlığının tehlikeli sonuçlarını gözler önüne sermektedir. Sonuç olarak, sosyal medya kullanımının bireylerin gerçek yaşamlarına etkisi konusunda yapılan akademik çalışmalar, bu durumun hem bireysel hem de toplumsal düzeyde ciddi sonuçları olduğunu ortaya koymaktadır. Sosyal medya platformlarında sürekli paylaşım yapma ve beğeni toplama eğiliminin, tehlikeli boyutlara ulaşabilecek etkileri göz ardı edilmemelidir.

Sosyal medya bağımlılığı ve fenomen olma hırsının insanların sağlığına ve ilişkilerine potansiyel zararları nelerdir?

Sosyal Medya Bağımlılığı ve Fenomen Olma Hırsının Zararları Sosyal medya bağımlılığı ve fenomen olma hırsı, insanların sağlığına ve ilişkilerine potansiyel zararlar getirebilir. Son 20 yılda akıllı telefon ve sosyal medya kullanımının hızla arttığı ve insanların günlük yaşamlarının büyük bir kısmını bu platformlarda geçirdiği düşünüldüğünde, ortaya çıkan sorunların temelinde hırs ve çekişmeler yer almaktadır. Özellikle sürekli beğenilmek ve takip edilmek isteyen bireyler, gerçek yaşamlarından uzaklaşıp sosyal medyada doğallıktan uzak duruşlar sergilemeye başlayarak, sağlıksız bir yarışın içerisine girmektedirler. Sosyal Medyanın Sağlık Üzerindeki Olumsuz Etkileri Yapılan araştırmalar, sosyal medya bağımlılığının özellikle psikolojik sağlık üzerinde olumsuz etkilere sahip olduğunu göstermektedir. Aşırı kullanım sonucunda ortaya çıkan kıskançlık, yetersizlik hissi, kaygı ve depresyon gibi sorunlar, bireylerin yaşam kalitesini düşürmekte ve sosyal ilişkilerini zedelemektedir. Ayrıca söz konusu hırs, insanların hayatlarını riske atabilecek ve sonu ölümle bile sonuçlanabilecek tehlikeli deneyimlere girişmesine yol açabilir. İlişkiler Üzerindeki Olumsuz Etkiler Sosyal medya bağımlılığı ve fenomen olma hırsı, insanların sosyal ilişkilerine de zarar vermektedir. Sanal dünyada yaşanan bu yarış, gerçek hayattaki dostluk ve arkadaşlık ilişkilerine zarar vermekte ve bireylerin sosyal destek sistemlerini zayıflatmaktadır. Ayrıca, sürekli olarak sosyal medya üzerinde yapılan paylaşımlar ve geçirilen süre, aile ilişkilerine, çiftler arası ilişkilerde ve iş hayatında olumsuz sonuçlar doğurabilmektedir. Gelişmekte Olan Sorumluluk Bilinci Günümüzde sosyal medya kullanımının yaygınlaşması ve fenomen olma hırsı, bireylerin potansiyel olarak zararlı eylemlere katılmasına neden olsa da, toplumun bu konuda daha bilinçli ve sorumluluk sahibi olması önemlidir. İnsanların sosyal medyadaki etkileşimlerini ölçülü ve dikkatli bir şekilde sürdürmeleri, kendi sağlıklarını ve ilişkilerini koruyacakları gibi, başkalarının da zarar görmesini engelleyecektir. Özellikle gençlerin sosyal medya kullanımı konusunda eğitilmeleri ve farkındalık yaratılması, bu sorunların önüne geçilmesine yardımcı olabilir.

Sosyal medya bağımlılığının insanların gerçek yaşamlarında doğallıktan uzaklaşmasına ve yarış atı gibi yaşamalarına nasıl katkısı olmaktadır?

Sosyal Medya Bağımlılığı ve Doğallıktan Uzaklaşma Sosyal medya bağımlılığı, insanların gerçek yaşamlarında doğallıktan uzaklaşmasına ve yarış atı gibi yaşamalarına büyük ölçüde katkı sağlamaktadır. Bu durum, sosyal medya kullanıcılarının günlük yaşamlarında doğal davranışlar sergilemekten vazgeçmiş olmalarını ve sosyal medya üzerinde daha fazla beğeni ve takipçi elde etme amacıyla sürekli bir çekişme ve rekabet içinde olmalarını beraberinde getirir. Yarış Atı Gibi Yaşamanın Nedenleri Bireylerin sosyal medya kullanımı sırasında sürekli etkili ve beğenilecek paylaşımlar yapma çabası göstermeleri, bu yarışçı yaşam tarzına katkıda bulunan temel faktörlerden biridir. Bu hırs, insanların daha önce görülmemiş ve cesaret isteyen hareketlere yönelmelerine neden olur. Bu durum, zaman içerisinde hiç duymak istemediğimiz olayları beraberinde getirir ve sosyal medya çılgınlığı tehlikeli boyutlara ulaşır. Sosyal Medya Bağımlılığının Sonuçları Özellikle gençlerin yaşamlarını büyük ölçüde etkileyen sosyal medya bağımlılığının sonuçlarından biri, zamanla artan selfie ölümleri ve sosyal medya kaynaklı trafik kazalarıdır. Örneğin, dünya genelinde 2014 yılında 15 kişi, 2015 yılında 39 kişi, 2016 yılında 73 kişi ve günümüzde yüzlerce insan selfie çekmeye çalışırken hayatını kaybetmiştir. Ayrıca, İspanya İçişleri Bakanlığı tarafından 2013 yılında sosyal medya kullanımı sebebiyle meydana gelen trafik kazalarının raporunu paylaşmıştır. Türkiye'deki Durum Ülkemizde incelendiğinde, dünya genelinden çok da farklı olmayan bir tablo ortaya çıkmaktadır. Selfie ölümleri ve sosyal medya kaynaklı trafik kazaları gibi olaylar Türkiye'de de sıkça yaşanırken, toplum düzenimizi ve manevi değerlerimizi derinden yaralayan olaylar da meydana gelmektedir. Bunun en çarpıcı örneklerinden biri maalesef okullardır. Sonuç olarak, sosyal medya bağımlılığı, insanların doğallıktan uzaklaşarak sürekli bir yarış içinde yaşamalarına neden olan büyük bir sorundur. Bu sorunun üstesinden gelmenin yolu, bireylerin sosyal medya kullanımı konusunda bilinçli ve dikkatli olmalarından geçer. Ebeveynlerin ve eğitimcilerin de bu konuda üzerlerine düşen sorumlulukları üstlenerek gençlerin sağlıklı ve dengeli bir yaşam sürdürebilmeleri için destek olmaları gerekmektedir.

Sosyal medya kullanımının trafik kazaları gibi hayati tehlikelere ve ölümlere neden olan unsurları nelerdir?

Artık hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline gelen sosyal medya kullanımı, hatalı bir şekilde ve yerinde olmayan kullanımı durumunda hayati tehlikelere ve ölümlere neden olabilmektedir. Örneğin; dijital alışkanlık ve bağımlılık derecesine ulaşan sosyal medya kullanımı, sürüş esnasında dikkat dağıtıcı ve kazaları tetikleyici bir unsur haline gelmiştir. Yani sosyal medya kullanımının trafik kazalarına neden olan unsurlarına bakıldığında en başta direksiyon başında mobil cihaz kullanımı gelmektedir. Bu da dikkat dağınıklığı ve algı bozukluğu, tepki süresinde gecikme gibi faktörleri beraberinde getirerek, kazaya yol açmaktadır. Sosyal medya kanallarında kullanıcıları daha çok etkilemek veya ilgi odağı olmak adına riskli ve tehlikeli eylemlerin paylaşımları da görülmektedir. Bu da diğer kullanıcıları teşvik etmekte ve benzer riskli davranışları özendirebilmektedir. Ayrıca bazı kullanıcıların hırsı ve çekişmeleri sonucu kişisel güvenliklerini tehlikeye atacak eylemler yapmaktadırlar. Bu da sosyal medya kullanımının hayati tehlikelere neden olan unsurları arasında bulunmaktadır. Sonuç olarak; sosyal medya kullanımının hayati tehlikelere ve ölümlere neden olan unsurlarının en başında hatalı ve yerinde olmayan kullanımı, ayrıca riskli ve tehlikeli eylemlerin paylaşımları gelmektedir. Sosyal medyanın doğru ve bilinçli bir şekilde kullanılması, bu tür tehlikelerin önüne geçilmesine yardımcı olacaktır.

Sosyal medya kullanımının yaygınlaşması ve fenomen olma hırsı, insanlar arasındaki iletişim ve manevi değerlerin önemini nasıl etkilemektedir?

Sosyal Medya Kullanımının Yaygınlaşması ve İletişime Etkisi Sosyal medya kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte, insanlar arasındaki iletişimin yapısında ve biçiminde belirgin bir değişim yaşanmıştır. İnternet teknolojilerinin gelişmesi ve mobil cihazların yaygınlaşması, sosyal medyanın bireyler arasında iletişimin en önemli araçlarından biri haline gelmesini sağlamıştır. Bu durum, sosyal iletişim pratiklerini ve insanlar arasındaki ilişkileri etkilemektedir. Bu araçlar sayesinde, kullanıcıların sadece ailesi ve akrabalarıyla haberleşmek gibi temel iletişim ihtiyaçları karşılanmakla kalmayıp, birçok farklı sosyal çevreye ulaşma ve etkileşim kurma olanakları doğmuştur. Gençler ve Sosyal Medya Fenomeni Sosyal medya kullanımı ve dikkat çekme hırsının birleşimi genellikle gençler arasında fenomen olma isteği yaratmıştır. Sosyal medya paylaşımları aracılığıyla etkileşim ve beğeni kovalayan bireyler, kendi doğal yaşamlarından koparak, halka açık alanda kendilerini sergileyen birer ‘showman’ haline gelme eğilimi göstermekteler. Bu durum, kişilerin sosyal medyada yarattıkları kimlikler ile gerçek yaşamlarının sıklıkla çelişen iki ayrı dünya oluşturmasına sebep olmaktadır. Sosyal Medya Kullanımının Manevi Değerlere Etkisi Sosyal medya kullanımı ve fenomen olma hırsı, toplum düzenimizi ve manevi değerlerimizi de olumsuz şekilde etkilemektedir. Gençlerin birçoğu gösteriş, rekabet, onaylanmak ve dikkat çekmek için her türlü riski alabiliyor. Bu durum onların yaşamlarını ve sağlıklarını tehlikeye atmasının yanı sıra, bazen manevi ve ahlaki değerlerin de hiçe sayılmasına yol açabiliyor. Örnek vermek gerekirse, sosyal medya için tehlikeli hareketler sergileyerek ölümle sonuçlanan selfie vakaları veya sosyal medya kullanımı sonucu trafik kazaları meydana gelmesi, bu durumun ne denli ciddi olduğunu gözler önüne sermektedir. Sonuç olarak, sosyal medya kullanımının yaygınlaşması ve fenomen olma hırsı, insanlar arasındaki iletişimi ve manevi değerleri derinden etkilemektedir. Bu durum toplumda ciddi bir sosyal probleme dönüşmüş durumdadır ve bu konuda ciddi önlemler alınması gerekmektedir.

Sosyal Medya Ve Sorunları

Q: Ülkemizdeki Sosyal Medya Sorunları Nelerdir?

Selfie ölümleri ve sosyal medya kaynaklı trafik kazalarına ülkemizde de sıklıkla rastlanmakta. Fakat bu olayların yanında toplum düzenimizi ve manevi değerlerimizi derinden yaralayan olaylar da meydana gelmekte.

Konu	Detay	Sonuç
Sosyal Medya Kullanımı	82 milyon ülke nüfusunun %72'si internet kullanıcısı, %63'ü sosyal medya kullanıcısı ve %53'ü telefonundan sosyal medya kullanıyor.	Sosyal medya kullanımı oldukça yaygın ve her geçen gün artıyor.
Sosyal Medya ve Hırs	Kişiler artık sosyal medyayı kişisel tanıtım yapmak, en çok beğenilen içeriği oluşturmak için kullanıyor ve bu durum hayatlarından uzaklaştırıyor.	Sosyal medya kullanımı bazı durumlarda hırs ve çekişmeleri tetikliyor.
Sosyal Medya ve Tehlikeler	Sosyal medya kullanımı tehlikeli boyutlara ulaştı. ABD'de yapılan bir araştırmaya göre selfie çekmeye çalışırken hayatını kaybeden kişi sayısı her yıl artıyor.	Sosyal medya kullanımı güvenlik risklerini de beraberinde getiriyor.
Sosyal Medya ve Trafik Kazaları	İspanya'da sosyal medya kullanımı sebebiyle meydana gelen yarıdan fazla trafik kazasının karışıklık sebebi olduğu görülmüştür.	Sorumsuz sosyal medya kullanımı trafik kazalarına sebep olabiliyor.
Sosyal Medya ve Çocuklar	Çocuklar ve gençler, beğeni ve takipçi kazanmak amacıyla çeşitli videolar kaydederek paylaşıyorlar ve bu durum disiplin sorunlarına sebep oluyor.	Sosyal medya kullanımı, çocuklar ve gençlerin davranışlarını ve kişiliklerini olumsuz etkileyebiliyor.
Sosyal Medya ve Fenomen Olma Hırsı	Kişiler artık fenomen olma hırsıyla dikkat çekici ve tehlikeli eylemlerde bulunabiliyorlar.	Sosyal medya, insanların anlamsız bir hırs duygusuna kapılarak riskli hareketler yapmasına sebep olabiliyor.
Sosyal Medya ve Kontrol	Birçok kişi, sosyal medya kullanımını kontrol altında tutmakta zorlanıyor ve bu durum sorunlara yol açıyor.	Sosyal medya kullanımının doğru şekilde yönetilmesi ve kontrol altında tutulması gerekiyor.
Sosyal Medya ve Faydaları	Sosyal medya, kişisel ve toplumsal düzeyde birçok fayda sağlarken, yanlış ve aşırı kullanımı nedeniyle bu faydalar göz ardı edilebiliyor.	Sosyal medya, doğru ve dikkatli kullanıldığında faydalarını gösterebilir.
Sosyal Medya ve Gelecek	Sosyal medya kullanımının arttıkça, daha fazla sorunların ortaya çıkması bekleniyor.	Sosyal medya kullanımı üzerine alınacak önlemler ve bilinçlendirme çalışmaları daha önemli hâle gelmektedir.
Sosyal Medya ve Sorunların Önlenmesi	Farkındalık yaratma, eğitim ve düzenleme gibi çeşitli yöntemlerle sosyal medya kullanımından kaynaklanan sorunlar azaltılabilir.	Sorunsuz bir sosyal medya kullanımı için gerekli çalışmalar ve önlemler alınmalıdır.

Çok değil bundan yaklaşık 20 sene öncesine kadar neredeyse sadece tuş takımından oluşan cep telefonlarımız artık elimizden düşüremediğimiz birer sosyal medya aygıtlarına dönüştü. Bu aygıtlar sayesinde gittikçe küçülen dünyada yer alan bireyler olarak bizler sosyal medya kullanımında ne kadar etkiniz ve sosyal medyayı ne amaçlarla kullanıyoruz?

Sosyal Medya Kullanımı

Artık sosyal medya her yerde. Şubat 2019’da yayımlanan verilere göre, 82 milyonu geçen ülke nüfusumuzun %72’si internet kullanıcılarından, %63’ü aktif sosyal medya kullanıcılarından ve %53’ü ise sosyal medyayı telefonundan kullanmayı tercih edenlerden oluşuyor. Bu kullanıcıların bazıları sosyal medyayı sadece ailesi ve akrabalarıyla haberleşmek için kullanırken bazıları da gittiği her yeri, attığı her adımı, neredeyse ağzından çıkan her sözü paylaşma görevi biçmiş kendine. Peki sadece otokontrol mekanizması ile işleyen bu durum sizce tehlike arz ediyor mu?

Sosyal Medya Mı Yoksa Sosyal Hırs Mı?

Yaygın kullanımın beraberinde getirdiği sorunların başında hiç şüphesiz hırs ve çekişmeler gelmektedir. Kişisel kullanım amacından sıyrılıp kişisel tanıtımını yapmaya çalışanlar ortaya çıkmaya başladı. Kişiler doğal yaşamlarından uzaklaşıp sosyal medya üzerinde doğallıktan uzak duruşlar sergilemeye evrildiler. Kullanıcı sayısı ve paylaşımlar arttıkça kişiler arasında en etkili ve en çok beğenilecek paylaşımı yapmaya çalışmak gibi bir çekişme ortaya çıkmaya başladı.

Bu durum ilk etapta daha önce kimsenin denemediği ya da yapmaya bile cesaret edemediği hareketler olarak karşımıza çıktı. Sonrasında daha önce yapılmış ve halk arasında ‘çılgınlık’ olarak dile getirilen şeyleri daha farklı ve etkili yapma hırsı doğdu. Bu durum zaman içerisinde hiç de duymak istemediğimiz olayları beraberinde getirmeye başladı.

Durum Ne Kadar Vahim?

Sosyal medya çılgınlığının günümüzde bir hayli artarak tehlikeli boyutlara geldiği rahatlıkla söylenebilir. Peki durum ne kadar vahim? Örneğin; ABD’li bir ekibin araştırma sonuçlarına göre dünya genelinde 2014 yılında 15 kişi, 2015 yılında 39 kişi, 2016 yılında 73 kişi derken günümüzde artık yüzlerce insan sadece selfie çekmeye çalıştıkları sırada maalesef hayatlarını kaybetti.

Tabii ki iş sadece selfie çekmek kadar masum değil. Örneğin; İspanya İçişleri Bakanlığı kendi ülkelerinde 2013 yılında sosyal medya haberleşmeleri sebebiyle meydana gelen trafik kazalarının bir raporunu paylaştı. Maalesef paylaşılan raporda meydana gelen 85.519 trafik kazasından yaklaşık yarısının direksiyon başında sosyal medya kullanımı sebebiyle meydana geldiği bildirildi. Ve ne acıdır ki bu kazaların yarısı ölümlü kazalar olarak kayıtlara geçti. Yine raporda göze çarpan bir başka sonuç ise ölenlerin 34 yaş ortalaması altında olmasıydı.

Ülkemizde Sosyal Medya Sorunları

Sosyal medya ve hayatımıza etkileri genelinde incelendiği zaman aslında ortaya çıkan tablo dünya genelinden çok da farklı değil. Selfie ölümleri ve sosyal medya kaynaklı trafik kazalarına ülkemizde de sıklıkla rastlanmakta. Fakat bu olayların yanında toplum düzenimizi ve manevi değerlerimizi derinden yaralayan olaylar da meydana gelmekte. Bunun en çarpıcı örneklerine maalesef okullarımızda rastlayabiliriz.

Öğrenciler internet ortamında beğeni ve takipçi arttırabilmek adına türlü videolar kaydedip paylaşmaktadırlar. Bu durum okul çatısı altında yapıldığı zaman daha da vahim bir hal alıyor. Öncelikle okullarda çok ciddi disiplin problemleri baş gösteriyor. Öğrenci gençlerimiz zaman zaman sosyal medya hırsı yüzünden benliklerinden uzaklaşıyorlar. Zaten hoş olmayan tablonun yıllar geçtikçe daha vahim bir hal alması en büyük korkularımızdan.

Kontrolden Çıkıyor

Sonuç olarak hepimiz için sosyal medya bir fırsat ama dikkatsiz kullanımı heme ülkemizde hem de dünya genelinde ciddi sorunları da beraberinde getirmekte. Sosyal medya gerçekten faydalı mı? Faydaları ve kolaylıkları tabii ki tartışılmaz ama karşılaştığımız olaylar ve gelinen nokta faydalarını bir hayli gölgede bırakmış durumda.

Fenomen olma hırsı yüzünden çekilen fotoğraf ve videolar insanlara önce anlamsız bir hırs duygusu yerleştirdi. Sonrasında ise insanlar birbirleri ile yarışmaya başladılar. Olaylar zaman zaman kontrolden çıkmaya başladı. Peki yıllar geçtikçe bu durum nasıl bir zirveye ulaşacak? Sizce de durum fazlasıyla vahim değil mi?

Yazar: Emrah Ulakçı